• Sonuç bulunamadı

KATILIM BANKALARI İLE KLASİK BANKALARIN MUHASEBE UYGULAMALARI YÖNÜYLE KARŞILAŞTIRILMAS

KATILIM BANKALARININ FAALİYETLERİ VE KLASİK BANKALAR İLE KARŞILAŞTIRILMAS

FAALİYETLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ

2.7. KATILIM BANKALARI İLE KLASİK BANKALARIN MUHASEBE UYGULAMALARI YÖNÜYLE KARŞILAŞTIRILMAS

Katılım bankaları ile klasik bankaların muhasebe uygulamaları yönünden benzerlikleri ve farklılıkları aşağıdaki tabloda ifade edilmiştir.

NİTELİK KATILIM BANKALARI KLASİK BANKALAR

Tekdüzen Hesap Planı166

— Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu tarafından 29.11.2004 tarih ve 25655 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren “Tekdüzen Hesap Planı ve İzahnamesi Hakkında Tebliğ”, 26.01.2007 tarih ve 26415 sayılı Resmi

Gazete’de aynı isimle

yayınlanan tebliğ ile yürürlükten kaldırılmıştır. Bu tebliğin amacı; tüm katılım bankaları için muhasebeleştirme ve finansal raporlama açısından tek düzeni

— Klasik bankalar, 22.06.2002 tarihli ve 24793 mükerrer sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan “Tekdüzen Hesap Planı ve İzah namesi Hakkında Tebliğ” hükümlerine tabi iken BDDK tarafından 26.01.2007 tarih ve 26415 sayılı Resmi Gazete’de aynı isimle yayınlanan tebliğ ile önceki tebliğ yürürlükten kaldırılmıştır.

— Bu tebliğin amacı bakımından tek farklılık; tebliğ metninde “katılım bankaları” ifadesi yerine

164 “Türkiye Katılım Bankaları Birliği Statüsü”, 28 Şubat 2006 Tarihli Resmi Gazete Sayı:26084,

m.3

sağlama, tek tip bilanço ve gelir tablosunun doğrudan elde edilmesi, denetim ve gözetim için gerekli olan bilgilerin doğrulanabilir ve denetlenebilir bir şekilde doğrudan ve sağlıklı olarak elde edilmesi, ekonominin izlenmesi ve yönlendirilmesi için yetkili mercilerin ihtiyaç duyduğu bilgilerle, diğer istatistiki bilgilere doğrudan ulaşılması, finansal analiz, risk analizi, verimlilik analizi gibi çeşitli analiz ve yorumlar için ihtiyaç duyulan bilgilerin standart bir şekilde elde edilmesini sağlamaktır.

“bankalar” ifadesinin kullanılmış olmasıdır.

— Tekdüzen hesap planının içeriği bakımından farklılık; işleyiş prensiplerindeki farklılığın bir sonucu olarak ifade edilebilir. Katılım bankaları için kar payı ve kar payı dışındaki gelir ve giderler ayrımı yapılırken, geleneksel bankalar için faiz ve faiz dışı gelir ve giderler ayrımı yapılmıştır.

Finansal Raporlar ve

Denetim Şartı

— 1 Kasım 2005 Tarih ve 25983

mükerrer Sayılı Resmi

Gazete’de yayınlanan,

Bankacılık Kanunu’nun 37. maddesine göre; “Bankalar, kuruluş birliklerinin ve Türkiye

Muhasebe Standartları

Kurulunun görüşü alınmak suretiyle Kurul tarafından uluslar arası standartlar esas alınarak belirlenecek usul ve esaslara

uygun olarak muhasebe

sistemlerinde tek düzeni uygulamak; tüm işlemlerini

— Finansal raporlar ve Denetim ile ilgili katılım bankalarınca ifade edilen hükümlerin aynısı klasik bankalarda da geçerlidir.

gerçek mahiyetlerine uygun surette muhasebeleştirmek; finansal raporlarını bilgi edinme ihtiyacını karşılayabilecek biçim ve içerikte, anlaşılır, güvenilir ve karşılaştırılabilir, denetime, analize ve yorumlamaya elverişli, zamanında ve doğru şekilde düzenlemek zorundadır.” —Bankalar, kanuni ve yardımcı defter ve kayıtlarını, şubeleri, yurt içi ve yurt dışındaki muhabirleri ile hesap mutabakatı sağlamadan bilançolarını kapatamazlar.”

