• Sonuç bulunamadı

Fâ’ilâtün / Fâ’ilâtün / Fâ’ilâtün / Fâ’ilün Merhabâ ey nûr-ı zâtın âfitâbı bâ-safâ Merhabâ bâ-kuvve-i rûh-ı çerâg nûr-ı ziyâ Merhabâ vuslat meyi halvet-serâ-yı âşinâ Merhabâ ey kâ’inâtın vâridâtı Mustafâ Nokta-i şem’-i tecellî bâb-ı Hak’da evvelî Etdin ol beyt-i velâyet mahremin sen müncelî Zü’l-fikâr’ında yazıldı lâ fetâ illâ Alî

Merhabâ ey nûr-ı âlem Şâh Aliyyü’l-Murtazâ Kandîl-i mînâyı yakdın âlem-i kübrâya sen Uğradıp sor vahdetin ihyâ eden ûlâya sen Nokta-i zâtı beyân etdin hemân dünyâya sen Merhabâ âyîne-i nakş-ı Hasan hulk-ı rızâ Arşa mengûş oldu ol bedr-i dücâ şeh-zâdeler Kurretü’l-ayn-ı rasûlden sundu câm-ı bâdeler Nûş edip buldu ebed hayy menzilin üftâdeler Merhabâ ey sâkî-i câm-ı Hüseyn-i Kerbelâ Bir çerâg yakdın ki muhkem eyledin bünyâdını Açdın evvel iktisâb-ı Hakk’ın âleme irşâdını Rûşenâ-yı âşinâ etdin gelip ecdâdını

Merhabâ ey fazl-ı Zeyne’l-Âbidîn lutf-ı vefâ Menba’-ı kîmyâ-yı ma’denden hakîkat bûy-ı yâr Verdi zâtından fazîlet gonce-i rûyun nigâr Gün gibi oldun cihânda nûr-ı Hak’la âşikâr Merhabâ ey bûy-ı yârin ekremi Bâkır sihâ Çeşme-i hayvân açdın etdin ol Hızr’ına yâd Öyle bir kıldın ki zulmet âlemin nûra mihâd

110

Cedd-i pâkinden muhakkak dîni etdin ictihâd Merhabâ ey Ca’fer-i Sâdık veliyyen reh-nümâ Bir sadef açdın ki deryâ-yı nisândan âleme Çıkdı bir dürr-i velâyet geldi girdi hâteme Pençe-i âl-i abâyı lâyık etdin âdeme

Merhabâ ey Kâzım-ı Ankâ-nümâ-yı müntehâ Açdın ol sırr-ı velâyet mektebin uşşâkına Topladın icmâl-i yârin cânları nevrâkına Okuduk el-hamdü li’llâh yazmışın evrâkına Merhabâ ey Şâh Alî Mûsâ Rızâ-yı pîşvâ Çekdin ol kulle-i Kâf’ın noktasını destine Düşdü ervâh-ı mukaddes kim o bezm elestine Atdın ol dâyim Hudâ’nın nûrunu arş üstüne Merhabâ ey hâkim-i âdil Takî-yi ıstafâ

Doldurup meydâna ol aşk bâdesinden yek femi Oldu lâ-ya’kil ebed nûş eyleyenler ol demi Öyle bir hayy eyledin bezm-i demi ayn-ı cemi Merhabâ ey la’l-i sâkî nûr Nakî-yi müctebâ Âleme bir sofra açdın ki mutahhar ni’meti Menba’-ı sırr-ı velâyetden getirdin devleti Tâc-ı indi’llâh-ı hâtemden giyirdin hil’ati Merhabâ ey Askerî şâh-ı kerem lutf-ı bekâ Zü’l-fikâr’ınla geçirdin dîn-i Hakk’a kâfiri Çün bu şehlâ âleminden bâtın etdin zâhiri Pençe-i kudretle düzdün evveline âhiri Merhabâ ey Mehdî-i sâhib-zamân feth-i livâ El-meded merhem gerekdir cümlenizden yaraya Koymayın şâfi’ olun mahşer günü yüz karaya Rahm edin âşık olan bu Sâcid-i bî-çâreye Merhabâ ey âl-i evlâd pençe-i âl-i abâ

