• Sonuç bulunamadı

2. KURAMSAL ÇERÇEVE

2.1. KiĢilik Kavramı ve Tanımı

2.1.1. KiĢiliğin OluĢumunu Etkileyen Faktörler

Psikolojideki bazı kuramlara göre kiĢiliğin geliĢimi kalıtımsal faktörlerin yanısıra aile, eğitim ve sosyal çevre gibi faktörlerin etkileĢimi ile de Ģekillenebilmektedir (Türküm, 2004). Girgin (2007), kiĢiliğin karmaĢık bir olgu olduğunu ve onu oluĢturan unsurların da tabii olarak çok boyutlu olacağını belirtmektedir. Bu nedenle karmaĢık bir olgu olan kiĢilik bireylerin psikolojik, sosyal ve biyolojik bileĢkelerini incelemeyi gerekli kılmaktadır (Eren, 2006).

Devrim Günel (2010), kiĢiliği belirleyen faktörler üzerinde detaylı araĢtırmalar yapılmasına karĢın, bir bireyin kiĢiliğini belirleyen faktörlerin tümünü ortaya koyabilmenin, konunun psikolojik ve kalıtsal yönü ile mümkün olmadığını belirtmektedir. KiĢiliğin oluĢumunu etkileyen faktörlere yönelik olarak farklı görüĢler olmasına rağmen, üzerinde görüĢ birliği sağlanan faktörler olduğunu belirtmek mümkündür. Bu bakımdan araĢtırmada, kiĢiliğin oluĢumunu etkileyen faktörler olarak kalıtımsal ve bedensel yapı faktörleri ile aile, kültür, coğrafi ve fiziki faktörler gibi kiĢiliği etkileyebilecek çevresel faktörler üzerinde durulacaktır.

2.1.1.1. KiĢiliğin OluĢumunu Etkileyen Kalıtımsal ve Bedensel Yapı Faktörleri

KiĢilik psikolojisi alanında yapılan çalıĢmalardan elde edilen en önemli bulgulardan biri, bireyin sahip olduğu ayırt edici özelliklerin bir kısmının kalıtımsal olarak açıklanabilmesi ve kalıtımsal faktörlerin kiĢilik geliĢiminde önemli bir rol üstlenmesidir (Borkenau, Riemann, Angleitner & Spinath, 2001; Penke, Denissen & Miller, 2007). Alanyazında kalıtımın kiĢilik üzerindeki etkisini belirlemeye yönelik olarak yapılan çalıĢmaların, aile, ikizler ve evlat edinme gibi baĢlıklar altında toplandığı gözlenmektedir.

Birbirinden ayrı yerlerde yetiĢen ikizlere yönelik yapılan araĢtırmada kalıtımın kiĢiliği belirli ölçülerde etkilediği saptanmıĢtır. Yine benzer çalıĢmalarda, kiĢilik özelliklerinin yaklaĢık olarak %50-55’inin kalıtsal olabileceği vurgulanmıĢtır (Hellriegel & Slocum, 2011). Teksas’ taki evlat edinen 300 aile örnekleminde Loehlin, Willerman & Horn (1982) tarafından gerçekleĢtirilen araĢtırmada, evlat edinilen çocukların biyolojik çocuklara göre daha dıĢadönük kiĢilik özelliğine sahip oldukları saptanmıĢtır. Bu bakımdan, dıĢadönüklük özelliği için, evlat edinilmiĢ çocukların kiĢilik sonuçları, biyolojik annelerinin kiĢilik