— Aynı kanunun 39.

maddesinde; “Bankaların genel kurullarına sunacağı yıllık finansal raporların bağımsız

denetim kuruluşlarınca

onaylaması şarttır.” ifadesi yer almaktadır. Fon Toplama Yöntemlerind eki Çeşitlilik ve Benzerlikler

— Katılım bankalarının fon toplama usul ve esasları

bankacılık kanunu ile

düzenlenmiştir. Buna göre katılım bankaları özel cari hesap ve katılma hesapları olarak iki şekilde fon toplayabilirler. — Katılım bankalarının fon

—Klasik bankacılıkta mevduatlar iki hesapta toplanmaktadır. Bunlar; vadeli mevduat hesabı ve vadesiz mevduat hesabıdır. — Katılım bankalarının faizsiz esasa, klasik bankaların faizli esasa dayanması, fon toplama yöntemlerindeki isimlerin farklı

toplama yöntemlerinden olan özel cari hesaplar, klasik bankacılıktaki vadesiz mevduat hesabına benzemektedir. Katılım bankalarındaki diğer bir fon toplama yöntemi ise, klasik bankacılıktaki vadeli mevduat hesabına benzeyen katılım hesaplarıdır.

olmasına neden olmuştur.

Muhasebe Kayıtlarında

Sürat167

— Kar payının hesaplanması ve K/Z durumunun ortaya konması, daha etkin ve seri defter tutma ihtiyacını ortaya koymaktadır.

— Faizin en büyük avantajı pratik ve külfetsiz hesaplamaya imkan vermesidir. Alacak ve Borçların Reeskontu Açısından — V.U.K’nun 281 ve 285. maddelerine göre alacak ve borç senetlerini reeskonta tabi tutmak, bankalar için zorunlu kılınmıştır. — Katılım bankaları bu maddeler gereği alacak ve

borçlar için reeskont

uygulamaktadırlar.

— Katılım bankacılığında olduğu gibi klasik bankalar da V.U.K.’nun 281 ve 285. maddelerine göre senetli, senetsiz alacak ve borçlarını reeskonta tabi tutmak zorundadırlar.

— 5411 sayılı Bankacılık Kanunu’nun 53. maddesi gereğince; “Bankalar, krediler ve diğer alacaklarla ilgili olarak, doğmuş veya doğması muhtemel zararların karşılanması ve bunlar dışında kalan varlıkların değer azalışları için yeterli düzeyde

— 5411 sayılı Bankacılık Kanunu’nun 53. maddesi klasik bankalar için de geçerlidir. Karşılıklar ve teminatlar açısından katılım bankalarıyla bir farklılık yoktur.

167

Karşılık ve Teminatlar Açısından

karşılık ayrılmasına, aktiflerin kalitesine ve sınıflandırılmasına, garantilerin ve teminatların alınmasına, bunların değerinin ve güvenirliliğinin ölçülmesine, takibe alınan kredilerin izlenmesine ve vadesi dolmuş kredilerin geri ödenmesine ilişkin politikaları oluşturmak ve uygulamak, bunları düzenli olarak gözden geçirmek, tüm bu hususları icra edebilecek gerekli yapıları tesis etmek ve işletmek zorundadır. Bu fıkra hükmünün uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar kurulca belirlenir.” — Bu madde uyarınca krediler ve diğer alacaklarla ilgili olarak ayrılan özel karşılıkların tamamı, ayrıldıkları yılda kurumlar vergisi matrahının tespitinde gider olarak kabul edilir.”

Ticari Defterlerin Muhafaza Edilmesi Açısından — 5411 sayılı Bankacılık Kanunu’nun 42. maddesine göre; “Alınan yazılar ve faaliyetler ile ilgili belgelerin asılları veya

bunun mümkün olmadığı

hallerde sıhhatlerinden şüpheye mahal vermeyecek kopyaları ve yazılan yazıların makine ile alınmış, tarih ve numara sırası

— Klasik bankaların ticari defterlerini mikrofilm şeklinde muhafaza etmeleri 5411 sayılı bankacılık kanunu öncesinde mümkün değilken, adı geçen kanunun yürürlüğe girmesi ile mümkün hale gelmiştir. Ticari

defterlerin muhafazası

verilerek düzenlenecek suretleri, usulleri çerçevesinde ilgili banka nezdinde on yıl süreyle saklanır. Bu belgelerin mikro film, mikrofiş şeklinde veya elektronik, manyetik veya benzeri ortamlarda saklanmaları mümkündür. Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar kurulca belirlenir” ifadesi yer almaktadır.

katılım bankaları arasında herhangi bir farklılık kalmamıştır.168

KDV