• Sonuç bulunamadı

I.XIX Şems Hatun Nukud Vakfı

III. Araştırmanın Kaynakları

II.I. I.XIX Şems Hatun Nukud Vakfı

Maraş’ta Şems Hatun Camii’nde müezzin olan Abdullah’ın başka diyarın sakini olup ve orayı vatan tutup, hizmeti tamamen terk etmiştir. Bundan başka Mehmed adlı kimse de ev, dükkânın nukudunu vazife ortaya çıkarmış vakfın malını yemiştir. Cuma müezzinliği namıyla vazife meydana getirip berat vermiş ve sonra maaş sahipleriyle birlikte vakfa haksızlık ettiği anlaşılınca hizmeri terk ederek, kaçmıştır. İki hizmetlinin görevi bırakması üzerine işlerine son verilmiş ve yerlerine iki akçe ile Hüseyin Halife Maraş naibi Mehmed Halife’nin arzıyla Muharrem 1146/Haziran- Temmuz 1733’te tayin edilmiştir (VAD.No: 1145, s.88).

II.I.II.Avarız ve Nukud Vakıfları

Kelime olarak arızanın çoğulu olan avarız, sonradan ortaya çıkan haller anlamına gelip; yangın, sel, hastalık, ölüm ve zaruret gibi meydana gelmesi istenmeyen hallerdir. Avarız, avarız-ı divaniye, tekâlif-i örfiye, ya da avarız akçesi, olağanüstü hallerde özellikle savaş sebebiyle tahsil edilen vergilerdi. Bu vergilerin halktan toplanması uygulamada eski önemi kaybetmesinin üzerine, bu amaçla kurulmuş olan

vakıf gelirlerinin de köy veya mahalle heyetlerinin kararı ile uygun yerlere harcama yapılması sağlanmıştır (Sak, 2005: 159-160).

Avarız vakıfları, köy ya da mahalle sakinlerinin beklenmedik ihtiyaçlarına harcanmak üzere kurulmuşlardır. Mahallede hastalık nedeniyle işi ve kazancı olmayanların, kimsesizlerin, dul ve yetimlerin bakımını üstlenmek ve sıkıntılarını gidermek gibi amaçlara hizmet eden vakıflardır (Kazıcı, 1985: 89). Bu çeşit vakıfların menşeini Hz. Peygambere dönemine kadar dayanır. Vatan ve din savunması için gerekecek donatım ve masraflarını karşılamak için kurulan avarız vakıflarının zamanla amaçları genişledi ve şehirlerdeki belediye hizmetleriyle, köy ve mahallelerdeki sosyal hizmetleri finanse eder duruma geldi (Akgündüz, 2002: 454).

Avarız vakıfları başlangıçta köy ve mahalle halkının ödemekte zorlandıkları “avarız vergisi” ve “kürekçi bedeli” ve diğer ihtiyaçlarına sarf edilmek üzere halkın bağışlarıyla kurulmuştur. Gayrimüslimlere de yardım eden avarız vakıflarına “avarız akçesi” ve “avarız sandığı” da denilmekte idi (Cengiz, 2009: 296). Çığcığı Mahallesi’nde avarız ve bedel-i nüzul için hayır sahiplerinin vakfeylediği nukudun mütevellisi olmayıp, lazım olmakla bir akçe ile Şeyh Yusuf’a Maraş naib Mehmed’in arzıyla Rebiülevvel 1154/Mayıs-Haziran 1741’de beratı gönderilmiştir (VAD.No: 1145, s.115).

