• Sonuç bulunamadı

3. BÖLÜM

3.1.1. Kişisel Değerlere Yönelik Literatür Araştırması

Değerler ile ilgili yapılan ilk çalışmalar F.C. Sharp tarafından 1928 yılında yapılmıştır. Sharp’ın çalışmalarını genişleterek sürdüren J. Dewey 1939 yılında değerlerin yaşam pratiklerinin ürünü olduğunu ileri sürmüştür166.

Değerleri bir sistem olarak ifade ederek bireylerin önem verdikleri değerleri ortaya koymak üzere bir değerler sistemi geliştiren ilk çalışmalar Rokeach tarafından yapılmıştır. Çalışmanın daha önceki bölümlerinde detaylı olarak anlatılan Rokeach Değerler Sistemi, yazar tarafından 1968 yılında ABD’deki 21 yaş üzerindeki yetişkinler üzerinde uygulanarak bir takım demografik özelliklere göre nasıl farklılaştığı

164 Michael D. Akers ve Don E. Giacomino, “Personal Values of Certified Internal Auditors”, Internal Auditing, No: 55, (1999), ss. 19-27.

165 Don E. Giacomino ve Michael D. Akers, “Personal Values of Japanese Business Managers”, Business Forum, Vol: 24, No: 1, (2000), ss. 9-14.

166 Melis Seray Özden, 20 – 24 Yaş Arası Üniversite Öğrencilerinin ve Nevrotik Öğrencilerin Değerler Açısından Karşılaştırılması, (Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi), Maltepe Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, İstanbul, 2007, s. 34.

incelenmiştir. Amaçsal değerlerden birisi olan başarı ve araçsal değerlerden birisi olan temizlik diğer değerlere nazaran daha fazla önem verilen değerler olarak ortaya çıkmıştır. Rokeach, 1968 ve 1973 yıllarında çalışmalarını kitap haline getirerek geliştirmiş olduğu değerler sistemini detaylı bir şekilde ortaya koymuştur167.

Homer ve Kahle, bireylerin organik gıda alışverişine yönelik davranışlarına etki eden değerleri tespit etmek amacıyla Değerler Listesi (LOV) ölçeğini kullandıkları çalışmalarında değerlerin üç boyut altında toplandıklarını tespit etmişlerdir. Bu boyutlardan ilki kendini gerçekleştirme, heyecan, başarma duygusu ve kendine saygı değerlerini kapsamıştır. İkinci boyutta, aidiyet duygusu, güvenlik ve saygı duyulan kişi olma değerleri yer almıştır. Üçüncü boyut ise, eğlence ve sıcak ilişkiler kurma

değerlerinden oluşmuştur. Organik gıda alışverişlerindeki davranışları konu alan araştırmanın sonucunda ulaşılan en önemli sonuç ise değerlerin tutumları önemli ölçüde etkilediği, aynı zamanda tutumlarla birlikte davranışlara da yön verdiğini tespit edilmesi olmuştur168.

Çalışmamızın temellerinden birisin oluşturan değerler ölçeğini geliştiren Schwartz, farklı zamanlarda çok geniş coğrafyalarda yapmış olduğu çalışmalar sonucunda bireylerin sahip oldukları değerleri 10 boyut olarak ortaya koymuştur. Özellikle, 1992 yılında yapmış olduğu çalışma, Schwart’ın, değerler sistemine son şeklini vermesi anlamında önem arz etmektedir.

Kişisel değerlerle ilgili ulusal yazın incelendiğinde, kişisel değer kavramının daha çok yönetim-organizasyon ve pazarlama literatüründe yer bulduğu

gözlemlenmiştir. Türkiye’de yapılan değer araştırmaları, değer kuramlarının Türk örneklemlere uygulanabileceğini, değer önceliklerinin çeşitli tutumlar ve demografik değişkenler ile ilişkilendirilebileceğini göstermektedir169.

Karalar ve Kiracı, bireysel değerlerin sürdürülebilir tüketim davranışına olan etkisini tespit etmek amacıyla öğretmenler üzerinde bir araştırma yapmıştır.

