• Sonuç bulunamadı

A. İTİKÂDİ SEBEPLER

10. Kibir

10. Kibir

Kibir; büyüklenmek, büyüklük taslamak, ululuk iddia etmek ve kendini başkalarından yüksek görerek onları aşağılamak anlamına gelmektedir.

” Ke-bu-ra ” kökünden ‘kibr’ ,’istikbâr’, ’tekebbur’ gibi kavramlar türetilmiştir. Kibir kavramı; bir kişinin Allah’a ihtiyacı olmadığı zannına kapılarak kendini müstağni görmesi haline dönüşürse kibir fiilide istikbar haline dönüşmüş olur. Örnek olarak Firavun, Nemrut ve Kârun’u bu bilgiyi doğrulayan isimler olarak görebiliriz. Aslında bu davranış şekli Şeytanın Hz.Adem'e secde etmesini engellemişti. Cenab-ı Allah bunu Kur'ân-ı Kerim'de şöyle anlatmaktadır: " (Hz. Âdem'e) secde etmekten yalnızca İblis kaçındı. Kibirlendi ve kâfirlerden oldu." 260 Küfür ve inkârın en önemli sebebi kibirdir. Bunu Hz. Âdem (a.s)'ın kıssasında görmek mümkündür. Nitekim şeytan'ın kibrinden dolayı isyanından sonra, inkâr ve isyan edenlerin çoğu kibir nedeniyle isyan etmişlerdir. Hz. Musa'nın apaçık delilleri karşısında Firavun inkâr etmişti. " Sonra da Musa'yı ve Harun'u, firavun ve topluluğuna mucizelerimizle gönderdik. Fakat onlar, kibirlendiler ve suçlu bir kavim oldular " 261 Hz. Peygamber (s.a.s) döneminde inkâr eden zengin ve ileri gelen insanlar kibir neticesinde inkâr etmişlerdir. Bu durum Kur'ân-ı Kerim'de şöyle anlatılmaktadır: " En sonunda da sırt çevirdi. Büyüklük tasladı ve şöyle dedi: " Bu eskilerden kalan bir sihirden başka bir şey değildir." 262 Zenginlik, ululuk ve makam sahibi olmakla kibrin yakın alakası, Allah Teâlâ'nın hitabında görülmektedir:"

256 Kasas, 28/58.

257 İbn Fâris, Mû’cem, s. 140.

258 İbn Mânzur, Lisan ü’ l Arab, IV / 69.

259 Seb’e, 34/18.

260 Bakara, 2 / 34.

261 Yûnus, 10 / 75.

262 Müddesir, 74 / 23, 24.

94 Kibirlendin mi, yoksa kendini yüce mi zannettin? “ 263 Kibir inkârda önemli bir rol oynadığından Allah Teâlâ Kur'ân'da kibirden ve bu kelimenin türevleri olan istikbâr, müstekbir ve kibriya'dan sık sık bahsetmektedir.

En büyük kibir, hakkı kabul etmekten yüz çevirmek, Allah’a ibadeti kendine yakıştırmamaktır. Allah’a karşı kibir göstermek küfürdür. Çünkü böyle biri Allah’a itaat etmemekte ve O’nun emrini reddetmektedir. Allah’ın emrini alaylı bir şekilde reddeden kimse kâfir olur. Allah’ın âyetlerine karşı çıkışın temelinde yatan sebep gerçekten ‘istikbar’

duygusudur. Aynı duygu; Allah önünde ibadet etmekten de hoşlanmaz. Diğer insanları küçümsemek, onlara tepeden bakmak, onlara hakaret etmek ve onları çeşitli tuzaklarla kullanmak niyetinin arkasında da istikbâr anlayışı vardır.

İnsanlara kötülük yapmak için başvurulan çeşitli hile ve kurnazlıkların arkasında istikbâr vardır.” 264 Kullara yakışan, Rablerinin huzurunda ‘kul’ olarak haddini bilmek, bulunduğu konumu doğru tespit etmektir. Allah’ı tek rab olarak bilip verdiği nimetlere şükretmektir.

Yukarda değindiğimiz kibir ve benzeri davranışların neticesi itibariyle ilgili birey ve toplumların dünyada ve âhirette azap görmesi için ahlâki sebepler olarak karşımıza çıkmaktadır.

Kur’ân’da müstekbirlerin azap göreceğini belirten birçok ayet vardır. Dünyada Allah’a ve O’nun âyetlerine karşı istikbar edenler için alçaltıcı bir azap vardır.265 Allah’ın âyetlerine karşı istikbar edenlere göğün kapıları açılmayacak, onlar deve iğnenin deliğinden geçinceye kadar Cennet’e giremeyecektir. Onlar için Cehennem’de ateşten yataklar hazırlanmıştır.266 Allah’a karşı ibadet etmeye istikbar duygusu yüzünden yanaşmayanların sonları da cehennem olacaktır.267 Kibirle ilgili bilinmesi gereken bazı hususlar şunlardır:

a) Müstekbirlere Uygulanan Dünyevî Azap: Çöküşe uğrayan toplumların başta gelen özellikleri istikbâr ve ona bağlı olarak peygamberlere karşı çıkıştır.

