Toplumun ihtiyaçları doğrultusunda ortaya çıkmıĢ ve günümüzde oldukça önemli bir yere sahip olan matematik, günlük yaĢamımızdaki problemlerin çözümünde kullandığımız önemli araçlardan biridir (Baykul, 2014). Soyut düĢüncelerimizi sistematik bir biçimde ifade edebilmemizi sağlayan bir evrensel dil, evrensel kültür ve bir yazılım teknolojisi olarak tanımlanmıĢ matematiğin (Hacısalihouğlu vd., 2004), bazı sembolleri kullanan bir dil, insanda mantıklı düĢünmeyi geliĢtiren mantıksal bir sistem, dünyayı anlamada ve yaĢadığımız çevreyi geliĢtirmede baĢvurduğumuz bir klavuz olma gibi özellikleri ön plana çıkarılmıĢtır (Baykul, 2014). Hayatımızı kolaylaĢtıran ve yardımcı bir araç olan matematiğin öğretimi de eğitim sisteminde önem kazanmaktadır. Matematik öğretiminde National Council of Teachers of Mathematics (NCTM) (2000) tarafından belirlenen standartlar matematik öğretiminin Ģekillenmesine yardımcı olmuĢtur. Bu standartlara göre:
Matematik eğitiminde fırsat eĢitliği sağlanmalıdır: tüm öğrencilerin matematiği öğrenebilmesi için etkili öğretim yöntemleri geliĢtirmek, öğrenci ve öğretmene ihtiyacı olan kaynakları sunmak ve farklı olanlara yardım etmeyi gerektirmektedir.
Matematik eğitim programları, öğrencilerin matematiği evde ve okulda kullanabilmelerine odaklanmalıdır. Program öğrencilerin önemli matematiksel fikirleri diğer fikirlerle iliĢkilendirmelerini, konuları birbirleriyle bağlantılı olacak Ģekilde inĢa etmelerini sağlamalı, öğrencilere yeni anlayıĢ ve beceriler kazandırmaya odaklanmalı ve sınıflar arası geçiĢi sağlamalıdır.
Etkili matematik öğretimi sağlanmalıdır. Etkili matematik öğretimi, öğrencilerin neyi bildiğini ve öğrenmek için neye ihtiyaçları olduğunu ve onların daha iyi öğrenmeleri için nasıl bir desteğe ve çalıĢmaya gerek duyduklarını anlamayı gerektirmektedir.
Öğrenciler, matematiği anlayarak öğrenmeli, önceki bilgive
Öğretim sürecinde değerlendirmenin etkili olabilmesi için, öğretmenler mutlaka çeĢitli değerlendirme tekniklerini kullanmalı, öğrencilerinin matematiksel amaçlarını derinlemesine anlamalı ve öğrencilerinin matematik hakkındaki düĢüncelerini veya yanlıĢ anlamalarını ortaya çıkarmaya yönelik uygulamalarda bulunmalıdırlar.
Teknoloji, matematik öğreniminde öğrencilerin öğrenmelerinin
zenginleĢtirilmesini sağlamalıdır.
Matematik öğretiminde öğrenme ortamlarının bazı standartları karĢılaması gerekmektedir. Bu kapsamda; problem çözme aracılığıyla yeni matematiksel bilgiyi inĢa etme, matematikte ve baĢka bağlamlarda ortaya çıkan problemleri çözme, problemleri çözmek için uygun stratejilerin bir çeĢidini uyarlama ve uygulama, matematiksel problem çözme süreçleri üzerinde derinlemesine düĢünme ve kendini ayarlama, akıl yürütme süreçlerini matematiğin temel bileĢenleri olarak görme, matematiksel iddiaları ve ispatları geliĢtirme, değerlendirme, akıl yürütmenin çeĢitli tiplerini seçme ve kullanma, iletiĢim aracılığıyla matematiksel düĢünmeyi güçlendirme organize etme, matematiksel düĢüncelerini, arkadaĢlarına, öğretmenlerine ve baĢkalarına açık ve tutarlı bir Ģekilde aktarabilme, baĢkalarının matematiksel düĢünme ve stratejilerini analiz etme ve değerlendirme, matematiksel fikirleri açık bir Ģekilde ifade etmek için matematiksel dili kullanma, matematiksel fikirler arasındaki iliĢkileri görme ve kullanma, matematiksel fikirlerin nasıl iç içe geçtiğini ve tutarlı bir bütünü üretmek için birinin diğeri üzerine nasıl inĢa edildiğini anlama, matematiğin dıĢındaki içeriklerde matematiği belirleme ve uygulama, matematiksel fikirlerin organize edilmesi, kaydedilmesi ve iletiĢimi için temsilleri oluĢturma ve kullanma, problemleri çözmek için matematiksel temsilleri seçme, uygulama ve aralarında geçiĢ yapma, fiziksel, sosyal ve matematiksel olayları yorumlama ve modellemek için temsiller kullanma gibi standartları sağlayan öğrenme ortamları oluĢturulmalıdır (NCTM, 2000).
