• Sonuç bulunamadı

(https://onedio.com/haber/gelinlik-modellerinin-100-yillik-degisimi-596320)

1960’larda gelinlik: 1960’larda geleneksel uzun gelinlikler popüler olsa da çoğunlukla yalın ve genç tasarımlar tercih edilmekteydi. Tercih edilen popüler siluetler arasında, Woman’s Journal Şubat 1960 sayısında yayınlanan, Mary Quant’ın diz boyunda ve sade bir forma sahip gelinlikti. Bu gelinlik, beyaz, kolsuz bedeni saran, çan şeklinde eteğe sahipti.

Fotoğraf 2.13. 1960’larda gelinlik

(https://onedio.com/haber/gelinlik-modellerinin-100-yillik-degisimi-596320)

1970’lerde gelinlik: 1970’lerde yapay, insan üretimi kumaşlarla modern ve minimal siluetler hala kullanılmış ama aynı zamanda daha rahat; organik kumaşlarla üretilen geleneksel Avrupa halk tarzı elbiseler popüler hale gelmişti (Ehrman 2011, s. 150).

Başın üst kısmı yapay çiçeklerle süslenmekte ve yere kadar uzanan duvaklar tacın bir bölümüne iliştirilmekteydi. Bir başka popüler baş çiçeği kumaştan yapılmış kısa ve ya uzun saplı yüzü çevreleyen çiçeklerden oluşmaktaydı. Duvaklar yine baş çiçeğine tutturulmaktaydı. Bu on yıldaki başka önemli bir detayda; gelinlerin ara sıra yapay çiçeklerinde içinde yer aldığı uzun saplı bir tane çiçek tercih etmeleriydi (Adanır ve diğerleri, 2014, s. 7)

Fotoğraf 2.14. 1970’lerde gelinlik

(https://onedio.com/haber/gelinlik-modellerinin-100-yillik-degisimi-596320)

1980’lerde gelinlik: Krem rengi, fildişi rengi, açık pembe renklerde tafta, saten ve krep kumaşlar gelinliklerde kullanılmıştı. Etekler yere kadar veya mini boydaydı, kabarık etekler, büzgülü modeller, kuyruklu, çift katlı ve bazen üstteki kat daha kısa boyda şekilli kesilen etek modelleri kullanılmıştı. Üst beden belde vücuda oturur veya belde büzgüler ile toplanırdı. Yakalar, sıfır yaka, düz, hafif oyuk, omuza kadar genişleyen yakalar, arkada V şeklinde bele kadar inen yakalar kullanılmıştı. Kollar kabarık, japone kol veya kolsuzdu. Eteklerin içine iç etek giyilmekteydi. Kolsuz ve üzeri işlemeli bolerolar da giyilmişti. Bu dönem volanlar ve danteller çok kullanılmıştı (Sürür ve diğerleri, 2011, s. 44, 45).

Fotoğraf 2.15. 1980’lerde gelinlik

(https://onedio.com/haber/gelinlik-modellerinin-100-yillik-degisimi-596320)

1990’larda gelinlik: Bu dönemde de açık renkler gelinlikte tercih edildi. Beyaz, krem rengi gibi açık renklerde saten, dantel, organze kullanıldı. Gelinliklerde süslemeler azalmış, sadeleşmeye başlamıştı. Dar gösteren gelinlikler tercih ediliyordu. Dönemin başında üst bedeni vücuda oturan, kabarık etekli, kabarık kollu modeller tercih ediliyordu. Kollar kısa boyda veya üstü kabarık ve dirsekten bileğe kadar daralmış kollar kullanıldı. Dönemin sonlarına doğru vücuda oturan kolsuz veya straplez üstler ile kabarık etekler tercih edildi. V yaka, straplez, koldan göğse doğru V yaka ve üzerinde boyuna kadar yuvarlak veya hakim yakalı dantel olan yaka modelleri genellikle tercih edilmişti. Etek boyları yere kadardı, tek parça veya etek ve büstiyer olarak iki parçadan oluşan gelinlikler giyilmişti (Özbey, 2014, s. 120, 121).

