• Sonuç bulunamadı

3. Adım: Kural Çıktılarının Bütünleştirilmesi (Aggregation of the rule outputs) Kural çıktılarının bütünleĢtirilmesi adımı, kural çıktılarının birleĢtirilmes

2.5. İlgili Araştırmalar

Konuya açıklık getirmesi bakımından bu bölümde konu ile ilgili yapılmıĢ ve araĢtırmacı tarafından ulaĢılmıĢ ilgili araĢtırmalar tarih sırasına göre özetlenmiĢtir.

ÇĠLEROĞLU (2010), “Türk Kadınlarının Vücut ġekilleri: Hazır iyim Açısından”(Body Shapes Of Turkish Women: In Terms Of The Ready-To-Wear Industry) konulu çalıĢmasında; Türk kadınlarının beden dağılımının belirlenmesi, vücut Ģekillerinin saptanması ve vücut ölçüleri ile vücut Ģekli arasındaki iliĢkiyi hazır giyim açısından incelenmiĢtir. Bu çalıĢma 18-50 yaĢ arası Türkiye‟de yaĢayan fiziksel geliĢimini tamamlamıĢ rasgele seçilen 936 kadın üzerinde gerçekleĢtirilmiĢtir. ÇalıĢmaya katılan kadınlar farklı eğitim düzeylerinde olup Türkiye‟nin tüm coğrafi bölgelerini temsil etmektedir. ÇalıĢmanın verilerini toplamak için anket geliĢtirilmiĢtir. Anket üç bölümden oluĢmuĢtur: demografik özellikler, vücut tipleri ve vücut ölçüleri. Belirlenen bölümler altında veriler toplanarak Ģu sonuçlara ulaĢılmıĢtır. Türk kadınlarının boy ölçüsünün ortalama 161cm olduğu belirlenmiĢtir. AraĢtırmaya katılan Türk kadınlarının %37‟sinin kum saati, %31‟inin üçgen, %19‟unun dikdörtgen ve %13‟ünün ters üçgen vücut Ģekline sahip oldukları belirlenmiĢtir. Türk kadınlarının vücut Ģekilleri ile boy ölçülerinin birbirine yakın olduğu, fakat göğüs çevresi, bel çevresi ve kalça çevresi ölçülerinde farklılıklar olduğu saptanmıĢtır. Ters üçgen vücut Ģekline sahip kadınların göğüs çevresi ölçüsünün diğer üç vücut Ģeklinden de önemli bir düzeyde büyük olduğu görülmektedir. Aynı Ģekilde ters üçgen vücut Ģekline sahip kadınların bel ve kalça çevresi ölçülerinde de farklılık gözlenmektedir. Üçgen, kum saati, ve dikdörtgen vücut Ģeklinde göğüs ve bel çevresi ölçüleri birbirine yakın iken kalça çevresi ölçülerinde farklılıklar olduğu sonucuna ulaĢılmıĢtır.

FAUST, CARRIER (2010), “Kadın Giysi Boyutlandırması: Yeni Bir Etiketleme Sistemi”( Women‟s Wear Sizing: A New Labelling System) konulu çalıĢmalarında kadın pantolonu için yeni bir etiketleme sistemi önermektedirler. ÇalıĢmanın amacı; kullanılmakta olan boyutlandırma sistemi için yeni ölçü verileri toplanarak etiketleme sistemi oluĢturmaktır. ÇalıĢma alt beden (kadın pantolonu) için sınırlandırılmıĢtır. ÇalıĢma da, Kanada pazarında ki pantolon ölçüleri esas alınarak, kadın silüeti üzerinden üç özel ölçü ile yeni bir etiketleme sistemi önerilmiĢtir. Etiketleme sisteminde üç temel ölçüm önerilmiĢtir. Bunlar, bel, kalça ve iç dikiĢ uzunluğudur. Ayrıca kadın vücudunu

