OECD‟nin G20 Dönem BaĢkanlığımızda Gıda Güvenliği ile Ġlgil

toplantısında, gıda güvenliği ile ilgili yorum, düĢünce, katkı ve önerileri aĢağıda belirtilmiĢtir (OECD, 2015);

Sürdürülebilir kalkınmayı, inovasyonu, tarımsal yatırımların uygulanmasını ve geliĢtirilmesine büyük katkıları olan AMIS ve Acil Eylem Planı‟nın da dahil olduğu G20‟nin bugüne kadar elde ettiği kazanımlar arasına Tarımsal Risk Yönetimi Platformu (PARM) ile Tropik Tarım Platformu‟na (TAP) vermiĢ olduğu desteklerden dolayı bildiriye dahil edilmesinin isabetli olacağı belirtilmiĢtir.

OECD, G20 Gıda Güvenliği ve Beslenme (FSN) Çerçevesine ĠliĢkin Uygulama Planı‟nda ilerleme kaydedilmesini olumlu karĢılamakta, Kalkınma ÇalıĢma Grubu‟nun (KÇG) G20 gündemi itibariyle yoksullukla mücadelesini takdirle karĢılamaktadır.

OECD, AMIS‟in çalıĢmalarını tarım piyasalarında daha dar bir alanda yürüttüğünü ( daha az ürün üzerinde çalıĢma), önümüzdeki günlerde de AMIS‟in bu politikasını değiĢtirme eğiliminde olmadığını belirtmiĢtir. Daha stratejik sürdürülebilir küresel gıda arzı ve bilgi sistemi için AMIS‟in uzun periyotlu ve daha kapsamlı çalıĢma yöntemi izlemesi gerekliliğini belirtmiĢtir.

OECD, “Daha geniĢ kapsamlı ve organize olmuĢ pazarlar, ürün piyasalarının daha Ģeffaf ve daha efektif olmalarına katkıda bulunacaktır. Böylelikle ürünlerin en çok nerde ekonomik ve sürdürülebilir üretiminin yapılacağından, üretiminden iĢlenmesine ve transferinden tüketimine kadar birçok bilgi elde edilebilir olacaktır. Ġyi iĢleyen ve açık pazarlar sürdürülebilir gıda sistemlerinin devamlılığı açısından önem taĢımaktadır” Ģeklinde görüĢlerini belirtmektedir.

115

Hane gıda tüketiminde sürdürülebilirliğin ve verimliliğin önemi büyük olduğu ifade edilmiĢtir. 2012 yılında G20 toplantısında yapılan talep üzerine, OECD, tarımsal verimliliği artıracak politikaların tespiti üzerine bir çerçeve programı hazırlandığı ve OECD, Avustralya, Brezilya ve Kanada‟da pilot çalıĢma uygulandığı açıklanmıĢtır. Türkiye ile birlikte bir pilot çalıĢmaya daha baĢlandığı belirtilmiĢtir. Ayrıca, yakın bir zaman için ABD ile pilot çalıĢmaya baĢlanılacak olup, Çin ile de bir çalıĢmanın bu yılsonunda yapılmasını umut edildiği ifade edilmiĢtir.

CIHEAM, “Verimlilik ile toprağı, suyu ve doğanın sürdürülebilir kullanımını sağlayacak faaliyetler ülkelere göre değiĢmektedir. Özellikle tarım politikaları belirleyici olmaktadır. Makro ve yapısal politikalar da yapılacak çalıĢmaları belirleyen etmenlerdir. Bu yüzden her ülke için ayrı çalıĢma yürütülmesi gerekmektedir” Ģeklinde düĢüncelerini paylaĢmıĢtır.

CIHEAM, üretken, sürdürülebilir ve uzun ömürlü gıda sistemleri, özellikle geliĢmekte olan ülkelerin tarım piyasalarında daha fazla özel ve kamu yatırımlarına ihtiyaç duyulduğunu belirtmektedir. OECD Tarımsal Yatırım Politikaları Çerçeve Programı (PFIA), tarımsal yatırım yapılması kararlaĢtırılan ülkelere destek olmakta, FAO Sorumlu Tarımsal Yatırımlar Ġlkelerini (FAO PRAI) takdir etmektedir. OECD ve FAO, küresel anlamda küçük üreticilerin pazara dahil olmalarını sağlayacak tedarik zincirleri üzerinde çalıĢtığını ifade etmiĢtir.

