• Sonuç bulunamadı

Katılımcıların resmettikleri figürler, kompozisyonlar ve bunların bağlanma durumları bakımından farklılaşmadığının incelenmesi bu çalışmanın diğer bir basamağını oluşturmaktadır. Resimler iki grup altında (güvenli-güvenli olmayan) incelenerek belirli kriterler ışığında değerlendirilmiştir.

7. Etiğe Uygunluk

Bu çalışmada, gerek araştırmanın gerçekleştirilmesi gerekse analiz edilerek raporlaştırılması esnasında hem bilimsel araştırma etiği hem de Rehberlik ve Psikolojik Danışma alanının etik ilkeleri hassasiyetle gözetilmiştir. Öncelikli olarak araştırmanın gerçekleştirileceği okullarda uygulama yapabilmek için Gazi Üniversitesi Etik Komisyonunun onayı alındıktan sonra EK-5’te verilen, Milli Eğitim Bakanlığına bağlı

42

ilgili birimlerden gerekli izinler alınmıştır. Uygulamanın gerçekleştirileceği okullarda okul rehberlik servisleri ile okul yönetimi araştırmanın amacı ve kullanılacak ölçme araçları konusunda bilgilendirilmiş, çalışmaya katılacak öğrenciler, gönüllü bireyler arasından seçilmiştir. Çalışmaya başlamadan önce, çalışmanın kapsamı, araştırmanın amacını zedelemeyecek ve katılımcıları yanıltıcı bilgiler vermeye itmeyecek ölçüde açıklıkla katılımcılarla paylaşılmıştır. Çalışmayı yarıda bırakmak isteyen bireylerin bu talepleri onaylanarak çalışmaları örneklemden çıkarılmıştır. Katılımcıların KYÇ ve Kern’s Güvenli Bağlanma Ölçeğinde verdikleri yanıtların gizliliğinin sağlanması adına her bir katılımcıya bir numara verilmiş, bu numara hem KYÇ testinin üzerine hem de Kern’s Güvenli Bağlanma Ölçeğinin üstüne işlenmiştir. Numaralarla kişilerin isim ve yaş gibi kimlik bilgilerinin eşleştirilmesine ilişkin veriler ayrı bir dosyada, basılı evrak olarak tutulmuş, herhangi bir bilişim ortamında barındırılmamıştır. Bu şekilde puanlama aşamasında puanlamayı gerçekleştirecek uzmanların katılımcıların kimlik bilgileri hakkında bilgi sahibi olamamaları ve verilerin güvenle sağlanması sağlanmıştır. Analizler gerçekleştirilirken ve bireylerin resimlerine ilişkin veriler tezde raporlaştırılırken isim ve ayırıcı kimlik bilgileri hiçbir aşamada kullanılmamıştır.

8. Veri Toplama Süresince Karşılaşılan Güçlükler

Bağlanma, erken yaşantılarla ilgili olup kompleks bir yapıdır. Bununla beraber bağlanma, uygun değerlendirme yöntemleri ile tespit edilebilir ve erken yaşlarda müdahale edilirse, bireyin uyumunu kolaylaştırıcı tedbirler alınmasına olanak tanıyan bir süreçtir. Ancak, bağlanma gibi özel yaşantıyla doğrudan bağlantılı süreçlerde uygun değerlendirme yöntemlerinin seçimi kadar uygulayıcının kimliği ve uygulama şartları da önem kazanmaktadır.

Çocuklar da yetişkinler gibi kendilerini açmadan önce arada kurulacak güvenli ve profesyonel bir bağa ihtiyaç duyarlar. Aksi takdirde bu onları olayları olduğundan farklı göstermeye, gizlemeye veya uygulayıcıyı yanıltmaya itebilir.

Bu çalışmada, uygulayıcı ile ilk defa bir arada olan çocuklardan bir resim çizmeleri istenmiştir. Balcı (2011, s.170) görüşmede mülakatçı ile kaynak kişi ilişkisinin oldukça önemli olduğunu ve konuşmanın ilk birkaç dakikasının kritik öneme sahip olduğunu belirtmekte, kaynağın konuşmaya güdülenmesi, işbirliği içerisinde olması için olumsuz

43

faktörlerin önlenmesini, olumlu faktörlerin işe koşulmasını önermektedir. Olumsuz etkileri azaltmak adına doğrudan çalışmaya geçilmeden kısa bir ön konuşma ile tanışma gerçekleştirilmiş, uygulayıcı kendini tanıtarak katılımcı ile kısa bir sohbet gerçekleştirmiştir. Çizim kısmı olan çalışmanın ilk basamağında herhangi bir tehdit unsuru olmadığından (özel yaşama yönelik herhangi bir soru vb.) çocukların verdikleri çizim tepkisinin içten ve yanıltıcı unsurlardan uzak olduğu varsayılabilir.