piktogram olarak ele almıĢ ve ölçüm noktaları göstermiĢtir (H, X ve A). Piktogram ile bu ölçülerin uygun olduğu ortaya koyulmuĢtur. AraĢtırma iki bölümden oluĢmuĢtur. Birinci bölümde: Alt giyim için tasarlanan etiketleme sistemi üzerinde durulmuĢtur. Ġkinci bölümde, etiketleme sistemi tanıtılarak uygunluk durumuna bakılmıĢtır. ÇalıĢmanın pratik sonuçlarında; etiket sistemindeki değiĢiklikle giyim sektöründe kitlesel özelleĢtirme yolunda az maliyetle hareket olanağı sağlanabileceği ortaya koyulmuĢtur. Giysi sipariĢi verenler ve perakendecilerin pazarı için genel kabul görmüĢ hedefler olacaktır. Bu sistem ile tüketiciye uygun, tadilatsız, değiĢtirme sorunu olmayan, internet ya da katalog ile satıĢ yapılabilecektir. Sonuç olarak, hem tüketici hem de üretici açısından memnuniyeti ve karlılığı artıracaktır.

HSU, LEE, KUO (2009), “Bulanık teori tabanlı veri madenciliği ile kadın boyutlandırma sisteminin kurulması”(Applying Fuzzy Theory Based Data Mining to Establish the Female Sizing Systems for Garment Production), isimli çalıĢmalarında; insan vücudunun özelliklerine uygun boyutlandırma sistemi kurulmuĢtur. Boyutlandırma sistemi bulanık kümeleme ve veri madenciliği kullanılarak yapılmıĢtır. Bu çalıĢmanın amacı: kadınlara ait antropometrik verilerden faydalanarak, vücut tipine göre boyutlandırma sistemini kurmak ve bu sistemde bulanık küme ve veri madenciliği uygulaması kullanmaktır. ÇalıĢmada, bulanık kümeleme ve veri madenciliği ile boyutlandırma sisteminin avantajları görülmüĢtür. Vücut tipleri, doğru giysi üretimi için yeni boyutlandırma sistemlerine göre tasnif edilebilir. ÇalıĢma sonuçları dikkate alındığında, insan vücut tipine göre boyutlandırma sistemlerinin kurulması konfeksiyon üretimi için etkili bir prosedür sağlayabilir.

CHEN, ZENG, HAPPIETTE, BRUNIAUX, NG, YU (2008), “Bulanık Mantık ve Duyusal Değerlendirme Teknikleri Kullanarak Giysi Tasarımı OluĢturma” isimli çalıĢmalarında; bulanık mantık duyusal değerlendirme teknikleri kullanarak giysi tasarımı oluĢturmak için yeni bir metot geliĢtirmiĢlerdir. ÇalıĢma rahatlık odaklı kiĢiye özgü giysi tasarımı yapmayı amaçlamıĢtır. Burada giysi tasarımına odaklanıldığından, giysinin konforu ile moda sitili arasında uzlaĢma kurmaya çalıĢılmıĢtır. Öncelikler parametreler belirlenmiĢ ve tüm vücut ölçüleri sözel ifadelerle kodlanmıĢtır. Vücut bölümlerindeki rahatlık derecesini ölçmek için ise giysiyi giyenler tarafından subjektif olarak belirlenmiĢtir. Farklı pay değerleri oluĢturmak için önemli vücut bölümleri ayarlanabilen özel bir kot pantolon örneği üretilmiĢtir. Bu örnek farklı bollukta ve

sitillerde kot pantolon yapılmada kullanılabilir özelliktedir. Örneklem grubu olarak farklı vücut Ģekillerine sahip 20 kiĢi seçilmiĢtir. Vücut bölümlerindeki rahatlık değerleri giyenler tarafından değerlendirilmiĢtir. Dinamik payı hesaba katmak için giyenlerden bazı hareketler yapmalarını ve her hareket için her vücut bölümünün rahatlık derecesini değerlendirmeleri istenmiĢtir. Giysinin rahatlık derecesi sözel ifadelerle simgelenmiĢtir. Bunlar en rahatsız, çok rahatsız, normal, çok rahat, oldukça rahat gibi ifadelerdir. ÇalıĢmada giysi olarak pantolon ele alındığı için alt vücut bölgesine ait ölçüler parametre olarak ele alınmıĢ, bu ölçüler uzunluk ve geniĢlik ölçüleri olarak sınıflandırılmıĢtır. Bu modelde üç adet giriĢ parametresi ve bir çıkıĢ vardır. GiriĢ parametreleri: uzunluk ve geniĢlik ölçüleri ile rahatlık derecesi ele alınmıĢtır. ÇıkıĢ parametresi ise giysinin bolluk payıdır. Bulanık değerler için “mamdani yöntemi” kullanılmıĢtır. Bulanık kural tabanı oluĢturularak ağırlıkları tespit edilmiĢtir. Daha sonra durulaĢtırma yapılmıĢtır. Klasik bolluk payı ile kıyaslandığında bu çalıĢmada sunulan metot daha esnek, vücut Ģekli ve pantolon sitiline duyarlıdır. Dar pantolon sitili için bulanık kalıp klasik kalıptan daha dardır. Bol pantolon sitili için bulanık kalıp klasik kalıptan daha boldur. Normal sitil için iki kalıp birbirine oldukça yakındır çıkmıĢtır. Bulanık kalıpta sitil kavramı hesaba katılmıĢtır. Önerilen metodun vücut yapısı ve giysi sitiliyle değiĢen daha esnek pay değerleri sağlayabildiğini göstermiĢtir. Bu metotla, birkaç önemli vücut ölçüsü, giysi konforu ve giysi tasarımı dikkate alınarak kiĢiye özgü giysi tasarımı hızlı bir Ģekilde yapılabilir.

