• Sonuç bulunamadı

Coğrafi olarak, Yahudiler imparatorluktaki en dağınık grup idi. Anadolu ve Arap vilayetlerinin hemen hemen tümünde yaşamaktaydılar. İzmir ve diğer Batı Anadolu şehir merkezlerinde varlıkları belirgin seviyedeydi. İstanbul, Selanik, Edirne ve Gelibolu gibi önemli Avrupa vilayetlerine ilaveten, Bosna, güney Bulgaristan ve Makedonya’da Yahudi toplulukları bulunuyordu. Osmanlı Yahudiliği kültürel olarak en çeşitli etnik gruptu. Avrupa ve Anadolu vilayetlerinde, Yahudi İspanyolcası konuşan İspanya göçmeni Yahudiler baskındı. Bununla birlikte, Doğu Avrupa’dan özellikle Rusya ve Romanya’dan son zamanlarda artan göç ile Yahudi Almancası konuşan Eskenazi grupları gittikçe önem kazanmaya başlamıştı. Ayrıca, büyük liman şehirleri İstanbul, İzmir ve Selanik’te İtalyan Yahudi cemaatleri mevcuttu. İmparatorluğun başka yerlerinde, Arapça, Kürtçe ve Aramice konuşan Yahudiler vardı. Aslında, Yahudiler kadar çok dil bilen başka etnik grup yoktu. Bu iki faktör, büyük fiziksel ayrılma ve kültürel ve dil çeşitliliği ulusal bir Yahudi hareketinin doğması için diğer etnik gruplarda olduğu gibi yeterli olmamıştır200.

19. yüzyılın ikinci yarısından itibaren Yahudi aydınların bir kısmı batılılaşabilmek için Fransızca bir kısmı da Türkçe konuşmak gerektiğini savunmuşlardır. Netice de 1900’de milli lisan olarak kabul edilmiş olan İspanyolca‘nın terk edilip yerine Türkçe’nin konuşulmasına karar verilmiştir. Tamim-i Lisan-i Osmanî Komisyonu adıyla bir komisyon oluşturulmuş ve bu komisyonda bulunan kişiler okullarda ve Yahudiler arasında Tükçe’nin öğretilip konuşulmasını sağlayacaklardı. Komisyon kısa süre sonra çalışmalarına başlamıştır201. Komisyon; Jak Mandil, Haim Nahum, Jak Samanon vs.

198 Shaw; age, s.358-359. 199 Eyicil; age, s.128-130. 200 Ortaylı; agm , s.1.

gibi on kişiden oluşmaktaydı202. İmparatorluğun, tüm milletlerinin öğrenim müfredatı benzer hale gelmiştir203.

1908’de II. Meşrutiyet ve Hürriyet’in ilanı ile beraber Selanik de işçi hareketleri fakir Museviler arasında epey taraftar bulmuştur. Avram Benaroya’nın tütün, sigara, demir çuha taş ve matbaa işçilerini bir araya getirip oluşturduğu “Federasyon “ isimli işçi kuruluşuna Selanik Musevileri büyük destek vermiştir 204 .

Haim Nahum ve etrafındakilerin öncülük ettiği İstanbul Yahudi Cemaati’nin

modernleşmeci mensupları Jöntürkler ile yakın ilişkiler kurarak onları hararetle desteklemişler ve ihtilalden sonra İmparatorluktaki halklar arasındaki kardeşliğin dışavurumu olan kutlamalara büyük bir heves ile katılmışlardır. Siyasi yapıda ortaya çıkan değişikliği hem İstanbul’daki Hahambaşılığı hem de on yıl önce savundukları, İmparatorluğun çevresindeki baş hahamlıkları yenilemek için fırsat bildiler. Bu çabalarında Jöntürk ve İttihat Terakki Partisi’nin büyük desteğini görmüşlerdir. İlk reformlar, Levi’nin kaymakamlığının son dönemlerinde kötü yönetime terk ettiği Meclis-i Cismani’de gerçekleştirilmiştir205. Meclis-i Cismani’ye dini üye olarak hem Nahum; hem de kayınbabası Edirneli Abraham Danon’un yanı sıra en az onlar kadar ilerici Aşkenaz lideri Haham David Marcus atanmıştı. Böylece mecliste modernleşmeci çoğunluk sağlanmış oldu. Nahum bir ara AIU tarafından Levi’nin yerine Hahambaşılığa aday gösterilirken siyasi faaliyetleri AIU’nun geri adım atmasına sebep olmuştur206. Yahudi halkı ise Jöntürk Devrimi ile Birinci Dünya Savaşı arasında yaşadıkları ikilemden dolayı toplumsal bir krizin eşiğindeydiler. İmparatorluğu reforma ederken Osmanlı vatandaşı ve Yahudi olarak görevleri ne olmalıydı? Diğer etnik unsurlar gibi Osmanlı Yahudileri de İmparatorluğun etnik ve pro-milliyetçiliğin yükselişte olduğu bu döneminde tüm etnik ve dini topluluklar için evrensel haklar ve imtiyazlar sağlayan yeni gerçeği ile yüzleşmeyi bekliyorlardı. Bir taraftan Osmanlı Yahudileri yeni Osmanlı politik yapısında yer almayı hedeflerken, yeni Osmanlı sivil hayatını şekillendirmede aktif olarak yer alırken aynı zamanda Osmanlıcılığı bir ideoloji olarak yerleştirmeyi amaçlıyorlardı. Diğer yandan ise bu dönem toplumun ilerlemesi ve Avrupa