sonuçlarıyla karĢılaĢtırıldığında, benzerlik düzeyinin düĢük olsa da anlamlı olduğu bulgulanmıĢtır. Loehlin, McCrae, Costa & John (1998) tarafından ikizler özelinde gerçekleĢtirilen çalıĢmada, beĢ faktör kiĢilik boyutlarının önemli bir bölümünün kalıtımsal olarak açıklanabileceği, buna karĢın çevrenin bu boyutlar üzerindeki rolünün nispeten daha az olduğu saptanmıĢtır. Luthans (2011)’ a göre kiĢiliğin oluĢumunda etkili olan faktörlerden biri de beyindir; genler beyin fonksiyonlarını etkiler. Bu durum, bireyin çevresi ile nasıl etkileĢimde bulunacağını ve böylece kiĢiliğini de etkileyecektir. Diğer bir taraftan yazara göre kiĢiliği etkileyen bir baĢka faktör ise fiziksel görünümdür. Bireylerin boy, kilo, yüz hattı, ten rengi vb. gibi fiziksel özelliklerine göre çevrenin verdiği tepki farklılık gösterebilmektedir. Örneğin, çok uzun boylu bir iĢgörenin diğerlerinde oluĢturduğu etki ile çok kısa boylu bir iĢgörenin diğer insanlarda oluĢturduğu etki birbirinden farklı olacaktır. Çevrenin söz konusu fiziksel özelliklere verdiği tepki kiĢilik üzerinde belirleyici olabilmektedir.

Yapılan çalıĢmalar kiĢiliğin oluĢumu üzerinde kalıtımın önemli bir etkisi olduğunu destekler nitelikte olsa da, bireylerin kiĢiliğinin geliĢiminde çevre mi etkendir yoksa kalıtım mı etkendir sorusuna yönelik olarak tartıĢmaların devam ettiği gözlenmektedir.

Schermerhorn, Hunt & Osborn (2002)’a göre, kalıtımsal faktörler bireyin kiĢilik özelliklerinin geliĢimi ile ilgili sınırları belirlerken, çevre faktörü de bu sınırlar içerisinde kiĢilik geliĢiminin nasıl gerçekleĢeceğini belirlemektedir. Örneğin bir kiĢi, otoriterliğe daha eğilimli doğabilir ve bu eğilimin otoriter bir çevrede güçlendirilmesi gerekmektedir. Kalıtımsal faktörler, bireyin fiziksel özelliklerine etki etmektedir, ancak toplumsal iliĢkilerde bireyin kendini ifade ederek davranıĢlarını yönlendirmesi bakımından tercih ettiği tutumlarda aile faktörü, sosyal ve kültürel faktörlerin de etkili olduğu söylenebilir (Tekin, Turan, Özmen, Turhan ve Kökçü, 2012).

Alanyazında kiĢilik, bireyin baĢkaları ile etkileĢiminin bir sonucu olarak da değerlendirilmiĢtir. Genel bir ifade ile kiĢiliğin kalıtım ve çevre arasındaki etkileĢimin bir ürünü olduğu (SarıtaĢ, 1997; Schermerhorn et al., 2002; Triandis & Suh, 2002) ifade edilse de kiĢilik üzerinde sosyal çevrenin etkisinin fiziksel çevre etkisine göre daha baskın olduğu kabul edilmektedir (SarıtaĢ, 1997). ÇalıĢmada, kiĢiliğin oluĢumunu etkileyen çevresel faktörler, aile faktörü, kültürel faktörler,

sosyalleĢme süreci ve sosyal yapı faktörleri ve durumsal faktörler olarak irdelenmektedir.

2.1.1.2. Aile Faktörü

KiĢiliğin oluĢumunda önemli rol üstlenen etkenlerden birisi bireyin yetiĢtiği aile ortamı ve bireylerarası iliĢkilerdir (SarıtaĢ, 1997). Çevresel faktörlerin kiĢiliğin oluĢumu üzerindeki etkileri öncelikle aile ortamında gerçekleĢmektedir (Zel, 2001). Anne babanın tutum, değer, ilgi ve inançlarının ifadesi ile birlikte, bakım ve eğitim davranıĢları, çocuk ve aile arasındaki etkileĢimi oluĢturmaktadır. Bu davranıĢlar çocuğun davranıĢlarını biçimlendirmekte ve gelecekteki davranıĢları üzerinde etkili olmaktadır. Bu bakımdan anne baba çocuk iliĢkileri kiĢiliği belirleyen önemli bir faktör olarak değerlendirilmektedir (YeĢilyaprak, 1993).