AKARSLAN (2008), “0-12 Yas Arası Çocuk Giysilerinin Online SatıĢını Yapan ĠĢletmelerin Ölçü Tablolarının Değerlendirilmesi” isimli araĢtırması, online satıĢ yoluyla 0-12 yas arası çocuk giysileri pazarlayan iĢletmelerin kullandığı antropometrik ölçüleri, kullanılan antropometrik ölçülerin minimum ve maximum değerlerini, minimum ve maximum değer arasındaki fark dağılımını, kullanılan beden numaralarını belirlemek amacıyla planlanmıĢ ve yürütülmüĢtür. Bu araĢtırma tarama modelli olup, internette arama motorları aracılığıyla “baby size chart”, “child size chart”, “children size chart”, “girl size chart”, “boy size chart” taramaları sonucu ulaĢılan online çocuk giysi pazarlayan iĢletmelerin ölçü tabloları incelenerek 0-6 yaĢ arası 173, 7-12 yaĢ arası 197 iĢletmenin ölçü tabloları araĢtırmanın örneklemini oluĢturmuĢtur. AraĢtırmada, 0-12 yas arası online çocuk giysileri pazarlayan iĢletmelerin ölçü tabloları incelenerek 0-12 yaĢ arası kullanılan antropometrik ölçüler: 0-24 ay infant (yeni doğan), 2-4 yas toddler (yürümeye baĢlayan çocuk), 4-6 yas child (çocuk), 7-12 yas girl (kız çocuk), 7-12 yas

boy (erkek çocuk) gibi dönemlere ayrılarak ve her dönem de kendi içinde kullanılan antropometrik ölçülere göre incelenmiĢtir. AraĢtırmadan elde edilen bulgular doğrultusunda 0-24 ay infant (yeni doğan) döneminde ağırlık ve boy ölçülerinin, diğer dönemlerde ağırlık, boy, beden, bel, kalça ölçülerinin kullanıldığı; ağırlık, boy, beden, bel, kalça ölçülerinde en sık rastlanan değerlerin, yaĢ grupları arasında standart bir dağılım olmadığı tespit edilmiĢtir. Beden numaralarının “0-3 Mo”, “0-3 Month”, “0-3 M” seklinde her dönemin yasına uygun beden numarası aldığı tespit edilmiĢtir.

