• Sonuç bulunamadı

Ormanların karbon depolama ve iklim üzerin olumlu etki yapması yönünden topluma sağladığı ekolojik-çevresel yararlar yönünden topluma sağladığı ekolojik-çevresel yararlar

İKİNCİ BÖLÜM 2. Kamu Yararı ve Kamu Orman Arazi Tahsisleri

2.2. Ormancılıkta Kamu Yararı

2.2.1. Ormancılıkta Çevresel- Ekolojik Eksende Kamu Yararı

2.2.1.6. Ormanların karbon depolama ve iklim üzerin olumlu etki yapması yönünden topluma sağladığı ekolojik-çevresel yararlar yönünden topluma sağladığı ekolojik-çevresel yararlar

Ormanlar, sıcaklık, yağış, hava hareketleri ve hava nemi gibi, iklimi oluşturan öğeler arasındaki ilişkileri dengelemek ve ekstremleri ılımlı hale getirmek suretiyle, iklimi olumlu yönde etkilerler. Bu etkiler; hava nemini artırma, yağış miktarını artırma, rüzgâr hızını azaltma ve yönünü değiştirme, sera etkisi ile küresel ısınmayı arttıran gazlardan karbondioksiti, fotosentezle harcayarak küresel ısınmayı azaltma, karların yavaş erimesini sağlayarak, kar suyundan yararlanmayı arttırma, ormanın bulunduğu bölgede çıplak yerlere kıyasla, yazın daha serin, kışın daha ılık bir hava yaratma, toprak don derinliğini azaltma şeklinde görülür. Yapılan araştırmalardan elde edilen sonuçlara göre orman, yaz aylarında hava sıcaklığını 5- 8,5 C düşürebilmekte, kış aylarında ise hava sıcaklığını 1,6- 2,8 C yükseltebilmektedir.

Rusya da orman içindeki meteoroloji istasyonunda, 25 yıl süreyle yağış miktarları ölçülmüştür. Orman içindeki istasyonda ortalama olarak, stepteki meteoroloji istasyonundan %50 oranında daha çok yağış ölçüldüğü belirlenmiştir. Böylece, ormanların bir yere düşen yağış miktarını önemli ölçüde arttırdığı anlaşılmaktadır.

Ormanların ılımlı bir iklim yaratmaları yalnız kendi için değil, çevresindeki bağ, bahçe ve sebze gibi, tarım ürünlerinin bulunduğu yerlerde yetişen tarımsal ürünleri de ekstrem derecedeki sıcaklıklardan ( donma ve yanma) korumaktadır.244

244 N. Çepel (2008), a.g.e.

İyi gelişmiş, 100 yaşında bir kayın ağacının, fotosentez için 40 milyon metre küp havayı, yapraklarıyla emerek, bu hava içindeki 1200 metre küp karbondioksidi, 6 ton karbon olarak bağladığı da araştırmalarla belirlenmiştir.245

Karışık ormanlarda bir hektarda ortalama 156 ton biyokütle bulunmaktadır.

Bunun yaklaşık yüzde 20'si toprak altında oluşmaktadır. Hektarda bulunan toplam organik ölü örtü miktarı ise 125 ton dolayındadır. Yıllık toplam biyokütle artımı 14 ton, bunun ölü örtüye dönüşen miktarı ise 2 ton dolayındadır.246

Yapılan değerlendirmelere göre, Malezya’da 1 hektar genişliğindeki bir ormanın, bir yılda fotosentezle bağladığı karbondioksit miktarından ürettiği ekolojik işleve ait parasal kazancın 3000 dolar olduğu ortaya çıkmıştır. Yine yapılan ekolojik değerlendirme hesaplarına göre, bütün tropik ormanların iklimi düzenleyerek, ürettiği ekolojik değerin para olarak karşılığının 3,7 trilyon dolar olduğu anlaşılmıştır.247