Ebeveynler ile birlikte, kız ve erkek kardeĢler, geniĢ aile içinde dede, amca, teyze ve kuzenler de bireylerin kiĢilik oluĢumunu etkiler. Özellikle ebeveynlerin davranıĢları, çocuklar için ilk rol model olabilir, ebeveynlerin çocuklara yönelik ceza ya da ödüllendirme uygulamaları da kiĢiliğin oluĢumuna etki etmektedir. Ayrıca, ailenin büyüklüğü, sosyo-ekonomik düzeyi, ırkı, dini, eğitim düzeyi de bireysel farklılıklara yol açan önemli unsurlar arasındadır (Hellriegel & Slocum, 2011).

2.1.1.3. Kültürel Faktörler

Kültür, bir toplumda yaĢayan bireylerdeki davranıĢsal benzerlikleri belirlemeye yardımcı olmaktadır. Ancak, toplumdaki bireylerde davranıĢ farklılıkları da görülmektedir. Bazı toplumlar, diğerlerine göre birbirlerine daha çok benzerlik gösterse de, çoğu toplumlar homojen değildir. Örneğin batı kültürüne göre, insanlar genellikle zorlu iĢlerde iĢ etiği kurallarına uyar ve iĢe gitmeme isteği günah olarak değerlendirilir. Ancak bu değer, batı kültüründeki her bireyi aynı derecede etkilemeyebilir (Hellriegel & Slocum, 2011). Çevrenin ve toplumun kültürü bireylerin kiĢiliği üzerinde dolaylı bir etki oluĢturabilmektedir (Özsoy ve Yıldız, 2013). Ancak, birey üzerindeki kültürel etkiler aynı değerleri ve davranıĢ biçimlerini paylaĢmayan anne-babalar ve insanlar tarafından iletildiği için durağan değildir (Isır, 2006).

Bir toplum bireylerinin ortak yaĢantıları arasında ilk sırada yer alan çocuk yetiĢtirme tarzları, kiĢilik geliĢiminde önemli bir konudur (Ġlbars, 1987). Ebeveynleri tarafından benimsenen çocuklar, dıĢadönük, duygusal olarak dengeli, kendine özgüveni yüksek ve olumlu bir dünya görüĢüne sahip olacaktır. Bu durumun tersi olarak, ebeveynlerin, çocukları aĢağılaması, ihmal etmesi, Ģiddet uygulaması, onlara karĢı alaycı bir dil kullanması durumunda ise çocuk, kendine özgüveni olmayan, diğerlerine karĢı düĢmanca davranan, kararsız, olumsuz bir dünya görüĢüne sahip bir yetiĢkin haline gelecektir (Triandis & Suh, 2002). Kültür, bireyin ne olduğunu ve ne öğreneceğini önemli ölçüde etkilemektedir (Jain, 2005). KiĢilik, geniĢ ölçüde bir öğrenim ürünüdür. Bunda değerler sisteminin yani kültürün büyük payı vardır. Çünkü öğrenimin birçoğu da ilgili kültür tarafından sağlanmakta ve kontrol edilmektedir (Ġlbars, 1987).

2.1.1.4. SosyalleĢme süreci ve Sosyal Yapı Faktörleri

Bireyin iliĢkide olduğu diğer kiĢiler, gruplar ve özellikle organizasyonlar kiĢiliğin oluĢumunda etkili bir role sahiptir. Sosyal çevrenin bu sürekli etkisine sosyalleĢme süreci de denilebilir (Luthans, 2011). SosyalleĢme süreci içerisinde, belirli kalıtımsal yapı ile dünyaya gelen bireyin, toplum içerisinde rol üstlenmeye imkân tanıyan bazı değerler ve normlar oluĢturması ile kiĢilik Ģekillenebilmektedir (Demirci, Özler ve Girgin, 2007).