BAYRAKTAR (2007), “Büyük Beden Kadınlar için Hazır Giyim Üretiminde Kullanılacak Beden Ölçüleri Standardizasyonunun OluĢturulması” konulu araĢtırmasında, büyük beden kadınlar için hazır giyim üretiminde kullanılacak beden ölçüleri standardizasyonu oluĢturulmuĢtur. Hazır giyim tüketiminin en fazla olduğu ilk üç il olan Ġstanbul, Ankara ve Ġzmir illerinde yaĢayan, 18-60 yaĢları arasında herhangi bir fiziksel engeli bulunmayan, hamile yada loğusa olmayan ve çocuk emzirmeyen büyük beden kadınlar örneklem grubu olarak seçilmiĢtir. AraĢtırmada büyük beden kadınların tanımlanmasında göğüs çevresi ölçüsü esas alınmıĢ, göğüs çevresi ölçüsü 104-139cm(46-56 beden arası) arasındaki kadınlar araĢtırma kapsamına alınmıĢtır. Bu çerçevede örneklem grubuna 9 sorunun ve 32 ölçünün yer aldığı ölçü formu uygulanmıĢtır. 973 büyük beden kadından toplam 31136 vücut ölçüsü alınmıĢtır. Vücut ölçülerine ait betimsel istatistiklerden aritmetik ortalama, standart sapma, varyans basıklık katsayısı, minimum değer, maksimum değer ve yüzdelik değerler bulunarak yorumlanmıĢtır. Standardizasyonun oluĢturulmasında göğüs çevresi ölçüsü temel alınmıĢ ve bedenler 6cm aralıklarla düzenlenmiĢtir. Bedenlere ait bazı temel ölçülerin diğer beden ölçü sistemleri ve araĢtırmalarla karĢılaĢtırıldığında, büyük beden vücut ölçülerinin belirgin ölçüde farklı olduğu büyük beden kadınlar için hazır giyim üretiminde farklı ölçü ve kalıp sistemlerinin kullanılması gerektiği belirlenmiĢtir. AraĢtırma sonuçlarına göre, büyük beden kadınlar için göğüs çevresi , boy uzunluğu ve basen çevresi değiĢkenlerini esas alan 9 ayrı standart ölçü tablosu önerilmiĢtir.

ÇĠLEROĞLU (2006), “Ġç Giyim Üretimine Yönelik 18-50 YaĢlar Arası Kadın Beden Ölçüleri Standardizasyonu” isimli çalıĢmasında 18-50 yaĢlar arası kadınların iç giyim üretiminde yararlanılması için beden ölçüleri standardizasyonunun oluĢturulmasını amaçlamıĢtır. AraĢtırmada, coğrafi bölgeleri temsil eden illerden 18-50 yaĢlar arasındaki toplam 1151 kadına ait vücut ölçüm sonuçlarına göre 7 adet standart

ölçü tablosu oluĢturulmuĢtur. AraĢtırma sonucunda, bu konudaki üreticilerin ihtiyaçlarını karĢılayacak ve iĢletmelere göre farklılık gösteren beden numaralarına bir standartlık getirecek ve üretici ihtiyaçlarını karĢılamasının yanı sıra, konu ile ilgili eğitim veren kuruluĢların yararlanabileceği bir çalıĢma yapmıĢtır. Vücut boyutları kadar Ģekil bilgisine de ihtiyaç duyulduğu, bu nedenle Ģekil olarak tanımlanmasına yönelik araĢtırmalar yapılmasını, vücut ölçüleri konusunda yapılacak araĢtırmalarda örneklem belirleme ölçütü olarak beden özelliğinin dikkate alınması ve yapılan çalıĢmalar sonucunda elde edilen veriler kullanılarak ürün grupları için mamul ölçü tablolarının oluĢturulması, kalıpların hazırlanmasında model ve malzeme özelliklerinin dikkate alınmasını önermiĢtir.

ERTUĞRUL (2005), “Bulanık Hedef Programlama ve Bir Tekstil ĠĢletmesında Uygulama Örneği” isimli çalıĢmasında bulanıklık altında en iyi karar vermeyi sağlayan modellerden biri olan bulanık hedef programlama modeli incelenmiĢtir. Bu amaç doğrultusunda yazılan makalede konuya genel bir giriĢten sonra bulanık kümeler ve üyelik fonksiyonu temel kavramları, bulanık mantık, bulanık hedef programlama anlatılmıĢtır. Son olarak, bir tekstil iĢletmesinin konfeksiyon fabrikası ve ev tekstili grubuna önce doğrusal programlama sonra da konfeksiyon fabrikasında satıĢ ve kar hedefleri, ev tekstili grubunda ise satıĢ hedefleri ile bulanık hedef programlama modeli uygulanarak iki model kıyaslanmıĢtır. Uygulama örneğindeki bulanıklığın kaynağı; amaçlara ait bulanık hedef değerlerdir. ĠĢletme, konfeksiyon fabrikasında üretilecek pantolon ve Ģort miktarını doğrusal programlama modeli ile belirlediğinde 2500 adet pantolon ve 750 adet Ģort üreterek 45.000TL kar elde etmeyi planlarken, kar ve satıĢ hedeflerini belirli tolerans aralıklarıyla belirleyip bulanık hedef programlama modelini kullandığında 2750 adet pantolon ve 625 adet Ģort üreterek 47.500TL kar edebileceğini görmüĢtür. Aynı Ģekilde ev tekstili grubunda konfeksiyon fabrikasından farklı olarak kar hedefi değil de, doğrusal programlama modeli ile elde edeceği kar hedefini sabit tutarak, sadece çarĢaf ve yastık kılıfı için satıĢ hedeflerini belirli tolerans aralıklarıyla belirleyip, bulanık hedef programlama modelini kullandığında , daha az çarĢaf, daha az yastık kılıfı üretmenin daha uygun bir karar olacağını görmüĢtür. Sonuç olarak kesin doğrusal programlama yerine bulanık hedef programlama modeli kullanmak iĢletme için faydalı olacaktır.

