• Sonuç bulunamadı

Mutluluğu arttırma stratejileri ve travma sonrası büyüme arasındaki ilişkiler

2. Kavramsal Çerçeve

2.5. Travma Sonrası Büyüme, Psikolojik Dayanıklılık, Problem Odaklı Başa Çıkma

2.5.5. Mutluluğu arttırma stratejileri ve travma sonrası büyüme arasındaki ilişkiler

Travma deneyimi sonrasında; günler, haftalar ve hatta yıllar geçse bile birçok travma mağdurunun çeşitli ve çok güçlü duygularla mücadele etmeyi sürdürdüğü görülmektedir. Bazı bireyler üzüntü ve suçluluk duygusu deneyimlerken bazı bireylerse yoğun kaygı, korku ve öfke (kasıt içeren travmalarda dışa yönelik duygu yoğunlukta gözlenir) ile başetmeye çalışırlar. Yaşanan duyguların yoğunluğu kişiden kişiye değişir.

Bu duygular karmaşık ve güçlü duygulardır. Bu durum duygusal, sosyal, fiziksel ve dav-ranışsal pek çok soruna yol açabilir. Bu durumla başa çıkmak için deneyimlenen duygu-nun farkında olmak gerekir (Tedeschi ve Moore, 2016, s. 65-70).

Travma sonrasında olumsuz duyguların yoğun olarak deneyimlenmesi bireyin travma sonrası iyileşme ve büyüme yeteneğini sınırlar. Travmatik olayı takiben bireyi zorlaması muhtemel bir dizi duygu-durum bulunmaktadır. Bu duygular kötü hissettiren,

101

iyileşmeyi engelleyen ve acı hissi veren zorlayıcı duygular olmalarından ötürü olumsuz olarak nitelendirilir. Olumsuz duygulara uzun süre maruz kalındığında; fobi ve anksiyete bozuklukları, saldırganlık, şiddet, depresyon, yeme ve cinsel bozukluklar başta olmak üzere bireysel ve toplumsal birçok ciddi sorun ortaya çıkar (Fredrickson, 2002, s. 120;

2004, s. 1367-1368). Olumsuz duygular aynı zamanda bireyin çözüme odaklanmasını en-gelleyerek, onun bilişsel sistemini ve olaya bakış açısını daraltır (Fredrickson, 1998, s.

304; 2009, s. 120-134; Fredrickson ve Branigan, 2005, s. 322). Bu durumun aksine, iyi hissetmeyi sağlayan ve iyileşmeyi besleyen olumlu duygular da bulunmaktadır. Olumlu duygular travmanın olumsuz etkilerinden sıyrılarak daha uzağa bakabilmeye yardım eder.

Bireyi daha enerjik davranışlara yönelterek iyimser düşünce kalıplarını tetikler. Bu dü-şünce eğilimleri, insanların gelecek stresi yönetme ve bilişsel esnekliği destekleyen olumlu anlam üretme olasılıklarını arttırır (Fredrickson, 2013, s. 34). Tam da bu noktada acı dolu deneyimlerden güçlenerek çıkmak bakımından olumlu duyguların işlevi büyük önem kazanmaktadır.

Olumlu duyguların en önemli işlevlerinden biri bireyin anlık düşünce-eylem re-pertuarını (bakış açısı genişletme) genişletmesidir. Buna göre olumlu duygular katı dü-şünce yapısından ziyade; gelişime açık, alternatif çözümler üretebilen esnek bir bilişsel yapıyı destekler (Fredrickson, 1998, s. 308; 2009, s. 120-134). Olumlu duygular eylem ve bilişi geliştirmenin yanında dikkatin kapsamını da genişletir. Farkındalığı arttırır ve daha açık bir zihin esnekliği sağlar. Gelişen dikkat potansiyeli bireyin büyük resmi gör-mesini mümkün kılar (Fredrickson, 1998, s. 308-309). Bu durum yaşanan acı dolu trav-malar sonrasında bireyin çözüme odaklanmasına yardım ederek iyileşme sürecinin hız-lanmasını sağlar.

Olumlu duygular kalıcı kişisel kaynaklar (kapasite inşa etme) inşa eder. Bunlar;

fiziksel, entelektüel, sosyal ve psikolojik kaynaklardır (Fredrickson, 1998, s. 307).

Olumlu duygular hepsinden önce önemli bir psikolojik kaynak olarak baş etme becerile-rini inşa eder. Bu kaynaklar stres ve travma yaşantısında bireyin duygusal gerilimle baş etmesini kolaylaştırarak onu duygusal iyiliğe yönlendirir (Fredrickson, 2001, s. 218;

Fredricks ve Joiner, 2002, s. 172). Yapılan çalışmalarda olumlu duygu deneyimleri tara-fından tetiklenen genişletilmiş dikkat ve bilişin sıkıntıyla baş etmeyi kolaylaştırdığı görül-müştür (Fredrickson ve Joiner, 2002, s. 172; Werdel ve Wicks, 2012, s. 97).

