• Sonuç bulunamadı

1.3. Mesleki Ve Teknik Eğitim

1.3.4. Mesleki ve Teknik Eğitimin Gelişimi

Eski Türkler ‘de ki Şamanlar, din adamları, Horasan erleri ve halk şairleri ile Selçuklu ve Osmanlı dönemindeki camiler, medreseler, tarikatlar, kütüphaneler, folklorumuzdaki bilmeceler, masallar, Nasreddin Hoca hikayeleri, Karagöz, Meddah ve Ortaoyunu yetişkin eğitiminin bir parçalarıdır. Bunun yanı sıra Yeniçeri Ocağı, Enderun, Ahilik Örgütleri, Meslek Loncaları da yetişkin eğitiminin ve mesleki eğitimin önemli birer parçalarıdır ( Okçabol, 2006:94).

Medreselerin bünyesindeki kitaplıklar, bakımevleri ve hastaneler yetişkin eğitimi kurumları olarak vazife yapmışlardır. Ahilik Anadolu esnafı arasındaki kardeşlik ve dayanışmayı geliştirmiş, meslek ahlakını yerleştirmiştir. Loncalar meslek ahlakının yanı sıra çırak, kalfa ve usta yetiştirmiş ve işyeri açmalarına yardımcı olmuştur ( Celep, 1995:78).

Bunlardan başka bugünkü anlamda yetişkin eğitimi uygulaması İslam Öğretim Derneğinin ( Cemiyet-i Tedrisiye-i İslamiye) okuma-yazma, hespa ve din bilgisi öğretmek amacıyla 1865 yılında başlattığı “Çıraklık Okulları” uygulamasıdır. Yetişkin eğitimi ile ilgili yayınlar ilk olarak 1831 yılında Takvimi Vakayı gazetesinde başlamıştır. Daha sonra benzer yayınlar Tasvir-i Efkar, Tercüman-ı

Hakikat, Türk Yurdu, Halka Doğru ve Karagöz adlı yayınlarda devam etmiştir ( Okçabol, 2006:96).

1862 ‘de üniversitelerde halka yönelik olarak bilinçlendirme amaçlı kimya, fizik, genel tarih ve diğer konularda verilmeye başlanmıştır. Bu dersler bilim

adamları ve yüksek dereceli kamu görevlileri vermiştir. Böylece ilk resmi yetişkin eğitimi dersleri gerçekleşmiştir ( Celep, 1995:79).

Bunun dışında Osmanlı Bilim Derneği (1860), Beşiktaş Bilim Derneği (1869), İttihat ve Terakki Fırkası (1910) ve Türk Ocakları (1911) zaman zaman yetişkinlere yönelik kurslar açmışlar ve akşam eğitimleri de vermişlerdir. Ayrıca devlet 1913 ve 1914 yıllarında çıkardığı yasalarla yetişkinlere yönelik kurslar açılmıştır.

1911 yılında Ethem Nejat yetişkin eğitimi konusunda broşür yayınlamış, bu konunun önemine değinmiş ve halkı aydınlatmak için konferans, sinema, gezici halk

okulu ve çeşitli etkinliklerden yararlanmak gerektiğini belirtmiştir ( Oktay, 2006).

Cumhuriyet Dönemi

Cumhuriyetin ilk yıllarında, eğitimde yapılan reform çalışmalarında katkıda bulunmaları amacıyla, Dewey, Kerschensteiner, Ömer Buyse, Kühn gibi uzmanlardan ülkedeki eğitim ile ilgili incelemeler yapmaları istenmiştir. Yapılan incelemeler sonucunda mesleki ve teknik eğitim ile ilgili incelemeler yapmaları istenmiştir. Yapılan incelemeler sonucunda mesleki ve teknik eğitim ile ilgili raporlar sunulmuştur. Bu raporda yer alan fikirler şöyle özetlenebilir.

 Küçük sanat erbabının yanında çalışan çıraklarla sanayi müesseselerine ileride gerekli olan çıraklık yetiştirmek üzere çırak okulları açılmalıdır.

 Mahalli sanatların gelişmesine yardım etmek amacıyla “Gezici ve Gezici Kurslar” açılmalıdır ( Okçabol, 2006).

Yüksek Öğretim Dairesi, cumhuriyetin ilk yıllarında mesleki ve teknik eğitimle ilgilenecek birim olarak seçilmiştir (1927). Daha sonra bu birimin adı “ Yüksek ve Mesleki Öğretim Genel Müdürlüğü” olarak değiştirilmiştir. Sanat okulları, Talim ve Terbiye Kurulu ‘nun 1929 tarih ve 134 sayılı kararıyla, öğretim süreleri ilkokula dayalı olarak ikisi hazırlık ve üçü de mesleki olmak

üzere beş yıl olarak tespit edilmiştir. İstanbul, Ankara, Bursa ‘da ki sanat okullarının bünyesinde öğretim süresi üç yıl olarak akşam öğretimi yapan Akşam Sanat Okulları açılmıştır.

1935 Yılı teknik öğretimde bir dönüm noktasıdır. O yılda Milli Eğitim Bakanlığı sanat okullarının masraflarını kendi bütçesine alma olanağı bulmuştur. Böylece mesleki eğitimde ayrıntılı planlamalar için gerekli temel hazırlanmıştır ( Oktay, 2006:211).