Araştırmada, Schwartz’ın değerler ölçeğini kullanan yazarlar, evrensellik ve güvenlik

167 Rokeach, The Nature of Human Values; Milton Rokeach, Beliefs, Attitudes and Values: A Theory of Organization and Change, Jossey- Bass, San Francisco, 1968.

168 Homer ve Kahle, ss. 638-646.

169 Zeynep Duran, Türkiye’nin Avrupa Birliği Üyeliğine Yandaş ve Karşıt Olan Bireylerin, Sahip Oldukları Değerler Bakımından Karşılaştırılması, (Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi), Hacettepe Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Ankara, 2007, s. 28.

değer tiplerinin sürdürülebilir tüketim davranışı üzerinde pozitif etkisi olduğunu ortaya koymuştur170.

Yöneticilerin kişisel değerlerin ortaya koymak üzere, Bulut ve İşman tarafından sağlık sektöründe bir çalışma yapılmıştır. Çalışma, sağlık yöneticilerinin kendilerine özgü kişisel değer profillerinin belirlenmesi ve var olan demografik niteliklerle etkileşimini incelemek üzere tasarlanmıştır. Çalışma sonuçlarında, değer boyutları arasında olumlu ve olumsuz korelasyonlar saptanmıştır. Ayrıca, bazı demografik değişkenlere göre değer önceliklerinin anlamlı bir şekilde farklılaştığı tespit edilmiştir171.

Naktiyok ve Timuroğlu, Schwartz’ın değerler sistemini kullanmak suretiyle öğrencilerin girişimcilik niyetleri üzerine etkisini ölçmeye yönelik bir çalışma yapmışlardır. Yapılan analiz neticesinde, çalışmamızda da ifade edilen 4 temel boyut esas alındığında, öğrencilerin kendini aşma temel boyutunu ifade eden değerlere daha fazla önem verdikleri görülmüştür. Öğrencilerin, girişimcilik niyeti ile değerleri arasındaki ilişki incelendiğinde girişimcilik niyeti ile değişime açıklık ve kendini geliştirme ile ilgili değerler arasında olumlu yönlü ve kuvvetli bir ilişki gözlenirken, girişimcilik niyeti ile muhafazakarlık ve kendini aşma ile ilgili değerler arasında anlamlı bir ilişki gözlenmemiştir. Değerlerin, girişimcilik niyetine etkisini ortaya koyan

regresyon analizi sonuçlarına göre, değişime açıklık ve kendini geliştirme faktörleri girişimcilik niyetini diğerlerine nazaran olumlu yönde daha çok etkilerken,

muhafazakarlık faktörünün girişimcilik niyetini negatif olarak etkilediği tespit edilmiştir172.

Dilmaç ve Diğerleri, öğretmen adaylarının değer algılarının farklı değişkenler açısından incelenmesi amacıyla eğitim fakültesi öğrencileri üzerinde bir araştırma yapmıştır. Schwartz’ın değerler listesini kullanan yazarlar, evrensellik, kendini yönlendirme ve güç değerleri açısından cinsiyete göre farklılıklar tespit etmiştir. Yine kendini yönlendirme boyutu açısından yaş değişkenine göre anlamlı bir farklılık olduğu

170 Rıdvan Karalar ve Hakan Kiracı, “Bireysel Değerlerin Sürdürülebilir Tüketim Davranışı Üzerindeki Etkisini Belirlemeye Yönelik Öğretmenler Üzerinde Bir Araştırma”, İşletme Araştırmaları Dergisi, Yıl: 2, Sayı: 2, (2010), ss. 79-106.

171 Dilek Bulut ve Çağla İşman, “Muğla İli Sağlık Yöneticilerinde Kişisel Değer Analizi”, Hacettepe Sağlık İdaresi Dergisi, Cilt: 7, Sayı: 3, (2004), ss. 277-293.

172 Atılhan Naktiyok ve M. Kürşat Timuroğlu, “Öğrencilerin Motivasyonel Değerlerinin Girişimcilik Niyetleri Üzerine Etkisi ve Bir Uygulama”, Atatürk Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi, Cilt: 23, Sayı: 3, (2009), ss. 85-103.

ortaya konulmuştur. Öğrencilerin farklı sınıflarda bulunması anlamında da geleneksellik boyutuna ilişkin anlamlı farklılık olduğu bulunmuştur173.