Ancak, çalışmanın ikinci basamağında çocuklara anne ve babaları ile ilgili sorular yöneltildiğinde uygulayıcının ilk defa karşılaştıkları bir birey olmasından veya güven ilişkisi kurmaya yeterli zaman tanınmamış olduğundan kaynaklı olarak, yanıltıcı bazı bilgiler verdikleri görülmüştür. Örneğin, bağlanma ölçeğinden oldukça düşük puan alan bir öğrencinin babası ile ilgili formu eksiksiz yanıtladığı halde aslında babasını doğumdan hemen sonra kaybettiği bilgisine ulaşılmıştır. Bir diğer öğrenci annesi tarafından terk edildiği gizleyerek annesi ile ilgili bütün sorulara birlikte yaşıyorlarmışçasına yanıtlar vermiştir. Bu iki öğrencinin resimlerinde de, bulgular bölümünde paylaşılmıştır (bkz. resim no 43 ve 27), belirgin şekilde güvenli olmayan bağlanma sembollerinin bulunduğu ifade edilebilir.

Benzer bir durum da temalarda yaşanmış, bazı katılımcılar olumsuz figürler barındıran bir çizim yaptıkları ve resme ilişkin açıklamalarda sert temalar ifade ettikleri halde Kerns Güvenli Bağlanma Ölçeğinde oldukça pozitif bir tablo çizmişlerdir. Bu duruma ilişkin kesin bir açıklama getirilememekle beraber, daha fazla veri edinilerek anlamlı bulgulara ulaşılabileceği, bu durumun spesifik olarak incelenmesi gerektiği düşünülmektedir.

Bir diğer zorlaştırıcı unsur ise çalışma şartlarının olumsuzluğu ile ilgilidir ki okullarda böyle bir çalışmayı yürütebilecek uygun ortam olmadığından zaman zaman sınıf ortamında zaman zaman ışık ve temizlik şartlarından yoksun bir kütüphanede çalışılmıştır. Olanaklar ölçüsünde öğrencilerin etkilenmemesi için tedbirler alınmış olsa da görece daha uygun ortamlarda daha temiz sonuçlar alınması rasyonel görünmektedir.

45

BÖLÜM 4

BULGULAR

Bu bölümde üç ayrı ilkokulda öğrenim gören toplam 91 öğrencinin Kuş Yuvası Çizim Testi kapsamında bağlanma durumlarının incelenmesi ve KYÇDÖ’nün bir ölçme aracı olarak niteliklerini değerlendirmeye ilişkin bulgular açıklanmış ve ilgili literatür ışığında tartışılmıştır.

Bu bölümdeki bulgular aşağıdaki alt başlıklara göre düzenlenmiştir: 1. KYÇDÖ’nün geçerlik ve güvenirliğinin incelenmesi

2. Kuş Yuvası çizimlerine ilişkin katılımcıların hikâyelerinin incelenmesi

3. Katılımcıların, bağlanma durumları ışığında Kuş Yuvası Çizimlerinin ayrıntılı olarak incelenmesi:

3.1. Güvenli Bağlanan katılımcıların resimlerinin incelenmesi

3.2. Güvenli olmayan bağlanma durumuna sahip katılımcıların resimlerinin incelenmesi

3.3. KYÇDÖ ve Kern’s güvenli bağlanma ölçeklerinden farklı değerler alan resimlerin incelenmesi

1. Katılımcılara İlişkin Genel Bilgiler

Araştırmada yer alan katılımcılar üç ayrı devlet okulunda devam eden 9-11 yaş arası toplamda 91 çocuktan oluşmaktadır. Katılımcıların yüzde 43’ü kız, yüzde 57’si erkek öğrencilerden oluşmakta olup detaylı bilgiler Tablo 1’de özetlenmiştir.

