• Sonuç bulunamadı

Mirasbırakan Tarafından Ölümünden Önceki Bir Yıl Ġçinde Yapılan

TMK m.565/b.3‟te mirasbırakanın serbestçe dönme hakkını saklı tutarak yaptığı bağıĢlamalarının tenkisinin devamında mirasbırakanın ölümünden önceki bir yıl içinde âdet üzere verilen hediyeler dıĢında yapmıĢ olduğu bağıĢlamaların da tenkise tâbi olacağı belirtilmiĢtir. Buna göre, serbestçe dönme hakkı saklı tutulmayan bağıĢlamaların, mirasbırakanın ölümünden bir yıl öncesine kadar yapılmıĢ olması hâlinde tenkisi mümkündür124

.

Mirasbırakan tarafından ölümünden önceki bir yıllık dönemde yapılan bağıĢlamaların tenkis edilebilmesi için serbestçe dönme hakkının saklı tutulmuĢ olmasının gerekmemesinin yanı sıra TMK m.565/b.4‟te düzenlenen saklı pay kurallarını etkisiz kılma amacının bulunmasına da gerek yoktur125. Mirasbırakanın

son bir yıl içinde yapmıĢ olduğu bağıĢlamanın saklı pay kurallarını etkisiz kılma amacı taĢıması hâlinde TMK m.565/b.3‟ün yanı sıra de TMK m.565/b.4‟e dayanılarak da tenkis talebinde bulunulabilir126

.

Mirasbırakanın ölümünden önceki son bir yıl içinde yaptığı karĢılıksız kazandırmaların saklı pay kurallarını etkisiz kılma amacının bulunup bulunmadığına ya da dönme hakkının saklı tutulup tutulmadığına bakılmaksızın tenkise tâbi olmasının yerinde bir düzenleme olup olmadığı sorusu incelemeye değerdir. Kanunkoyucu da bunu fark etmiĢ ki bu tür bağıĢlamaların tenkisinde, mirasbırakanın tasarruf özgürlüğü ve yasal mirasçılık arasında, kaynak Ġsviçre Hukukundan ayrılarak mirasbırakanın tasarruf özgürlüğünden yana tavır almıĢ ve süreyi bir yılla

124 KOCAYUSUFPAġAOĞLU, Miras, s.392; EREN, Tenkis, s.88; KÖPRÜLÜ, Miras, s.307; ĠMRE/ ERMAN, s.272; DURAL/ÖZ, s.254; ÖZTAN, s.109; ANTALYA/SAĞLAM,

s.279; ÇABRĠ, s.909.

125 OĞUZMAN, Miras, s.223; SEROZAN/ENGĠN, s.238; DURAL/ÖZ, s.253; TURANBOY,

s.88; KARAYALÇIN, YaĢar, 16.3.1990 Tarih ve K. 1990/2 Sayılı Ġçtihadı BirleĢtirme Kararı “Saklı Payı Ġhlal EdilmemiĢ Mirasçı Muvazaa Nedeniyle Dava Açabilir” GörüĢü ve Diğer Problemler, Prof. Dr. Jale G. Akipek'e Armağan, Konya 1991, s.217; BAYGIN, Tasarruf Nisabı, s.161; NAR, s.179.

42

sınırlı tutmuĢtur. EREN, kanundaki bu bir yıllık süreyi dahi yetersiz bulmakta ve mirasbırakan tarafından ölümünden önce yapmıĢ olduğu bu tür kazandırmaların bu Ģekilde tenkise tâbi tutulabileceği sürenin kaynak Ġsviçre Hukukunda olduğu gibi beĢ yıl olması gerektiğini belirtmektedir127

.

Kanunkoyucu tarafından sürenin bir yılla sınırlı tutulmuĢ olmasına rağmen mirasbırakanın ölümünden önceki bir yıllık süre içerisinde yapmıĢ olduğu saklı payları ihlâl eden kazandırmaların saklı pay kurallarını etkisiz kılma amacının bulunup bulunmadığına ya da dönme hakkının saklı tutulup tutulmadığına bakılmaksızın tenkise tâbi tutulması lehine kazandırmada bulunulan kiĢi aleyhine bir dengesizlik yaratmaktadır. Öyle ki, sağlık sorunları olan yaĢlı bir kimsenin ölümü öncesindeki bir yıl içinde yaptığı bu tür kazandırmalarının saklı pay kurallarını etkisiz kılmayı amaçladığına karine teĢkil etmesi ile sağlıklı genç bir kimsenin ölümü hâlinde, ölümünden önceki son bir yıl içinde yapmıĢ olduğu bu tür kazandırmalarının da aynı Ģekilde tenkise tâbi tutulmasının hakkaniyete uygun olduğu söylenemez. Zira mirasbırakanın öleceği zamanı öngörebilmesi mümkün değildir. Bu sebeple her iki durumda da bu tür sağlararası karĢılıksız kazandırmaların saklı payları ihlâl etmesi dıĢında bir Ģart aranmaksızın doğrudan tenkise tâbi tutulması mirasbırakanın tasarruf özgürlüğüne aĢırı müdahale olarak nitelenebilir.