3.1.2. Çevre Muhasebesi ve Çevre Muhasebesi Tutumu İle İlgili Literatür Araştırması

Son yıllara kadar, çevre muhasebesi araştırmalara üç temel alanda

yoğunlaşmışlardır. Bunlardan ilki işletmelerin çevresel faaliyetleri ile ilgili yapmış ya da yapmakta oldukları kamuoyu açıklamalarının içeriği ve miktarı ile ilgili

çalışmalardır. Bir diğeri, işletmelerin yapmış oldukları bu çevresel beyanatlar ile çevresel performansları arasındaki ilişkini incelenmesi üzerine yapılmış olan çalışmalardır. Son olarak, çevresel bilginin yatırımcılar için kullanılabilir olup

olmadığına yönelik çalışmalar da literatürde var olmuştur. Bunun yanında yapılmış bir çok çalışma da bulunmakla birlikte, yapılan araştırmaların bu çerçevede toplandıkları görülmüştür174.

Uluslararası ve ulusal literatürdeki çalışmaları inceleyerek çevre muhasebesi ile ilgili ortaya konulan görüşleri ve çalışmaların özetlerini bu kısımda özetlemeye

çalışacağız.

Beer ve Friend, çevre muhasebesini işletmelerin çevresel ve ekonomik performanslarını geliştirmenin bir aracı olarak tanımlamış ve çevresel mühendislik grubu çevresel maliyetleme modeli (EEGECOST Model) çerçevesinde Güney Afrikalı lider tütün mamülleri şirketi üzerinde bir uygulama yapmışlardır. İfade ettikleri model Güney Afrika’da çevre muhasebesinin tanıtılması ve uygulanmasının yaygınlaştırılması için geliştirilmiş bir model olarak ortaya çıkmıştır. Modelin iki fonksiyonu vardır. Bir muhasebe fonksiyonu olarak ortaya çıkan maliyet envanteri yapılması sayesinde çevresel maliyetler belirli maliyet tipleri ya da maliyet yüklenicilerine dağıtılabilir. Modelin ikinci fonksiyonu ise, işletmelerin yatırım harcamaları için sermaye bütçelemesi aracı olarak çalışmasıdır. Model maliyetleri çeşitli sınıfları ayırmış ve işletmelerin bu maliyet sınıflarından hangisini ya da hangilerini muhasebe sistemi

173 Dilmaç ve Diğerleri, “Öğretmen Adaylarının Değer Algılarının Farklı Değişkenler Açısından İncelenmesi”, ss. 69-91.

174 Byoung-Ryoull Bare, Accounting Choices for Reporting Environmental Liabilities: Their Relation with Firm Characteristics and Earnings Response Coefficients, (Doctorate Dissertation), Temple Universiti, USA, 1998, s. 10.

içerisinde raporladığını tespit etmeye çalışmıştır. Yazarlar yaptıkları çalışmalarda, ifade ettikleri şirkette çevresel maliyetlerin önemli bir parçası olan dışsal maliyetlerin % 16 seviyesinde olduğunu ve şirketin geleneksel muhasebe sistemi içerisinde

gösterilmediğini ortaya koymuştur. Bu da genel olarak, işletmelerin çevresel maliyetleri özellikle de dışsal maliyetler anlamında çok fazla dikkate almadıklarının göstergesi olarak ifade edilebilir175.