Fotoğraf 2.16. 1990’larda gelinlik

(https://onedio.com/haber/gelinlik-modellerinin-100-yillik-degisimi-596320)

2000’lerde gelinlik: 2000’lerde gelinlik siluetleri ince, model özelliği olarak da sade tercih edilmekteydi. 2010’lu yıllardan itibaren belden kabarık tül etekler, şifonlar, organzeler moda oldu. Son dönemlerde beyaz gelinlik yerini kırık beyaz gelinliğe bırakmaya başlamış, renkli kurdele, ayakkabı, çiçekler ile gelinliklere renk katılmaya başlanmıştı (Önder, 2017, s. 31).

Fotoğraf 2.17. 2000’lerde gelinlik

(https://onedio.com/haber/gelinlik-modellerinin-100-yillik-degisimi-596320)

2010’lu yıllara gelindiğinde gelinliğin alt kısmı kabarık, buna karşılık üst kısmın daha dar ve uzun olduğu modeller tasarlanmaya ve üretilmeye başlanmıştır. Tasarımcılar, gelinlik tasarımlarında aynı anda hem sadeliği hem de gösterişi yakalamaya çalışmışlardı. Danteller yoğun olarak tasarımlarda kullanılmaya başlanmıştı. Moda ikonları, ünlü kişiler tarafından giyilen gelinlikler halk tarafından oldukça benimsenmiş, gelinlerin gelinlik modeli taleplerine yansımaları görülmüştü. Daha önceki dönemlerde tek tip gelinlik modelleri revaçta olurken bu yıllarda gelinlik modelleri çok çeşitli tasarlanmakta ve üretilmektedir (Önder, 2017, s. 33).

2.5.2. Gelin psikolojisi

Gelinlik, bir kadının hayatında giydiği en güzel giysidir. Gelinliğin rengi, biçimi vb.

özellikleri içinde yaşanılan toplumun inanç ya da kültürüne göre değişim gösterse de her evlilik adayı genç kız için bu günün anlamı her toplumda aynı değerde önemli olmaktadır. Evlilik bir kadının hayatında dönüm noktası olarak görülmektedir (Önder, 2017, s. 35). Birçok gelenekte evliliğin, eşin ve eşin ideal görüntüsünü güvenceye almak, topluma karşı çocukluğun sona ermesi gibi bir önemi vardır (Edwards, 1987, s. 77). Bu nedenle gelinlik aynı zamanda gelinin çocukluğunun sonunu simgelemekte ve evliliğin önemini göstermektedir (Sürür, 2011, s. 12, 13). Evlilik, insan hayatında

“geçiş dönemleri‟ olarak bilinen, doğumla başlayıp ölüme kadar devam eden sürecin en önemlilerindendir (Aydemir, 2013, s. 623). İnsanların yaşamında özel bir yeri olan evlenme-düğün törenlerinin gelin giysileri ile özdeşleştiği, tarih boyunca olduğu gibi günümüzde de bu törenlerde gelin giysilerinin önemli bir yeri olduğu bilinmektedir.

Tarihin her döneminde, düğünlerin ana unsuru olan gelin için bu özel gününde giyeceği giysinin özel bir yeri ve anlamı olmuştur (Koca ve Kumaş, 2015, s. 84)

Hayatında önemli bir yeri olan evleneceği gün için, her kız özenle ve özel olarak hazırlanmış güzel bir giysi giymek ister. Bu gün olacak her ayrıntının mükemmel olmasını ister. Tören, aynı zamanda evlenecek kızın hayatında, sadece bir kez herkes tarafından ilgi odağı olacağı gündür. Törene katılan davetliler ve özellikle de eşi tarafından o gün beğenilmek ister. Davete katılanlar da özenle giyinecekleri için onlardan daha güzel ve daha gösterişli giyinerek davetlilerden ayrılır. Bunlar gibi kültürlere göre değişen farklı birçok nedenlerden dolayı evlenilecek gün için gelinlik tercih edilir (Özbey, 2014, s. 3). İnsanların hayatındaki en önemli olaylardan biri olarak algılanan evlilik töreni giysisi olan gelinliğin kişiye özel olması tercih edilmektedir ve kişiye özel ürünler arasında yeri ve önemi farklıdır. Pek çok kişi gençlik yıllarından evliliğe kadar olan dönemde nasıl bir gelinliğe sahip olmak istediğine dair fikir sahibidir (Kuleli, 2016, s. 61). Gelin adaylarının büyük bir kısmı hayallerinin gelinliğine ulaşmak için hazırlıklara aylar öncesinden başlayabilir ve hazır üretilmiş gelinlik bedelinin daha fazlasını ödemeyi göze alabilmektedir (Choy ve Loker, 2004, s. 79, 87).

