• Sonuç bulunamadı

ARAŞTIRMANIN KURAMSAL ÇERÇEVESİ VE İLGİLİ ARAŞTIRMALAR

2.6. İLGİLİ ARAŞTIRMALAR

YÖK Ulusal Tez Merkezi'nde popüler tarih, popüler tarihçilik kavramları taratıldığında 7'si doktora, 12'si yüksek lisans tezi toplam 19 çalışmaya ulaşmak mümkündür. Bunlardan 8'i popüler tarihi romanlar, 2'si popüler tarih dergileri, 2'si kapsayıcı bir başlık ile popüler tarihçilik üzerinedir. Geri kalanlar ise tarihçilerin biyografileri ve tarihçilikleri üzerine yapılan çalışmalardır. Toplam 19 tezden 8'inin tarih bölümlerinde, diğerlerinin ise Türk Dili ve Edebiyatı, Sosyoloji ve İletişim Bilimleri bölümlerinde hazırlandığı görülür. Necip Fazıl Kısakürek taratıldığında ise 16'sı doktora, 54'ü yüksek lisans tezi olmak üzere toplam 70 çalışmaya erişilmektedir. Buradaki tezlerinde kahir ekseriyetinin Türk Dili ve Edebiyatı bölümlerinde hazırlandığı görülmektedir.

Popüler tarihçilik üzerine hazırlanan tezlerin yayınlandığı yıllar incelendiğinde 2004 ve 2018 yılları arasında yoğunlaştığı görülür. Çalışmaların bu yıl aralığında

48

yoğunlaşmasının temel sebeplerinden biri olarak sinema, dizi, dergi, tarih programları ve roman tarzı tarihi konu edinen ürünlerin artması neticesinde tarihi bilginin popülerleşmesi sayılabilir. Ancak bu çalışmalar yukarıda da belirtildiği gibi daha çok tarihi romanlar, tarih dergileri ve tarihçilerin ya da tarihçi olmadığı halde tarih eserleri verenlerin biyografileri üzerine yoğunlaşmıştır.

Popüler tarihçilik üzerine Özcan’ın (2008) Türkiye'de Popüler Tarihçilik (1908-1960) ve Tülay Gül’ün (2017) Türkiye'de Popüler Tarih ve Tarihçilik (1919-1950) isimli eserleri haricinde kapsamlı ve problematik bir çalışmaların olmadığı görülür. Özcan’ın (2008)

Türkiye’de Popüler Tarihçilik (1909-1960) isimli çalışması, TTK tarafından basılan bir

doktora tezidir. Tarihi roman, dergi, dizi, sinema, tiyatro vb. türlerle popülerleşen ve ciddi bir kitlenin tarih bilgisini inşa eden bu alanın ürünlerinden yola çıkarak akademik bir perspektifle incelenmesi eksikliğini ilk tespit eden akademisyenlerden olan Özcan, yoğun emek gerektiren detaylı ve kapsamlı bir çalışmayla alana önemli bir katkı sunmuştur. Eser yayınlandığı yıl Türkiye Yazarlar Birliğince "araştırma" ödülüne layık görülmüştür. Eserde; Eserde; “Popüler tarihin tanımı, muhtevası, yöntemi, geçmişi, kurumları, yazarları, ürünleri, akademik tarihçilikle olan ilişkisi incelenmiştir (Güler, 2014: 204). Özcan (2008)’ın bu eseri, (TUHED) Türk Tarih Eğitimi Dergisi’nde (Güler: 2014) tarafından kritik edilmiştir.

Yine Özcan, (2012) Türk Yurdu’nda yayınlanan Popüler Tarih ve Milliyetçilik, Doğu

Batı (2011)’de yayınlanan Muhafazakâr Tarihçiliğin Popüler Yüzü, Doğu Batı (2011)’de

yayınlanan Osmanlı'dan Cumhuriyet'e Halk Arasında Yaygın Popüler Tarih Eserlerine

Bakış isimli makaleleri ile popüler tarihçilik temalı yapılan konferans ve söyleşileriyle

profesyonel tarihçilerin ilgisini alana çekmiş ve alanın problemlerini gündeme getirmiştir.