Kanunkoyucunun süreyi bir yıl gibi makul sayılabilecek bir zaman ile sınırlı tutmuĢ olmasının, mirasbırakanın iradesinin gerçekten bir bağıĢlamada bulunmayı mı yoksa saklı pay kurallarını etkisiz kılmayı mı amaçladığının tespitinin çok da kolay olmaması ve ülkemizdeki sosyokültürel yapı dikkate alındığında yerinde olduğu söylenebilir. Ayrıca burada, Alman Hukukunda 2010 yılından itibaren uygulanmaya baĢlanan ve tenkise tâbi tutulan miktarın geriye dönük olarak her bir yıl için onda biri oranında azaltılarak hesaplanmasını öngören sistemin saklı pay sahibi mirasçılar ile lehine kazandırmada bulunulan taraf arasında daha denge sağlayıcı bir uygulama

127 Yazara göre, Türk Medeni Kanunu‟nda sürenin bir yıl olarak sınırlandırılmıĢ olması hük -

mün uygulama alanını önemli bir Ģekilde daraltarak dengeyi saklı paylı mirasçılar aleyhine bozmuĢ olup, sürenin aslına uygun Ģekilde tekrar beĢ yıla çıkarılması gerekmek tedir (EREN, Tenkis, s.87-88). Ayrıca bkz. EREN/YÜCER AKTÜRK, s.303.

43

olarak düĢünülebilir128. Ancak bu ihtimalde TMK m.565/b.4 hükmünün uygulamasının önemli ölçüde daralacağı da unutulmamalıdır.

BağıĢlamanın tenkise konu olması için bağıĢlanan Ģey mirasbırakanın malvarlığından ölümünden önceki bir yıl içinde çıkarak ifa edilmiĢ olmalıdır. Mirasbırakan ölümünden bir yıldan daha önceki bir tarihte bağıĢlama taahhüdünde bulunmuĢ olmakla bağıĢlama taahhüdünün mirasbırakanın ölümünden önceki bir yıl içinde yerine getirilmiĢ olması mümkündür129. BağıĢlamanın tenkisi için taahhüt

edildiği zaman değil bağıĢlanan Ģeyin mirasbırakanın malvarlığından son bir yıl içinde çıkmıĢ olması önemlidir. Örneğin, mirasbırakan ölümünden üç yıl önce bir bağıĢlama taahhüdünde bulunmuĢ, ancak ifasını ölümünden önceki bir yıl içinde gerçekleĢtirmiĢse, bağıĢlama vaadinin konusunun, mirasbırakanın malvarlığından çıktığı, tasarruf iĢleminin yapıldığı an esas alınır, böylece bağıĢlama TMK m.565/b.3 uyarınca tenkis edilir130

. Buna karĢılık, bağıĢlama vaadi mirasbırakanın ölümünden önceki bir yıl içinde gerçekleĢmiĢ olsa bile ölüm anında henüz ifa edilmemiĢse, burada yapılan bağıĢlama vaadinin sağlararası iĢlem olarak tenkis edilip edilmeyeceği konusunda öğretide fikir birliği yoktur. Bir görüĢe göre bunlar da MK 565/b.3 çerçevesinde tenkise tâbidir131. Bir diğer görüĢe göre ise bunlar sağlararası kazandırma sayılamazlar ve TBK m.290/II hükmü kıyasen uygulanarak bağıĢlayanın ölüme bağlı bağıĢlamaları gibi ölüme bağlı kazandırma hükümlerine göre tenkis

128 Alman Medeni Kanunu (Bürgerliches Gesetzbuch) 2325 III‟e göre, tenkise tâbi bağıĢlama

mirasbırakanın ölümünden önceki bir yıl içinde yapılmıĢsa tamamen tenkise konu olurken, bundan önceki geriye doğru her bir yıl için onda bir oranında azalarak tenkise konu olmaktadır. Mirasbırakanın ölümünden önceki her bir yıl onda bir oranında azalma olması sonucunda on yıldan daha eski tarihte yapılmıĢ olan kazandırmalar ın tenkisi mümkün değildir. Söz konusu hükme göre, eĢler lehine yapılan bağıĢlamalarda ise bu süreler evliliğin sona erme tarihinden itibaren baĢlamaktadır (NAR, s.178, dn.107).