202 Besalel; age, s.79.

203 Okşan Svastics. age, s.32. 204 Türker; agm, s.40-41. 205 Shaw; age, s.350. 206 Shaw; age, s.350-351.

Siyonizminin kurulumu ve fikirlerinin algılanması dönemi ile çakışmıştır207. Yahudiler arasında yeni rejime karşı yaklaşımda coğrafi uzaklık çok önemli bir etken olmamış, Osmanlı idare merkezine en yakın olan Yahudi gruplar yeni rejime nasıl tepki vermişse Filistin’in belli şehirlerinde de devrim için halk desteği iyi olmuş ve ileri boyutlu siyasi ve toplumsal değişiklikleri beraberinde getirmiştir. Bir düzineden fazla Arapça, İbranice, Judeo-İspanyolca ve Yunanca gazete devrimci Osmanlı kamu alanına hem şekil hem de kaynak olarak hizmet etmiştir. Araştırmacılar tarafından Geçici Balayı olarak adlandırılsa bile Filistin, devrimle, onun fırsat ve eksiklikleriyle imparatorluğun sonuna kadar meşgul olmuştur. Bir gazetenin Kudüs muhabirine göre, Kudüs Valisi bir gün İttihat ve Terakki tarafından söz verilen reform ilanlarını okurken Seferadlar dans edip şarkı söyleyerek, kılıç sallayarak ve bağırarak kaydırma kapaklı bir Tevrat’la geldiler. Yahudi toplulukları tarafından Yafa’da organize edilen kutlamada servis başladı ve Seferad Hahamı basamaklardan çıktı, Sultanı kutsadı ve herkes “âmin” diyerek cevap verdi… Haham Abrevaya Türkiye’ye karşı büyük görevlerinden bahsederken Türkçe konuştu. “Şu andan itibaren Türk vatandaşı olduğum için artık

Avrupalılardan utanmayacağım “dedi. Bütün sihirli duygular gizlenmeden ifade edildi. Açık bir şekilde Yahudi konuşmacılar ön planda yer aldılar bundan da ötesi genel bir kutlama ve katılımcılarının çoğunun Yahudi olmadığı bir durum vardı208. Moiz Kohen Türkler ile Yahudiler arasında uyum fikrini savunan makaleler yazdığı zaman dönmelere hitap ediyordu. Osmanlıcılığa yönelik bu güçlü destek göz önüne alındığında Selanik Yahudilerinin birçoğunun Yahudi milliyetçiliği fikrine yakınlık duymaması şaşırtıcı değildir209.

Bu erken devrim heyecanı Filistin’de ki Osmanlı sivil toplumunda da heyecan uyandırmıştır. Yerel reformların ve gelişmelerin anayasal düzenlemelerle yükseltilmesi için organizasyonlar yapılmıştır (Masonlar, ticaret odaları ve diğerleri gibi). Her üç dinin mensupları da Osmanlı imparatorluğunun ve Filistin'in ekonomik, kültürel ve siyasi olarak daha iyi hale gelmesini amaçlayan toplumsal dönüşümü sağlayacak yeni toplumsal bir iletişim oluşturmak için yer almışlardır. Bu Filistin Osmanlı modernleşme sınıfı sadece asillerden değil liberal eğitim almış ve özgür mesleklere sahip beyaz yakalı sınıftan, ortanın altındaki sınıfa kadar yüzünü batıya dönmüş ve vatanlarını ilerletmeye

207 Campos; agm, s.463. 208 Campos; agm, s.463. 209 Mazower; age, s. 290.

azmetmiş insanlardı. Bu tabakanın Hıristiyan, Yahudi ve Müslümanları aynı okullarda okumuşlar (ki bu okullar yabancı dil, hesap yapma ve coğrafya gibi laik araçların kullanıldığı yerlerdir) aynı Mason kulüplerine üye olmuşlar ve beraber çalışıp yaşamışlardır. Yerel ve dini yönetim kurumları önemli bir yer tutmuş ve etnik ve dini özelliği aşan duygular katmışlardır210.

Bedel-i Askeriye Vergisi de JönTürk Devriminde sonra bütün erkeklere askerlik yapma yükümlülüğünün getirilmesiyle 1909’da kaldırılmıştır. Eşitliği hedefleyen girişimler milletlerin cemaat özerkliğini ortadan kaldıran yasal düzenlemelerle yavaş yavaş destekleniyordu211 .