• Sonuç bulunamadı

İkinci Türkiye ve Afganistan Dostluk Antlaşması

AMANULLAH HAN DÖNEMİ VE DIŞ POLİTİKA

3. AMANULLAH HAN’IN TÜRKİYE ZİYARETİ (1928-1929) VE REFORMLARI

3.7. İkinci Türkiye ve Afganistan Dostluk Antlaşması

Kral Amanullah Han’ın Türkiye ziyareti sırasında yapılan bu antlaşma 1 Mart 1921 yılında Moskova’da imzalanan Türk-Afgan Antlaşması'ndan sonra iki ülke ilişkilerinin gelişmesine neden olmuş ve işbirliğinin somut biçimde gerçekleşmesine yol açmıştır. Türkiye-Afganistan Ankara Antlaşması, Dışişleri Bakanı Tevfik Rüştü Bey ile Afganistan Dışişleri Vekili Gulam Sıdık Han tarafından imzalanmıştır. Bu antlaşmanın:

"Birinci maddesi daimi ve diğer maddeleri on sene müddetle muteberdir. Şayet muahedename mezkûr on senelik müddetin hitamından altı ay evvel Tarafeyni akidenden biri veya diğeri canibinden fes olunmazsa kendiliğinden bir sene daha meri addedilecek ve fesh keyfiyeti ancak altı aylık bir müddetin inkizasından hüküm ve tesiri haiz olunacaktı".229

Protokol ve imza protokolünün önemi ve anlamına bakılırsa, Türkiye ve Afganistan arasında imzalanan bu atlaşmaya göre taraflar ekonomi alanında birbiriy’e yardımlaşmayı kabul eder ve iki ülke arasındaki ilişkilerin pekişmesi için (Teşrik mesai) birbirine kısa bir zaman zarfında müzakerelere başlayacaklardı. Bu antlaşma iki devlet arasındaki yetkili kişiler tarafından imzalanmıştır. İş bu tarihte taraflar arasında mutabakata varılan antlaşma gereği akit yapan taraflar “Türkiye ve Afganistan” dokuz maddelik protokolü birbirine sadık kalacağını ve zaman ayıracağını vaat ediyorlardı. Bu antlaşma “karşılıklı olarak” iki ülke birbirini bu       

227 F. Altay, 1970, a.g.e., s. 48.

228 Türkiye Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Atatürk tarafından Kral Amanullah Han’a hadiye olarak bir kılıç verilmiştir. BCA, Fon No: 30 18 1 1, Yer Numarası: Kutu No: 28, Dosya Gömleği No: 25, Sıra No: 19, Dosya No: 234-36 Tarih: 02.05.1928. Bkz. Akbaş, 2008, a.g.m., s. 230.

229 Türk-Afgan Antlaşması ve Teşrik Messi Müahedennamesi metni. BCA, Fon No: 30 10 0 0-Yer Numarası: Kutu No: 257-Dosya Gömleği No: 731- Sıra No: 5, Dosya No: 435 Tarih: 25. Mayıs. 1928.

maddelere sadık kalacağını ve gerekli şartları yerine getireceğini antlaşmanın maddeleri gereği hükmü yerine getireceklerdir. Bugünkü tarihle imza ettiğimiz muhadenet ve teşriki mesai muahede namesi bir mukaddeme ile dokuz maddeden ve bu imza protokolü dâhil olmak üzere merbutu iki protokolden ibarettir. 25 Mayıs 1928 Gulam Sıdık ve Doktor Tevfik Rüştü230 (EK- 4).

Kral’ın Ankara ziyaret sırasında 25 Mayıs 1928 tarihinde Amanullah Han’dan gelen teklif üzerine 1 Mart 1921 yılında imzalanan Türk-Afgan antlaşmasına ek olarak “Türkiye ve Afganistan Arasındaki Dostluk ve Teşrik-i Mesai-i Muahedenamesi” adıyla yeni bir antlaşma imzalanmıştır.231

Bu antlaşma iki dost ülke arasında dostluk ve işbirliğini öngörmekte olup, 1921 yılında imzalanmış olan ilk Türk-Afgan antlaşmasından sonra, iki ülke ilişkilerin daha üst düzeye getirmiştir. 25 Mayıs 1928 tarihli bu muahede 25.05.1928 tarih 1362 sayılı yasa ile onaylanmış232 ve 22.07.1928 tarihinde kanun tasarısı çıkmıştır. Yani ikinci Türk-Afgan muhadenet ve teşriki mesai muahedenamesinin tasdiki hakkında kanun 29 teşrinisani (Resmi gazete ile neşir ve ilanı 13 kanunu evvel 1928 sayı: 1065) kanun No: 1362 dir.233

1928 yılında antlaşmanın maddelerini hükümleri şöyledir:

Türkiye ve Afganistan devletleri arasında işbu imzalanan dostluk antlaşmasına göre iki ülke birbirine karşı maddi ve manevi olarak ilişkiler kurmaları hedeflenmiştir. Bu antlaşma iki devlet arasında 1 Mart 1921’den sonra ikinci antlaşma olup, kardeşlik ve dostluğun iki devlet arasında pekişmesine öncelik önemi arz etmekteydi. İki ülke arasında kurulan dostluğun pekişmesine ve her geçen gün bu ilişkilerin sıcak tutulmasına, ayrıca bu dostluk antlaşmasına özen göstereceklerini teyit etmekteydi. Bu antlaşma iki devlet arasında önemli olduğu için Türkiye Cumhurbaşkanı Gazi Mustafa Kemal Atatürk adına Dışişleri Bakanı, Dr. Tevfik Rüştü görevlendirmiş ve Kral Amanullah Han adına Afganistan Dışişleri Vekili Gulam Sıdık Han arasında imzalanmıştır.