129 EREN, Tenkis, s.88-89; OĞUZMAN, Miras, s.223; KOCAYUSUFPAġAOĞLU, Miras,

s.392; ĠMRE/ERMAN, s.273; DURAL/ÖZ, s.253; EREN/YÜCER AKTÜRK, s.304-305;

NAR, s.179-180; ÇABRĠ, s.909. 130

OĞUZMAN, Miras, s.223; KOCAYUSUFPAġAOĞLU, Miras, s.392; ÖZTAN, s.112;

DURAL/ÖZ, s.253; NAR, s.180; ÇABRĠ, s.909.

131 EREN, Tenkis, s.89-90; KOCAYUSUFPAġAOĞLU, Miras, s.393; ĠMRE/ERMAN,

44

edilmelidir132. Her iki görüĢ arasındaki farkın pratikteki etkisi tenkis sırasının belirlenmesinde ortaya çıkar. Zira ilk görüĢün benimsenmesi durumunda bağıĢlama, sağlararası kazandırma olarak kabul edilir ve tarihe göre tenkis ilkesi uyarınca mirasbırakanın yapmıĢ olduğu en son tarihli kazandırma olması sebebiyle ilk sırada tenkis edilir133. Diğer görüĢün üstün tutulması hâlinde ise mirasbırakanın yapmıĢ olduğu bağıĢlama, ölüme bağlı tasarruflar ile birlikte, tüm tasarruflar içinde ilk sırada orantılı olarak tenkis edilir134

.

Kanaatimizce burada bağıĢlama vaadi bakımından, TBK m.290/II hükmü kıyasen uygulanarak ölüme bağlı kazandırmalarla birlikte tenkis edilmesi yerinde olmaz. Zira mirasbırakanın ne zaman öleceğini öngörebilmesi mümkün olmayıp, bağıĢlama vaadinde bulunurken ölüme bağlı bir bağıĢlama yaptığının kabul edilmesi mirasbırakanın iradesine de aykırı olacaktır. Ayrıca mirasbırakanın bağıĢlama vaadinde bulunması ile sözleĢmenin kurulduğu andan itibaren lehine bağıĢlama vaadinde bulunulan tarafından vaat edilen bağıĢlamanın ifası her zaman talep edilebilecek olup, lehine bağıĢlama vaadinde bulunulan kiĢi tarafından bağıĢlayana karĢı bir hak kazanılmıĢtır. BağıĢlama vaadinde bulunulan kimse bu vaadin yerine getirilmesini vaatte bulunana, vaatte bulunan ölmüĢse onun mirasçılarına karĢı her zaman ileri sürebilir. Bu sebeple bu tür kazandırmaların TMK m.565/b.3 kapsamı dıĢında bırakılarak ölüme bağlı tasarruflarla birlikte değerlendirilip tenkise tâbi tutulması yerinde olmaz.

132

OĞUZMAN, Miras, s.223; ÖZTAN, s.98; BAYGIN, Tasarruf Nisabı, s.162; ÇABRĠ, s.909.

133 Bkz. Üçüncü Bölüm, V, B, s.91. 134 NAR, s.181.

45

V. Mirasbırakanın Saklı Pay Kurallarını Etkisiz Kılmak Amacıyla Yaptığı Kazandırmalar

A. Genel Olarak

TMK m.565/b.4‟te tenkise tâbi sağlararası kazandırmaların sonuncusu olarak “mirasbırakanın saklı pay kurallarını etkisiz kılmak amacıyla yaptığı açık olan kazandırmalar” belirtilmiĢtir. Maddenin ilk üç bendinde düzenlenen sağlararası kazandırmaların tenkisinin talep edilebilmesi için objektif Ģartlar olan tasarruf özgürlüğü sınırının aĢılmıĢ olması ve bunun sonucunda mirasçıların saklı paylarının ihlâl edilmesi yeterli iken dördüncü bent uyarınca sağlararası kazandırmanın tenkisi için bu Ģartlara ilâveten, “açık Ģekilde saklı pay kurallarının etkisiz kılma amacı” aranmıĢtır.

Saklı pay kurallarını etkisiz kılma amacıyla yapılan kazandırmaların tenkise tâbi olabilmesi için mirasbırakanın ölümünden geriye doğru belirli bir süre içerisinde yapılmıĢ olmalarına iliĢkin sınırlama getirilmemiĢtir. ġartları gerçekleĢmiĢse, saklı pay kurallarını etkisiz kılma amacıyla yapılan kazandırmalar, mirasbırakanın ölümünden ne kadar süre önce yapılmıĢ olursa olsun tenkis edilebilir135

.

B. Mirasbırakanın Saklı Pay Kurallarını Etkisiz Kılmak Amacıyla