• Sonuç bulunamadı

ROMANDA KONUMLARINA GÖRE KİŞİLER

Roman kişilerini W. J. Harvey, romandaki konumlarına göre dört grupta incelemeyi yeğler:

a. “Baş kişi b. Norm karakter c. Kart karakter (hasım)

ç. Fon karakter (dekoratif ve figüratif unsurlar)”143

Bu ayrımdaki kişileri esasen iki ana başlık altında birinci ve ikinci derece roman kişileri olmak üzere toplamak mümkündür.

Romanda en çok vurgulanan, kurgulanması için en çok emek harcanan, olay örgüsünde hâkim bir yere sahip roman kişileri birinci derece roman kişileridir. Bu hemen tüm eserler için geçerli bir kaidedir. Bunlar romanın en önemli kişileridir. Başkahraman ya da protagonist olarak adlandırılırlar. Harvey’e göre başkahramanların hayatları en ince ayrıntısına kadar eserlerde verilmeye çalışılmakta en ufak detay dahi başkahramanın ruhsallaştırılmasında önem arz ettiğinden yazarlar bu detayları kaçırmamaya hatta bazen amaca ulaşmak için olağan ayrıntıları olduğundan bile fazla vurgulamaya çaba sarf etmektedirler. “Bunlar daha canlı olmasa da, daha karmaşık bir şekilde, hikâyenin akışı içinde çatışmalar ve değişim süreçleri yaşayan, tepkilerimizi sürekli ve tam olarak yönlendiren karakterlerdir.”144 Romancı esas söylemek istediklerini başkahramanlar üzerinden söyler. Romanın başkahramanı, romancının iletmek istediği mesajı yüklediği roman kişisi olması hasebiyle “tematik güç” olarak da nitelendirilmektedir.145 “Bu anlamda roman

başkişileri, romancının esas ürünleri[.], romanın varoluş sebebi[.]”

addedilmektedirler.146 “Tabii ki, pek çok roman başkişisi, evrensel insanın temsilcisidir, fakat her şeyden önce bir bireydir” ve “evrensel değeri somutlaştıran kişidir.”147 Sorulacak soruların cevapları da yine başkahramanlarda somut cevaplar

143 Ramazan Çiftlikçi, “Türk Romanında Tip ve Karakter Problemi”, Yedi İklim, S.CXXIII, Haziran

2000, s. 48.

144 W. J. Harvey, “Romanda Sosyal Ortam”, Roman Teorisi, s. 173. 145 İsmail Çetişli, a.g.e., s. 70.

146 W. J. Harvey, a.g.e., s. 173. 147 A.e., s. 182.

hâline getirilmekte ve Harvey’e göre okuyucuyu meraka, inanca, şüpheye, bağlılığa sevk edenler de başkahramanlar olmaktadır. Harvey, romanın başkişisinin tıpkı insanlar gibi içinde yaşadığı çatışmanın bilincinde olduğunu ve onu diğer roman kişilerinden ayıran en önemli unsurlardan birinin de bu olduğunu söyler.148 Ancak Harvey’e göre romanın başkahramanın “büyük bir temsili değerle donat[ılması]” yani tipleştirilmesi doğru değildir çünkü okuyucunun bir başkahramanda tek ve farklı bir macerayı keşfinden memnun olacağını yazar göz önünde bulundurmalıdır.149 Başkahraman ya da diğer bir ifadeyle başkişi vakaya yön veren ya da üzerinden vakanın kurgulanması sebebiyle roman incelemelerinde üzerinde en çok durulan roman kişisidir. Ayrıca başkişilerin genel olarak özne, yardımcı kişilerin ise başkişiye göre nesne konumunda oldukları görülür.150 Temel ilişkiler ağı da özne ile nesneler arasındaki ilişkilere işaret eder.

Asıl kahramana yardımcı olacak şekilde yazar tarafından görevlendirilen roman kişileri ikinci derece roman kişileridir. Yardımcı olarak kurgulandıklarından kurgudaki görevlerinin icabını yerine getirirler. “Yan kişiler, birçok durumda süjenin işleyişini devindiren bir ‘zemberek’ işlevi de görürler” bazı durumlardaysa yan kişiler sadece “eserin fikrini geliştirmede büyük önem kazan[ırlar]”.151 Ramazan Çiftlikçi’ye göre Batı romanında yan kişiler genellikle tiplerden seçilirken Türk romanında esas kişilerin özellikle romanın tanınmaya başladığı dönemden başlayarak uzunca bir süre tiplerden seçildiği görülür.152

