• Sonuç bulunamadı

MÜVEKKİLİN VEKİLİ İİN GÖRÜLMESİ NEDENİYLE GİRDİĞİ

1. GENEL OLARAK

BK md. 394/I hükmüne göre müvekkil, vekilin vekalet sözleşmesinde belirlenmiş olan görevini ifa etmek için kendisi adına girdiği borçtan, onu kurtarmak yükümlülüğünde bulunmaktadır. Örneğin, vekil, vekalet sözleşmesiyle üstlendiği borcu yerine getirirken bir bono imzalayıp borç altına girmişse veya bu işin görülmesini teminen kefil olmuşsa, müvekkilin bu borçtan vekili kurtarması gerekmektedir617. Farklı bir örnek olarak, vekil ihtiyati haciz dolayısıyla teminat vermiş ise, müvekkil yine vekili bu borçtan kurtarmalıdır618.

2. MÜVEKKİLİN VEKİLİ İİN GÖRÜLMESİ NEDENİYLE GİRDİĞİ BORÇTAN KURTARMA BORCUNUN ARTLARI

Müvekkilin vekili işin görülmesi nedeniyle girdiği borçtan kurtarma yükümlülüğünün belirli şartları bulunmaktadır. Bunlardan ilki ortada geçerli bir vekalet sözleşmesinin bulunması ve vekilin, müvekkil ile akdettiği vekalet sözleşmesinin gereklerine uygun bir şekilde borç altına girmiş olmasıdır619.

Müvekkilin vekili işin görülmesi nedeniyle girdiği borçtan kurtarma borcunun ikinci şartı, vekil kendi adına ancak müvekkilinin hesabına borç altına girmiş olmasıdır620.

617 Zevkliler, Havutçu, a.g.e., s. 348; Tandoğan, Borçlar, s. 360.

618 Bilge, a.g.e., s. 298-299; Tandoğan, Borçlar, s. 360.

619 Akipek, a.g.e., s. 68; Akıncı, Vekalet, s. 27; Zevkliler, Havutçu, a.g.e., s. 348; Aral, a.g.e., s. 415;

Özkaya, a.g.e., s. 555; Karahasan, Borçlar, s. 1085; Tandoğan, Borçlar, s. 361.

620 Akipek, a.g.e., s. 68; Akıncı, Vekalet, s. 27; Karahasan, Borçlar, s. 1085; Zevkliler, Havutçu, a.g.e., s. 348; Tandoğan, Borçlar, s. 360; Sarı, a.g.e., s. 280. Ancak burada belirtmek gerekir ki, vekil

Son olarak, vekilin müvekkili hesabına girmiş olduğu bu borç halen devam eden bir borç niteliğinde olmalıdır621. Diğer bir deyişle, müvekkilin vekile olan bu borcu, ifa, ibra, zamanaşımı vb. nedenlerle ortadan kalkmamış olmalıdır622.

Müvekkilin vekili borçtan kurtarma yükümlülüğü, sadece vekilin kendisi için geçerli olmayıp; vekilin işin görülmesi için bir alt vekil atamış olması halinde alt vekile karşı da mevcut bulunmaktadır623. Müvekkil, alt vekile karşı doğrudan doğruya talep hakkını ileri sürünce, alt vekili de kendisinin hesabına girdiği yükümlülüklerden kurtarmalıdır. Ancak tabi ki alt vekaletin caiz olmadığı durumlarda alt vekil, müvekkilin kendisini müvekkil hesabına giriştiği borçtan kurtarmasını isteyemez624. Elbette ki müvekkilin daha sonradan alt vekile icazet vermesi halinde bu durum söz konusu olmaz.

3. MÜVEKKİLİN VEKİLİ İİN GÖRÜLMESİ NEDENİYLE GİRDİĞİ BORÇTAN KURTARMA BORCUNUN MUACCEL HALE GELMESİ

Vekilin müvekkilden olan kendisinin borçtan kurtarılmasına ilişkin bu alacağı, vekil fiilen borç altına girdiği anda muaccel olmaktadır625. Eğer vekilin vekalet sözleşmesiyle belirlenen borcu henüz muaccel değilse, müvekkil vekile olan bu borcu sebebiyle, vekile bir teminat göstermek durumunda kalacaktır626.

zaten müvekkil adına ve hesabına borçlanmış ise, bu durumda bu borç müvekkile ait olacak ve vekilin herhangi bir borcu söz konusu olmayacaktır.