ĠġBĠLEN (2005), “Hazır Giyimde de Modada da Mantık Bulanıktır” isimli çalıĢmasında da 2003‟de yaptığı çalıĢmayı geniĢletmiĢ bir ölçü yada temel beden kalıbı standardı geliĢtirmeyi konu almayıp, kiĢinin beden ölçüleri ne kadar uyumsuz olursa olsun beden numarasının tespitinin bulanık mantık yöntemiyle çok kolay bir Ģekilde yapılabileceğini örneklemeyi amaçlamıĢtır. AraĢtırmanın verilerini SDÜ‟nde gerçekleĢtirilen ürün ölçü standardizasyonu oluĢturma konulu 370 nolu münferit projeden esas alınmıĢtır. Söz konusu ölçüler arasında beden tanımlamada en belirleyici rol oynayan ölçülerden Bütün boy- Beden ölçüleri giriĢ değiĢkenleri ve Kalça ölçüsü çıkıĢ parametresi olarak seçilmiĢtir. Belirlenen üyelik fonksiyonları arasındaki iliĢkinin anlaĢılabilmesi için kural tabanı oluĢturulmuĢtur. Elde edilen değerlerden giriĢ ve çıkıĢ üyelik fonksiyonları arasındaki iliĢkinin sonuçları, durulaĢtırma yöntemi olarak seçilen mamdani metodu ile gerçekleĢtirilmiĢtir. ÇalıĢmada ayrıca RöpdeĢambr örneği sunulmuĢtur. Beden ölçüleri bilinen bir kiĢinin beden numarası tespitinin yapılabilirliğine iliĢkin tablolar sunulmuĢtur.

ERĠK (2005), “ĠĢletmelerin BaĢarı Kriterlerinin Tanımlanması ve ÇalıĢanların Memnuniyet Kriterinin Bulanık Mantık Yöntemi ile Ölçülmesi” konulu çalıĢmasında iĢletmelerin baĢarılı olabilmeleri için hangi noktalara dikkat etmeleri gerektiği irdelenmiĢ ve beĢ ana kriter üzerinde durulmuĢtur. ÇalıĢanların memnuniyeti, tüketicilerin memnuniyeti, stratejik planlama, toplum üzerindeki etki ve finansal sonuçlar. BaĢarı kriterlerini ölçümü bulanık mantık yöntemi ile yapılmıĢtır. Yöntemi uygularken her ana kriter hiyerarĢik olarak alt kriterlere bölünmüĢtür. Bir ağaç diyagramı ile gösterilen bu hiyerarĢik açılımın en altındaki noktalar için anketler düzenlenmiĢtir. Bir tekstil iĢletmesinde yapılan anket çalıĢması ile alınan sonuçlar bulanık mantık yöntemi ile ölçülmüĢ ve iĢletmenin mevcut durumu tespit edilmiĢtir. Sonuç matrisinde düĢük bulunan değerlerin nereden kaynaklandığının ve bu değerleri etkileyen alt kriterlerin neler olduğunun bulunması için duyarlılık analizi yapılmıĢtır. ÇalıĢmada, iĢletmelerin baĢarı kriterlerini değerlendirme de ve uygulamada ne kadar baĢarılı olduğunun ölçümü bulanık mantıkla yöntemi ile yapılmıĢtır. Bulanık mantık ile kesin yargı içermeyen durumlar için matematiksel ölçüm yapılabildiği için bu yöntem uygulanmıĢ ve alınan sonuçlarla yöntemin seçiminin doğru olduğu görülmüĢtür.