111 Mu 2 [A-52a - 52b]

Güft-i Sâcid

Fe’ilâtün / Fe’ilâtün / Fe’ilâtün / Fe’ilün Levh-i dilden oku Hak ismini tekbîre yürü Sana olsun Arafât îd-i mübârek kımkım Şeş cihetden çıkıben varını tedmîre yürü Sana olsun Arafât îd-i mübârek kımkım Pâk olup hâlet-i mesrûr ile gafletden uyan Giyip elbîse-i mevtin dem-i vuslatdan uyan Atıyor tan seher-i kum şeb-i zulmetden uyan Sana olsun Arafât îd-i mübârek kımkım Cem’ edip harfini üç yüz demi altmış altı Hâzır ol kâmete uy elde imâm bir kaldı Durma tekbîr-i felek menziline çan çaldı Sana olsun Arafât îd-i mübârek kımkım Kıl cemâl ile celâl rek’atinin hutbesidir Sana mengûş takıcak sem’ine ser-habbesidir Baş egip tâc-ı rızâ giy ki Hudâ kubbesidir Sana olsun Arafât îd-i mübârek kımkım Ey gönül var yürü bul tecrübeyi cânânda Bu rızâ ismini İsmâ’îl eder meydânda Yürü var matlab-ı maksûduna er bir ânda Sana olsun Arafât îd-i mübârek kımkım Nûr-ı Hak’dan yanarak zulmete nûr îmân ol Sana muhtâc olıcak âsî-i mücrim cân ol Geçicek râh-ı Sırât üzre bu halk kurbân ol Sana olsun Arafât îd-i mübârek kımkım Tîg-i kahhâr felege hûn dökücü taksîm ol Tutma noksân sıfât-ı ahsen ile takvîm ol Pederin emrini Sâcid tutuben teslîm ol Sana olsun Arafât îd-i mübârek kımkım

112

4. Muhammesler Muh 1 [B-13b - 14a]

Mefâ’îlün / Mefâ’îlün / Mefâ’îlün / Mefâ’îlün Cemâl-i eşrefi sâkî müşerref eyle akşamdır Hazırlan bezm-i rindânın dili teşne vakit tâmdır Yazıkdır dîn karındaşlar soyum hâletde İslâmdır Getirmemiş ki Kur’ân’dan gıdâ alsınlar elkâmdır Hadîs-i kudsden doldur şarâbı sâkî ilhâmdır Ola dâ’im Muhammed’le muhabbet Hızr’ımız ihyâ Şarâb-ı lâ-yezâlîden sulansın dil dola sahbâ

Donansın mücrim-i pâkle kerâmâtlar ola ra’nâ Hakîkat aşk mu’ciz içe dîdede saydık âmennâ6 Hadîs-i kudsden doldur şarâbı sâkî ilhâmdır Açıp lezzetle evrâklar bize ma’nâ-yı pend ile Alıp aşk-ı muhabbetle gusül başdan kemend ile Getir mihrâb-ı rahmâna kabûlde müstemend ile Hay et teşne-i Kur’ân’ın azîmâtında pend ile Hadîs-i kudsden doldur şarâbı sâkî ilhâmdır Nübüvvet nûrunu yak bu çerâgâna cilâlansın Velâyet sırrı çâk olsun kamu dîde safâlansın Rumûz zarfına elbette hicâblar âşinâlansın Bu demden aşk [u] şevku’llâh harâbâtı gıdâlansın Hadîs-i kudsden doldur şarâbı sâkî ilhâmdır Bu Sâcid tûtî-i dildir hemân ister leb-i sükkâr Mey ü mahbûblar âşıkdan bir olsun cilve-i izhâr Uyandır neş’eler dilde muhabbet koymasın efkâr Ehad esrârına yokdur sabûhumuzda olan esrâr Hadîs-i kudsden doldur şarâbı sâkî ilhâmdır