Osmanlı Devleti’nde XVI. yüzyıl sonları ile XVII. yüzyılın başlarında ortaya çıkan avarız vakıfları belli bir mahalleye ait olurdu. Mahalle sakinlerinden maddi durumu iyi olan kimselerin hibe ettiği paralar, imam veya mütevellinin idaresine verilerek, belli bir faiz oranıyla borç olarak verilirdi. Avarız ödemeleri, vakfın sürekliliğinin güvence altına alınması bakımından daha uygun olan şekliyle, avarızı geri ödeyecek kimselere faizsiz veya düşük faizle borç verilmesi yoluyla değil, paranın temininin bağış yoluyla gerçekleştiriliyor olması dikkat çekmektedir (Faroqhi, 2000: 287). Söz konusu olan bu ihtiyaç fonu olan sandıkların varlığı 1876-1877 Osmanlı-Rus savaşına kadar devam etmiş, o tarihten itibaren devlet tarafından yönetilmiştir (Cengiz, 2009: 296).

Maraş’ta kurulan avarız ve nukud vakıflarındaki para, hem mahalle giderlerine sarf edilmiş, hem ihtiyacı olana verilip sorunu giderilmiştir. Bu vakıflar Maraş

mahallelerinde toplanan avarız, bedel-i nüzul, tekâlif gibi benzer türlerde vergilerin ödemelerinde gerekli paranın verilmesini sağlayan önemli bir sosyal hizmetti.

II.I.II.I. Akçe Koyunlu Mahallesi ve Buçukoğlu Cami’nin Avarız ve Nukud Vakfı

Akçe Koyunlu Mahallesi’nin ve bu mahallede yer alan Buçukoğlu Cami’nin ortak avarız ve nukud vakfı bulunmaktaydI.Vakfın hem mahalle ihtiyaçlarına hem de camiye sarf ediliyordu. Akçe Koyunlu Mahallesinde bulunan Buçukoğlu Cami’nin ve mahalle avarızına vakf olan nukudun mütevellisi olmayıp lazım olmakla bir akçe ile mütevelli Şeyh Hamza Cemaziyelahir 1137/Şubat-Mart 1725’te tayin edilmiştir (VAD.No: 1119, vr. 192b)

II.I.II.II. Çukur Oba Mahallesi Avarız ve Nukud Vakfı

Maraş’ta bulunan avarız vakıfları aynı zamanda para vakıflarıydı. Çukuroba Mahallesi’nde avarız vakfı olan nukudun mütevellisi İsmail’in oğlu Ebu Bekir beratsız olduğundan beratla Zilkade 1140/Haziran-Temmuz 1728’de tayin edilmiştir (VAD.No: 1139, vr. 159b).

II.I.II.III. Çığcığı Mahallesi Avarız ve Nukud Vakfı

Maraş’ta bulunan Çığcığı Mahallesi vakfının avarız vakfından hane ve avarız için para tahsis ediliyordu. Çığcığı Mahallesi’nde avarız ve bedel-i nüzul için hayır sahiplerinin vakfeylediği nukudun mütevellisi olmayıp, lazım olmakla bir akçe ile Şeyh Yusuf’a Maraş naib Mehmed’in arzıyla Rebiülevvel 1154/Mayıs-Haziran 1741’de beratı gönderilmiştir (VAD.No: 1145, s.115).

II.I.II.IV. Hoca Durdu Mahallesi Avarız ve Nukud Vakfı

Maraş’ta Hoca Durdu Mahallesi sakinlerinden olup mahallenin tekâlifine vakf olan nukud akçenin ve yine mahallenin Şesuvar-oğlu Köprüsü başından bulunan mescidinin vakfının mütevellisi olmayıp vakfın malı yendiğinden bir akçe ile Hacı Mehmed Ramazan 1138/Mayıs-Haziran 1726’da tayin edilmiştir (VAD.No: 1091, vr. 157a).