UJEVĠC, SZĠROVĠCZA, KARABEGOVĠC (2005), “Antropometri ve Bazı Avrupa ülkelerinde Konfeksiyon Boyut Sistemlerinin KarĢılaĢtırılması”(Anthropometry

and the Comparison of Garment Size Systems in Some European Countries) konulu çalıĢmalarında farklı ülkelerin giysi boyutlandırma sistemlerinin karĢılaĢtırılmasını içermektedir. Yüksek kaliteli giysi tasarımlarının, giysi boyutlandırma sistemleri ile rekabet avantajı sağlamak gibi odak noktaları bulunmaktadır. Ortala vücut ölçüleri son yıllarda değiĢmiĢtir. Avrupa ülkelerinde bir dizi farklılıklar incelenerek, giysi boyutu sistemleri karĢılaĢtırılmıĢtır. ÇalıĢma sonucunda, bir çok ülkenin diğerlerinden farklı olarak kendi resmi giysi boyutlandırma sistemlerine sahip olduğu sonucuna varılmıĢtır. Ayrıca bazı ülkelerde büyük hazır giyim iĢletmeleri kendi iç standartlarını değiĢtirerek üretim yapmaktadırlar. Burada üretilen giysilerin amacı, moda eğilimleri, tasarım ve üretim ekonomisine dayalıdır.

GUPTA, GANGADHAR (2004), “Giysi Beden Tablolarını GeliĢtirmek Ġçin Ġstatistiksel Bir Model” isimli çalıĢmalarında bugüne kadar yapılmıĢ olan araĢtırmaların bir çoğunun karmaĢık matematiksel iĢlemlere dayandığı, giysi üreticileri için beden tabloları oluĢturmada kullanılacak basit bir istatistik yöntemden yararlanıldığı belirtilmiĢtir. Bu araĢtırmaya Hindistan‟ın büyük Ģehirlerinden 2095 kadın katılmıĢ ve 21 noktadan ölçü alınmıĢtır. Ġstatistikî değerlendirmede; ortalama, alt-üst sınırlar, standart sapma gibi değerler tespit edilmiĢtir. Bu hesaplamalar yapılırken, değiĢkenleri en aza indirmek ve değiĢkenler arasındaki bağlantıları ortaya çıkarmak amaçlanmıĢtır. Bu araĢtırma ile beden tablosu oluĢturmada, göğüs ölçüsünün bel ölçüsünden daha temel bir nokta olduğu deneysel olarak gösterilmiĢtir. Alt beden de ise en temel ölçünün kalça ölçüsü olduğu anlaĢılmıĢtır. Beden tablolarının üç anahtar ölçü kullanılarak (bel, göğüs, kalça) optimize edilebileceği sonucuna ulaĢılmıĢtır. Bu çalıĢmanın sonuçlarında açıklanan üst ve alt beden için gerekli ölçü yerlerinin yapılan çalıĢmada da beden numaralarını belirlemede kullanılan parametrelerle örtüĢmektedir.

ĠġBĠLEN (2003), “Konfeksiyon Sanayiinde Bulanık Mantık Uygulamaları” isimli çalıĢmasında kadınların vücut özelliklerine uygun kalıp çizimine yöntem geliĢtirmek amaçlanmıĢtır. Sonuçların daha hassas olması için de bulanık mantıktan yararlanılmıĢtır. AraĢtırmanın materyalini yaĢları 18-34 arasında olan 504 Türk kadınından 16 boyutta alınan ölçüler oluĢturmaktadır. Elde edilen ölçüler SPSS programı ile analiz edilerek Matlab- Fuzzy Tool Box programı aracılığıyla da yorumlanmıĢtır. Bulanık mantıkla beden numaralarının tespit edilmesi için giriĢ üyelik fonksiyonları tespit edilmiĢtir. Bunun için 504 kiĢiden alınan ölçüler esas alınmıĢtır.