Olumlu duyguların üçüncü işlevi ise geçmişte yaşanan olumsuz deneyimlerin et-kilerini tamir etmesidir. Buna göre, deneyimlenen olumlu duygular geçmiş yaşantılardan kaynaklı olumsuz duygu ve düşüncelerin negatif etkilerini adeta nötralize ederek bedenin

102

normal psikolojik fonksiyonuna dönmesine yardım eder (Fredrickson, 1998 s. 300; Fred-rickson ve Branigan, 2005, s. 313). Olumlu duygular bunun yanısıra düşünce süreçlerini zamanla genişleterek, üzüntü ve mutsuzluk hallerinden bireyi çekip çıkarmaya yarayan

“koruyucu bir birikim” depolar (Fredrickson, 1998, s. 300; 2009, 120-134; Fredrickson ve Cohn, 2008, s. 777). Olumlu duyguların olumsuz duyguların sonuçlarını tamir ettiği yapılan çalışmalarla da tespit edilmiştir (Fredrickson vd., 2000, s. 237).

Olumlu duyguların bu üç işlevi; acı dolu deneyimler sonrasında olumsuz gelişim-lere karşı bireyde bir kalkan oluştururken, olumlu değişimler için de kolaylaştırıcı bir rol üstlenir. Bu anlamda olumlu duyguların deneyimlenmesi, bireyde daha geniş bir bakış açısı geliştirerek geçmişteki olumsuz duygu ve düşüncelerin neden olduğu tortuların sökülüp temizlenmesini sağladığı gibi, kişisel kaynak inşa etmek suretiyle de onun içsel büyümesini destekler. Bu noktada birey, travma sonrası büyümeyi deneyimleyecek güce ulaşır (Werdel ve Wicks, 2012, s. 95-100). Buna göre, olumlu duygular travma sonrası büyümeyi sağlayan bilişsel ve duygusal süreçleri desteklemede önemli bir rol oynar (Weiss, 2005, s. 216).

Bir araştırmacı travmatik deneyiminden hareketle travma sonrası büyümede olumlu duyguların rolünü betimlerken; “olumlu duygular, zorlu olayla mücadelede rahat-sız eden engelleyici düşüncelerin panzehiri” ifadesini kullanmıştır (Weiss, 2005, s. 214).

Olumlu duyguyu ortaya koyan deneyimler, olumsuz duygunun kısa sürede dağılmasına katkı sağlayarak duygusal ve bilişsel esneklik sağlar (Lyubomirsky, 2008, s. 241; Selig-man, 2002b, s. 19) Olumlu duygular travmatik olaylar karşısında bireye önünü görebilme fırsatı sunar.

Temel bir olumlu duygu olarak mutluluk ruh sağlığı açısından önemli ve merkezi bir role sahiptir. Mutluluğun ruh ve beden sağlığını koruyucu ve olumsuz yapıları engel-leyici işlevleri vardır (Lyubomirsky, 2008, s. 239-241; Veenhoven, 2008, s. 499). Olumlu kazanımların elde edilmesi için mutluluğu artırmak önem arzetmektedir. Çünkü mutluluk arttırıcı etkinliklerin, travmayla baş etme ve uyuma katkı sağlama gibi olumlu işlevleri vardır (Eryılmaz, 2014, s. 131-140; Lyubomirsky, 2008, s. 123-131). Mutluluğu artıran bilinçli etkinlikler, olumsuz duyguların etkilerine karşı koyabilen olumlu duygular üret-mekte kalmaz, aynı zamanda olumlu düşünceler ve olumlu deneyimler de üretir (Lyu-bomirsky ve Della Porta, 2010, s. 458; Lyu(Lyu-bomirsky, 2008, s. 241). Bu yönüyle mutluluk etkinlikleri, gelecek için psikolojik sermeya üreterek bireyleri büyümeye taşır (Seligman, 2002b, s. 383).

103

Alan yazında, bu savı destekleyen çok az sayıda çalışma kaydedilmektedir. Örne-ğin, Koreli bireylerle yapılan bir çalışmada, travma sonrası büyümeyle mutluluk arasında anlamlı ilişkiler bulunduğu belirtilmiştir (Kim vd., 2016, s. 312). Mutluluğu artırma stratejileri ile travma sonrası büyüme arasındaki anlamlı ilişkiye işaret edilen az sayıda kuramsal açıklama ve bağlamsal yapı çalışması bulunmaktadır.

Literatüre bakıldığında, travma sonrası büyüme ve mutluluğu artırma stratejileri-nin az sayıda ve daha çok dolaylı olarak ele alındığı anlaşılmaktadır. Örneğin, (Helgeson vd., 2006, s. 797) travma sonrası büyümeyi meta-analiz yöntemi ile ele aldıkları çalış-mada, düşük depresyonun yüksek düzeyde öznel iyi oluşa katkı sağladığı belirtilmektedir.

Sözkonusu olgunun alan yazında; travma sonrası büyüme ve duygulanım (Pollard ve Kennedy, 2007, s. 347), travma sonrası büyüme ve psikolojik iyi oluş (Ruini ve Vesco-velli, 2013, s. 838), travma sonrası büyüme, yaşam doyumu ve mutluluk (Kim vd., 2016, s. 312) bağlamında ele alındığı görülmektedir.

2.5.6. Mutluğu artırma stratejileri ve problem odaklı başa çıkma