• Sonuç bulunamadı

1.4. Araştırmanın Amacı

2.1.2. Müzik Eğitiminde Çağdaş ÖğrenmeYöntemleri (Oyun, Dans, Müzik Bileşeni)

2.1.2.2. Kodaly Yönteminin Eğitimsel Felsefesi

16 Aralık 1882'de Macaristan'ın Kecskémet şehrinde doğan Zoltan Kodaly, 6 Mart 1967'de Budapeşte'de ölmüştür. Macar besteci, etno-müzikolog ve müzik eğitimcisi olan Kodaly, halk kaynaklarını temel alan, "Yeni Macar Sanat Müziği"nin yaratıcılarındandır. Kodaly, Macaristan'da geniş kapsamlı ve yüksek seviyeli bir müzik eğitiminin temelini atmıştır. Kodaly, müzikle ilgili bir ailenin çocuğudur. Nagyzombat' da "Archie Piscopal Grammar" okulunu bitirdikten sonra, Budapeşte'ye gelmiş, hem Budapeşte Müzik Akademisi Kompozisyon ve Eğitim bölümlerinden hem de üniversiteye devam ederek, Macar ve Alman Dilleri Edebiyatı dallarından mezun olmuştur. Kazandığı yabancı eğitim bursu ile altı ay Berlin ve Paris'te kalmış, bu süre içinde Debussy müziği ile tanışmıştır. Kodaly'nin çalışmalarında gençliğin eğitimi, merkezi bir yer almaktadır. 1925 yılında, bu alanda başladığı mücadele, 1945 yılında ürünlerini vermeye başlamış, anaokullarından üniversite öğrencilerine kadar, gençliğin tüm kesimlerine kadar ulaşabilecek bir "Müzik Eğitimi Yöntemi" oluşturulmuştur (Kabataş, 2017:97).

Bu yüzyılın en önemli eğitimcilerinden biri olan Kodaly, besteci olarak Macar halk müziği ile Avrupa müziğini birleştiren çok önemli yapıtlar vermiştir. Aynı zamanda bir etnomüzikolog olarak çalışmış, değerli çalışmalara imza atmıştır. Ancak en önemli yanı, eğitimciliği idi. Kendi müzik eğitimi kavramını geliştirerek, çocukların doğru zamanda, doğru şekilde müziğe yönlendirilmeleri gerektiğini savundu. Onun çalışmaları, bugün doğduğu kent Kecskémet'te kurulu Zoltan Kodaly Pedagoji Enstitüsü tarafından yeni kuşaklara aktarılmaktadır (Gültek, 2007:2; ©www.muzikegitimcileri.net, 28.4.2019 tarihinde erişilmiştir).

Kodaly felsefesi, şarkı söylemenin müzik eğitiminin en temel boyutu olduğunu, özellikle şarkı söyleme yoluyla işitme becerisinin kazandırılabileceğini, müzik eğitiminde çalgı olarak öncelikle kendi sesimizi kullanmanın önemini vurgulamaktadır.

İyi bir müzisyen olmanın temelinde, müzikal yazma ve okumanın olduğu düşüncesinden hareketle bütünselleştirilen Kodaly yönteminin ana fikri; nota okumanın, tıpkı bir lisanı öğrenmeye, okumaya ve konuşmaya benzediği ve müzik dilinin daha geniş kitlelerce konuşulduğu bir dünyada, müzikten ve hayattan alınan zevkin de çoğalacağı inancıdır (Yıldırım, 1995; akt. Şimşek, Bilen, 2017: 4310). Yöntemin amaçları ve felsefesi Kodaly’e ait olmakla birlikte, öğrenme araçlarından bağıl solmizasyon ve el işaretleri (fonomimi), bu araçlara son halini veren J. Curwen’dan, ritim heceleri de Galin-Paris- Chevé metodundan alınmıştır (Şimşek, Bilen, 2017: 4310).

