• Sonuç bulunamadı

Ülkemizde ilköğretim süreci 1. sınıftan 8. sınıfa kadar olan dönemi içermekte ve sekiz yıllık bir zaman dilimini kapsamaktadır. İlköğretimde 1.2.3.4. ve 5. sınıflar 1.

kademe, 6.7. ve 8. sınıflar ise 2. kademe olarak adlandırılmaktadır. Bu sekiz yıllık

56 A.e., a.y.

57 Artut, a.g.e., s.107.

58 Pekmezci, a.g.m., s.37.

eğitim süreci tüm çocuklar için zorunludur. Bu nedenle 7-14 yaş arasındaki tüm çocuklar zorunlu eğitim çağındadır. 12-14 yaş arasındaki çocuklar, bu eğitimin 2.

kademesini oluşturmaktadır.

12-14 yaş aralığındaki çocuklar ergenlik döneminin başlangıcındadırlar.

Gençliğe adım atmanın bunalımlarını ve zorluklarını yaşayan çocuk, bu etkilerin davranış ve düşünüş sorunlarını ve bunun sonuçlarını doğal olarak okula ve eğitime de yansıtır. Ergenliğe bağlı olarak duygularında, düşüncelerinde, beklentilerinde, isteklerinde, davranışlarında değişiklikler görülmeye başlar. Bu değişiklikler ilgi alanlarını, zevklerini de etkiler, yönlendirir ve değiştirir.

Genel olarak okul öncesi dönemde okuma-yazma bilmeyen çocuk kendini ifade etme aracı olarak resmi kullanır ve bunu da severek, isteyerek yapar. Daha sonra ilkokula başlayan çocuk farklı bir çevre içine girer, okuma- yazma öğrenir, buna bağlı olarak da önceliklerinde değişim görülür. Tüm bu değişimlere, okula başlamanın etkilerine rağmen, ilköğretimin 1. basamağındaki çocuk, genel olarak resim yapma konusunda hevesli ve isteklidir, bundan da büyük zevk alır. Oysa ilköğretimin 2.

basamağında ki çocuk için durum biraz daha farklıdır. 2. kademeye geçen çocuğun, ergenliğe de adım atmanın etkileriyle istekleri farklılaşır. Çocuğun duyguları ile birlikte, resim yapmaya karşı olan yaklaşımlarında da değişiklik yaşanır ve resim yapma adına daha kısır bir dönem başlar. Bu nedenle resim-iş dersi programı hazırlanırken bu dönem çocuğunun özellikleri, istekleri , zevkleri dikkate alınarak hazırlanmalıdır.

11-12 yaşlarına kadar çocuğun doğal bir estetik iç tepkileri vardır. Bunun yansıması olarak da, daha içten daha hesapsız bir tutum içindedirler. Oysa bunun tam tersine, 2. kademede ergenliğe geçiş yapan çocuk resimlerinde daha akılcı uygulamalara yönelir.59

Bu dönemde çocuk, görsel gerçekçilik evresinde yer alır ve ayrıntılara önem verir, resimlerinde ayrıntıları yansıtmaya çalışır ki bu da görsel algı eğitimi sağlayan resim-iş dersinin, bu yaş çocukları için önemini arttırır.60 Fakat ne yazık ki ülkemizde

59 Read, Herbert, Sanat ve Toplum, çev. Selçuk Mülayim, Umran Yayınları, Sanat Dizisi:1, Ankara, Temmuz, 1981, s.122.

60 Türkan, Burçin, “İlköğretim Okulları Resim-İş Öğretim Programının Değerlendirilmesi”, Anadolu Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, c.9, sy. 1-2, Güz, 1999, ss.61-75, s.64.

bunun önemi yeterince kavranamamış ve haftada sadece bir ders saati (40 dk) ile kısıtlı kalmıştır. Resim-iş dersi için ayrılan süre diğer derslerle karşılaştırıldığında son derece yetersiz kaldığı görülmektedir.61 Oysa yaratma ortamına en çok ihtiyaç gereksinim duyan gençlerdir ve genç insanın doğal yapısında var olan enerji, yaratma eyleminin de dinamiğidir.62 Bu nedenle, var olan bu dinamik doğru kullanılmalı ve gençlerin bu dönemlerinde sanatsal faaliyetlerden yararlanılarak yaratıcılıkları ortaya çıkarılmalıdır.