Düğünler hemen herkes için duygusal ve yüksek stresli durumlardır. Toplum baskısı veya ailelerin telaşı gibi etkenler heyecan ve stresi daha da artırabilmektedir. Genel anlamda gelin adayları bu süreçte başka bir hayata adım attığı, yeni bir aile yaşantısına adapte olmaya başladığı için; düğün organizasyonun her detayıyla ilgilendiği, tören giysisinin seçimi ve temini vb. gibi işlerle yakından ilgili olduğu için yoğun ve zorlu bir dönemden geçmektedir (Mackey, 2017). Bu durum gelinliğin model seçimi ve üretim sürecinde, provalardaki, davranış ve karar verme sürecini oldukça etkilemektedir.

2.5.3. Dünya ve Türkiye’de gelinlik sektörü

Gelinlik sektörü giyim endüstrisinin yüksek oranda kişiye özel bir koludur. Genel olarak geleneksel yöntemlerle üretmeye devam etmektedir. Bu sektörde el emeği önemini kaybetmemiştir. Aynı zamanda hem teknoloji ve endüstriyel yöntemlerden yararlanmak hem de yoğun el işçiliğinden yararlanmak sık rastlanılan bir durumdur.

Özellikle tedarik edilen işlemeli kumaşların üretiminde günümüzün en yüksek teknolojileri kullanılmaktadır (Kuleli, 2016, s. 16).

Gelinlik sektörünü elbette nüfus hareketleri ve evlilikler belirlemektedir. Özellikle ilk kez evlenecek gelinlerin gelinlik giymesi neredeyse vazgeçilmez olmuştur. Bu bağlamda evlilik sayıları gelinlik talebini belirlemede en önemli değişkendir. Elbette burada evlilik ile evlilik töreninin batılı anlamda yapıldığı evliliklerden söz edilmektedir. Hangi toplum olursa olsun, evlilik kurumu binlerce yıldır vardır. Ama evlilik törenleri henüz batı kültürünün etkisine girmemiş ülke ve bölgelerin-özellikle kırsal kesimlerinin-evlilik törenleri gelinlerin gelinlik giymediği törenler olabilmektedir. Dolayısıyla, evlilik sayıları kadar bir toplumun evlilik kültürünün Batı evlilik kültüründen ne kadar etkilendiği de gelinlik talebini belirleyen önemli bir etkendir ( Ada, Erol, Baklacı, Kazançoğlu, Sağnak, 2013, s. 9)

Her kadının hayali olan gelinlik, ihracatta önemli getirisi olan bir üründür. Son yıllarda Türkiye, Avrupa ve Ortadoğu için gelinlik ve abiye giyimde önemli bir tedarikçi konumuna yükselmiştir. Sektör ihracatını kilo başına 150 dolara çıkarmıştır. Her yıl düzenlenen gelinlik fuarlarının sektöre katkısı çok büyüktür. Özellikle İzmir’de

düzenlenen If Wedding Fashion “Gelinlik ve Abiye Giyim ve Damatlık Fuarı” ‘na yapılan işletme katılımları ve fuara pek çok farklı ülkeden gelen ziyaretçi sayısı giderek artmaktadır (İTKİB,2016).

If Wedding Fashion “Gelinlik ve Abiye Giyim ve Damatlık Fuarı ilk defa 2006 yılında gerçekleştirilmiş ve profesyonel ziyaretçi sayısı 4 bin 800 olarak kaydedilmiştir.

2016’da 10. yılında sayı 25 bine ulaşmıştır (İzmir Büyükşehir Belediyesi, 2016).