621 Akipek, a.g.e., s. 68; Zevkliler, Havutçu, a.g.e., s. 348; Karahasan, Borçlar, s. 1085; Tandoğan, Borçlar, s. 361; Akıncı, Vekalet, s. 27.

622 Özkaya, a.g.e., s. 555; Akipek, a.g.e., s. 68, dn. 138; Tandoğan, Borçlar, s. 361.

623 Özkaya, a.g.e., s. 555; Tandoğan, Borçlar, s. 360.

624 Tandoğan, Borçlar, s. 360-361.

625 Akipek, a.g.e., s. 68; Tandoğan, Borçlar, s. 361.

626 Akipek, a.g.e., s. 68; Akıncı, Vekalet, s. 415; Aral, a.g.e., s. 430-431.

4. BK MD. 32 VE BK MD. 174 HÜKÜMLERİ KAPSAMINDA DEĞERLENDİRME YAPILMAK SURETİYLE MÜVEKKİLİN VEKİLİ İİN GÖRÜLMESİ NEDENİYLE GİRDİĞİ BORÇTAN KURTARMASI

Vekilin kendisinin adına ancak müvekkilin hesabına girdiği borçlar, vekilin dolaylı temsilci sıfatıyla iş görmesi halinde ortaya çıkan bir durumdur.

Burada vekil kendisi adına ancak müvekkil hesabına hareket etmektedir. Bu itibarla, burada ilk aşamada vekil, üçüncü kişiyle kendisi adına fakat müvekkil hesabına bir işlem yapmakta ve ikinci aşamada bu işlemin müvekkile devri gerekmektedir627. Müvekkilin bu sebeple de vekili kendisi için girdiği bu borçtan kurtarması şarttır.

Müvekkilin vekili bu borçtan kurtarması, borçlanılan üçüncü kişiye ödemede bulunma, borcun nakli veya borca teminat gösterme şeklinde olabilmektedir.

a. Üçüncü Kişiye Ödemede Bulunma

Eğer müvekkilin vekile olan bu borcu ifa edilebilir bir borç niteliğindeyse, müvekkil söz konusu borcu vekile ödemeden doğrudan alacaklı üçüncü kişiye ödeyerek vekili borçtan kurtarabilmektedir628.

b. Borcun Nakli

Vekilin borcunun henüz ifa edilebilir bir borç olmaması durumunda, müvekkilin üçüncü kişiyle borcun nakli sözleşmesi yapmak suretiyle vekili

627 Borçlar Kanunumuzda temsil konusuna ilişkin bulunan açıklamalar doğrudan doğruya temsile ilişkindir. Dolaylı temsil istisnai bir temsil türüdür (Kılıçoğlu, a.g.e., s. 157). Dolaylı temsil hakkında ayrıntılı bilgi için bkz. Eren, a.g.e., s. 388-389; Kılıçoğlu, a.g.e., s. 157-158; Oğuzman, Öz, a.g.e., s.

165-167; Önen, a.g.e., s. 73 vd.; Aybay, a.g.e., s. 68-69; Kaplan, Borçlar, s. 105; Tunçomağ, Genel, s. 250-251; Reisoğlu, a.g.e., s. 129 vd.; Bozer, a.g.e., s. 279; Karahasan, Sözleşme, s. 356.

628 Akipek, a.g.e., s. 68; Aral, a.g.e., s. 415.

borcundan kurtarma yolu da bulunmaktadır629. Burada borcun nakline kısaca değinmek gerekmektedir630. Borcun nakli, bir kişinin, diğer bir kişiye ait bir borcu üstlenerek eski borçluyu borçtan kurtarmasıdır631. Borcun naklinde borcun iç nakli ve borcun dış nakli olmak üzere iki ayrı işlem bulunmaktadır.

Borcun iç naklinde borçlu ve borcu üstlenecek kişi arasında borçlunun borç ilişkisinden çıkması, üçüncü kişinin de borçlunun yerine geçmesi yönünde bir irade uyuşması olmakta ve borcun iç nakli anlaşması sağlanmaktadır632. Konumuz açısından asıl mesele olan ve BK md. 174 hükmünde düzenlenen ise borcun dış naklidir. Zira, borcun iç nakli, borcun dış nakli olmadan borcun naklini tek başına mümkün kılamaz. Borcun iç nakline ilişkin borçlu ve borcu üstlenecek kişi arasında yapılan anlaşmanın alacaklı tarafından kabul edilmesi gerekmektedir. Bu durum da zaten BK md.