      

230 Bugünkü tarihle imza ettiğimiz teşriki mesai ve muahedenamesi bir mukaddeme ile dokuz maddeden bu imza Protokolü dâhil olmak üzere merbutu iki protokolden ibarettir. BCA, Fon No: 30 10000, Yer Numarası: Kutu No: 257, Dosya Gömleği No: 731, Sıra No: 5, Dosya No: 435 Tarih 25.

Mayıs. 1928.

231 Öksüz, 2007, a.g.m., s. 777.

232 BCA, Fon No: 30 18 0 0, Kutu No: 29, Dosya Gömleği No: 33, Sıra No: 1, Tarih: 25.05. 1928.

233 Türk-Afgan Teşrik-i Mesa-i Muahedenamesi kanun tasarısı. BCA, Fon No: 30 18 1 1, Yer Numarası: Kutu No: 29, Dosya Gömleği No: 46, Sıra No: 20, Tarih: 22.07.1928.

Antlaşmanın (Md: 1) dostluktan söz etmekte olup, iki devlet arasındaki dostluk bağlarını güçlü ilkelere dayandırmaktadır. Aynı zamanda bu madde süresiz olarak antlaşmada yer almıştır ve Türkiye ile Afganistan arasında bu güçlü bağlar bozulmaz bir şekilde öngörülmektedir. (Md: 2 ve 3) ise tarafsızlık ilkesini dayanışma ile pekiştirerek antlaşmayı imzalayan taraflardan biri başka ülkelerin düşmanca eylemiyle karşılaşırsa, diğer imzacı taraf bu eylemi önlemeye çalışacaktır. Türkiye ve Afganistan, birbirleri aleyhine olabilecek herhangi bir antlaşmaya katılmayarak, düşmanca eyleme katılmayacak ve bir ittifaka girmeyecektir. Savaş çıkarsa iki taraf durumu aralarında görüşüp değerlendireceklerdir. (4 ve 5) maddeler iki devlet arasında işbirliği yanı “teknik yardım” yapmasını öngörmektedir. Türkiye Devleti, Afganistan’a uzmanlar gönderecektir. Bilim adamları, hukukçular ve askeri uzmanlar işbirliği konusunda ayrıca özel antlaşmalar yapılacaktır. (Md: 6) ise birbirlerine gözetilen ulus statüsü tanımakta olup, Oturma ve ticaret koşullarında tarafların birbirine gösterecekleri kolaylığı düzenlemektedir. Eskilerin “ En çok müsaadeye mazhar millet” dedikleri bu hak veya ilke, ticari ilişkilerde söz sahibi oluyordu.

Taraflardan biri bir üçüncü devlete ticari bir kolaylık tanıyınca, aynı kolaylığı antlaşma imzalayan ikinci taraf da tanımayı üstleniyordu. Bu hak veya ilke, 1928 Türk-Afgan antlaşmasında İkamet yani oturma alanında genişletilmişti. Türkiye’de oturan Afganistan vatandaşları ile Afganistan’da oturan Türkiye vatandaşları, yalnızca ticaret açısından değil, aynı zamanda “İkamet hususunda da en çok gözetilen ulus ilkesinden faydalanacaklardı. (Md: 7) İse bu antlaşmayı yapan taraflar yani “Türkiye ile Afganistan” sözleşmenin içeriğine göre taraf olmayan devletler ile her türlü ilişkiye ve bağımsız hareket etmeyi muhafaza edeceklerdir. Sözleşmenin taraflarını bağlayan bu madde iki devleti bağlamakta ve diğer devletler ile yapacakları her türlü antlaşmayı kısıtlayacaktır. “Taraf devletler karşılıklı olarak bu antlaşmaya sadık kalacaklarını” yazılı olarak beyan etmiştir. (Md: 8) İki nüshadan ibaret olup, Türkçe ve Farsça yazılmış ve iki nüshada muteberdir. (Madde 9) ise zaman aşımına uğramayacak, geçerliliğini yitirmeyecek, eskimeyecek bir madde niteliğindedir. Dokuz maddeden oluşan bu antlaşmanın birinci maddesi süresiz

geçerli olarak diğer maddeler ise on yıllık bir süre için imzalanmıştır. Bu antlaşmanın süresi sonradan uzatılmış olup bugüne kadar devam etmektedir.234

Söz konusu maddeler antlaşmanın metinlerinin değişiminden sonra yürürlüğe gireceğini belirtmiş olup (Md: 9). 29 Ekim 1928 tarihli ve 1362 sayılı kanunla onaylanan antlaşma 13 Aralık 1928 tarihli, 1065 sayılı Resmi (Gazete’de ve Düstur’da) yayınlanmıştır. Onay belgeleri 17 Ocak 1929 tarihinde Ankara’da teati edilmiş ve antlaşma bu tarihte yürürlüğe girmiştir.235 Bu doğrultuda üretilen dış politika da Afganistan’a ve o coğrafyada yaşam içinde bulunan topluma özel bir yer vermiş olup, Türkiye ile Afganistan arasında uzaklık oldukça fazla olmasına rağmen din ve kısmende dil benzerliği vardı çünkü Afganistan toplumunda Türk boyları da bulunduğu için bu iki ülke arasında saygı ve sevgiyi devamlı kılmıştır.236

3.8. Amanullah Han’ın Türkiye Ziyareti ve İki Ülkenin Elçilikleri