Ülkemizde gelinlik satın almak bir yana kiralamak bile artık bir lüks hale gelirken, insanlar özelde olsa bir gün giyecekleri bir kıyafete küçük servetler ödeyebilmektedirler. Her yıl Türkiye’de 200 bin adedin üzerinde gelinlik kiralanmak üzere üretilmektedir (İTKİB, 2016).

Ege Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği Başkanı Emre Kızılgüneşler, özgün gelinlik tasarımı konusunda son 10 senede ciddi mesafeler alındığını, artık üniversitelerimizden güçlü bir tasarım ordusu geldiğini ifade etmiştir. Firmaların artık tasarımın ne kadar önemli olduğunu, katma değer anlamına geldiğini anladığını, nasıl İtalya'ya gidip yeni tasarımlar alınıyorsa artık Türkiye'ye gelip, tasarımlar arandığını belirtmiştir. Ayrıca hazır giyim ve konfeksiyonda kilogram başına ihracat değerinin ortalama 24 dolar seviyesinde iken gelinlikte bu durumun çok daha iyi bir seviyede olduğunu, Türkiye'de savunma sanayisi ve mücevher ihracatından sonra en büyük katma değerin sağlandığını, gelinlikte ise katma değerin daha yüksek olduğunu, gelinlikte kilogram başına ihracat değeri, 100-200 dolarlara kadar çıktığını ifade etmiştir. Gelinlik sektörünün, katma değeri arttıran, işçiliği ön plana çıkaran ve rakiplerin iki adıma önüne geçildiğini belirtmiştir(http://www.milliyet.com.tr/gelinlik-damatlik-ve-abiyeden-1-milyar-izmir-yerelhaber-1827904/)

Dünya geneline bakıldığında ise; ABD ve Güney Amerika oldukça istikrarlı bir evlilik sayısı (gelinlik talebi) göstermektedir. Şu anda en güçlü gelinlik talebi merkezlerinden birisi olarak ABD gözükmektedir. Avrupa’da ise ABD’nin tersine evliliklerin sayısı azalmaktadır. Asya’ya baktığımızda, evlilik sayılarında ciddi artışlar söz konusudur.

Dünya ekonomisi son on yıllarda eksen kaymasına uğramış ve Asya ülkeleri daha öne çıkmıştır. 1970’li yıllarda Japonya ile başlayan bu eğilim 1990’lardan itibaren Çin ve

göre düşük ve hala geleneksel evlilik törenleri yaygın olsa da, zaman içinde Batılı anlamda evlilik sayılarının ve gelinlik talebinin artacağı muhakkaktır (Ada ve diğerleri, 2013, s. 9).

Dünya genelinde gelinlik üretiminde lider ülkelerden biri İtalya’dır. İtalya’da 1877 gelinlik imalatçısı bulunmaktadır. Diğer öncü üreticilerden biri de İspanya’dır.

İspanya’nın sektörde önemli olmasının nedeni Pronovias, Vera Vang gibi dünyaca ünlü uluslararası firmalara sahip olmasıdır. Dünyada en çok gelinlik üretimi yapan ülkelerden biride Çin’dir. Çin’in doğusundaki Jiangsu bölgesinde, 1200 gelinlik üreticisi bulunmaktadır. Çin gelinlik üreticileri sanayisi birliği başkanının açıklamasına göre bölge üretiminin %80’i Çin yerel tüketicilerine, kalan %20’si ise denizaşırı ülkelere gönderilmektedir. El işçiliği ile süsleme, endüstriyel makinelerle üretilemeyen nakış, boncuk işleme gibi el sanatlarını yüksek adetlerde üretebilen, pazara uygun maliyetlerle bu emek yoğun ürünleri sunabilen Hindistan en önemli tedarikçi ülkedir (Ada ve diğerleri, 2013, s. 13,14).

2.6. İlgili Araştırmalar

Provalı gelinlik üretimini prova süreci açısından incelemeye yönelik Türkiye’de ve yurt dışında yapılmış bir araştırmaya rastlanmamıştır. Araştırmalar genellikle farklı kültürlerdeki gelinliklerin incelenmesine yönelik yönelik literatür taramaları ve bazı uygulamaları kapsamaktadır. Kişiye özel çalışmalar ile ilgili araştırmalar ise bağımsız olarak yapılmıştır. Yapılan araştırmalar sonucunda konuyla ilgili bulunan ve yararlanılan araştırmaların bazılarına bölümde tarih sırasına yer verilmiştir.

