• Sonuç bulunamadı

SUÇ CETVELLERİNE GÖRE AYDIN VİLAYETİNDE MEYDANA GELEN CİNAYET SUÇLARI VE FAİLLERİ

2.2. Aydın Vilayetinde Meydana Gelen Cinayet Suçları

2.2.3. Rüşvet

Kanuni Sultan Süleyman dönemi, Osmanlı Devleti içinde rüşvetin aleni bir şekilde kullanılmaya başlandığı, rütbe ve makamların para karşılığı satıldığı bir

5371908 senesinde Aydın vilayetinde bulunan polislerin sayısı şöyledir: İzmir’de 1 müdür, 1 müfettiş,

7 serkomiser, 16 ikinci komiser, 39 üçüncü komiser ve 186 polis memuru; Aydın’da 1 serkomiser, 5 üçüncü komiser, 10 polis memuru; Saruhan’da 1 serkomiser, 2 ikinci komiser, 9 üçüncü komiser, 14 polis memuru; Denizli’de 6 üçüncü komiser, 8 polis memuru; Menteşe’de 4 üçüncü komiser, 10 polis memuru bulunmaktadır. Tüm vilayet içerisinde 186’sı İzmir’de olmak üzere toplam 226 polis memuru bulunmaktadır. Salname-i Vilâyet-i Aydın, H.1326, s.111; Ayrıca, Zaptiye teşkilatının düzenlenmesi ile ilgili bilgiler için bk. Ali Sönmez, “Zaptiye Teşkilatı’nın Düzenlenmesi (1840-1869), Tarih Araştırmaları Dergisi, C 25, S 39, Ankara Üniversitesi DTCF Tarih Bölümü, Ankara 2006, s.199- 219.

538

BOA, DH.EUM.EMN 54/3

539Ali Rıza Gönüllü, “Denizli Sancağı’nda Meydana Gelen Asayiş Olayları (1914-1920), Türkiyat

dönem olarak ön plana çıkmış540 ve böylece Osmanlı Devleti’nde yozlaşmanın ilk adımı atılmıştır. Zaman içinde bütün kurumlara yerleşen rüşvet nedeniyle, eğitim sistemi, askeri sistem, bürokrasi ve adalet sistemleri yavaş yavaş çökmeye başlamış ve rüşvet olmadan, devlet kademelerine girmek yahut orada boy göstermek imkânsız hale gelmiştir541. Devletin üst kademelerinden başlayan bu yozlaşma yüzyıllar boyu halka kadar inmiş ve toplumun her kesiminde rüşvet veya bahşiş olmadan iş yapılmaz olmuştur542. Denilebilir ki, Osmanlı Devleti’nin yozlaşıp gerilemesine neden olan ilk ve en önemli iç faktör rüşvet olmuştur.

Rüşvetle sürekli mücadele içinde olan Osmanlı Devleti’nin elini kolunu bağlayan en büyük neden ise “rüşvetin şikâyet olmadan ortaya çıkartılamaması” olmuştur. Zira rüşveti alanın, rüşveti verenin veyahut duruma şahit olmuş bir kişinin şikâyeti olmaksızın tespiti imkânsız olan bu suç, çoğu zaman (özellikle bir makam elde etme durumu söz konusu ise) alan ve verenin de hoşnut olduğu bir cürüm olduğu için Osmanlı Devleti bu konuda çaresiz kalmıştır.

Tüm bu nedenlerden ötürü vukuat cetvellerinde incelenecek olan rakamlar, yalnızca tespit edilmiş vakalara ait rakamlardır ve suçun gerçek ölçüleri rakamsal anlamda maalesef hiçbir zaman bilinemeyecektir. Bu açıdan, Aydın vilayetinde

540 Tarih-i Peçevî’de, Kanuni Sultan Süleyman’ın sadrazamı Rüstem Paşa zamanında Osmanlı

Devleti’ne rüşvetin girmeye başladığı ve çeşitli makamların rüşvet karşılığı satıldığı şu sözlerle anlatılmaktadır: ““… zaman-ı şeriflerinde irtişanın namı yoğidi merhum Rüstem Paşa sadr-ı azam

iken ol töhmet ile fi’l-cümle müthem idi velâkin aldığı dahi Anadolu ve Şam ve Mısır eyaletleri gibi şerif-i beylerbeyliğinden farıza dört beş bin altun idi ve on beş yıl ol beylerbeyliğe mutasarrıf olsa dahi ondan bir şey talep olunmaz ve azlinden dahi havf itmezdi bu hod irtişa değil mahz-ı ihsan idi hatta Âli Efendi merhum tarihinde bunu tasdik içün bir def’a Erzurum beylerbeyisi beş bin altun hediye gönderdi Erzurum’un buna tahammülü yokdur deyu üç binini döndürdü yazmış”. İbrahim

Peçevî, Tarih-i Peçevi, C I, Matba-i Amire, Dersaadet 1866, s.9.

