• Sonuç bulunamadı

Kentsel İdari Alan: Belediyeler tarafından yönetilen kasaba ve şehir alanlarına kentsel idari alan adı verilir (Özçağlar, 2005: 9).

Yerleşim Alanları: Yerleşmelerin üzerinde yer tuttuğu arazi parçalarına yerleşim alanı denir (Erten, 2007: 9).

Şehir: Bünyesinde barındırdığı insanların ihtiyaçlarını başka yerleşmelere muhtaç olmadan yerinde karşılayabilecek fonksiyonlara sahip, alt ve üst yapı bakımından gelişmiş, bugünkü koşullarda nüfusu 30.000 veya 50.000’in üzerindeki belediye örgütlü yerleşmelerdir (Özçağlar,2011: 93).

Kasaba: Şehirlerin alt basamağını oluşturan yerleşmeler olup köy ile şehir arasında köprü oluşturur. Fonksiyonları itibariyle şehirler kadar gelişmemiş, fakat köy yerleşmelerine oranla bir hayli gelişmiş yerleşmelerdir (Özçağlar, 1997: 8).

Kent: Günümüz Türkiye’sinde yaygın olarak şehir karşılığı kullanılan bir sözcük olmakla; geniş anlamda, belediye örgütlü yerleşmelerin tümünü (şehirleri, kasabaları ve kasabalaşamamış belediye teşkilatlı yerleşmeleri) kapsar (Özçağlar, 1997: 8).

Şehir Coğrafyası: şehir coğrafyası, şehir sahaları dâhilinde mevcut insan ile doğal ortam arasındaki karşılıklı ilişkilerle birlikte şehir yerleşmeleri ve kırsal alanlar arasındaki ilişkileri inceleyen coğrafyanın “yerleşme coğrafyası” dalının bir alt dalıdır (Kocadağlı, 2011: 90).

Şehirleşme: En basit anlamıyla, herhangi bir bölge ya da ülkede şehir sayısı ve şehirli nüfustaki artış olarak tanımlanır (Keleş, 2006: 23).

Şehirsel Fonksiyonlar: Bir yerleşmenin ortaya çıkışını, gelişmesini ve büyümesini sağlayan ve şehrin varlığını ve gelişmesini mümkün kılan, hayatiyeti için gerekli kaynakları sağlayan faaliyetler (Doğanay, 1983, Tümertekin, 1973).

Arazi Kullanımı: Arazi kullanımı, arazinin hâlihazır kullanma tespiti, değer bakımından sınıflandırılması ve kullanma tarzının planlanmasıdır (Gözenç, 1980: 37).

Sit: Şehri oluşturan binalarla her türlü yapının üzerinde yer aldığı araziye (jeomorfolojik birimlere) şehrin siti denir. “Sit”in güncel ve arkeolojik olmak üzere iki farklı anlamı bulunur. Mevcut durumda şehrin üzerinde yer aldığı arazinin tümü GÜNCEL SİT; şehrin içindeki korumaya alınan kültürel, tarihi, arkeolojik değeri olan alanlar ise ARKEOLOJİK SİT olarak tanımlanır (Özçağlar,2014: 2).

Situasyon: Durum, vaziyet, mevkii anlamına gelen “situation” sözcüğü, kavramsal olarak yerleşmelerin çevresiyle olan ulaşım ağını, idari yönden konumunu ve etki alanlarını; sağlık, eğitim, pazarlama, ticaret vb. yönünden etkilediği veya etkilendiği alanları belirtir (Özçağlar,2014: 2).

Mücavir Alan: 3194 sayılı İmar Kanunu 5. maddesinde, imar mevzuatı bakımından belediyelerin kontrol ve mesuliyeti altına verilmiş olan alanlar olarak tanımlanmıştır. Mücavir alanın belediye sınırlarına bitişik olması gerekmez, bu alan köyleri de ihtiva edebilir. Şehirleşme sürecinde özellikle plansız yapılaşmanın önüne geçmek adına mücavir alanlar önemlidir.

Hâlihazır Harita: İçinde bulunulan durumu gösteren haritalardır. Nirengi, RS noktaları, poligon noktaları, binalar, binaların kat adetleri, yollar, kaldırımlar, sokaklar, yol ve sokak dışında kalan yerlere ait yükseklik eğrileri, ağaçlar, elektrik direkleri, ada ve parsel sınırları, numaraları vb. her şeyin gösterildiği haritalardır. Hâlihazır haritalar 1/ 2500 ve daha büyük ölçekli “Harita ve Planların Yönetmeliği” esasına göre 1/1000 veya 1/2000 ölçekli haritalardır. Daha genel ifade ile belediyelerce veya (İlbank) (eski adıyla İller Bankası) tarafından hazırlanan büyük ölçekli haritalardır.

