• Sonuç bulunamadı

KAVRAMSAL ÇERÇEVE

2.3. İlgili Araştırmalar

Kalın (2007), araştırmasında, yeni hazırlanan eğitim-öğretim programının uygulanabilirliğini ve bu doğrultuda hazırlanan ders kitaplarının hedefe uygun olup olmadığını ölçmeyi amaçlamıştır. Çalışmada belgesel tarama yöntemi kullanılmış, programın avantaj ve dezavantajları araştırılmıştır. Araştırmada kullanılacak olan anketin, ölçülmek istenen niteliği ölçtüğü saptanmış ve ayrıca seçilen örneklemin evreni temsil ettiği varsayılmıştır. Çalışma sonunda 2004 yılında önce pilot okullarda uygulanmaya başlanan ve ardında 2005-2006 eğitim-öğretim yılında tüm yurt genelinde uygulanan yeni Sosyal Bilgiler Öğretim Programının öğrenci merkezli olduğu; ancak Türkiye şartlarında bölgesel farklılıklardan dolayı yeterli olmadığı gözlenmiştir. Aynı şekilde yeni program dahilinde oluşturulan ders kitabının da, merkeze öğrenciyi alan, öğrencinin bilişsel, duyuşsal ve devinişsel kazanımlar elde edebileceği, yaparak ve yaşayarak öğrenmeye yönelik etkinliklerden oluşan bir kitap olduğu anlaşılmaktadır. Ders kitabı ve programın uygulanmasından elde edilen araştırma sonuçlarının aynı olduğu ortaya çıkmıştır. Bu sonuçların başarısız olmasının nedenleri bölgesel ve sosyo-ekonomik farklılıklardır.

Sarı (2005), “1970-1980 Dönemi Tarih Ders Kitaplarında Tarihçilik Anlayışı” adlı araştırmasında, kitaplardaki ortak noktaları belirlemiştir. Pedagojik açıdan bakıldığında, tüm kitapların aynı ve yetersiz oldukları görülmektedir. Kitaplar, öğrencinin sorgulama, tartışma, analiz etme gibi yeteneklerini harekete geçiremeyecekleri tespit edilmektedir. Bu bağlamda, kitaplar öğrencinin bilgiye nasıl ulaşacaklarını geliştirmeleri açısından yetersiz görünmektedir. Kitaplar hem görsel hem de içerik açısından ilgi çekici görünmemektedir. Görsel açıdan bakıldığında renkli olmadıkları, harita, resim, şekillerden fazlaca yararlanılmadığı tespit edilmektedir. Konuların siyasi tarih ağırlıklı olmaları, sosyal tarihle bağlantılı olarak anlatılmadığı gözlenmektedir.

Öktem (2006) araştırmasında yeni ilköğretim Sosyal Bilgiler Öğretim Programı’nda yer alan kavramların 4. ve 5. sınıf öğrencileri tarafından anlama ve kazanma

düzeylerinin araştırılmasını amaçlamıştır. Çalışma sonunda, araştırmaya katılan öğrencilere sorulan 30 kavramdan tam öğrenme alt sınırı olan % 70 ve üzerine 4. sınıflarda 6 kavramda, 5. sınıflarda ise 10 kavramda ulaşıldığını saptamıştır.

Ceylan (2006) araştırmasında 10. sınıf tarih ders kitaplarını incelenmiş, yapılan anket çalışması ile birlikte tarih öğretmenlerinin 10. sınıf tarih ders kitapları hakkındaki görüşlerini tespit etmiştir. Araştırma sonucunda elde edilen bulgular şu şekilde özetlenebilir: literatür taramaları yapılırken ders kitaplarının eğitim ve öğretimdeki yeri ve önemi açıklanmaya çalışılmış, 10.sınıf tarih ders kitapları üzerinde yapılan inceleme çalışmaları sonucunda halen okullarda okutulan ders kitaplarındaki bazı eksiklikler ortaya konulmaya çalışılmıştır. Yapılan tam yapılandırılmış görüşme formu çalışması sonucunda; öğretmenlerin, ders kitaplarının eğitim sistemi çerçevesinde önemini kabul ettiklerini, yalnız eksiklerinin de mevcut olduğunu belirtmişlerdir. Eğer öğretmenler olarak farklı materyalleri kullanmasalar, tek kaynağın ders kitabı olacağını, dolayısıyla konuların işlenişinde yetersiz kalınacağını ifade etmişlerdir. Ders kitapları eğitim ve öğretim sisteminde en önemli kaynaktır. Elde edilen sonuçlar doğrultusunda piyasaya sürülen 10. sınıf tarih ders kitaplarının belli yönlerde eksiklerinin olduğu ve öğretmenlerin de bu durumun farkında oldukları söylenebilir. Tarihe yön veren liderlerin dikkat çeken en önemli yanlarından biri de tarihle ciddi manada iç içe olmalarıdır. Sadece bu sebepten dolayı bile öğrencilerin tarihle tanışması elzemdir. Ve bu tanışma ders kitapları ile olacaksa, ders kitaplarının üzerinde ciddiyetle durulması gerekmektedir. Ders kitaplarının önemli bir eğitim ve öğretim aracı olarak, ülkemizde daha nitelikli, daha kaliteli kitaplar yazılması hem öğrencinin derse ilgisini arttıracak hem de eğitimdeki başarıyı olumlu yönde etkileyecektir. Bu yorumlar doğrultusunda tarih öğretmenleri, ders kitabı yazarları, yayınevleri, M.E.B ve bu alanda araştırma yapacaklara önerilerde bulunulmuştur.