Yıllarca sürdürdüğü gezi ve araştırmalarının sonunda topladığı bilgi ve deneyimler, Kodaly’i sürekli “halk” kaynağına yöneltmiştir (Yıldırım, 1995: 7). Böylece Kodaly, ulusal müzik kültürünün okul müzik eğitiminde halk ezgileri temel alınarak gelişeceği inancını taşımaya başlar. Bu yaklaşıma dayalı olarak Bela Bartok ile birlikte topladığı, sınıflandırdığı ve derlediği 100.000 üzerinde halk şarkısı, çocukların müzik eğitiminin ana malzemelerini oluşturmuştur (Bilen, 1995: 30; akt.Sökezoğlu, 2010:43-44).

Kodaly yönteminde derslere teorik kavramların öğretilmesinden önce çocuğun tanıdığı ya da aşina olduğu şarkıların kulaktan öğretilmesi ile başlanır. Bu çalışmalarda bilinenden bilinmeyene giden bir sistem uygulanır. Öğretilecek olan müzik fikri önce oyunlarla ve şarkılarla çocuk farkında olmadan çalıştırılır. Ardından sembollerle tanıtılırken işitsel beceriler geliştirilemeden müziksel sembollere geçilmez (Tekin, 2004: 27 ).

Kodaly’nin çocuklardaki müziksel beceriyi geliştirmeye yönelik hedefleri şöyle sıralanabilir:

• Hafızadan şarkı söylemek, enstrüman çalmak ve dans etmek,

• Çok sayıda geleneksel şarkı, oyunlar, tekerlemeler ve halk şarkıları öğrenmek böylece çocuğun kendi kültürel mirası olan halk şarkıları, daha sonra diğer kültürlerin müziklerini öğrenmesini sağlamak,

• Dünya çapındaki büyük sanat müziklerini performe etmek, analiz etmek ve dinlemek,

• Müzikal yazma ve okuma, şarkı söyleme ve koral parti söyleme gibi temel müzikal becerileri geliştirmek,

• Her gelişim döneminde çocukların kendi müzikal dağarcıklarını kullanarak besteleme doğaçlama yapmalarını sağlamaktır (Seker, 2005: 27 ).

Kodaly yönteminde derslerde ilk hareket yürüyüştür. Çocuğun şarkı söylerken ritme uygun yürümesi sağlanır. Ostinato adımlama ve alkışlama sonraki aşamaları oluştururken bir sonraki aşamada öğretmen bilinen şarkının motiflerini sözleriyle söyleyip öğrenciden alkışla ritim vurmasını ister. Çocuk alkışla şarkının ritmini vururken sözlerini de heceler. Öğretmen daha sonra vurulan ritmi çubuk notasyon (bar notation) adı verilen bir sistemle görselliğe çevirir. Yaratıcı etkinlikler ise öğrenme aşamalarına uygun bir şekilde dahil edilir (Yiğit, 2000: 41; akt.Tekin, 2004: 28 ).

Şekil 1. Çubuk Notasyon

Kodaly yönteminde:

1. Ritim sembolleri ve hecelemeler kullanılır.

2. El işaretleri (fonomimi) tonal ilişkilerin görülmesinde kullanılır.

Şekil 2. Kodaly El İşaretleri (Fonomimi)

3. Dalcroze işitsel yeteneklerin geliştirilmesinde; "sabit do" (fixed do), akorlar, hareketle birleştirilmiş solfejden yararlanırken Kodaly "hareketli do" (movable) ve ritmik hatırlatma heceleri kullanır (www.hicazkar.com/.../gunumuz-muzik-eğitiminde-kullanilan- metotlar-t6244.html, Toksoy, 2007; akt. Özbey,2010:51).

Müzik eğitiminin erken yaşlarda başlaması gerektiğine inanan Kodaly, bu konuyla ilgili şöyle demiştir: “Müzik öğretimi anaokulunda başlamalıdır ki, çocuk müziğin temellerini erken yaşta yakalayabilsin. Çünkü müziksel işitme, ancak erken yaşta başladığı takdirde başarılı olabilir” (Fiatalok bildirisi, 1941; Akt: Gültek, 2007: 3).