Bu dönemde öğrencide, resim-iş dersine karşı isteksizlik ve başarısızlık görülmesine rağmen, özellikle 7. ve 8. sınıflarda estetik sezgi ve bilgiler yoğunlaşır ve soyut düşünmeye yönelim başlar.63 Resimlerde dinamik- kinetik etkiler, dramatik ve duygusal sahneler görülür, çevre ve doğadaki değişkenlikleri ifade yetileri güçlenir.64 Fakat yetişkin gibi çizme çabaları sonuç vermediğinde çalışmalarını beğenmeyebilir ama dışarıdan gelen eleştirilere de tahammül edemezler.65 Bu nedenle öğrencilere bu dönemlerinde daha hoşgörülü ve sabırla yaklaşılmalı, konular seçilirken de, duygusal durumlarına ve ilgi alanlarına uygun olanların seçimine dikkat edilmelidir.66 Bu dönemlerde çocuğun iyi resim yapmaktan çok sağlam bir kişilik kazanmaya ve sanat sevgisini edinmeye ihtiyacı vardır.67

İlköğretim 2. kademede 2006 yılına kadar uygulanan ve 2006 yılından sonra da sadece 7. ve 8. sınıflarda uygulanmasına devam eden, 2008’den sonra bu sınıflarda da kademeli olarak uygulamadan kalkacak olan resim-iş dersi programına göre, Milli Eğitim Bakanlığı’nca belirlenen resim-iş dersinin başlıca uygulama alanları şöyledir:

• İki boyutlu çalışmalar,

• Üç boyutlu çalışmalar

61 Kırışoğlu, Olcay, “İlkokullarda Dört Ayrı Program Tipinde Resim- İş Dersinin Konumu, Önemi, İşlevi”, Hacettepe Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, Türkiye’de İlköğretim Sempozyumu: 21-22 Mayıs 1992, sy. 8, ss. 199-208, s.199.

62 Aslıer, Mustafa, “İnsan Yapısı Dünyada Sanatın Yeri”, HÜGSF Ülke Kalkınmasında Sanatın Yeri:

Kalkınma Ve Sanat Sempozyumu, Güzel Sanatlar Fakültesi Yayınları: 11, 1991, ss. 9-13, s.13.

63 Sezer, a.g.e., s.7.

64 Artut, a.g.e., s.227.

65 A.e., a.y.

66 A.e., a.y.

67 Etike, a.g.e., s.238.

• Eser inceleme.68

Buna göre iki boyutlu çalışmalar; farklı malzemelerin kullanılarak yapıldığı çizgisel çalışmaları, pastel boya, guaj boya, sulu boya gibi malzemelerle yapılan renkli çalışmalar ve baskı çalışmalarını içerir.

Üç boyutlu çalışmalar; yoğrulabilen kil, kağıt hamuru, oyun hamuru, alçı, artık malzemeler vb. gereçlere şekil verilerek yapılan modelaj ve heykel çalışmaları ile çocuğun yaşına uygun park, bahçe, ev, oyuncak gibi tasarım çalışmalarından oluşur.

Eser İnceleme; Yine çocuğun yaşına ve çevre imkânlarına uygun olarak yerli ve yabancı sanatçılara ait eserlerin sınıfta çeşitli yöntemler kullanılarak, röprodüksiyonlar aracılığı ile yada, müze, sergi, geziler ve diğer sanat etkinlikleri ile tanıtılmasını içerir.