CIHEAM, 2050‟de dünya nüfusunun 9,3 milyara ulaĢacağı, gelir düzeyine bağlı olarak tüketim deseninin değiĢeceği ve ĢehirleĢme de göz önüne alındığında, küresel ölçekte üretimin %60 artırılması gerektiğini belirtmiĢtir. Fakat özellikle su, toprak ve biyoçeĢitlilik gibi doğal kaynaklar üzerindeki baskının artıĢına dikkat çekilmesi gerektiğini ifade etmiĢtir.

Kamu ve özel sektör, gıda zincirinin her bir halkasında yatırıma, yeniliğe, verimliliğin ve etkililiğin artırılmasına ihtiyaç duyacağı belirtilmiĢtir. Bölgesel ve uluslararası ticaretin, üretim masraflarını, fiyat dalgalanmalarını azaltacağını ve olumsuz hava koĢullarının neden olduğu arz-talep dengesindeki belirsizliği en aza indireceği ifade edilmektedir. Markete eriĢimin önemli ölçüde artıĢ gösterdiği ülkelerde ticaretin verimlilik

116

artıĢına ve küresel gıda güvenliğine olumlu etki edeceği belirtilmektedir. Özellikle, ticari sistemi ve üretim desenini bozacak düzenlemelerin azaltılması, pazara eriĢim imkânlarının artırılması, ihracat desteklerinin kaldırılması ve ihracat kısıtlamaları üzerine düzenlemelerin getirilmesi yatırımı ve verimlilik artıĢına olumlu etki edeceği ifade edilmektedir.

GeliĢmekte olan ülkelerdeki küçük iĢletme sahiplerinin pazarlara entegrasyonu, araĢtırma ve geliĢtirme olanaklarına, verime olumlu etki edecek teknolojik olanaklara eriĢim konusunda destek verilmesi gerektiği belirtilmiĢtir.

CIHEAM, sürdürülebilir büyüme çerçevesinde tarımda verimliliği artıracak pilot çalıĢmalara odaklanmanın yanı sıra, OECD olarak Tarımda Yatırıma iliĢkin politika çerçeve çalıĢması gibi politika tavsiyelerinden yararlanılması gerektiği Ģeklinde düĢüncelerini açıklamıĢtır. Bu çerçeve çalıĢması ile ilgili verimde sürdürülebilirliği sağlayacak yöntemi geliĢtirmek adına amacıyla çeĢitli analizler ve emsal çalıĢmaların yapılmasının uygun olacağı belirtilmiĢtir.

FAO, IFPRI ve OECD gibi uluslararası kuruluĢların verimlilik artıĢını tespit edecek yeni göstergeler üzerinde çalıĢma yürütmelerini ve G20 için de kontrol programının hayata geçirilmesi önerilmektedir. Bu durumla ilgili olarak MACS‟ın bu konu üzerinde çalıĢma yapmasının uygun olacağı belirtilmektedir.

OECD, gıda israfı ve kaybı (FLW) ile ilgili olarak daha önceki G20 toplantı gündemlerinden farklı olduğunu açıklamıĢtır. Gıda israfı ve kaybının G20‟nin kollektif hedefleri arasında olmasını memnun edici bulduklarını ve bu konuda G20 formunun küresel arenada liderliği ele alabileceği belirtilmektedir. CIHEAM, gıda israfı ve kayıplarının azaltılmasına iliĢkin eylemlerin FSN Çerçevesi Uygulama Planının parçası olarak geliĢtirme çabalarına devam edilmesini desteklediğini ortaya koymaktadır.

Gıda israfı ve kaybının ekonomik ve sosyal etkilerini ortaya koyacak somut eylemlere yönelik kararların takdirle karĢılandığı belirtilmekte olup, gıda israfı ve kaybının ekonomik ve sosyal etkilerinin en doğru biçimde ortaya konulması ve bu kayba neden olan

117

etmenlerin en iyi Ģekilde tespit edilmesi amacıyla tüm ülke ve kuruluĢların uygun bir metot üzerinde çalıĢmasının isabetli olacağını belirtmektedir. Bu metodun gıda israfı ve kaybı ile ilgili sayısal verilerin en doğru Ģekilde belirlenmesine ihtiyaç duyulmaktadır.

OECD, tüm uluslararası kuruluĢların gıda israfı ve kaybı (FLW) ile ilgili sahip oldukları verileri paylaĢmaları konusunda çağrıda bulunmaktadır.

OECD, Dünya Gıda Güvenliği Komitesi (CFS) tarafından onaylanan Tarım ve Gıda Sistemlerine ĠliĢkin Sorumlu Yatırıma Yönelik gönüllülük esasına dayalı ilkeleri olumlu karĢılamaktadır.