174/I hükmünde ifade edilmektedir. Anılan maddeye göre “Evvelki borçlunun yerine yenisinin kaim olması ve borçtan beraeti borcun naklı müteahhidi ile alacaklı arasında yapılacak akit ile vukubulur.”

BK md. 174/II hükmüne göre borcun dış nakli, borcu üstlenen kişi ile alacaklı arasında yapılan bir sözleşmedir. Borcun dış nakli anlaşması yapılınca borçlu artık borcundan kurtulmakta ve borcu üstlenen kişi borçlu olmaktadır633. Borcun dış nakli anlaşması, hukuki niteliği itibarıyla hem tasarruf işlemi hem borçlandırıcı işlemdir634. Zira, burada alacaklı, alacak hakkı üzerinde tasarruf etmekte ve eski borçluyu borcundan kurtararak,

629 Akipek, a.g.e., s. 68; Aral, a.g.e., s. 415; Sarı, a.g.e., s. 280.

630 Eren’e göre “borcun nakli” deyimi yerine “borcun yüklenilmesi” deyiminin kullanılması daha uygundur. Çünkü, bir borcun nakli mümkün olmayıp, borcun ancak yüklenilebilmesi mümkündür (Eren, a.g.e., s. 1195).

631 Yılmaz, Sözlük, s. 173.

632 Kılıçoğlu, a.g.e., s. 603; Oğuzman, Öz, a.g.e., s. 955; Eren, a.g.e., s. 1196.

633 Borcun nakli ile alacaklı, borçlu, borcu üstlenen kişi açısından borcun naklinin hüküm ve sonuçları için bkz. Kılıçoğlu, a.g.e., s. 599 vd.; Eren, a.g.e., s. 1195 vd.; Oğuzman, Öz, a.g.e., s. 959 vd.; Önen, a.g.e., s. 108 vd.; Tekinay, Akman, Burcuoğlu, Altop, a.g.e., s. 355 vd.; Reisoğlu, a.g.e., s. 415 vd.

634 Eren, a.g.e., s. 1200.

borcu yüklenenden alacaklı olmaktadır. Borcu yüklenen ise borcu üzerine alarak borçlandırıcı bir işlemde bulunmaktadır.

Vekalet sözleşmesinde de durum bundan ibarettir. Ancak borcun nakli sözleşmesinin yapılabilmesinin belirli koşulları bulunmaktadır. Öncelikle, borcun nakli sözleşmesinde üçüncü kişi alacaklı konumundadır ve bu sözleşmenin yapılması için üçüncü kişinin bunu kabul etmesi gerekmektedir635.

c. Borca Teminat Gösterme

Üçüncü kişinin, borcun nakli sözleşmesinin yapılmasını kabul etmemesi halinde ise, müvekkilin vekilin talep etmesi halinde vekile bir teminat göstermesi şarttır636. Bu teminatın, borcu karşılayabilecek miktarda olması gerekmektedir. Karşılığın borcu ifaya yeterli olması durumunda, vekil tarafından borcun ifa edilmesinde kullanılmasa da müvekkil, vekili borçtan kurtarma yükümlülüğünden kurtulmaktayken; karşılığın yeterli olmadığı durumlarda vekil bunun tamamlanmasını isteyebilmekte, ancak karşılık fazla ise de vekil arta kalanı iade etmekle yükümlü olmaktadır637.

Alacaklı için borçlunun kimliği herhangi bir önem arz etmemekteyse, alacaklı üçüncü kişi temerrüde düşmek istemiyorsa, müvekkilin yapmak istediği ödemeyi kabul etmek zorundadır638.

Vekil, kendisinin üçüncü kişiye olan borcunu bizzat kendisi yerine getirirse, müvekkilin vekile olan vekili borçtan kurtarma yükümlülüğü,

635 Akipek, a.g.e., s. 68; Özkaya, a.g.e., s. 555; Sarı, a.g.e., s. 281.

636 Akipek, a.g.e., s. 68; Aral, a.g.e., s. 415; Sarı, a.g.e., s. 281.

637 Tandoğan, Borçlar, s. 363.

638 Özkaya, a.g.e., s. 555; Tandoğan, Borçlar, s. 362-363.

müvekkilin, vekilin yapmış olduğu masrafları giderme yükümlülüğüne dönüşecektir639.

D. MÜVEKKİLİN VEKİLE AVANS VERME VE KARILIK SAĞLAMA