46 Tablo 1

Bağlanma Durumlarına Göre Sınıflanan Katılımcıların Cinsiyet, Yaş Ve Devam Ettikleri Okulların KYÇDÖ Ortalaması Bakımından İncelenmesi

Gruplama N % X̅

CİNSİYET

KIZ Güvenli Bağlanma 27 69 5,93

Güvenli Olmayan Bağlanma 12 31 4,83

ERKEK Güvenli Bağlanma 23 44 6,13

Güvenli Olmayan Bağlanma 29 66 4,69

TOPLAM 91

YAŞ

DOKUZ Güvenli Bağlanma 8 47 5,75

Güvenli Olmayan Bağlanma 9 53 4,00

ON Güvenli Bağlanma 30 65 6,33

Güvenli Olmayan Bağlanma 16 35 5,31

ON BİR Güvenli Bağlanma 12 42 5,42

Güvenli Olmayan Bağlanma 16 58 4,56

TOPLAM 91

OKUL

Okul 1 Güvenli Bağlanma 16 58 6,38

Güvenli Olmayan Bağlanma 12 42 4,5

Okul 2 Güvenli Bağlanma 6 43 5,83

Güvenli Olmayan Bağlanma 8 57 4,5

Okul 3 Güvenli Bağlanma 28 57 5,86

Güvenli Olmayan Bağlanma 21 43 4,95

TOPLAM 91

Tablo 1’e bakıldığında, kız öğrencilerin yüzde 69’unun güvenli bağlama durumunda olduğu, KYÇ ortalamalarının 5,93 olarak belirlendiği, yüzde 31’inin ise güvenli olmayan bağlanma durumunda olduğu KYÇ puan ortalamasının 4,83 olduğu görülmektedir. Erkek öğrencilerin ise yüzde 44’ü güvenli bağlanma durumunda olup 6,13 KYÇ puan ortalamasına sahipken yüzde 66’sı güvenli olmayan bağlanma durumundadır ve KYÇ ortalama puanı 4,69’dur.

47

Güvenli ve güvenli olmayan bağlanma durumlarına sahip olma bakımından katılımcıların yaş dağılımlarının dengeli olduğu söylenebilir. Dokuz yaşında olup güvenli bağlanma durumundaki bireylerin oranı yüzde 47 ve ortalama KYÇ puanları 5,75 iken güvenli olmayan bağlanma durumuna sahip bireylerde bu oran yüzde 53, ortalama puan 4,00 olarak belirlenmiştir. On yaşındaki katılımcıların çoğunluğunun (%65) güvenli bağlanma durumunda olduğu ve KYÇ puan ortalamalarının 6,33 güvenli olmayan bağlanma durumuna sahip katılımcılara göre (%35) yüksek olduğu gözlenmektedir ( X̅ =5,31). Okulların dağılımdaki rolü incelendiğinde, birinci ve üçüncü okullarda güvenli bağlanan katılımcıların oransal olarak diğerlerinden fazla olduğu (yaklaşık %57), güvenli bağlanan ortalamalarının sırasıyla 6,38 ve 5,86 olduğu, güvenli olmayan bağlanma durumundaki bireylerin ortalamalarının ise sırasıyla 4,5 ve 4,95 olduğu görülmektedir. Okul 2 incelendiğinde ise güvenli olmayan bağlanma durumuna sahip katılımcıların (%57) güvenli bağlanan katılımcılardan (%43) oransal olarak fazla olduğu, KYÇ puan ortalamalarının ise sırasıyla 5,83 ve 4,5 olarak tespit edildiği gözlenmiştir.

Tablo 1’de yer alan sayısal veriler incelendiğinde, kız erkek öğrencilerin dağılımı bakımından dengeli bir örnekleme gözetildiği, yaş bakımından öğrencilerin çoğunluğunu 10 yaş grubunun oluşturduğu, ancak öğrencilerden güvenli bağlanan ve güvenli bağlanmayanların yaş dağılımı açısından sayısal olarak birbirine eşit veya yakın olduğu, okulların güvenli-güvensiz öğrenci sayısı bakımından dengeli örneklendiği söylenebilir.

2. KYÇDÖ’nün Geçerlik ve Güvenirliğinin İncelenmesi

Bu kısımda, katılımcıların Kuş Yuvası Çizimleri’nin değerlendirilmesi için oluşturulan KYÇDÖ’nün geçerlik ve güvenirlik analizine ilişkin bilgilere yer verilmiştir.