Yakhou ve Dorweiler, Amerikan üniversiteleri ve liselerinde çevresel

muhasebenin kapsamını ortaya koymak üzere bir çalışma yapmışlardır. Daha çok çevre muhasebesinin öğretilmesine yönelik olarak yaptıkları çalışmalarında, çevresel

muhasebenin muhasebe programlarına entegrasyonunun nasıl yapılabileceği, çevresel muhasebe konularının kapsamının ne olduğu ve çevresel muhasebe konularının öneminin ne derecede olduğunu tespite yönelik bir uygulama yapmışlardır. Çevresel muhasebenin geleneksel muhasebe müfredatına entegrasyonu konusunda genel

uygulamanın başlı başına müstakil çevre muhasebesi eğitimlerinden ziyade geleneksel müfredat içinde bu konunun incelenmesi gerektiği yönünde olduğunu tespit etmişlerdir. Çevre muhasebesinin kapsamına yönelik bulgularında, katılımcıların çevre

muhasebesini çevresel konuların geleneksel muhasebe alt sistemlerinin nasıl etkilediği ile ilgili bir kavram olarak algıladıklarını ortaya koymuşlardır. Çevresel muhasebe konularının hangilerinin daha önemli olduğu noktasında ortaya koydukları sonuçlar ise maliyet muhasebesi ve dışsal raporlama ve denetim çerçevesine giren çevre muhasebesi konularının daha büyük öneme sahip oldukları ortaya konulmuştur176.

Kishalı ve Kırlıoğlu tarafından tercüme edilen Wang ve Diğerleri tarafından kaleme alınan, Çinli muhasebecilerin çevre muhasebesine yönelik tutumları ile ilgili çalışmada, muhasebecilerin tutumlarını ortaya koymak amacıyla, çalışmamızda da kullanılan Bebbington çevre muhasebesi tutum ölçeği kullanılmıştır. Araştırmanın ilk kısımlarında işletmelerde ortaya çıkan çevresel harcamalar ve bunların nasıl kayıt altına alındığı ile ilgili anket sonuçları ortaya konulmuştur. Öte yandan çevresel etkiye bağlı ödeme kalemleri ve yine çevresel etkilerden kaynaklanan vergilere ilişkin anket

sonuçları da bu bölümde verilmiştir. Çalışmaya katılan işletmelerin % 50’sinin çevresel faaliyetleri ile ilgili bilgileri açıkladıkları tespit edilmiştir. Katılımcıların çevre

175 Beer ve Friend, ss. 548-560. 176 Yakhou ve Dorweiler, ss. 23-27.

muhasebesine yönelik tutumları ile ilgili sonuçlar incelendiğinde yazarın çevre muhasebesi tutumunu üç temel boyut çerçevesinde ortaya koyduğu görülmektedir. Birinci boyut, çevresel yönetim hususundaki dış gereksinimlerdir ve katılımcılar dış gereksinimleri önemsemekle birlikte katılımcıların bunun ne zaman tam olarak gerçekleşeceği konusunda bilgi sahibi olmadıkları ortaya çıkmıştır. İkinci boyut, çevresel bilgi ve onun açıklanmasının sonuçları için dış taleplerdir ve muhasebeciler hem bilginin açıklanması anlamında sorumlu tutulmak istemediklerini hem de

şirketlerin bu bilgiyi açıklamaları ile ilgili çekincelerini ortaya koymuşlardır. Son olarak ise, çevresel bilgi ile ilgili muhasebecilerin katılımı ve sorumlulukları boyutu ortaya çıkmış ve çoğu muhasebecinin çevresel yönetimini kendi mesleki alanlarındaki önemini tam olarak kavrayamadığı sonuç olarak ortaya konulmuştur177.

Çalışmamızın çevre muhasebesine yönelik tutumlar ile ilgili kısmına temel teşkil eden çalışma ise Bebbington ve diğerleri tarafından yapılmıştır. Muhasebecilerin tutumları ve çevresel duyarlı muhasebe başlıklı çalışmada Bebbington ve arkadaşları, işletmelerin çevre ile ilgili faaliyetleri, muhasebenin çevre ile ilişkili faaliyetlerde işletmelerdeki konumu, muhasebecilerin bu faaliyetlerle olan ilgi düzeyi ve

muhasebecilerin bir bütün olarak çevre muhasebesine yönelik tutumları olmak üzere dört bölümden oluşan bir çalışma yürütmüşlerdir. Bizim çalışmamızı ilgilendirmesi bakımından, yaptıkları çalışmanın en önemli kısmı tutumlara ilişkin sonuçları ortaya koydukları kısımdır. Bebbington ve arkadaşları muhasebecilerin çevre muhasebesine yönelik tutumlarını 4 ana başlık altında toplamışlardır. Bu başlıklar ve başlıkların kapsamı şu şekilde ifade edilebilir178:

 Mevzuata Yönelik Tutumlar: Gerek müstakil olarak muhasebe mevzuatının, gerekse bir bütün olarak ulusal ve uluslararası düzenlemelerin gerektirdiği işletmelerin çevre ile ilgili faaliyetleri ile ilgili düzenlemelerin zorunlu kıldığı bir takım aktivitelere yönelik olarak muhasebecilerin tutumlarının neler olduğunu ortaya koyan boyuttur. Bu aktivitelere örnek olarak

işletmelerin çevresel faaliyetlerini açıklamalarının zorunlu hale getirilmesi

177 Liyan Wang ve Diğerleri, “Çevresel Muhasebe Metotları ve Çinli Muhasebecilerin Tutumları: Bir Anketin Sonuçları”, (Çev: Yunus Kishalı ve Hilmi Kırlıoğlu), Muhasebe ve Finansman Dergisi, Sayı: 2, (Nisan 1999), ss. 61-68.

178 Jan Bebbington ve Diğerleri, “Accountants’ Attitudes and Environmentally-sensitive Accounting”, Accounting and Business Research, Vol: 24, No: 94, (1994), ss. 109-120.

ya da bunun devlet veya meslek kuruluşlarınca sağlanması gibi uygulamalar gösterilebilir.

 Kamuoyunun Gözlem Rolüne Yönelik Tutumlar: Kamuoyu olarak nitelendirilebilecek olan işletmenin paydaşlarının işletmelerin çevresel bilgileri anlamında aydınlatılması ve bu sayede iş yaşamının daha sağlıklı bir hale gelmesi kapsamında muhasebecilerin rolünü ortaya koyan bir takım uygulamalara yönelik olan muhasebeci tutumunu ifade eder. Örneğin, hissedarların çevresel bilgiye olan ihtiyacı ve eğer ihtiyaçları varsa bunu muhasebecinin karşılamasının gerekliliği veya bir bütün olarak çevresel konuların muhasebecilerle ilgili olup olmadığı gibi konular bu boyutun kapsamı içerisindedir.

 Mazeretlerden Kaynaklanan Tutumlar: Daha çok ikinci boyutun bir sonucu olarak ortaya çıkan kavramları barındıran boyuttur. Muhasebecilerin ve işletmelerin hali hazırdaki faaliyetleri ya da finansal durumları ya da mevzuattaki değişimlerin yeterince fazla olması gibi birtakım mazeretlerle muhasebecilerin ve işletmelerin çevresel konuların muhasebe sisteminde ifade edilmesine karşı çıkmasına yol açan tutumlar olarak ortaya konulabilir. Örneğin, muhasebeciler o kadar yoğundur ki çevresel bilgilere vakit

ayıramazlar ya da işletmeler finansal olarak çevresel bilgilerin açıklanmasını kaldıramazlar gibi ifadelere muhasebecilerin tepkisini ölçmek üzere

belirlenmiş boyuttur.

 Olumlu Tutumlar: Üçüncü boyutun neredeyse tam aksi olarak ortaya çıkan boyuttur. Mazeretleri bir kenara bırakarak çevresel bilgilerin muhasebe sistemi içerisinde sunulması ile ilgili olumlu gelişmeleri ortaya koyan ve bu gelişmelere yönelik muhasebeci tutumlarını ölçmeye yarayan boyut olarak karşımıza çıkar. Örneğin, çevresel bilgileri açıklamanın gelecekte çok yaygın bir faaliyet olacağına yönelik bir düşünce ile ilgili muhasebeci tutumunu tespit etmek bu boyut ile mümkün olacaktır.