Belirlenen üyelik fonksiyonlarının birbiri arasındaki iliĢkinin anlaĢılabilmesi için kural tabanı oluĢturulmuĢtur. GiriĢ parametresi olarak bütün boy ve beden ölçüsü seçilmiĢ. ÇıkıĢ parametresi olarak da kalça ölçüsü belirlenmiĢtir. GiriĢ parametreleri tespit edildikten sonra üyelik fonksiyonları çizilmiĢ ve bulanıklaĢtırılmıĢtır. Girilen beden ölçülerinde elde edilecek sonuç, kalça ölçüsünün tespit edilmesi olacaktır. Elde edilen değerlerden giriĢ ve çıkıĢ üyelik fonksiyonları arasındaki iliĢki durulaĢtırma yöntemi olarak seçilen “mamdani” metodu ile elde edilmiĢtir. AraĢtırmada kurulan model ile, bulanık mantık ve beden ölçülerinin kullanılarak beden numarasının tespitinin yapılması yönünden çalıĢmaya katkı sağlayacağı düĢünülmektedir.

KAYACAN, DAYIK (2001), “Bulanık Mantık Yardımıyla Bornoz Beden Ölçülerinin Tespiti” konulu çalıĢmaları; standart bornoz beden numaralarının belirlenmesini içermektedir. Bulanık mantıkla beden numaralarının tespit edilebilmesi için üyelik fonksiyonlarının belirlenmesi gerekmektedir. Bunun için öncelikle kimono erkek bornozu modellerinin beden ölçülerinin belirlenmesinde etken olan beden ölçülerinin tespiti yapılmıĢtır. Ġmalatta kullanılan erkek bornoz ölçülerinin S,M,L,XL,XXL olduğu tespit edilmiĢtir. Bulanık mantıkta çözümün temelini oluĢturan üyelik fonksiyonu tespitine beden ölçülerini sınıflandıran S,M,L,XL ve XXL simgeleri kullanılmıĢtır. Belirlenen üyelik fonksiyonlarının birbirleri arasındaki iliĢkinin anlaĢılabilmesi için bulanık kural tabanı oluĢturulmuĢtur. Bornoz beden numaraları arasında belirleyici özellik olarak kabul edilen ölçüler(giriĢ değiĢkenleri) tespit edildikten sonra, üyelik fonksiyonlarının bulanıklaĢtırılmıĢtır. ÇıkıĢ üyelik fonksiyonu olarak da çıkıĢ parametresi olarak beden alınmıĢtır. Bu çalıĢmada model beden numaralarına etki eden dört giriĢ parametresi ve bir çıkıĢ parametresinden oluĢmaktadır. Çıkarım yöntemi olarak mamdani tipi kullanılmıĢtır. DurulaĢtırma yöntemi olarak moment yöntemi seçilmiĢtir. Modelleme Matlab Fuzzy Logic Toolbox da kullanılarak gerçekleĢtirilmiĢ olup, yapılan çalıĢmayla beden ölçüleri bilinen birisinin giyeceği bornoz beden numarasının tespiti bu çalıĢmayla çok kolay bir Ģekilde yapılabilmektedir. BEAZLEY (1998), “Boyut ve Uyum: Beden Ölçü Tabloları Formülasyonu ve Boyutlandırma Sistemleri- Bölüm 2” isimli araĢtırmasını 1993 yılında Manchester Metropoliten Üniversitesinde 100 genç kadın üzerinden 10 farklı ölçü alarak gerçekleĢtirmiĢtir. Beden ölçü tabloları ve boyutlandırma sistemlerinin oluĢturabilmek için, alınan vücut ölçülerinin istatistiksel analizleri yapılmıĢtır. Genç kadınlardan elde

edilen ölçüler önceki boyutlandırmalarla karĢılaĢtırılmıĢtır. Beden için boyutlandırma sistemi 8-10-12-14-16 Ģeklinde sınıflandırılmıĢtır. Boy için ise; kısa, orta ve uzun Ģeklinde sınıflama yapılmıĢtır. Sistem genç kadınlardan elde edilen göğüs çevresi ölçüsünün yüzdelik oranlarına dayandırılmıĢtır. Ġstatistiksel analizleri yapılan vücut ölçülerinin bu alandaki sorunlara, önerilen kuralların açıklık getirmesi umulmaktadır. Ancak boyutlardaki kodlama hala düzgün değildir. Bu araĢtırmanın bir önceki tablo ile

Benzer Belgeler