1968-1969 Öğretim yılından itibaren teknik öğretim kurumları, mühendis seviyesinin altında üç ayrı seviye ve nitelikli operatör, işçi, yarı becerili işçi, usta ve teknisyen gibi üretici teknik personeli yetiştirebilecek pratik sanat okulları, sanat enstitüleri ve teknisyen olmak üzere üç ayrı okul tipi halinde toplanmıştır.4702 sayılı kanun ile 3308 sayılı Mesleki Eğitim Kanununa eklenen ek madde 1 ile 2001-2002 Öğretim yılından itibaren öncelikle küçük yerleşim birimlerinden başlamak üzere, mesleki ve teknik eğitim alanında ortaöğretim diploması, sertifika ve belge veren programların uygulandığı mesleki ve teknik eğitim merkezleri açılmıştır ( Oktay, 2006:211).

1922 yılında okuma-yazma öğretmek ve temel eğitim vermek üzere “Halk Mektepleri” kurulmuş ve gece dersleri başlamıştır. 1924 yılında Tevhid-i Tedrisat kanunu ile halk kitapları kurulmuş, 105 değişik yörede “Halk Mektepleri” ve “Gece Dersleri” açılarak 7-8 bin kişinin okuma-yazma kursundan geçmesi sağlanmıştır( Okçabol, 2006).

1925-26 yıllarında Milli Eğitim Bakanı Mustafa Necati ile birilikte, “Halk Dershaneleri” açılmış 26 bin kadın ve erkeğe okuma-yazma öğretilmiştir. 1926 ‘da ABD‘den getirilen John Dewey ve diğer uzmanlarla birlikte Milli Eğitim Bakanlığı kuruluş yasası ( 789 sayılı yasa) kabul edilmiş ve ilk halk eğitim birimi olan “Halk Terbiyesi Şubesi” kurulmuştur. Bu birim daha sonra kapatılmış ancak yetkileri İlköğretim Genel Müdürlüğü’ne devredilmiştir. 13 coğrafi bölgeye ayrılan Türk Eğitimi’nin her birimin başına “Maarif Emiri” getirilmiştir( Okçabol, 2006).

1928 yılında akşam kız ve erkek sanat okulları açılmaya başlamıştır. 1930 ‘lar da büyük fabrikalarda çıraklık eğirimi uygulamalarına geçilmiştir. 1930 yılında çıkarılan 1580 sayılı Belediyeler Kanunu’nda belediyelere çıraklık okulu açma yetkisi verilmiştir. 1938 yılında yürürlüğe giren 3547 sayılı yasa ile de 100’den çok işçi çalıştıran işyerlerinde iş başında eğirim yapılması öngörülmüştür. Kırsal yörelerde yaşayanlara hizmet vermek amacıyla 1938 yılında Gezici Köy Kadın Kursları, 1939 yılında da Gezici Köy Erkek Kursları( demircilik, marangozluk), 1940 yılında da kursları hizmete girmiştir( Oktay, 2006).

1940 yılında erkekler için Endüstri Pratik Sanat Okulları, 1945 yılında bayanlar için Olgunlaşma Enstitüleri ve 1947 yılında da Pratik Kız Sanat Okulları, 1952-1953 yılında iş okulları, devlet sektöründe çalışanları üst düzeydeki görevlere hazırlayacak hizmet içi eğitim için 1953 yılında Ortadoğu Amme İdaresi Enstitüsü, 1954 yılında Akşam Ticaret Liseleri, sonradan kapatılan Akşam Tekniker Okulları, yüksek öğrenim düzeyinde ise 1958 yılında Yıldız Akşam Teknik Okulu ve İktisadi ve Ticari İlimler Akademisi’ nde akşam okulları, 1983 yılında kız ve erkek teknik okullarında yetişkinlere olmak üzere örgün mesleki eğitim kursları açılmaya başlamıştır ( Okçabol, 2006:102).

Mesleki Eğitimin Günümüzdeki Durumu

Günümüzde mesleki eğitim kurumsal ( okul eğitimi) ve uygulamalı ( kurum içi eğirim) olmak üzere iki ilkeye ayrılmaktadır.

Mesleki eğitim politikaları ve faaliyetleri çoğunlukla Milli Eğitim Bakanlığı tarafından 5 haziran 1986 ‘da yürürlüğe girmiş ve sisteme değişiklikler getirmiş olan, sanayi ve ticaret arasında yeni ve güçlü işbirliği bağları kuran 3308 sayılı kanun çerçevesinde yürütülmektedir ( AEV Sosyal Diyalog Raporu, 2004).

1998’de Mesleki ve Teknik Eğitime katılım oranı en yüksek düzeyi olan %49‘a ulaşmıştır. 1998 yılında YÖK’ün çıkardığı bir yönetmelikle Meslek Liselerinin üniversiteye girişte aldıkları Orta Öğretim Başarı Puanı katsayısı düşürülmüş ve meslek liselerinin üniversiteye girme şansları çok azalmıştır.

Bunun sonucu olarak meslek liselerine kayıt olma oranı hızla gerilemeye başlamıştır.

Sistem yatay ve dikey olarak esnek değildir, öğrenciler izledikleri programlar arasında hareket etmede güçlük yaşamaktadır ve mesleki öğretimden genel öğretime geçmek imkansızdır.

2002 yılında yılında Avrupa Eğitim Vakfı, Avrupa Birliği’nin mesleki ve öğretim alanında finanse ettiği CARDS projelerine hazırlanmakta olan veya halen yürütülen projeleri Güney Doğu Avrupa ülkelerinde bir emsal tarama projesi başlatmıştır. Bu tarama projesine sonradan Türkiye ‘de dahil edilmiştir. Bu projenin amacı mesleki eğitim ve öğretim ve istihdam politikalarındaki son gelişmeleri takip etmek ve reform süreçlerini ilerletmek için yeni öneriler geliştirmektedir ( AEV Sosyal Diyalog Raporu, 2004).

1.3.5. Mesleki ve Teknik Eğitim İle Genel Eğitim Arasındaki Getiri Farkları