SosyalleĢme süreci, bir annenin bebeği ile arasındaki ilk temas ile baĢlar. Bebeklik döneminden sonra, baba, erkek ve kız kardeĢler, yakın akrabalar, aile dostları ile devam eden süreçte sosyal gruplar (yaĢıtlar, okul ve çalıĢma arkadaĢları) da önemli bir rol üstlenir (Luthans, 2011). Bireyin bu gruplar vasıtası ile elde ettiği deneyimler ve roller bireysel farklılıklara neden olan önemli faktörler arasındadır. Bireyin oyun arkadaĢları ve okul arkadaĢları yaĢamın erken dönemlerinde kiĢilik oluĢumunu güçlü bir Ģekilde etkilese de, sosyal grup deneyimleri yaĢamın daha sonraki dönemlerinde kiĢiliği etkilemeye devam edecektir. Bu bakımdan bir bireyin kiĢiliğinin doğru olarak değerlendirilebilmesi, bireyin Ģu an ya da geçmiĢte içinde yer almıĢ olduğu sosyal grupların bilinmesi durumunda anlamlı olacaktır (SarıtaĢ, 1997; Hellriegel & Slocum, 2011).

Toplumsal özelliklerin ve sosyal sınıfın da bireylerin kiĢiliğinin oluĢumunda bir rol üstlendiği belirtilmektedir. Her birey sosyal yapı içerisinde farklı imkânlara sahiptir ve bu imkânlar bireyi diğerlerinden ayıran farklılıkların

ortaya çıkmasına neden olur (Sarı, 2011). Üst sınıf içerisinde doğan çocuk ile alt sınıfa ait birey farklı davranıĢlar içerisinde bulunabilir. Örneğin üst sınıf içerisinde doğan çocuk sosyal statüsü yüksek bir meslek sahibi olmaya eğilim gösterebilir ve buna uygun davranıĢlar içerisinde bulunabilir (Soysal, 2008).

2.1.1.5. Durumsal Faktörler

Durumsal faktörler kiĢiliğin oluĢumunu önemli ölçüde etkilemektedir. Eylemler, durumlar tarafından belirlenmekte, kiĢilik de baskı ve kısıtlama getiren durumlara göre Ģekillenmektedir. Güç ve baĢarı ihtiyacı olan bir bireyin, bürokratik bir iĢ ortamında istihdam edilmesi durumunda, birey sinirli ve saldırgan davranabilecektir (Ranganayakulu, 2005). BaĢka bir taraftan, bir sınıf ortamında, bireyler aĢırı sevinçlerini ya da kiĢiliği ile ilgili diğer davranıĢlarını kontrol altına almaktadır. Ancak, bir spor etkinliğinde ise, zıplayan, tezahürat yapan ya da yüksek sesle hakemi eleĢtirenler olabilir (Schermerhorn et al., 2002). Buna göre durumsal faktörler, bireyin kiĢiliğinin genel olarak tutarlı olmasına rağmen bireyin bütün durumlarda aynı davranmadığını, farklı durumlarda değiĢen bir nitelik gösterebileceğini belirtmektedir (Luthans, 2011).

Sonuç olarak kiĢiliğin oluĢumunu sadece kalıtımsal faktörler değil, aile, sosyalleĢme süreci ve sosyal yapı, durumsal faktörler ve kültürel faktörlerin de yer aldığı çevresel faktörler de etkilemektedir. Bu bakımdan Kluckhohn ve Murray’in belirttiği gibi her birey genelde diğer insanlara benzer davranıĢlar gösterir. Ancak bazen hiç kimseye benzemeyen özgün bir davranıĢ biçimi gösterirken bazen de farklı davranıĢlar gösterebilir (Özkalp, 2004).