Bebbington ve arkadaşları, bu boyutları ortaya koymalarına rağmen,

muhasebecilerin çevre muhasebesine yönelik tutumlarını bir bütün olarak ölçmüş ve ortalamalar olarak ifade etmişlerdir. Buna göre, muhasebecilerin çevre muhasebesine yönelik tutumları homojenlik arz etmekte, yani çevre muhasebesine yönelik olumlu

algıları genel olarak yüksek düzeyde ortaya çıkmaktadır. Ancak, bulgulardan ikincisi olan muhasebecilerin tutumları ile işletmelerin çevresel faaliyetlerine yönelik eylemleri arasındaki uçurum, teori ile uygulamanın farklılığını ortaya koymuştur. Bu farklılığın nedeni ise üçüncü bulguda saklıdır. Çalışma, muhasebecilerin çevre muhasebesinin imkanları hakkında tartışmasız bir şekilde yeterli bilgiye sahip olmadıklarını ortaya koymuştur179.

Korukoğlu, çevre muhasebesinin işletmelerde ne şekilde uygulandığını araştırmak amacıyla İzmir ilinde bir uygulama yapmıştır. Birçoğu uluslararası sertifikalara sahip olan işletmelerden % 23’ünün çevre muhasebesini hiç

uygulamadıkları ortaya koyulmuştur. Uygulayan işletmelerin, çevre muhasebesi

uygulamaları neticesinde kaynak tasarrufu ve atık azaltımı gibi yararlar elde ettiği tespit edilmiştir. Uygulama sırasında karşılaşılan sonuçlar incelendiğinde mevzuattan

kaynaklanan sorunların önemli ölçüde olması dikkat çekmiştir. Bu çalışmada, uygulama sorunları bölümünde üst yönetimin desteğinin en önemsiz sorun olarak ortaya çıkması üst yönetimin çevre muhasebesi uygulamaları hakkındaki bilgisini ve desteğini ortaya koymaktadır180. Bu da, bizim çalışmamızda tepe yöneticilerinin de evren olarak belirlenmesinde önemli bir rol oynamıştır.

Kurşunel ve Diğerleri, muhasebe meslek mensuplarının çevre muhasebesi konusundaki bilgi ve düşüncelerini belirlemek amacıyla Konya ilinde bir çalışma yapmışlardır. Meslek mensuplarının, çevre ile ilgili düşüncelerini tespit ettikten sonra çevre muhasebesi ile ilgili bilgi düzeylerinin ölçmüşlerdir. Katılımcıların % 42’si çevre muhasebesinden haberdar olmadıklarını ifade etmişlerdir. Çevre muhasebesinden ne anladıkları sorusu sonucunda ise, meslek mensuplarının % 52,5’i çevresel maliyetlerin muhasebeleştirilmesi olarak yanıt vermişlerdir. Meslek mensuplarının büyük çoğunluğu ise çevresel bilgilerin mali tablolara yansıtılması gerektiğini ifade etmişlerdir.

Çalışmada sonuç olarak, meslek mensuplarının bilgi ve görüş düzeylerinin henüz yeterli olmadığı ancak yaklaşımlarının olumlu olduğu ortaya konulmuştur181.

Otlu ve Kaya, Elazığ ili merkezindeki muhasebe meslek mensuplarının çevre muhasebesi konusundaki düşüncelerini belirlemek üzere bir çalışma yapmıştır. Çalışmada çevre muhasebesine yönelik bilgi ve düşüncelerin tespiti yanında çevre ile

179 Bebbington ve Diğerleri, s. 117.

180 Ayşen Korukoğlu, “İşletmelerde Çevre Muhasebesi: İzmir İli Uygulaması”, Ege Akademik Bakış Dergisi, Cilt: 11, Sayı: 1, ss. 81-89.

ilgili kavramlar hakkındaki bilgi ve düşünceler de araştırılmıştır. Yazarlar, çalışmaya katılan meslek mensuplarının çok büyük bir çoğunluğunun çevre muhasebesinde haberdar olduğu ve hatta yayın ve makaleleri sürekli takip ettiklerini ortaya

koymuşlardır. Çalışmaya göre, muhasebeciler çevre muhasebesi denilince çevresel bilgilerin muhasebe sistemine entegrasyonu ve çevresel maliyetlerin

muhasebeleştirilmesini anlamaktadırlar. Öte yandan, meslek mensupların çevre muhasebesinin temeli olarak muhasebenin sosyal sorumluluk kavramı olduğunu düşünmektedirler182.