II.I.II.V. Restebaiye Mahallesi Avarız ve Nukud Vakfı

Maraş’ta Restebaiye Mahallesi’ndeki nukud vakfı örfi tekalif vergisinin ödenmesi amacıyla kurulmuştur. Vakfın geliri mahalle sakinlerinden Küçükçavuş-zade namıyla bilinen Hacı Osman adlı hayırseverin vakfettiği dükkânlardan karşılanmaktadır. Restabaiye Mahallesi sakinlerindenken bundan önce vakf eden Küçük Çavuş-zade demekle Hacı Osman üzerine vakf eylediği dükkânların bütün evladlarının bilgisi dâhilinde mütevelli tayin ettikleri Halil’in elinde beratı olmadığından dışardan İbrahim bir yolla kendi üzerine berat ettirip haksızlık etmiş ve bunun tespit edilmesi üzerine de görevine son verilmiştir. Tekrar esas hak sahibi olan Halil’e bir akçe ile Cemaziyelevvel 1146/Ekim-Kasım 1733’te Maraş naibi Ali el-Ömri’nin arzıyla merkezden beratı verilmiştir (VAD.No: 1145, s.90).

Restabaiye Mahallesi’nin vakfının idaresi ve tasarrufuna mütevelli ataması yapılmıştır. ancak atanan mütevellinin vakfın malını yemesi ve harap bir hâle getirmesinden dolayı mütevelli işten çıkarılmıştır. Bu durumun tekrar yaşanmaması için vakfa yeni bir mütevelli ile birlikte mütevelliyi denetleme yetkisine sahip olan nazır da görevlendirilmiştir. Maraş’ta Restebaiye Mahallesi’nin vakfı olan nukudun mütevellisi olmayıp Ali mütevelli arzıyla Cemaziyelahir 1132/Nisan-Mayıs 1720’de tayin edilmiştir (VAD.No: 1157, vr. 49a). Tekâlifine vakf olan nukudun mütevellisi Ali vakfın malının yemiş ve vakfın harap olmasına sebep olmuştur. Bu nedenle işten atılmış ve yerine Mehmed, nazırlığına da Hacı Ömer Cemaziyelevvel 1133/Şubat-Mart 1721’de atanmıştır (VAD.No: 1157, vr. 50a). Restebaiye avarızına vakf olan nukudun nazırı Ömer’in vefat etmesinden dolayı yerine bir akçe ile Ebu Bekir Şaban 1138/Nisan-Mayıs 1726’da tayin edilmiştir (VAD.No: 1091, vr. 157a).

Restebaiye Mahallesi tekâlifine vakf olan nukudun mütevellisi Mehmed’in üzerinden diğer Mehmed almış ve Şevval 1134/Temmuz-Ağustos 1722’de aldığı beratla göreve devam etmiştir (VAD.No: 1157, vr. 53a). Tekrar mütevellisi olan Mehmed’in işine son verilmiş bunun üzerine diğer Mehmed vazifeyi üzerine almış ve Ramazan 1135/Haziran-Temmuz 1723’te beratla vazifeye atanmıştır (VAD.No: 1157, vr. 54a). Görevi ele geçirmek için müdahaleler bitmemiştir. Tekâlif için vakf olan nukuda ücret almadan mütevelli olan Mehmed’in üzerinden diğer Mehmed ve Ebu Bekir işine karışmış ve bu durumun da anlaşılmasıyla, Mehmed eski beratıyla Zilhicce

1136/Ağustos-Eylül 1724’te göreve tayin edilmiştir (VAD.No: 1119, vr. 192a). Bir akçe ile mütevelli olan Mehmed’in vefat etmesi nedeniyle Mehmed’e Rebiülahir 1139/Kasım-Aralık 1726 berat verilmiştir (VAD.No: 1128, vr. 118). Ali’nin oğlu Mehmed’in vefat etmesi üzerine yerine Hacı Osman’ın oğlu Ebu Bekir Cemaziyelevvel 1139/Aralık-Ocak 1726-1727’de göreve getirilmiştir (VAD.No: 1128, vr. 119a). Göreve gelmesinden dört ay sonra Hacı Ebu Bekir vefat etmiş ve boş kalan vazifeye Ali Şevval 1139/Mayıs-Haziran 1727’de atanmıştır (VAD.No: 1128, vr. 119b). Ali’nin bir yıl sonra vefatı ile yerine Ebu Bekir Ramazan 1140/Nisan-Mayıs 1728’de tayin edilmiştir (VAD.No: 1139, vr. 159a).

Benzer Belgeler