• Sonuç bulunamadı

1. ULUSLARARASI POLİTİK EKONOMİ

1.5. Realist Açıdan Uluslararası Politik Ekonomiye İlişkin Bazı Öneml

1.5.6. Küresel Terör ve Uluslararası Suç

Devletler, uluslararası örgütler, sivil toplum kuruluşları ve çokuluslu şirketlerle ilgili olarak realizm ağırlıklı bu unsurlara yaklaşım tarzı ele alınmıştır. Kuşkusuz yaklaşılan kurama göre farklı sonuçlar elde edilmiştir. Ayrıca bunların önemli bir kısmı küreselleşme konusuyla da ilgili görülmüştür. Diğer yandan son yıllarda etkinlikleri dikkate değer başka unsurlarda ortaya çıkmıştır. Bunlar küresel terör örgütleriyle uluslararası suç örgütleridir.

340 Richard Baldwin, “A Domino Theory of Regionalism”, Working Paper No: 4465, 1993, the

Ulusal terör örgütlerini küresel terörden ayıran iki fark, yeni devlet kurma veya var olan egemenin yerine geçme ile devletlerin birbirlerine karşı dış politika aracı olarak kullanılabilmeleridir.341 Küresel terör örgütleriyse kimliklerini kendileri edinmiş ve bunu devletlere bir şekilde tanıtmış, ayrıca eylemleriyle uluslararası politikaların belirlenmesinde rol almıştır.342 Küresel olsun veya olmasın, terör örgütlerinin en önemli etkilerinden birisi de alışveriş, turizm, ulaşım gibi alanlarda toplum üstünde yönlendirici olup ülkelerin ekonomilerini, böylelikle de uluslararası ticareti etkilemesidir.343 Terörle ortaya çıkan güvensizliğin doğrudan ticareti etkileyebileceği gibi, alınan güvenlik önlemleriyle ticaretin maliyetinin artması ve ticarete konu malların zarar görmesi de olasıdır.344 Ticarete dönük bu etkiler, bir başka açıdan vergiden elde edilen gelirin azalması, istihdamın düşmesi, yatırımların azalması, doğrudan dış yatırımların başka yerlere kayması, eğitim ve sağlık gibi alanlara sağlanabilecek bütçenin savunma sanayine kaydırılması şeklinde de yorumlanmaya uygundur.

Uluslararası suç örgütleri de yazında aktörlüğü tartışmalı olan, insan, uyuşturucu, silah kaçakçılığı gibi etkinlikleri yürüten, farklı ülkelerde örgütlenmiş unsurlardır.345 Bu oluşumların ulusal veya küresel terör örgütleriyle ilişkilerine dönük farklı çalışmalar ve tespitler bulunmuştur. Örneğin edinilen gelirin bir kısmının, bir bölgede egemen olan terör örgütüne aktarılabileceği (haraç) konusu dikkate alındığında veya bir terör örgütünün tıpkı bir suç örgütü gibi finans kaynağı oluşturduğu düşünüldüğünde, gri bir çizginin olduğu anlaşılmıştır. Devletlerin ulusal güvenliklerine dönük politik bir sorun oluşturan uluslararası suç örgütleri, 1990’lı yılların başından itibaren teknolojinin getirdiği olanaklardan yararlanarak gizlenmeyi ve eylemlerini sürdürebilmeyi ve ayrıca düşünülenin aksine, yalnızca üyelerini değil, kimi zaman bir toplumun önemli bir kısmını da yönlendirmeyi veya kullanmayı

341 Davut Ateş, a.g.e., s. 137. 342 Davut Ateş, a.g.e., ss. 137-138.

343 Burcu Selin Yılmaz - Özgür Devrim Yılmaz, “Terörizm ve Terörizmin Hedefi Olarak Turizm

Endüstrisi”, Elektronik Sosyal Bilimler Dergisi, Cilt: 4, Sayı: 13, 2005, s. 43.