541Konuyla ilgili detaylı bilgi için bk. Ahmet Mumcu, Tarih İçindeki Genel Gelişimiyle Birlikte

Osmanlı Devleti’nde Rüşvet – Özellikle Yargıda Rüşvet –, İnkılâp Yayınevi, 3. Baskı, İstanbul 2005; Rüşvetle mücadele adına çıkartılan men’i irtikab kanunnamesinin detayları için bk. Ahmet Akgündüz, “1274/1858 Tarihli Osmanlı Ceza Kanunnamesinin Hukuki Kaynakları, Tatbik Şekli ve Men’i İrtikab Kanunnamesi”, Belleten, C LI, S 199 (Nisan 1987’den Ayrı Basım), TTK Basımevi, Ankara 1987, s.153-203; Ahmet Akgündüz, İslam Hukuku ve Osmanlı Tatbikatı Araştırmaları, OSAV Yayınları, İstanbul 2009.

542 20. yüzyılın başında Anadolu’yu ziyaret eden Lucy Mary Jane Garnett ise “Türkiyedeki en büyük talihsizlik bütün önemli devlet memurluklarını açan tek bir kapı olmasıdır. Bahşiş” demektedir. Lucy

Mary Jane Garnett, The Turkish People : Their Social Life, Religiousbeliefs and Institutions and Domestic Life, Methuen and Co., London 1909, s.29. ; Buna benzer gözlemler, 19. yüzyıl içerisinde de Anadoluyu ziyaret etmiş Slade, Newton gibi kişilerin eserlerine de yansımıştır ve rüşvetin her kuruma ve halka sirayet ettiği belirtilmiştir. Slade, Turkey, Greece and Malta, s.208; Newton, age., s.97.

meydana gelmiş ve vukuat-ı cinaiye cetvellerine yansımış vaka sayısı 6’dır. Bu vakalardan ikisi Kula’da543, ikisi Kasaba’da544, birisi Gördes’te545 ve sonuncusu da Bayındır’da546 yaşanmıştır. Rüşvet suçuna karışanlardan üçü Rum, dördü ise Müslümandır.

Ceraim-i umumiye cetvellerine yansıyan rüşvet vakası sayısı 73’tür ve bu vakalar için 6’sı firari olmak üzere toplam 79 fail vardır. Belgeler, bu kişilerin rüşveti alan veya veren kişi olup olmadıkları konusunda bilgi içermemektedir. Faillerin %46,84’ü bekâr erkek, %45,47’si evli-çocuklu erkektir. Failler arasında 3 evli- çocuksuz erkek, 1 dul-çocuksuz erkek, 1 bekâr kadın ve 2 evli-çocuklu kadın bulunmaktadır547. Rüşvet suçunun özellikle devlet organlarında işlendiği düşünüldüğünde, doğal olarak bu kadın faillerin rüşvet vermek suçundan dolayı tutuklandıkları ilk akla gelen fikir olacaktır. Zira Rum kadınların doktorluk, avukatlık, eczacılık ve öğretmenlik gibi alanlarda çalışmalarına karşılık Müslüman kadınlar için bu durum pek söylenemez.

Rüşvet suçu faillerinin mesleklerine göre dağılımları şöyledir: Memur %31,65 (25 kişi), işçi %17,27 (14 kişi), çiftçi %15,19 (12 kişi), zanaatkâr %15,19 (12 kişi), işsiz %7,59 (6 kişi), tüccar %6,33 (5 kişi), tüccar ve sarraf çalışanı %2,53 (2 kişi), ilim adamı %1,27 (1 kişi), balıkçı %1,27 (1 kişi), denizci %1,27 (1 kişi)548. Bu dağılım, rüşvetin az yahut çok hemen her meslek dalı içerisinde olduğunu gözler önüne sermektedir. Memurlar, halkın bir işini halletmek için rüşvet alırken, mevkii sahibi olmak için rüşvet veriyor, halk ise devlet dairelerindeki herhangi bir işi çözmek, kendi lehine çözmek yahut hızlı çözmek adına rüşvet teklif edebiliyorlardı.

Batı Anadolu’da nüfusun büyük çoğunluğunu oluşturan Müslüman halk, rüşvet suçu içerisinde de çoğunluğu oluşturmaktadır ve bu suçun %56,96’sı Müslüman tebaa tarafından işlenmiştir. Buna karşılık nüfus içerisinde çok daha düşük bir yer 543 BOA, DH.EUM.EMN 57/13; 102/1. 544 BOA, DH.EUM.MTK 61/14; 42/7. 545 BOA, DH.EUM.MTK 45/13. 546 BOA, DH.EUM.EMN 102/1. 547 BOA, DH.EUM.MTK. 74/10; 6/38; 3/17; 8/56; 18/8; 71/20; 4/43; 54/14; 73/44; 20/25; 68/29; DH.EUM.EMN 109/32; DH.EUM.THR 81/1; 88/75; 88/77; DH.EUM.ADL 10/34; 7/29.