Görsel sanatlar olarak adı ve içeriği değiştirilen, kademeli olarak uygulamaya konulan görsel sanatlar öğretim programı ise, üç öğrenme alanı altında yapılandırılmıştır. Bu alanlar şöyledir:

1. Görsel sanatlarda biçimlendirme 2. Görsel sanatlar kültürü

3. Müze bilinci69

Görsel sanatlarda biçimlendirme öğrenme alanı; çizgi, biçim, doku, leke, yapı, mekan, renk gibi görsel sanatlar öğeleri ile denge, vurgu, ahenk, değişiklik, hareket, ritim, dereceleme, oran-orantı gibi sanatsal düzenleme ilkelerinin, farklı sanatsal etkinliklerle belirlenen yöntem ve tekniklerle, duyuşsal ve devinimsel kazanımlara yönelik uygulamaları içerir.70

Görsel sanatlar kültürü öğrenme alanında; estetik, sanat eleştirisi, sanat tarihi gibi disiplinlerin bütünleştirilmiş bir biçimde öğrenciye verilerek, sanat eserlerini çözümleyebilen, sanat eseri niteliği içerenle içermeyeni değerlendirip, ayırabilen,

68 İlköğretim Kurumları Resim- İş Dersi Öğretim Programı, a.g.e., s.10 vd.

69 Görsel Sanatlar Dersi Öğretim Programı: (1-8. Sınıflar), a.g.e., s.11.

70 A.e., a.y.

sanatçı ile zanaatçı farkını algılayabilen, bunların toplumdaki yerlerini ve önemini kavrayabilen çağdaş bireyler yetiştirilmesi hedeflenir.71

Müze bilinci öğrenme alanında ise; öğrenciler, görsel sanatların birbirinden farklı olan kültürel ve tarihsel kalıtını, topraklarımızın zengin arkeolojik yapısını, uygarlıklarını tanır ve bu değerlere sahip çıkma bilinci, müzelerin sunacağı zengin ve geniş olanaklarla verilir.72 Çünkü müzeler, ören yerleri, anıtlar, tarihi yapılar, galeriler çocukların yaparak, yaşayarak, duyuşsal, devinimsel, zihinsel, bilişsel ve sosyal gelişimine katkıda bulunabilecek, görselliği bol olan, aktif birer öğrenme ortamıdır.73 Bu nedenle de sanat eğitimi içerisinde kullanılması öğrenciye büyük kazanımlar sağlayacaktır.

Görsel sanatlar dersi programda yer alan bu öğrenim alanları öğrenciye, eski programlarda olduğu gibi çizgisel çalışmalar, renkli çalışmalar, iki boyutlu ve üç boyutlu çalışmalar gibi birbirinin tekrarı olan konular çerçevesinde değil, bu alanlarla ilgili olarak belirlen kazanımlara uygun farklı etkinliklerce verilmektedir. (Bkz. Ek: 4) Her iki program karşılaştırıldığında, eski programda yer alan ve ayrı alanlar olarak değerlendirilen iki ve üç boyutlu çalışmalara ait uygulama alanları, yeni programda “görsel sanatlarda biçimlendirme” öğrenme alanında birleştirilmiştir. Yine eski programda “eser inceleme” adı altında toplanmış olan sanat eleştirisi ve müze bilinci alanları, yeni programda ayrı birer öğrenme alanı olarak düzenlenmiştir. Bir diğer değişiklik olarak, yeni programda hedef ve davranışlar yerine, kazanımlara yer verilmiş, yapılan etkinliklerle belirlenmiş olan kazanımlar verilmeye çalışılmıştır. Eski programda “konular” olarak belirtilen çalışmalar “etkinlik” adı altında düzenlenmiştir.

Yeni programda müze bilincinin kazandırılmasına daha büyük yer verilmiş ve ayrı bir öğrenme alanı olarak saptanmıştır. Her iki programda da Atatürkçülük konuları programa dahil edilmiştir. Yeni programda, çalışmalara yönelik değerlendirmelerin de yine Milli Eğitim Bakanlığı tarafından hazırlanan programda yer alan çeşitli derecelendirme ölçekleri ile ve öğrencilerin sene boyunca hazırladıkları ürün

71 A.e., s.11 vd.

72 A.e., s.13.

73 A.e., s.12.

dosyalarına göre yapılması öngörülmüş ve değerlendirme konusunda daha ayrıntılı düzenlemeler yapılmıştır.

Yeni programda öğrencilerin, daha aktif olarak etkinliklerin içine çekilmeleri ve daha çok, buluş yolu ile yaparak yaşayarak öğrenmeleri sağlanmak istenmiştir.

2. İLKÖĞRETİMDE RESİM-İŞ ÖĞRETİMİNDE YAŞANAN SORUNLAR VE