• Sonuç bulunamadı

Anket Formuna Yazılı Görüş Bildiren Velilerin Beklentileri

3. SANAT EĞİTİMİNDE VELİNİN (ANNE- BABANIN) ROLÜ

1.3. Veri Toplama Aracı

1.1.4. Anket Formuna Yazılı Görüş Bildiren Velilerin Beklentileri

Bu bölümde, velilere dağıtılan anket formunun sonunda, velilerin ayrıca belirtmek istedikleri görüşler için ayrılan kısımda, yazılı görüş bildiren velilerin beklentileri yer almaktadır. 107 öğrenci velisinin yazılı olarak bildirdikleri düşünceler okunarak, çoğunlukla üzerinde durulan konular burada aktarılmaktadır.

Velilerin büyük çoğunluğu, resim-iş dersini yetenek ve ilgi gerektiren bir ders olarak görmektedir. Bu nedenle de, ilgisi olmayan çocukların fazla zorlanmaması gerektiğini, bu alanda yetenekli olan öğrencilerin tespit edilerek, onlarla daha yakından ve özel olarak ilgilenilmesi, gerekli yönlendirmelerin, velilerle ilişki kurarak yapılması gerektiği düşünülmektedir.

Üzerinde durulan bir diğer konu, resim-iş derslerinin notla değerlendirilmesidir.

Veliler, her öğrencinin görme, algılama kapasitelerinin farklı olduğunu, bu nedenle de kişisel becerilerin, yeteneklerin, notla değerlendirilmesinin, bu alanda yeteneği ve ilgisi olmayan çocukları olumsuz yönde etkilediğini düşünmektedirler. Veliler, diğer dersleri iyi olan öğrencilere, bu derslerden düşük not verilmemesi ve öğrencilerin notla korkutulmaması gerektiğini, aksi taktirde, zaten az olan ilginin iyice azalacağını, ve yaratıcılığa set çekeceğini, teşvik olması açısından, notların bu derslerde yüksek tutulması, hatta notla değerlendirme yapılmaması gerektiğini düşünmektedirler.

Velilerin anketteki önermelere vermiş oldukları yanıtlar olumlu olarak görülse de, buradan da anlaşılmaktadır ki resim-iş dersi velinin gözünde sadece rahatlatma amacı taşımaktadır.

Öğrenci velilerin üzerinde durdukları bir diğer konu, resim-iş dersinin öğrencileri teşvik edici olması ile ilgilidir. Veliler diğer derslerden yorulan beyinlerin resim-iş dersinde zorlanmadan, özgür bırakılarak, kendi istekleri doğrultusunda sevdirilerek, zevk almaları sağlanarak, dinlendirilmeleri ve deşarj edilmeleri gerektiğini aktarmaktadırlar. Bu bulgudan yola çıkarak velilerin sanat eğitiminden beklentilerinin sadece duyusal içerikli olduğu, sanat eğitiminin bilişsel ve kavramsal yönünün farkında olmadıkları ve bu anlamda bir beklentilerinin de olmadığı düşünülmektedir.

Velilerin ortak olarak üzerinde durdukları bir diğer konu, resim tekniklerinin öğretilmesi ile ilgilidir. Veliler, resim-iş derslerinde, farklı resim teknikleri üzerinde de durulmasını beklemektedirler. Bazı veliler, iyi öğretildiği taktirde her öğrencinin, güzel resim yapabileceğini vurgulamaktadırlar. Farklı çizim teknikleri, suluboya, yağlıboya seramik, ebru gibi sanatlarında, örneklerle desteklenerek öğretilmesi gerektiğini düşünmektedirler. Böylece çocuklarının, daha bilinçli çalışmalar yapabileceklerine inanmaktadırlar. Velilerin burada üzerinde durduğu güzel ve bilinçli resim yapma düşüncesinin altında, gerçekçi resimler yapma becerisi olduğu düşünülmektedir. Çünkü veliler genellikle çocuklarındaki resim yapma becerisini, gerçekçi resimler yapabilme ile orantılı olarak değerlendirmekte ve gerçekçi resimleri başarılı bulmaktadırlar.