Orman bir siper görevi görerek, rüzgârın hızını yüzde 50 düşürebilir ve kurutucu etkisini azaltır. Transprasyon ve sis tutma özelliği ile daha nemli ortam yaratır. Orman içinde, yaz-kış ve gece -gündüz sıcaklık farkları daha azdır. Çeşitli ortamlar arasındaki farklı ısı ve nem, yerel hava akımları da yaratır. Bu nedenle ormanlar, sıcak yaz günlerinde köylü ve hayvanların doğal serinleticisi durumundadır. Bu lokal sıcaklık farkı ve iklimi yaratma özelliği nedeniyle, ormanlarda özellikle ibreli ağaçlar topluluğu içinde inşa edilen konutlar kışın ısıtma,

245 N. Çepel (1999), a.g.e.

246 M. Konukçu (2001), a.g.e. s.4

247 N. Çepel (1999), a.g.e.

yazın soğutma açısından büyük enerji tasarrufu sağlar. Isı enerjisinde sağlanan bu tasarruf, ABD' de yapılan araştırmalarda yüzde 10-12 dolayında bulunmuştur.248

Ormanlar iklim değişikliklerine neden olan küresel ısınmanın, "sera etkisi", fotosentez olayı ile etkisini azaltır. Bilindiği gibi dünyamız, sera etkisi yaratan gazlar sonucu, son dönemlerde son bin yıldan daha hızla ısınmaktadır. İklimler değişmekte, aşırı ve ani ısınmalar, soğumalar, hortumlar ve seller günlük hayatımızı ve insanlığın geleceğini tehdit eder duruma gelmiştir. Yapılan araştırmalar, hava sıcaklığının 20.

yüzyılda geçen bin yıla göre yaklaşık 2.0 derece daha fazla arttığını ortaya koymuştur. Geçmişte hiç görülmeyen fırtına ve hortumlar, (El Nino), dünyanın bir çok yerinde can ve mal felaketlerine neden olmuş, Arabistan 2001 yazında kar fırtınasıyla tanışmış, İspanya'da hava sıcaklığı dakikalarla ifade edilen sürede 17 derece yükselmiştir. Ülkemizde de, 2000 yılında Kastamonu- Taşköprü'de oluşan hortum, 100 hektarlık çam-göknar ormanını tahrip etmiş, 2001 de yaz ortasında İzmir'de sıcaklık ani olarak 35' den 26 dereceye düşmüş ve 45 dakikada metre kareye 40 kg dolu ve yağmur düşmüştür. Ülkenin genelinde de son yıllarda hava sıcaklıkları normallerin üzerinde sürekli olmaya başlamış, yağışların mevsimlere dağılımı etkilenirken yıllık toplam miktarında da düşme görülmüştür. Dünya'da 1997-98’de meydana gelen bu doğal afetlerin sosyal maliyeti 60 milyar dolar civarındadır. Bütün bu olayların tek nedeni ise, dünyamızın kirletilmesi ve sera gazları sonucu ortaya çıkan küresel ısınmadır. İşte sera etkisi, stratosferin üst katmanlarında bulunan ve morötesi ışınların geçmesini engelleyen ozon tabakasının, spreyler, soğutucular ve yangın söndürücülerde kullanılan kloro-floro-karbon gazlarının ozonu tekrar oksijen haline getirmesi ile aşınması ve sonuçta güneş ışınlarına karşı doğal filtre görevini

248 M. Konukçu (2001), a.g.e. s.10

yapamayarak dünyanın ısınması olayıdır. Bilindiği nefes aldığımız stratosferin azot ve oksijenden sonra en önemli bileşeni karbondioksittir. Yanardağ dumanları, orman yangınları, canlıların solunumları ve fosil yakıt tüketimi ile CO2' in zenginleşmesi ve sonuçta doğal dengenin bozulması, küresel ısınmanın ana nedenidir. Özetle sera etkisi, atmosfere bırakılan CO2 'in atmosferden emilenden fazla olasının sonucunda meydana gelir. İşte ormanlar, fotosentez olayı ile CO2'i absorbe edip odunsu biyokitleye dönüştürmekte ve ürettikleri O2 ile bu doğal dengenin korunması veya tekrar kurulmasını sağlamaktadır Araştırmalara göre, ağaçlar ve özellikle orman ağaçları, dünyada bitkiler tarafından tutulan karbonun yüzde 90'nını oluşturmaktadır.