Kuleli S. (2016) , “Gelinlik Üretiminde Modüler Ürün Geliştirme” adlı doktora tezinde gelinlik üretim sürecinin emek yoğun olması ve ürünün geleneksel yöntemlerle üretilmesi sebebiyle geliştirmeye açık olduğunu belirtmiştir. Tüketiciler fiyat performansından çok ürünün kişiye özel olmasını tercih etmekte, gelinlik üretim sürecine dahil olmak istemektedirler. Bu sebeplerle gelinlik üretiminin verimini artırmaya yönelik yapılacak çalışmaların müşteri istek ve ihtiyaçlarına yanıt verecek çözümler sunması gerektiği belirtilmiştir. Çalışmada modüler ürün geliştirmenin hammadde kullanımından, işçilik organizasyonuna kadar tüm alanlarda verim artışı

sağlanması amaçlanmıştır. Bu çalışmada geleneksel çalışma sistemini sürdürürken, modüler tasarım anlayışının benimsenmesi sayesinde standartlaşma seviyesinin arttırılabileceği, teknoloji yatırımına gerek olmaksızın üretim verimliliğinin %100’ün üzerinde performans seviyelerine çıkarılabileceği bulgularla desteklenmiştir.

Değerli, N. (2013), “Endüstriyel Giysi Üretiminde Kişiselleştirme Olgusu ve Tasarım Sürecine Olan Etkisi” adlı yüksek lisans tezinde, endüstriyel giysi üretiminde kişiselleştirme olgusu ve tasarım sürecine olan etkisini araştırmayı amaçlamış, 3 boyutlu yüz ve vücut tarama uygulamaları ve 3 boyutlu baskı aşamaları sunmuştur.

Giyim ve moda endüstrilerinde ise, tarama cihazlarının kullanılması firmalara avantaj sağladığı, 3 boyutlu tarama cihazı ile taranan canlı veya tahta mankenin ölçüleri, giysi temel kalıbının hazırlanmasında ve sanal prova mankeni yaratılmasında kullanıldığı, temel kalıp üzerinden beden serileri kolaylıkla hazırlanmakta, sanal manken üzerinde yapılan provalar numune maliyetlerini ve sürelerini düşürmekte olduğu, programı kullanan firmalar tarafından imalat süreci üzerinde direk etki yarattığı belirlenmiştir.

Vuruşkan A. (2010), “Vücuda Uygunluk Ve Tasarım Parametreleri Açısından Kişiye Özel Giysiler Üzerine Yeni Bir Yaklaşımın Geliştirilmesi” adlı çalışmasında tüketici taleplerindeki artış ve pazarda yaşanan değişimler sonucunda kişiselleştirme eğilimlerinin gündeme geldiğini, giyimin sadece tüketicilerin beğenilerine uygunluğunun değil aynı zamanda vücut ölçü ve şekillerinin de uyum sağlaması gerektiğini vurgulamıştır. Çalışmada tüketicilerin tasarım ve vücuda uygunluk hakkındaki görüşlerini belirleyebilmek adına anket uygulanmış, en sık rastlanan vücut şekillerini analiz etmek ve vücut şekillerini sınıflandırmak için bir yöntem geliştirmek amaçlanmıştır.

Yapılan bu araştırma ile literatürde yer almayan ısmarlama gelinlik üretiminde prova sürecinin incelenmesi konusundaki eksiklik giderilerek sürecin tanımlanması ve belgelenmesi ile birlikte konu ile ilgili kişi ve kurumların kaynak ihtiyaçları karşılanabilecektir.

3. YÖNTEM

Çalışmanın bu bölümünde araştırmanın yöntemi, evren, örneklem ve veri toplama tekniklerine yer verilmiştir.