Özel İnal Ertekin İ.Ö.O.’ndan bir veli düşüncelerini şöyle aktarmaktadır:

“Resim-iş’in ders anlayışıyla düşünülmemesi gerekir. Her çocuğun farklı yetenekleri

olabilir. Resim-iş geliştirilebilir, fakat yetenek gerektirir. O nedenle, not değerlendirmelerinin, bu anlayışla yapılmasını bekliyorum. Çocuklara danışılarak zorlayıcı değil de, zevk alınır hale getirilmesi gerekir. Resim, heykel atölyesinin ortam olarak (klasik müzik yayını olabilir) ve ekipmanın olarak (üç ayaklı sehpa, tuval) geliştirilmesi gerekir.”

Bir grup veli, resim-iş derslerinde, kendi kültürümüze ve diğer kültürlere ait bilgilerin verilmesi, onlara ait sanat etkinliklerinin tanıtılması, çocukların müzelere sergilere götürülerek, kültürlerinin sevdirilmesi gerektiğini söylemektedirler. Aynı zamanda slayt vb. teknolojik imkânlarla, görsel olarak çocuğa bu dersin verilmesi gerektiğini düşünmektedirler.

Bu olumlu görüşler yanında, olumsuz düşünceler de aktaran velilerde bulunmaktadır. Örneğin bazı veliler, resim-iş dersine ilgisi olmayan çocukların, bu derse girmemesi gerektiğini, onun yerine, başka dersler konması gerektiğini düşünmektedirler. Velilerin bu düşüncelerinin sebebinin, resim-iş dersinin çocuğa kazandırdıkları konusunda bilgilerinin yeterli olmamasından, mevcut sınav sistemi içinde bu dersin yer almayışından, sınav kaygısı nedeniylede, diğer derslere ağırlık verilmesi gerektiği anlayışından kaynaklandığı düşünülmektedir. Buna karşılık, resim-iş dersinin amacına uygun olarak resim-işlenmesi, gerçekten verimli olabilmesi, anket formunda belirtilen kazanımların (Bkz.EK.3) edinilebilmesi için, bir ders saatinin yeterli olmayacağını, bu nedenle de ders saatinin arttırılması gerektiğini, bu derse biraz daha önem verilmesi gerektiğini düşünen velilerde bulunmaktadır.

Bazı veliler tarafından da, resim-iş dersinin asıl amacının, güzel çalışmalar ortaya koymak değil de, tamamen çocukların psikolojilerine, ruh sağlığına yardımcı olmak, rahatlatmak, huzur vermek olduğu belirtilmiştir. Ergenlik döneminde olan 6.7.8.

sınıf öğrencilerinin bu dönemi sorunsuz olarak atlatmalarında, resim-iş dersinin etkili olabileceği vurgulanmıştır. Buna karşılık bazı veliler, eğitim sistemimizdeki OKS, sonrasında ÖSS gibi gerçekler varken, bu sınavlar çocuklara tek amaç olarak empoze edilmişken, çocukların sanatsal faaliyetlerde bulunmasının ve resim-iş dersine bakış açısının değişmesinin, zor olduğunu düşünmektedirler.

Velilerden bazıları ise, ilköğretim sürecinde, resim-iş dersi üzerinde daha ciddi olarak durulması gerektiğini, ciddi bir resim eğitimi verilmesi gerektiğini düşünmektedirler.

Sayıları az da olsa bazı veliler, resim-iş derslerinde çocuklara, günlük hayatlarında kullanabilecekleri pratik bilgiler verilmesi gerektiğini düşünmektedirler.