Genelde bir hektar orman yılda 6 ton karbonu biyokitleye dönüştürmektedir.

ABD'de, 100 yaşındaki bir hektar Douglas fir ormanının tuttuğu toplam karbon miktarı 522 ton bulunmuştur. Bunun 377 tonunu, toprak üstündeki canlı biyokitle oluşturur. Tropik ormanlar özellikle yağmur ormanları hektar başına diğer ormanların iki katı karbonu absorbe ederek bu konuda en büyük rolü üstlenmektedir.

(9.90 ton/ha.). Ancak dünyadaki ormanların yaklaşık yarısını oluşturan bu tropik ormanlar, her yıl 15 milyon hektar dolayında azalmakta, yok edilmektedir.

(Ağaçlandırmalar hariç) Ülkemizde yapılan araştırmalara göre, Marmara Bölgesi ormanlarında yılda ortalama 71 milyon ton oksijen üretilmekte ve 97 milyon ton karbondioksit absorbe edilip birikim olarak biyokitleye dönüşmektedir.

Ormanlarımızda yılda biriken toplam karbon miktarı ise 424 milyon ton dolayındadır. 249

Ormanlar, karbon tutma özellikleriyle, yeryüzündeki hayatın devamında hayati rol oynamaktadır. Bu nedenle, Birleşmiş Milletler tarafından 1992 Rio, 1997 Kyoto

249 M. Konukçu (2001), a.g.e. s. 14-15

ve 2001 Yılı Bonn Protokolleri'nde öngörülen ve sera etkisi yaratan gazların 2012 yılına kadar 1990 yılındakinin yüzde 5.2'si altına düşürmeyi hedefleyen çalışmaların başarıya ulaşması için tüm milletlerin üzerlerine düşeni yapması zorunludur.

İnsanoğlu bunu yapmak zorundadır, çünkü yapılan araştırmalar göre, dünyamızın bu hızla kirletilmesi sonucu, hava sıcaklığı 21.Yüzyılda 1.5 ile 2.0 derece arasında artacak, bu durum ise yeryüzündeki büyük kar ve buzul kütlelerini eriterek, deniz seviyesi 2100 yılına kadar 0.1 ile 1.0 metre arasında yükseltecektir. Bu durumda, bazı ülke ve adaların su altında kalması kaçınılmaz olacak, kar ve buzulların erimesiyle ortaya çıkan tatlı sular deniz sularına karışarak okyanuslardaki su hayatını etkileyerek, sonuçları tahmin edilemeyen değişime uğratacaktır. El Nino tipi kasırga ve hortumlar artacak, seller, heyelanlar ve kuraklıklar dünyadaki yaşamı ciddi olarak tehdit edecek seviyelere gelecektir. Problemin çözümünün ormancılık açısından temel şartı ise, sürdürülebilir orman yönetim anlayışının bütün ülkelerce benimsenmesidir. 250

Sonuç olarak; artan sanayileşme süreci ve küresel ısınma gerçeği göz önüne alındığında ormanların dünyadaki en önemli emisyon tutucu ve iklim düzenleyici ekosistemler olduğunu söyleyebiliriz. Orman kaynaklarının bu yönde sağladığı toplumsal yararların düzeyini etkileyen faktörler ise; orman kaynaklarının karbon tutma kapasitesi, bölgesel veya ulusal emisyon atılım düzeyleri, yöresel veya bölgesel eksterm iklim koşulları ve local ve bölgesel olarak görülebilecek olan sera etkisinin düzeyi olarak sıralanabilir.

250 M. Konukçu (2001), a.g.e.