Kodaly, meslekten müzikçi olmak için değil, daha iyi ve daha mutlu bir insan olmak için her çocuğun müzik eğitiminden geçmesi gerektiğine inanmıştır. Ses ustasının şu sözleri konuya verdiği önemi açıkça ortaya koymaktadır: “Eskiden çocuğun müzik eğitimi, doğumdan 9 ay önce başlamalı diye düşünürdüm. Şimdi aynı düşüncede değilim. Çocuğun müzik eğitimi, annenin doğumundan 9 ay önce başlamalıdır” (Tufan, 1992: 27).

Kodaly yöntemi bir gelişim yöntemidir. Yöntem; nota okuma ve yazma, müziksel işitme, ritmik hareket, şarkı söyleme ve dinlemeden oluşmaktadır. Yöntemde derslere, teorik kavramların öğretilmesinden önce, çocuğun bildiği ya da aşina olduğu şarkıların kulaktan öğretilmesiyle başlanır. Bilinenden bilinmeye doğru giden bir düzen içerisindedir. Bu yöntemde vücut hareketleri, müziği okumaya yardımcı bir araçtır. Ritmik duyarlılık, çocuklarda hareket ve ritim oyunları ile işlenir. Böylece çocukların hem görerek hem de duyarak temel vuruşları algılamaları sağlanır. Kodaly yönteminde en belirgin özellik, çocuğun kendi sesini kullanmasıdır. Yani Kodaly yönteminde asıl amaç herhangi bir çalgıyı çalmak değil, çocuğun kendi sesidir (Sökezoğlu, 2010:44).

Ritim, ezgi ile bağıntılı olarak öğretilmektedir. Ezgi öğretiminde çocukların yarım sesleri temiz söyleyemedikleri gerekçesiyle pentatonik dizi kullanılır (Bilen, 1995: 31).

Yapılan araştırmalar, Kodaly yöntemi ile belli bir süre eğitim gören öğrencilerin, hem halk ezgilerini hem de klasik eserleri kolaylıkla okuyup söyleyebildiklerini göstermektedir. Bu yöntem diğer ülkelerde şu şekilde uygulanmaktadır. Örneğin, Amerika’da Kodaly yönteminde araç olarak öncelikle Amerikan halk şarkıları, sonra diğer ülkelerin halk ezgileri kullanılır (Sökezoğlu, 2010: 45).

Kodaly yönteminin ilk etapta uygulanmasında öğretmen, öğrenci, halk şarkıları ve uluslararası klasik müzik eserlerinin oluşturacağı bir repertuvar yeterlidir. Kodaly öğretmeni için sıradan bir sınıfta çalışmak bile mümkündür. Eğitsel uygulamaların her alanında eksik sıra ve masaların oluşu, okuma ve yazma için uygun yerlerin olmayışı, diğer branş derslerinden daha az sorun yaratmaktadır. İlk etapta bir piyanonun olmayışı bile Kodaly programının uygulanmasna engel teşkil etmez. Kodaly öğretmeni piyanoyu ileri aşamalarda, güzel bir Bach, Brahms ya da Bartok yorumunu öğrencilerine dinletmek için kullanacaktır. İlk derslerde piyano dahil hiçbir çalgı, eğitilmemiş seslere eşlik için kullanılmaz. Daha sonraki süreçte piyano ve diğer çalgılar sese eşlik için kullanılır (Choksy, 1986; akt. Kabataş 2017:130).

Kodaly öğretmeni, çocuklar için bir model oluşturmaktadır. Bu nedenle işitme yeteneğinin gelişmiş ve kusursuz olması gereklidir. A (440) sesi veren diyapozon, sürekli olarak öğretmenin hareket noktası olmalıdır.

1975 yılında, Kodaly’ın doğum yeri olan Kecskemet kasabasında, Macar Kültür Bakanlığı tarafından “Zoltan Kodaly Müzik Pedagojisi Enstitüsü” kurulmuştur. Bu enstitüden diploma alan öğrenciler, dünyanın her yerinde Kodaly kavramı ile müzik eğitimi yapabilmektedirler (Özcan, 2007: 33).