Alt-SED’de olduğu varsayılan Hatice Salih İlköğretim Okulu velilerinden bazıları, resim-iş dersinin maddi boyutu ile ilgili düşüncelerini dile getirmişlerdir. Bu veliler, resim-iş derslerinde, öğrencilerin maddi durumlarına uygun, çok pahalı olmayan malzemeler kullandırılmasını istemektedirler. Buradan yola çıkarak, resim-iş dersi öğretmenlerinin, bu dersi işlerken çevre şartlarını, öğrencilerin sosyoekonomik şartlarını göz önünde bulundurması gerektiğini söyleyebiliriz.

Yukarıda belirtilen ortak düşünceler dışında, farklı konular üzerinde duran velilerde bulunmaktadır. Örneğin; Özel İnal Ertekin İlköğretim Okulu’ndan bir veli, derslerde tüm öğrencilerin aynı konuyu resmetmesinin, yaratıcılığa bir şey katmayacağını ve sürekli olarak belirli gün ve haftalarla ilgili çalışmalar yaptırılmasının öğrencileri sıktığını düşünmektedir.

Yine Özel İnal Ertekin İlköğretim Okulu’ndan bir veli düşüncelerini şöyle aktarmaktadır; “Yurt dışındaki öğrenciler ile bizim öğrencilerimiz kıyaslandığında sayısal zeka bakımından Türk çocuklarının üstünlüğü görülmektedir. Fakat yaratıcılık ve bunu ortaya koyma açısından, oldukça fakir olduğu da bir gerçektir.(…) Bunun yanında her branşta olduğu gibi klişeleşmiş yaklaşımlardan uzak durulması, dersi çok zevkli kılar düşüncesindeyim (23 Nisan, 19 Mayıs’la ilgili çalışma yapın getirin gibi).

Bu ders sayesinde, yalnızca bakmayı değil, görmeyi öğreten bir sistem uygulanırsa, eminin her çocuk farklı bakış açılarına sahip olabilecektir. Kişinin aklına resim deyince suluboya, karakalem, pastel geliyor yalnızca. Bunun nedeni de bu güne kadar böyle gelmiş olması. Farklı uğraşılarında ders içinde hayat bulması (…) derse, çocuğu motive edeceği gibi, bütün sanat dallarının aslında ne kadar iç içe olduğunu görme fırsatı verecektir. (…)”

Özel İnal Ertekin İlköğretim Okulu’nda bir diğer veli, çocuklarının yaptıkları çalışmaları görme fırsatı verilmesini beklemektedir.

Altıparmak Fethi Açançiçek İlköğretim Okulu’ndan bir veli, çocuklarının yapmış oldukları resimlerin, uzman psikologlarca incelenmesi ve çocukların ruh halleri düşünceleri konusunda velilerin bilgilendirilmesi gerektiğini düşünmektedir.

Yine Özel İnal Ertekin İlköğretim Okulu’nda bir veli, kalıplaşmış ve alışılagelmiş eski yöntemler yerine, güncel ve farklı teknikler ve yöntemler kullanılmasını istemektedir. Yine aynı okuldan başka bir veli, sergi ve yarışmalar konusunda daha aktif olunması, öğretmenlerin ve okul idaresinin, bu konularda daha destekleyici ve girişimci olmalarını beklemektedir.

Velilerin bildirmiş oldukları görüşler incelendiğinde, beklentilerin, genel olarak olumlu yönde olduğu görülmektedir. Ancak bu beklentiler, ilköğretim sürecinde, zaten varolan ve uygulanması gereken etkinliklerdir. Velilerin bu beklentileri dile getirmelerinden yola çıkarak, resim-iş dersinin, kapsamında olmasına karşın, bu etkinliklerin ve uygulamaların, bazı yönleriyle eksik kaldığı ve gerektiği gibi işlenemediği söylenebilir. Bu eksikliklerde, okulların fiziki şartlarına, çevre faktörüne öğrencilerin bu derse bakış açılarına, sosyoekonomik şartlar gibi bir çok etkene bağlanabilir.

BEŞİNCİ BÖLÜM

1. SONUÇ VE ÖNERİLER