Uluslararası alanda kabul gören ve matematik öğretiminde yeni bakıĢ açıları getiren bu standartlar ülkemiz matematik öğretiminde de rehber olmakta ve bu standartlar çerçevesinde düzenlenen matematik öğretim programında ―her çocuk matematiği öğrenebilir‖ ilkesi benimsenmekte, matematiğin günlük hayatı
kolaylaĢtıran bir araç olarak hizmet etmesini sağlayacak öğrenme ortamlarının oluĢturulmasını sağlayacak ölçütler göz önünde bulundurulmaktadır. Bu bağlamda ülkemizde MEB‘in (2009) yayınladığı matematik eğitiminin genel amaçları Ģu Ģekilde belirtilmektedir:
1. Matematiksel kavramları ve sistemleri anlayabilecek, bunlar arasında iliĢkiler kurabilecek, bu kavram ve sistemleri günlük hayatta ve diğer öğrenme alanlarında kullanabilecek.
2. Matematikte veya diğer alanlarda ileri bir eğitim alabilmek için gerekli matematiksel bilgi ve becerileri kazanabilecek.
3. Mantıksal tümevarım ve tümdengelimle ilgili çıkarımlar yapabilecektir. 4. Matematiksel problemleri çözme süreci içinde kendi matematiksel düĢünce ve akıl yürütmelerini ifade edebilecek.
5. Matematiksel düĢüncelerini mantıklı bir Ģekilde açıklamak ve paylaĢmak için matematiksel terminoloji ve dili doğru kullanabilecek.
6. Tahmin etme ve zihinden iĢlem yapma becerilerini etkin kullanabilecek. 7. Problem çözme stratejileri geliĢtirebilecek ve bunları günlük hayattaki problemlerin çözümünde kullanabilecek.
8. Model kurabilecek, modelleri sözel ve matematiksel ifadelerle iliĢkilendirebilecek.
9. Matematiğe yönelik olumlu tutum geliĢtirebilecek, özgüven duyabilecek. 10. Matematiğin gücünü ve iliĢkiler ağı içeren yapısını takdir edebilecek. 11. Entelektüel merakı ilerletecek ve geliĢtirebilecek.
12. Matematiğin tarihî geliĢimi ve buna paralel olarak insan düĢüncesinin geliĢmesindeki rolünü ve değerini, diğer alanlardaki kullanımının önemini kavrayabilecek.
13. Sistemli, dikkatli, sabırlı ve sorumlu olma özelliklerini geliĢtirebilecek.
14. AraĢtırma yapma, bilgi üretme ve kullanma gücünü geliĢtirebilecek. 15. Matematik ve sanat iliĢkisini kurabilecek, estetik duygular geliĢtirebilecek. Programda öğrencilerin kazanacağı eleĢtirel düĢünme, yaratıcı düĢünme, iletiĢim, araĢtırma-sorgulama, problem çözme, bilgi teknolojilerini kullanma, giriĢimcilik, Türkçeyi doğru, etkili ve güzel kullanma gibi becerilerin geliĢtirilmesi esas alınmaktadır. Bunlarla birlikte; alana özgü problem çözme, iliĢkilendirme, akıl yürütme becerilerini geliĢtirecek öğrenme ortamlarının sağlanması gerektiği vurgulanmaktadır. Bu kapsamda duyuĢsal, psikomotor ve özdüzenleme becerilerinin de geliĢtirilmesi gerekmektedir. Özdüzenleme becerileri olarak: matematikle ilgili konularda kendini motive etme, matematik dersi için hedefler belirleyerek bunlara ulaĢmada kendini yönlendirme, matematik dersinde istenenleri zamanında ve düzenli olarak yapma, matematikle ilgili çalıĢmalarda kendi kendini sorgulama, gerektiğinde ailesinden, arkadaĢlarından ve öğretmenlerinden yardım isteme, matematik dersine verimli bir Ģekilde çalıĢma, matematik sınavlarında heyecanlı ve panik hâlde olmama, matematik dersinde iliĢkilerinde saygının, değer vermenin, onurun, hoĢgörünün, yardımlaĢmanın, paylaĢmanın, dürüstlüğün ve sevginin önemini takdir etme, matematik dersinde yapılan çalıĢmalarda temiz ve düzenli olma, matematik dersinde eĢyaları ve materyalleri kullanırken özen gösterme gibi becerilere odaklanmaktadır (MEB, 2009).