344 Şennur Sezgin - Selami Sezgin, “Ortadoğu Ülkelerinde Ticaret Hacmi ve Terör İlişkisi”, Optimum

Ekonomi ve Yönetim Bilimleri Dergisi, Cilt: 5, Sayı: 2, 2018, ss. 206-207.

başarmıştır.346 Uluslararası suç örgütleri, devletler arasında bir iletişimin oluşturulmasına (uyuşturucu ve insan ticareti konusunda ABD’nin Kolombiya ve Meksika’yla işbirliğine gitmesi gibi) somut olarak katkı sağlamıştır.347

Realist anlayış, küresel terör ve uluslararası suç örgütlerini de birer uluslararası aktör olarak kabul etmemiştir. Buna neden olan durumsa, birer araç olarak görülmeleri ve buna bağlı olarak ya psikolojik savaş içinde kullanılmaları ya da maddi çıkarlarının olmasıdır. Küresel ve ulusal terör örgütlerini psikolojik savaşlarda kullanılan birer araç, uluslararası suç örgütlerini ise maddi çıkar kaynağı olarak yorumlamak olasıdır.

Terör örgütlerinin propagandasına, bağış ismi altında haraç toplamasına, üyelerine sığınma hakkı verilmesine, lojistik veya eğitim gibi olanaklar tanınmasına dönük eylemler bu doğrultuda realizmin bakış açısını doğrulamıştır. Örneğin Cemalettin Kaplan ve Fethullah Gülen isimli iki terör örgütü yöneticisinin ve örgütlerinin Almanya tarafından Türkiye zararına kullanıldıkları, Türkiye’de dinsel sorun oluşturulması için desteklendikleri farklı siyasi görüşlere sahip birçok devlet adamı ve gazeteci tarafından kamuoyuyla paylaşılmıştır. ASALA isimli bir diğer terör örgütüyle bağı olduğuna inanılan PKK terör örgütünün ise, Yunanistan, Güney Kıbrıs ve Ermenistan tarafından desteklendiği yönünde tespitler bulunmuştur.348 Bu noktada terör örgütlerinin bir araç olarak yorumlanması olağan karşılanmıştır. Yani bir diğer deyişle, terör örgütleri hedefteki devletin zayıflatılması, parçalanması gibi amaçlarla kullanılan araçlar olarak değerlendirilmeye uygun bulunmuştur.

Uluslararası suç örgütleri ise üç açıdan uluslararası aktör olamaz: Bunlardan birincisi önemli görevlerdeki kişilere verdikleri rüşvet, ikincisi önemli görevlerdeki kişilerle olan bağları ve üçüncüsü zayıf ekonomilerde tek çare gibi görünmeleridir. Örneğin Avrupa’ya giden uyuşturucunun başlıca noktalarından biri olarak kabul edilen Afganistan, 2016’da en çok rüşvet olayının yaşandığı ülkeler içinde sondan

346 Moisés Naím, “Mafia States”, https://www.foreignaffairs.com/articles/2012-04-20/mafia-states,

(20.07.2017)

347 Davut Ateş, a.g.e., s. 144.

sekizinci sırada (100 üstünden 15 puanla) tespit edilmiştir.349 Ayrıca devletin üst düzey isimlerinin yakınlarının doğrudan uyuşturucu trafiğiyle ilgilendiği de belirlenmiştir.350 Tayland’da ise Myanmar’dan (Burma) kaçan Müslümanların yasadışı yollarla Malezya’ya kaçırılması ayrı bir iş kolu gibi görünmüş351 ve diğer yandan aynı coğrafyada, Kamboçya’da, ailelerin öz çocuklarını para karşılığı suç örgütlerine sattıkları belirlenmiştir.352 Kolombiya’da ise çiftçilerin içinde bulundukları ekonomik koşullardan kurtulabilmek için kahve veya başka seçenekler yerine kokainin hammaddesi olan koka bitkisini ya da haşhaşı yetiştirdiği, bunun da kırsaldaki yaşamda ve uyuşturucu kartelleri açısından önem barındırdığı tespit edilmiştir.353