Büyüklenerek kendilerini yücelten, hem Allah’a, hem de küçük gördükleri insanlara karşı kibirlenerek kendilerini öne çıkaran toplumlar, büyüklenmeyle birlikte getirdikleri aşırı sosyal farklılaşma ve çözülme, haktan sapma, şımarma, zulüm, baskı ve işkence, ekonomik gücü tekelleştirme ve nihayet kendilerini bunlardan vazgeçirmek için gelen peygamberi ve Allah’tan getirdiği âyetleri alaya alıp tahkir etme gibi olumsuz davranışları yüzünden azaba uğramışlardır ve ortadan kaldırılmışlardır.

263 Sâd, 38 / 75.

264 Bkz. Fâtır, 35 / 43; Lokman, 31 / 7; Münâfıkûn, 63 / 5.

265 Bkz. Ahkaf, 46 / 20; Mü'min, 40 / 60.

266 Bkz. Â’râf, 7 / 40, 41.

267 Bkz. Mü'min, 40 / 60.

95 Âd kavmi, büyüklenerek Allah’ın âyetlerini yalanladığı için, dondurucu kasırga azabına uğradı. 268 Semûd kavmini, müstekbirliğin sonucu olarak bir sarsıntı tuttu, oldukları yerde diz üstü çöküverdiler.269 Hz. Şuayb’ı ve iman edenleri tehdit eden Medyen halkının bu müstekbirliği yüzünden bir sarsıntı tuttu, oldukları yerde diz üstü çöküverdiler; sanki hiç yaşamamış gibi oldular, izleri bile kalmadı.270 Müstekbirlerin en önemli sembol tipi olan Firavun ve ona uyanlar, bu suçun karşılığını su baskını, çekirge, haşarât ve kurbağa istilâsına uğrayarak gördüler.271

b) Müstekbirlere Uygulanacak Uhrevî Azap ve Cehennnem: Şeytanî bir dürtü olan istikbâr, insanı kötü eylemlere sürükleyerek, biraz önce belirtilen dünyevî azap ve sıkıntılardan ayrı olarak, âhiret hayatını da zindana çevirmektedir. İman edenlere ödülleri, Allah’a kulluktan çekinenlere ve büyüklük taslayanlara cezaları verilecektir: “Mesih de, Allah’a yakın melekler de Allah’a kul olmaktan asla çekinmezler. Kim O’na kulluktan çekinir ve istikbâr eder,(büyüklük taslarsa) bilsin ki O, hepsini huzuruna toplayacaktır. İman edip sâlih amel işleyenlere ecirlerini tam olarak verecek ve onlara lütfundan daha fazlasını da ihsan edecektir. Kulluğundan yüz çeviren ve müstekbirlik yapanlara,(büyüklük taslayanlara gelince) onlara elem (acı) verici şekilde azap edecektir. Onlar, kendileri için Allah’tan başka ne bir dost ve ne de bir yardımcı bulurlar. (Kendilerini Allah’ın azabından kurtaracak bir kimse bulamazlar)” 272 Büyüklük taslamış şımarık zenginlerin feryadı, Âhirette onlara hiçbir yarar sağlamaz: “Sonunda, refah ve bolluk içinde şımarık varlıklılarını azapla yakaladığımız zaman feryat ederler. Onlara şöyle deriz: ‘Bugün boşuna feryât edip sızlanmayın. Zira bizden yardım göremeyeceksiniz. Çünkü âyetlerimiz size okunurdu da siz, buna karşı müstekbirce kibirlenip büyüklenerek arkanızı döner, geceleyin hezeyanlar savurur, ağzınıza geleni söylerdiniz.” 273 “İnkâr edenler, ateşe arz olundukları gün, onlara şöyle denir: ‘Dünyadaki hayatınızda sizin için güzel olan herşeyi harcadınız, onların zevkini sürdünüz. Ama bugün, yeryüzünde haksız yere istikbâr edip büyüklük taslamanızın ve yoldan çıkmanızın karşılığında alçaltıcı bir azap göreceksiniz.” 274 Bu âyetlere baktığımız zaman müstekbirlerin âhirette elim bir azapla karşılaşacağı görülmektedir.

c) Kibir gösteren Sembol Tipler: Kur’ân’da, özellikle şeytan 275 Firavun ve yardımcıları Karun, Hâman 276 ,’mele’ (ileri gelenler/etkili ve yetkili çevreler),277 İsrailoğulları,278 kâfirler,

268 Bkz. Fussilet, 41/ 15, 16.

269 Bkz. Â’râf, 7 / 77-79.

270 Bkz. Â’râf, 7 / 91- 93.

271 Bkz. Â’râf, 7 /132 - 137.

272 Nisâ, 4 /173.

273 Mü’min’un, 23/ 64-67.

274 Ahkaf, 46/ 20.

275 Bkz.Bakara, 2 /34; Â’râf, 7 / 11; Sâd, 38 / 71-75.

276 Bkz.Mü’min’un, 23, 45 - 48; Â’râf, 7 / 132 - 133; Yunus, 10/7 - 93; Kasas, 28 / 39 - 42;

96 müşrikler 279 ve münafıklar 280 kibir yapanların sembol tipleri olarak öne çıkarılır. "Karun, Firavun ve Hâmân'ı da (helâk ettik). Andolsun ki Musa onlara apaçık deliller getirmişti de onlar yeryüzünde istikbârda bulunmuşlardı. (büyüklük taslamışlardı) Oysa (azabımızı aşıp) geçebilecek değillerdi." 281

Belgede KUR AN DA AZAP KAVRAMI (sayfa 99-102)