3.1. Araştırma Yöntemi

Provalı gelinlik üretimi yapan firmaların üretim süreçlerinin incelenmesinin amaçlandığı bu çalışma betimsel araştırma niteliğindedir. Betimsel araştırmalar, geçmişte ya da halen var olan bir durumu var olduğu şekliyle açıklamayı amaçlayan araştırma yöntemidir. Bu yöntemde araştırmaya konu olan olay, birey ya da nesne, kendi koşulları içinde ve olduğu gibi tanımlanmaya çalışılır (Karasar 2014, s. 77). Bu çalışmada provalı gelinlik üretimi yapan firmaların üretim süreçleri incelenmiş herhangi bir değişiklik yapılmadan, kendi koşulları içinde tanımlanmaya çalışılmıştır.

3.2. Evren

Araştırmanın evreni, Ankara, İzmir, İstanbul Ticaret Odaları’na kayıtlı “gelinlik imalatı” yapan firmalardan oluşmaktadır. Gelinlik imalatı yapan firmalara Ankara, İzmir, İstanbul Ticaret odalarının web sayfalarında bulunan üye sorgulama kısmındaki arama kriteri olarak nace kodu seçilmiştir. NACE (Avrupa Topluluğunda Ekonomik Faaliyetlerinin İstatistiki Sınıflaması), Avrupa’da ekonomik faaliyetlerle ilgili istatistiklerin üretilmesi ve yayılmasına yönelik bir başvuru kaynağıdır. Nace kodlamasında faaliyet konularına göre firmalara altı haneli bir kod verilmektedir (http://www.abuyum.com/nace-kodu-nedir-kim-verir-nasil-sorgulanir-ve-ogrenilir-tehlike-sinifi-nasil-belirlenir-/261/Page.aspx). Gelinlik imalatının NACE kodu 14.13.07’dir. NACE kodu kullanılarak üç ilin ticaret odasına kayıtlı, gelinlik imalatı yapan firmalar sorgulanmış ve 360 firma tespit edilmiştir. Bu evrenden aşağıda özellikleri verilen örneklem seçilmiştir.

3.3. Örneklem

Örneklem farklı sosyo-ekonomik düzeylerdeki gelinlere hitap eden; Türkiye’deki nüfus yoğunluğu en fazla olan ve diğer illeri de temsil edebilecek nitelikte olan, Ankara, Tunalı, Gaziosmanpaşa, Kızılay; İzmir, Çankaya ve İstanbul, Nişantaşı’nda bulunan tesadüfi yöntemle seçilen provalı gelinlik üreten, anketi cevaplamayı kabul

eden 50 firmadan oluşmaktadır. Aşağıda örneklem grubunun özelliklerine yer verilmiştir.

Çizelge 3.1. Firmaların Kuruluş Yılı

Çizelge 1 incelendiğinde; örnekleme dahil olan provalı gelinlik üreten firma sayısında 2000 yılından itibaren 4 kat artış görülmektedir. 20. yüzyılın sonlarına doğru değişen sosyo-ekonomik koşullar, küreselleşme ve teknolojinin yarattığı ilerleme ile birlikte üretim süreçleri değişmiştir. 2000 yılından itibaren provalı gelinlik üretimi yapan firma sayısındaki artış, üretim yaklaşımındaki değişimlerin bu firmaları da etkisi altına aldığı göstermektedir. Pazar talebine uygun, kar marjı yüksek olması nedeniyle firmaların provalı gelinlik üretimini tercih ettikleri gözlenmiştir. Araştırmaya dahil olan firmaların faaliyet yılları tabloda görüldüğü gibi çeşitlilik göstermekte, içlerinde köklü firmalar bulunduğu gibi faaliyet yılı az olan firmalarda yer almaktadır. Faaliyet yılı daha az olan firma sahiplerinin daha önce başka firmalarda çalışarak tecrübe edinmiş daha sonra kendi firmalarını kurmuş kişilerden oluştuğu anlaşılmıştır.

Çizelge 3.2. Firmalarda üretilen ürün türleri

Evet Hayır Toplam

Çizelge 2 incelendiğinde; araştırmaya dahil olan firmaların tümünün provalı gelinlik,

%98’inin provalı abiye giyim, %96’sının provalı kına kıyafeti, %96’sının provalı nişan kıyafeti, %96’sının provalı mezuniyet kıyafeti ürettiği görülmektedir. Bu durum

Firmaların Kuruluş Tarihi n %

ihtiyaçlarına yönelik diğer ürün gruplarını da üretimlerine dahil ettiğini göstermektedir. Firmaların gelinlik üretiminin yanında aynı zamanda gelinlerin aile, akraba ve arkadaşları içinde düğün töreninde giyecekleri giysi çeşitleri ürettikleri gözlenmiştir.