6 Bu mısraın vezni bozuktur.

113 Muh 2 [A-37b - 38a]

Güft-i Sâcid

Mefâ’îlün / Mefâ’îlün / Mefâ’îlün / Mefâ’îlün Elifdir kâmetin kurbiyyeti bâ noktasın söyler Tûfân-ı bahr-ı Nûh’un teknesi tâ noktasın söyler Bu bir habbe şecerdir meyvesi sâ noktasın söyler Bu gülşen bu elvânda kamu yâ noktasın söyler Keşîde mahv eder kurbiyyetin bâ noktasın söyler Seni sen bilmedin zünnâr-ı Îsî ile hem-demsin Hurûf-ı mekteb-i aşkda kemâl ile mükerremsin Su’âl etmez makâmın sırrını ehline mahremsin Beni sayd eyledi vâ’iz dedi ketm-i adem-demsin Keşîde mahv eder kurbiyyetin bâ noktasın söyler Bu encüm kulle eflâki tutan hep bir şererdendir Bu esmâ’-i sıfâtın zâtını örten beşerdendir Aref sırrı rumûzun vârisi bir mu’teberdendir Bilişip ahdine âgâh olan biz eserdendir

Keşîde mahv eder kurbiyyetin bâ noktasın söyler Bu zulmet kesretin gördü o mir’âtın cemâlinden Yedi esmâ’-i kudret noktasın fehm etdi hâlinden Kamu yâ mahv olur Allâh kalır dendi kemâlinden Bu Sâcid kemterindir dost cemâlinden celâlinden Keşîde mahv eder kurbiyyetin bâ noktasın söyler

Muh 3 [B-19b - 20a]

Fâ’ilâtün / Fâ’ilâtün / Fâ’ilâtün / Fâ’ilün Ol benim evvel ü âhir ilm-i şânda muhterem Ol benim kenz-i İlâhî’den küşâd bâbü’l-harem Ol benim rûhü’l-emîn destinde bir lâle sanem Ol benim levhe düşen nokta-i ilhâm u kalem Ol benim hüsn-i nazar mevlûd-i Meryem Îsâ-dem

114

Giymişim nûr-ı Hudâ’dan başıma bir tâc-ı zer Olmuşum bûy-ı nübüvvet bâğçesinde mu’teber Âlemi etdim kilîsâ içre ol dem put u ser

Nüsha-i kübrâda rûhu’llâh demim kandîl-i fer Ol benim hüsn-i nazar mevlûd-i Meryem Îsâ-dem Çâr iklîm nüh felekden bir göründüm üç hufât Heft encüm on iki burc ile oldum muhkemât Hıfz-ı esrârımda döndü halk-ı âlem şeş cihât Bir buhûr-ı ûd u müşküm âteşimden iltifât

Ol benim hüsn-i nazar mevlûd-i Meryem Îsâ-dem Cân fedâ aslım içindir dâr-ı maksûd eyledim Âdemin teşrîmini da’vâda mescûd eyledim Menzil-i ulviyyete münkir-i Yahûd eyledim Külli şey’in aslına ric’atla meşhûr eyledim Ol benim hüsn-i nazar mevlûd-i Meryem Îsâ-dem Asumânı âşiyân etdim şemis pâyımdadır

Hatt-ı aktâb menzil-i devr-i kamer hâyımdadır Âleme tîg-ı nüfûsum te’sîri yâyımdadır

Yerde gökde her ne var cem’iyyet alayımdadır Ol benim hüsn-i nazar mevlûd-i Meryem Îsâ-dem Hikmetu’llâh dâmeninden tutmuşum kudret eli Ben hıristosum Hıristiyân için pûtum celî Onlara gösterdüm âhir vuslatından evveli Sâcid’im ehl-i usât afvı için geldim velî

Ol benim hüsn-i nazar mevlûd-i Meryem Îsâ-dem

Muh 4 [A-28b - 29a]

Benzer Belgeler