Meraç (2006), araştırmasını, lise tarih ders kitaplarının yöntem ve içeriklerinin nasıl ele alındığının, problemli kısımlarının olup olmadığını saptamaya yönelik olarak yapmıştır. Günümüzde ders kitapları üzerine söylenenlerin, mevcut ders kitaplarına ne şekilde yansıdığı öğrenilmeye çalışılmıştır. Tarama modeli çerçevesinde kaynak

taraması ve içerik analizi teknikleri kullanılmıştır. Ayrıca öğretmenlerin ders kitaplarına yönelik düşünceleri mülakat çalışması yapılarak alınmıştır. Üzerinde çalışılan ders kitaplarının yöntem ve içeriklerini inceleme sonucunda ortaya çıkarılan bulgular, konuya uygun baslıklar altında açıklanmıştır. Yine aynı dönemlerde Talim Terbiyenin önerdiği kitapların bazıları da konuya uygun olarak incelenerek karsılaştırmalar yapılmıştır. Yapılan incelemeler sonucu; lise tarih ders kitaplarının yöntem ve içeriklerinde birçok sorunla karşılaşılmıştır. Dünya genelinde olduğu gibi Türkiye’de de tarih ders kitapların nasıl daha iyi olacağı konusu üzerine birçok çalışma yapılmakta ve hala devam etmektedir. Ancak lise tarih ders kitaplarına baktığımızda bu çalışmaların halen yansımadığı, lise tarih müfredatının da aynen devam ettiği görülmektedir. Kitaplarda göze çarpan değişiklikler; hükümet politikalarına göre bazı konuların çıkarılıp, bazılarının eklenmesi, kitapların biraz daha renklendirilmesi, haritaların, resimlerin ve çeşitli soruların yer alması olmuştur. Ancak bunların hiçbiri ne tarihin amacına ne de tarih dersine uygun olarak verilmiştir. Mülakat çalışmasında da, mülakata katılan öğretmenlerin tarih ders kitaplarına yönelik görüşleri, ders kitapları inceleme sonucu ortaya çıkan bulgularla aynı paralelde olduğu görülmektedir. Tarih ders kitaplarının istenilen düzeyde olmadığı ve öğrencilerin bu dersi sevmemesinin en önemli sebeplerinden birinin de ders kitaplarındaki mevcut içeriğin ve izlenilen yöntemlerin olduğu söylenilebilir. Tarih programlarının yeniden düzenlenmesi, ders kitapları yazarlarının bu isi bilen bir kesimden olması ve tarih ders kitaplarının tarih disiplinine özgü olarak yapılandırılması gerekir. Bütün bunların yapılması, öğrencilerin tarih düşüncesinin gelişimi açısından önemli olduğu, ortaya çıkan sonuçlardan biridir.

Korkmaz (2006), araştırmasında ortaöğretim 9. sınıf tarih ders kitaplarını incelemiş, uygulanan anket çalışmaları ile birlikte 9. sınıf öğrencilerinin faydalandıkları, tarih öğretmenlerinin de okuttukları tarih ders kitapları hakkındaki görüşleri tespit etmiş ve yorumlamıştır. Çalışmamın bir bölümünde ders kitaplarının eğitim ve öğretimimiz açısından yeri ve önemi belirtilirken, çalışmanın esasını, 9. sınıf tarih ders kitapları üzerinde yapılan incelemeler ile öğretmenlere uygulanan tam yapılandırılmış görüşme formu ve öğrenci anketleri doğrultusunda, okullarımızda genel itibariyle tek materyal olarak kullanılan tarih ders kitaplarındaki tespit edilen bazı eksiklikler