Nazım İmar Planı: Onaylı hȃ lihazır haritalar üzerine varsa kadastral durumu işlenmiş olan, varsa bölge ve çevre düzeni planlarına uygun olarak hazırlanan ve arazi parçalarının genel kullanılış biçimlerini, başlıca bölge tiplerini, bölgelerin gelecekteki nüfus yoğunluklarını, gerektiğinde yapı yoğunluğunu, çeşitli yerleşme alanlarının gelişme yön ve büyüklükleri ile ilkelerini, ulaşım sistemlerini ve problemlerinin çözümü gibi hususları göstermek ve uygulama imar planlarının hazırlanmasına esas olmak üzere 1/ 2000 veya 1/ 5000 ölçekte düzenlenen, detaylı bir raporla açıklanan ve raporu ile bir bütün olan plandır (3194 sayılı İmar Kanunu 5. maddesi).

İmar Planı: İmar uygulaması yapılan yerin yapı adalarını, bunların yoğunluk ve düzenini, yolları ve uygulamaya esas olacak diğer bilgileri ayrıntılarıyla gösteren üzerine kadastral durumu da işlenmiş olan plana denir.

2. TURHAL ŞEHRİNİ ETKİLEYEN FİZİKİ COĞRAFYA FAKTÖRLERİ

Türkiye’de yerleşmelerin kuruluşu ve dağılışında fiziki coğrafya koşulları belirleyicidir. Özellikle şehir yerleşmelerinin ulaşım güzergâhlarında, su kaynakları çevresinde, verimli ovalarda, Pliyosen ve Pliyo-Kuvaterner yaşlı platolar ve bunların yarılmasıyla oluşan yamaçlarda yaygınlık göstermesi bunu doğrular niteliktedir. Yani fiziki coğrafya koşullarının uygunluğu, şehir yerleşmelerinin dağılışını önemli ölçüde etkiler. Koşulların uygun olmadığı alanlar, şehirlerin büyümesine imkân vermez ya da şehirlerin yer değiştirmelerine neden olur. Ülkemizde bunun en güzel örneklerini morfolojik konumun büyümeye elverişsiz olması nedeniyle Gümüşhane, Eğridir, Artvin, ve Palu örneklerinde görmek mümkündür. Bunun yanında Türkiye’nin aktif deprem kuşağı içerisinde yer alması ve şehirlerin bu kuşaklar üzerinde gelişmeleri, Erzincan örneğinde olduğu gibi şehirlerin yer değiştirmelerine neden olmuştur (Bilgin, 1989: 36; Özdemir, 1996: 210-211). Araştırma alanının da Kuzey Anadolu Fay Kuşağı üzerinde tektonik kökenli, alüvyal dolgulu bir ova üzerinde kurulup gelişmesi şehrin geleceği açısından önemli bir sıkıntı oluşturur. Çünkü şehirlerin devamını, fonksiyonel sürekliliğini ya da sürdürülebilirliğini sağlayan en önemli faktör coğrafi çevre faktörleridir (Tuncel, 1977: 93). Ulaşım açısından elverişsiz olması, gelişimini devam ettirecek yeterli arazi büyüklüğünün olmaması, uygun iklim ve zemin şartlarının olmaması gibi nedenlerle şehirlerin gelişimi durur ve bu şehirler zamanla yok olabilir.

Turhal, fiziki coğrafya şartlarının kontrolü altında gelişiyor. Jeolojik ve jeomorfolojik faktörler ile hidrografik özellikler şehrin kuruluş ve gelişimini doğrudan etkilemiş. Şehrin kuruluş yerinin seçiminde etkili olan faktör, jeomorfolojik birimlerdir. Jeolojik özellikler, şehrin gelişimi ve devamlılığı açısından çok önemlidir. Ancak jeolojik özellikleri dikkate alınmadan şehir büyümüş ve günümüze ulaşmış. Hidrografik özellikler bakımından zengin bir potansiyele sahip olan Turhal’da Yeşilırmak, kuzey- güney yönünde uzar. Bu yönüyle şehir estetiğini önemli ölçüde etkileyerek Turhal’ın şehirsel kimliğine damga vurur. Yeşilırmak, şehrin sulama problemini ortadan kaldıran ve tarım potansiyeli üzerinde önemli etkileri bulunan bir faktördür. Bunun yanında taşkın problemiyle şehrin sosyal ve ekonomik hayatını önemli ölçüde etkiler. Şehrin gelişimine etki eden diğer doğal çevre faktörleri ise iklim, toprak ve bitki örtüsüdür.