Norm karakterler, fon karakterlerden “daha boyutlu” olarak kurgulanan roman kişileridir. Norm karakter romanda kendine has bir kimlik kazanmıştır, “belli bir fonksiyonu icra eder” ve “[r]oman başkişisinin aksine, norm karakter, romanda amaç olmaktan çok [yazarın] bir amacı çizmekteki başarısı, bu karakterin iyice gizlenmiş olan fonksiyonundan ileri geldiği için kolayca gerçekleşebilir.”153 Harvey’e göre “[B]ir norm karakter de, hayatın bir taslaktan boyutlu bir karakter oluşturan canlılığından mahrum kalırsa, sadece belli bir fonksiyon icra etme durumuna düşe[bilmektedir]” ki “Sadece en büyük romancılar, disiplinle hürriyeti,

148 A.e., s. 177. 149 A.e., s. 182.

150 Nurullah Çetin, Roman Çözümleme Yöntemi, s. 148. 151 Gennadiy Pospelov, a.g.e., s. 223.

152 Ramazan Çiftlikçi, a.g.m., s. 43.

yani [kart karakterle norm karakteri] birbiriyle öyle başarılı bir şekilde birleştir[ir]ler ki, bütün kategoriler onları tanımlamakta yetersiz kal[ır].”154 Norm karakter, yazarın kurgulama tercihine bağlı olarak, bir fon karaktere benzer şekilde, romanda sadece işlevsel bir rol üstlenebilmekte bazı durumlardaysa koronun işlevini yüklenerek başkişinin toplumla iletişim kurmasında bir vasıta olabilmektedir. 155 Harvey’e göre norm karakter aynı zamanda roman incelemeleri açısından önemli bir ölçüt niteliği de arz etmektedir:

“Norm karakter, pek çok şekilde ve özellikle derinliği olan perspektiflerle, roman başkişisinin kusurlarını yansıtan bir ayna gibi kullanılabilir. Bazen derinlemesine anladığı gerçekleri yansıtarak, bazen de sağduyunun ve aklı başında gerçeğin sözcüsü olarak roman başkişisinin moral körlüğünü ve hatalarını aydınlığa çıkarabilir. Norm karakter, eserin başkişisinin sahip olması gereken nitelikleriyle, yazarın tercihini ifade edebilir.[…] Veya norm karakter, eserde roman kahramanının yaşadığı tecrübenin bir benzerini daha basit bir şekilde yaşayan bir karakterdir. […] Norm karakter, öteki roman kişilerindeki sapmaları görüp yargılamamızı sağlayan ahlâki bir ölçü olabilir; basit ve statik bir yapıya sahip olduğu için, roman dünyasındaki değişme ve gelişmeleri değerlendirmede kullanılacak bir ölçü olabilir.”156

Norm karakterler romanın başkahramanının kusurlarını göz önüne sermekle kalmaz onun kişilik özelliklerinin anlaşılmasına yardımcı olurlar ve romanın sağlam bir temel üzerine inşasını sağlarlar. 157

Kart karakterler ise “tek bir karakteristik özelliğin vücut bulmuş şeklidir.”158 Bu özelliğin romanda somutlaştırılmasında kullanılırlar.159 Bu sebeple de okuyucu tarafından kolaylıkla benimsenir, akılda kalır ve sevilirler. Genellikle bu kart karakterler romanın kahramanı olarak kurgulanmazlar. Ancak bu durumun istisnaları da vardır: Oblomov veya Babbit roman kahramanı olarak kart karakterlerin 154 A.e., s. 178-179. 155 A.e., s. 179. 156 A.y. 157 A.e., s. 179, 182, 183. 158 A.e., s. 175. 159 A.e., s. 177.