oluşturmaktadır. Öğretmen ve öğrenci anket çalışmalarında ortaya çıkan cevapların birbirleriyle paralellik göstermeleri dikkat çekicidir. Yapılan anket çalışması sonucunda; öğretmenlerin, ders kitaplarının şuan ki program çerçevesinde öğrenciye sistemli bilgi sunmada önemini kabul ettiklerini yalnız, eksiklerinin olduğunu, bunu da kitabın hem görsel hem de içerik açısından öğrencinin ilgisini çekecek yeterlilikte hazırlanmaması gerçeğine bağlamaktadırlar. Ders kitabı dışında farklı materyallere ihtiyaç duyulduğu, artık tarih ders kitabının, tarih programının uygulanmasında tek başına öğretmen ve öğrenciye yetmediği sonuçlardan anlaşılmaktadır. Kaynakların yeterliliği hususunda çoğunluğun olumlu düşünmesinin yanında, üslûp açısından seviyeye uygun anlatımda eksikliklerin olduğu da ifade edilmiştir. Ayrıca anlatımda çoklu yaklaşımdan ziyade tek doğrunun hâkim olduğu, öğrencilerin tarihsel eleştiri ve düşünsel yeteneklerinin zayıf bırakıldığı anlaşılmaktadır. Araştırmadan elde edilen sonuçlar doğrultusunda piyasaya sürülen 9. sınıf tarih ders kitaplarının belli yönlerde eksiklerinin olduğu öğretmenlerin ve öğrencilerin bu durumun farkında oldukları söylenebilir. Ders kitaplarının önemli bir eğitim ve öğretim aracı olarak kabul edildiği ülkemizde daha nitelikli, daha kaliteli kitaplar yazılması hem öğrencinin derse ilgisini arttıracak hem de eğitimdeki başarıyı olumlu yönde etkileyecektir. Bu bilgiler doğrultusunda tarih öğretmenleri, ders kitabı yazarları, yayınevleri ile M.E.B ve alanda araştırma yapacaklara önerilerde bulunulmuştur.

Kulantaş (2007), araştırmasında, ilköğretim 4. ve 5. sınıf sosyal bilgiler ders kitabı, öğrenci çalışma kitabı, öğretmen kılavuz kitabının, öğretmen, öğrenci ve veli görüşleri doğrultusunda genel bir değerlendirmesini yaparak; ilgili kitapların eksik ve hatalı yönleri belirlenerek daha etkin, işlevsel ve verimli olabilecek ders kitabı, öğrenci çalışma kitabı, öğretmen kılavuz kitaplarının hazırlanmasına katkıda bulunmayı amaçlamıştır. Araştırmada betimsel yöntem kullanılmıştır. Veri toplama aracı olarak öğretmen, öğrenci ve veli anketleri kullanılmıştır. Öğrenci ve veli anketleri ders kitabı ile ilgili sorular ve öğrenci çalışma kitabı ile ilgili sorular olmak üzere iki bölümden oluşmaktadır. Öğretmen anketinde ise ders kitabı ile ilgili, öğrenci çalışma kitabı ile ilgili ve öğretmen kılavuz kitabı ile ilgili sorulardan oluşan üç bölüm yer almaktadır. Araştırmanın çalışma evreni, Ankara ili Keçiören ve Haymana ilçelerindeki ilköğretim okullarında 2005-2006 eğitim-öğretim yılında

görev yapan 4. ve 5. sınıf öğretmenleri, 4. ve 5. sınıfta öğrenim gören öğrenciler ve bu öğrencilerin velilerinden oluşmaktadır. Verilerin analizinde Excel ve SPSS programlarından yararlanılmıştır. Anketlerin güvenirliği Cronbach Alpha katsayısı hesaplanarak bulunmuştur. Araştırma sonucunda Sosyal Bilgiler ders kitabı, öğrenci çalıma kitabı ve öğretmen kılavuz kitaplarında: 1) İçerik 2) Fiziksel ve görsel özellikler 3) Dil ve anlatım 4) Ölçme ve değerlendirme boyutları ile ilgili olarak eksiklerin bulunduğu belirlenmiştir. Ayrıca öğretmen, öğrenci ve veli görüşlerinin okulun bulunduğu yerleşim bölgesine göre değişmesi, kitapların çevre ve bireysel farklara uygun hazırlanmadığı sonucunu beraberinde getirmiştir. Bu sonuçlara bağlı olarak ders kitabı, öğrenci çalışma kitabı ve öğretmen kılavuz kitabının yeniden gözden geçirilmesi, kitap inceleme komisyonlarına öğrenci ve veli temsilcilerinin de katılımının sağlaması, kitapların çevre ve bireysel farklılıklara dikkat edilerek yeniden düzenlenmesi, gibi önerilerde bulunulmuştur.

Güngör (2005), “1980-2000 döneminde; toplumsal hayatta etkili olan fikir akımlarının, kültürel değişmeler ve politik güçlerin lise tarih ders kitaplarına ne düzeyde etkisi olduğunu ya da böyle bir etkinin söz konusu olup olmadığını saptamak amacıyla” bir çalışma gerçekleştirmiştir. Lise tarih müfredat programı ve tarih ders kitaplarının içeriğinde yer alan konuların neler olduğu ve bütün bu konuların nasıl bir bakış açısıyla ele alındığı, tarih ders kitaplarının yazıldığı dönem koşulları ile birlikte incelenmiştir. Ayrıca, tarih ders kitaplarına eklenen ya da bu kitaplardan çıkarılan konuların olup olmadığının da değerlendirmesi yapılmıştır. İncelemesi yapılan 1980 döneminin öncesine dair çalışmalarda da bulunularak tarih ders kitapları bir bütünsellik içinde değerlendirilmeye çalışılmıştır.

BÖLÜM III YÖNTEM

Bu bölümde araştırmanın modeli, evreni ve örneklemi, veri toplama araçları, verilerin çözümü ve yorumlanması üzerinde durulmaktadır.

Benzer Belgeler