İsmail Kara’nın; 11 Mart 2002 tarihli Türklük Araştırmaları Dergisi’nin 11. sayısında kaleme aldığı Tarih ve Hurafe, Çağdaş Türk Düşüncesinde Tarih Telakkisi başlıklı makalesi ve Murat Güzel’in Necip Fazıl’ın milliyetçi, muhafazakâr tarih düşüncesindeki yerine değindiği Necip Fazıl Kısakürek Muhafazakârlık Modern Türkiye’de Siyasi

49

Ahmet Şimşek öncülüğünde gerçekleştirilen ve artık geleneksel hale gelen Tarihyazımı Çalıştayları’nın dördüncüsü Türkiye’de Popüler Tarihçilik teması ile (15 Nisan 2016) tarihinde Kocaeli Üniversitesi'nde gerçekleştirilmiştir. Çalıştay bu alana akademik bir perspektif sunması ve profesyonel tarihçilerin alana ciddi bir yaklaşım göstermesi açısından büyük önem arz etmektedir. Popüler tarih konusu çalıştayda; Dünya’da ve Türkiye’de Popüler Tarih, Popüler Tarih Programları ve Belgeseller, Sinemadan Popüler TV Dizilerine Tarih, Akademik Tarihten Popüler Tarihe, Hatıradan Romana Popüler Tarih Kitapları, Popüler Tarih Dergileri başlıklı toplam 6 oturumda detaylandırılmış ve kapsamlı tartışmalarla her yönüyle ele alınıp analiz edilmiştir. Çalıştay sonunda akademisyenlerin katkılarıyla bir sonuç bildirgesi hazırlanmış ve (WEB2, 2016) sitesinde yayınlanmıştır.

Necip Fazıl Kısakürek üzerine yapılan çalışmalar ise çoğunlukla edebiyat fakültelerinde edebi ve fikri ciheti üzerine yoğunlaşmıştır. Tarih düşüncesine yönelik sadece iki çalışma mevcuttur. Bunlar; Aslıhan Haznedaroğlu’nun (2012), Necip Fazıl

Kısakürek'in Tiyatro Eserlerinde Tarih ve Ahmet Özgür Türen’in (2018) Necip Fazıl Kısakürek ve Tarihi Görüşlerinin İncelemesi isimli yüksek lisans tezleridir. Aslı

Haznedaroğlu (2012) çalışmasında, Necip Fazıl'ın tarih düşüncesinden ziyade tiyatro eserlerinde geçen tarihi olayların bir betimlemesini yapmıştır.

Özcan (2011), yukarıda bahsi geçen Muhafazakâr Tarihçiliğin Popüler Yüzü, isimli makalesinde Necip Fazıl'ı muhafazakâr tarihçiliğin popüler yüzü olarak tanımlamıştır.

Popüler tarihçilik ile ilgili yapılan araştırmalar incelendiğinde alana kısır da olsa bir yönelim olduğu ve artık görmezden gelinemez boyutlara erişen etkilerinin akademik çevrelerce tartışıldığı bir sürece girildiği görülür. Bu süreç popüler tarih ürünlerinin akademik bir perspektif ile incelenmesine ve profesyonel tarihçilerin bir öz eleştiri yapmalarına vesile olmuştur. Özcan’ın (2008) Türkiye'de Popüler Tarihçilik

(1908-1960) isimli eseriyle Ahmet Şimşek ve Tarihyazımı.org platformunun katkıları ile

Kocaeli'de gerçekleştirilen Popüler Tarihçilik çalıştayı, bu alanda yapılan çalışmalarda önem arz eden iki gelişmedir. Özcan'ın eseri; popüler tarihçiliğin tarihsel temelleri, üretildiği yerler, ürünleri, okuyanlar, yazanlar ve yazılanlar hakkında kapsayıcı bir çerçeve sunmuş; çalıştay ise farklı üniversitelerden gelen tarihçileri bir araya getirerek

50

alanın farklı açılardan mercek altına alınmasına imkân tanımıştır.

Araştırmanın odak noktası olan Necip Fazıl'ın tarih anlayışına dair çalışmalar ise literatürde görüldüğü üzere yok denecek kadar azdır. Edebi ve fikri cihetinin kuvvetli olması hasebiyle yapılan çalışmalarının bu çerçevede yoğunlaştığı görülür. Karşı tarih paradigması inşasının mimarlarından olması ve muhafazakâr kitlelerin tarih algısının biçimlenmesinde etkili bir rol oynamasına rağmen bu noktayı temel alan kapsayıcı çalışmaların olmaması görmezden gelinemez bir eksikliktir.

51

BÖLÜM III