548

BOA, DH.EUM.MTK. 74/10; 6/38; 3/17; 8/56; 18/8; 71/20; 4/43; 54/14; 73/44; 20/25; 68/29; DH.EUM.EMN 109/32; DH.EUM.THR 81/1; 88/75; 88/77; DH.EUM.ADL 10/34; 7/29.

kaplayan Rumlar rüşvet suçu içerisinde %35,44’lük bir paya sahiptir. Ermenilerin bu suç içerisindeki oranı %2,53, Yunanların payı ise %5,06’dır549. Tekrar hatırlatmakta fayda var ki, bu tablo sadece Batı Anadolu için geçerlidir. Bu durumu bütün Osmanlı coğrafyası için düşünmek bir hata olacaktır zira Batı Anadolu’da azınlıklar arasında Rumlar yoğun bir nüfusa sahipken, Doğu Anadolu için aynı durum söz konusu değildir.

79 rüşvet failinden 77’si ilk defa bir suça karışmışken, 1 kişinin önceden sabıkası vardır. Diğer fail ise olayda zanlı durumundadır. Diğer yandan cetveller içerisinde yer alan suçlar arasında, faillerin en yüksek okur-yazarlık oranına ulaştığı suç, rüşvet olmuştur. Faillerden %56,96’sı okuma-yazma bilirken, %40,51 okuma yazma bilmemektedir. Bunların haricinde, faillerden ikisi yüksek tahsil görmüş kişilerdir. Faillerin %81,01’i şehirde ikamet ederken, %18,99’u köylerde ikamet etmektedir. Buna paralel olarak suçların %84,93’ü şehirlerde, %15,07’si ise kırsal alanda meydana gelmiştir550. Devlet binalarının pek çoğunun şehirlerde inşa edilmiş olması bu durumun temel nedenidir.

Rüşvete karışmış olan kişilerin yaş aralıklarına göre dağılım şöyledir: 14 yaşından küçük 1 fail, 14-20 yaş arası 1 fail, 20-30 yaş arası 35 fail, 30-40 yaş arası 34 fail, 40-50 yaş arası 5 fail ve 50-60 yaş arası 3 fail bulunmaktadır. Bu faillerin %21,52’si suçun nedeni olarak “servet hırsını” gösterirken %75,97’si türlü nedenler demiştir. Fuhuş ve eğlence maksadıyla rüşvet suçuna karışan kişi sayısı ise 1 olmuştur551.

Osmanlı Devleti’nin neden zayıflayıp yıkıldığı sorusunun temel cevaplarından birisi olan rüşvetle mücadele konusunda pek çok kanunname çıkartılarak tedbir alınmaya çalışılmış, II. Mahmud döneminde memurlara maaş bağlanmış552, rüşvetin kesinlikle yasaklandığı belirtilerek para, mücevher ve kıymetli eşyaların hediye

549 BOA, DH.EUM.MTK. 74/10; 6/38; 3/17; 8/56; 18/8; 71/20; 4/43; 54/14; 73/44; 20/25; 68/29;

DH.EUM.EMN 109/32; DH.EUM.THR 81/1; 88/75; 88/77; DH.EUM.ADL 10/34; 7/29.

550

BOA, DH.EUM.MTK. 74/10; 6/38; 3/17; 8/56; 18/8; 71/20; 4/43; 54/14; 73/44; 20/25; 68/29; DH.EUM.EMN 109/32; DH.EUM.THR 81/1; 88/75; 88/77; DH.EUM.ADL 10/34; 7/29.

551

BOA, DH.EUM.MTK. 74/10; 6/38; 3/17; 8/56; 18/8; 71/20; 4/43; 54/14; 73/44; 20/25; 68/29; DH.EUM.EMN 109/32; DH.EUM.THR 81/1; 88/75; 88/77; DH.EUM.ADL 10/34; 7/29.

552 Ali Akyıldız, Tanzimat Dönemi Osmanlı Merkezi Teşkilâtında Reform, Eren Yayınları,

olarak alınıp verilmesi yasaklanmıştır. Devlet memurlarının akrabalarından maddi değeri çok olmayan yağ, bal, koyun, kuzu gibi şeylerin alınıp verilmesi uygun görülmüştür553 ancak bu tedbirlere rağmen büyük bir ilerleme sağlanamamıştır. Meşrutiyet döneminde, rüşvet azalmışsa da tamamen ortadan kalkmamıştır. İnsanlar yine adaleti satın almak adına rüşvet alıp vermekten çekinmemişlerdir554.