Son olarak, yine çalışmamızda kullanılan çevre muhasebesi tutum ölçeğini kullanarak muhasebe meslek mensuplarının çevre muhasebesi anlayışı üzerine bir araştırma yapan Kırlıoğlu ve Can’ın çalışması incelenecektir. Çalışma Adapazarı ili merkezindeki muhasebe meslek mensupları üzerinde yapılmıştır. Diğer çalışmalarda olduğu gibi bu çalışmada da muhasebecilerin çevre muhasebesine yönelik düşünceleri yanında çevresel konularla ilgili görüşlerine de yer verilmiştir. Araştırmanın en çarpıcı bulgularından bir tanesi, katılımcıların neredeyse yarısının (% 47) çevre muhasebesin hiç duymadıkları verisi olmuştur. Yine katılımcılar, çevre muhasebesi kavramının kendileri için çevresel bilgilerin muhasebe sistemine entegrasyonunu ifade ettiklerini belirtmişlerdir. Yazarlar, çevre muhasebesine yönelik tutumu bir bütün olarak ölçmüşler ve çevre muhasebesi tutumuna yönelik ölçeğin sorularına katılımcıların verdikleri cevaplara göre katılımlarını ortaya koymuşlardır. Buna göre, meslek mensupları çevre muhasebesi tutumuna yönelik soruların neredeyse tamamına yüksek düzeyde

katıldıklarını ifade etmişlerdir. Bunun da, meslek mensuplarının çevre muhasebesine yönelik algılarının yüksek düzeyde olduğunu ve yine meslek mensuplarının çevre muhasebesini önemsediğini ve uygulanmasının gerekli olduğunu düşündüklerini ortaya koymuşlardır183.

182 Otlu ve Kaya, ss. 43-56. 183 Kırlıoğlu ve Can, ss. 60-68.

3.2. ARAŞTIRMA

Çalışmamızın teori kısmında detaylandırılan kavramların somut bir şekilde ifade edilerek ortaya konulması doğrultusunda Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmeler (KOBİ)’e yönelik olarak yapılan araştırma ile ilgili bilgiler ve bulgular çalışmamızın bu kısmında ifade edilecektir.

3.2.1. Araştırmanın Amacı

Araştırmanın temel amacı, yöneticilerin sahip oldukları kişisel değerlerinin çevre muhasebesine yönelik tutumlarına olan etkisini ortaya koymaktır. Bu temel amaç etrafında yöneticilerin kişisel değerlerinin nelerden oluştuğunu ve çevre muhasebesine yönelik tutumlarını ortaya koymak da ulaşılacak hedefler arasındadır. Araştırmanın çözüm aradığı sorular şu şekilde ifade edilebilir:

- Yöneticilerin kişisel değerinin ifade edilmesinde kullanılabilecek değişkenler neler olabilir? (Faktör analizi neticesinde belirlenmiştir.)

- Yöneticilerin çevre muhasebesine yönelik tutumlarının ortaya konulmasında kullanılabilecek değişkenler neler olabilir? (Faktör analizi neticesinde belirlenmiştir.)

- Yöneticilerin sahip olduğu kişisel değer unsurları ile çevre muhasebesine yönelik tutumlarını ifade eden boyutlar arasında ilişki var mıdır?

(Korelasyon analizi neticesinde belirlenmiştir.)

- Yöneticilerin çevre muhasebesine yönelik tutumlarını ifade eden boyutlar arasında bir ilişki var mıdır? (Korelasyon analizi neticesinde belirlenmiştir.) - Yöneticilerin sahip olduğu kişisel değerlerinin çevre muhasebesine yönelik

tutumlarına etkisi nedir? (Regresyon analizi neticesinde belirlenmiştir.) - Demografik özelliklere göre yöneticilerin çevre muhasebesine yönelik

tutumları farklılık göstermekte midir? (t-testi ve Anova analizleri sonucu belirlenmiştir.)

- Yöneticinin işletmedeki pozisyonuna göre çevre muhasebesine yönelik tutumları farklılık göstermekte midir? (t-testi analizi sonucu belirlenmiştir.)

3.2.2. Araştırmanın Önemi