kullanıldıkları romanlardır.160 Harvey bu tür romanların çoğunlukla büyük eserler sayılmadıklarını bu durumun tek istisnasınınsa Don Kişot olduğunu söyler.161 Kart karakterler bir taraftan oldukça esnek bir yapıya sahip olup kurguda yazara kolaylık sağlasalar da romanın başından sonuna kadar oldukları gibi “her zaman kendi[leri]” olarak kaldıklarından da sabit bir yapı özelliği gösterirler.162 Bir kart karakterin roman boyunca sabit karakter özelliği göstermesiyse onun basit bir karkter olduğunu göstermez ve “Bu tip karakterlerin vereceği zevk, kısmen yedikleri darbelere karşı muaf oluşlarından ileri gelir; her şeye rağmen tabiatlarındaki esas nitelikleri muhafaza ederler.”163 Yazar, bir kart karakterin hem komik hem de merhamet uyandıran bir kişi olabileceğini söylerken bu özelliğinin özellikle okuyucu ile kurulan samimi ilişkide haklı bir payı olduğunu savunur.164 Kart karakterler de aynı başkahramanlar gibi romanda büyüyüp gelişebilmektedirler ve “Bir kart-karakter, esareti içinde hür olduğu için –veya aynı şekilde hürriyet içinde mahpus olduğu için- romancı sık sık onun hamuruna canlılık, enerji, bir roman başkişisinin karmaşık çizgilerini bulandıracak ve bozacak fazlalıklar katabil[mekte]” bu sebeple de kart karakterler genellikle çarpıcı karakterler olmaktadırlar.165 “Kart-karakterler, tek, yoğun, canlı unsurları somutlaştırırlar; roman başkişileri ise, karmaşık, saf olmayan ve bir oluş süreci içinde olan unsurlardan oluşurlar.”166 Yalnız dikkat edilmesi gereken husus norm ve kart karakterlerin romanda romanın başkişileri olarak kurgulanabilecekleridir. Yani her zaman ikinci dereceden kişiler olmak zorunda değillerdir.

Sırdaş karakter, “başkahramanın konuşabileceği, fikir alış-verişinde bulunabileceği, sırlarını paylaşabileceği, güvenebileceği biri, çoğunlukla da yakın bir arkadaştır.”167 Folyo karakter, folyo kelimesinin anlamıyla doğrudan ilişkili bir adlandırmadır. “Folyo gerçek anlamıyla ‘parlaklığını arttırmak için bir mücevher parçasının altına konan parlak metal yapraktır’; folyonun bir diğer anlamı da ‘tezat 160 A.y. 161 A.y. 162 A.y. 163 A.y. 164 A.y. 165 A.e.,, s. 178. 166 A.y.

yoluyla bir şeyin değerini arttırmak’tır.”168 Folyo karakter, başkahramana çoğunlukla zıt bir karakterdir ve onun karakterindeki zıtlık başkahramanın öne çıkarılmak istenen özelliklerinin vurgulanmasını sağlamaktadır. Örneğin Sherlock Holmes’un parlak zekâsı Dr. Watson’ın ona göre daha geride kalan karakteri sayesinde ön plana çıkmaktadır.169 Dr. Watson aynı zamanda Sherlock Holmes’un sırdaş karakteridir.

Koro karakterin temeli Yunan tiyatrosuna dayanır. “Onu üreten tarihsel rastlantılar veya zorunluluklar ne olursa olsun, Yunan korosunun sanatsal anlamı, öze, hayatın tümüyle dışında ve ötesinde kalan öze, hayat ve doluluk bahşetmesine dayanı[r]”170 ve “Yunan trajedisinde konuşmacı ve koro aynı temel özü paylaşır, tamamiyle türdeştirler.”171 Romanda koro karakter, olaylara dahil olmaz ve gelişen olaylar ve romandaki kişiler üzerine bilgece yorumlarını kısa ve öz bir şekilde dile getirir.172

Olay örgüsünde doğrudan bir görevi olmayan ve “yazarın sözünü okuyucuya iletme ile görevlendirilmemiş” roman kişileri genel olarak figüranlar olarak değerlendirilirler ve “dekoratif unsur”, “fon karakter”, “figüran” olarak isimlendirilirler.173 Romanın bazı bölümlerinde kurgu gereği derinlik kazansalar da çoğunlukla sessiz sedasız görevlerine devam ederler. “Fon karakterler, sadece, romanda yapıyı işleten çarkların dişleri gibidirler” ve “Bu karakterler romandaki olayları yorumlayan bir koro gibi görev yaparlar.”174 Roman başkişisinin içinde bulunduğu ortamı somutlaştırmakta kullanılırlar ve kısacası bir fon işlevi görürler. “Bu karakterler olmaksızın romanda somut bir sosyal ortamın yaratılması mümkün değildir.”175 Fon karakterler, “yerel nitelikli –‘mahalli rengi’- taşıyan ve bir kolektif kimlik hâlindeki kişiler olarak değerlendiril[irler].”176

168 A.y.

169 A.e., s.117-118.

170 Georg Lukács, Roman Kuramı, s. 51. 171 A.e.,, s. 53.

172 Manfred Jahn, a.g.e., s. 118. 173 İsmail Çetişli, a.g.e., s. 71. 174 W. J. Harvey, a.g.e., s. 173. 175 A.e.

176 Hakan Sazyek, Roman Terimleri Sözlüğü: Roman Sanatından Yüz Terim, İst., Hece Yay.,