Çizelge 3.3. Firmaların tanıtım ve müşteriye sunum için yaptıkları ürün hazırlıkları

Evet Hayır Toplam

Çizelge 3 incelendiğinde; örnekleme dahil olan firmaların tümünün vitrin düzenlemeye yönelik farklı tarzda ürünler hazırladıkları, ürün satışına ve koleksiyon niteliğinde özgün ürünlere yer veren firmaların %58 oranında olduğu görülmektedir.

Firmaların tümünün vitrin düzenlemelerini müşterilere tanıtım yapabilmek ve model seçenekleri sunabilmek adına farklı modellerde gelinlikler ürettiği gözlenmiştir.

Provalı gelinlik üretiminde de mağaza atmosferi müşteri üzerinde oldukça etkili olduğu, firmaların müşterilerin satın alma davranışlarını etkilemek, onları mağazalarına yöneltmek amacıyla, satın alınmayacaklarını bilseler bile, vitrinlerine farklı model özelliklerine sahip gelinlikler çalıştıkları gözlenmiştir. Bu çalışmaların firma prestiji ve müşteri tatmini açısından önemli olduğu düşünülmektedir. Ürün satışına yönelik ürün hazırlıklarının, zihinsel bir algı niteliğinde olan tasarımın müşterilerde somut bir algıya dönüşmesini sağlamakta olduğu, müşterinin modele ve satın almaya yönelik karar sürecini kolaylaştırdığı gözlenmiştir.

Çizelge 3.4. Firmaların fuarlara katılım şekli

Evet Hayır Toplam

Fuarlara katılım şekli n % n % n %

Katılımcı olarak 19 38 31 62 50 100

Ziyaretçi olarak 31 62 19 38 50 100

Katılmıyorum 0 0 0 0 0 0

Çizelge 6 incelendiğinde; araştırmaya katılan provalı gelinlik firmalarının %38’i fuarlara katılımcı olarak, %62’sinin ziyaretçi olarak katıldığı görülmektedir. Provalı gelinlik üretimi yapan firmalarında fuarlara katılımı hem firma tanıtımı hem de yurtdışı pazarına açılmaları açılarından önem taşıdığı, fuarlara katılımcı olarak giden firmalar genel anlamda doğu ülkelerine ihracat yapma odaklı katılım sağladıkları gözlenmiştir.

Çizelge 3.5. Firmaların fuarlara katılım amaçları

Evet Hayır Toplam

Çizelge 7 incelendiğinde; araştırmaya katılan provalı gelinlik firmalarının, %100’ü trend takibi; %38’i müşteri ağını genişletmek; %38’i firma tanıtımı; %62’si malzeme temini; %62’si aksesuar temini için fuarlara katılım göstermektedir. Fuarlara katılım sağlama amacı müşteri ağını genişletme ve firma tanıtımı yüzdeleri ile malzeme temini ve aksesuar temini yüzdeleri eşit oranda dağıldığı görülmektedir. Ankete katılım sağlayan tüm firmalar sezon trendlerinin takibi için fuarlara katılımı amaçladığı görülmektedir.

3.4. Veri Toplama Teknikleri

Provalı gelinlik üretim sürecinin, üretici bakış açısıyla tanımlanabilmesi amacıyla;

daha önce aktif olarak alanda çalışmış araştırmacının gözlem ve deneyimlerinden yararlanılarak ve yapılan literatür taramaları doğrultusunda hazırlanan anket, pilot ve asıl uygulama olmak üzere iki aşamada gerçekleştirilmiştir. Pilot uygulama esnasında uzman görüşleri alınarak, ulaşılan firma sahiplerinin veya üreticilerin verdiği cevaplar ve fikirleri değerlendirilerek ankete son şekli verilmiştir.

Süreç analizine dayalı anket içeriği oluşturulmuş, anketin uygulandığı firmalarda aynı

Süreç analizine dayalı anket içeriği oluşturulmuş, anketin uygulandığı firmalarda aynı