• Sonuç bulunamadı

İşçinin İşi Yapmasının İmkansız Hale Gelmesi

İşçi çalışma hayatının düzeni içinde hastalık, gebelik ve askerlik veya buna benzer bir takım sebeplerden dolayı işini yapmasını imkansız hale getiren birtakım durumlarla karşı karşıya gelmektedir. Bu durumlarda işverenine hizmet göremeyen işçilerin ücretlerini alabilmelerini öngören bazı hükümlere yer verilmektedir.

206 Tahsin SINAV, Ücret Kesme Cezası, Şafak Gazetesi 10.09.2007 ; ERKUL/ KARACA, s. 312;

EVREN, s. 105.

a) İşçinin Hastalığı Halinde Ücret Ödenmesi

Maktu aylıkla çalışan işçiler hastalanmaları halinde de ücretlerini tam olarak alırlar. Zira; 4857 sayılı İş Kanunu’nun 49/4. maddesinde; “hasta, izinli veya sair sebeplerle mazeretli olduğu hallerde dahi aylığı tam olarak ödenen aylık ücretli işçilere…” denilmek suretiyle bu husus açıkça ortaya konulmuştur. Maktu aylıkla çalışan işçinin hastalanması, izinli olması gibi hallerde yani fiilen çalışmadığı durumlarda ücreti yine de tam olarak ödenecektir. Şüphesiz bu ödemenin içerisine asıl ücret ve ücret ekleri de girecektir. Benzer biçimde Borçlar Kanunu’nun 328. maddesine göre de; “işçi hastalık ve askerlik veya bu gibi sebeplerden dolayı… işi ifa edemediği takdirde… ücret ödenmesi hakkı vardır.” 208.

Anlaşıldığı üzere maktu aylıklı işçi hasta yada izinli olması durumunda da ücretini tam almak suretiyle “iş karşılığında ücret ödenmesi” ilkesine ayrık bir durum yaratmaktadır.209

Öte yandan, aylık ücret dışındaki diğer ücret şekillerinde, hastalık halinde kural olarak işverenin ücret ödeme yükümü söz konusu değildir210. Gerçekten de, maktu aylık dışındaki diğer ücret şekillerinde aksi, hizmet sözleşmesi veya toplu iş sözleşmesi ile kararlaştırılmamışsa, işçinin izinli ve istirahatli olduğu günler için işverenin ücret ödeme yükümlülüğü yoktur. İş Kanunu’nun 49/2. maddesinde de maktu olmayan aylıklı işçi için veya ücretini günlük, haftalık veya parça başına alan işçi için, maktu aylıklı işçi gibi, hastalık, izin veya sair mazeretli olduğu hallerde dahi ücretini tam alabilmesini sağlayan bir hüküm yoktur.211 Dahası İş Kanununda, hastalık halinde de olduğu üzere, “işçinin iş sözleşmesinin askıda kalması nedeniyle işine gidemediği süreler için ücret işlemez.” denilmektedir. Dolayısıyla İş Kanunu kapsamındaki bu tür işçilerin hastalandıklarında ücret alamayacakları söylenebilir. Şüphesiz, tersine hükümlere iş sözleşmelerinde yer verilmesi de yasaklanmış

208 ÇELİK, s. 151; IŞIKLI, s. 83.

209 Ali N. SÖZER, Hasta İşçinin İş İlişkisi, Eğe Üniversitesi Doktora Tezi, İzmir 1981, s. 59; İZVEREN/ AKI, s. 235.

210 SÖZER, s. 40; ÇELİK, s. 151. 211 SÖZER, s. 40.

değildir. Hastalık ve kaza hallerinde kusursuz işçiye ücret ödeneceği toplu iş sözleşmeleri ile kararlaştırılabilir212.

b)Gebelik Halinde Ücret Ödenmesi

İş Kanunu’nun 74. maddesi, “Kadın işçilerin doğumdan önce sekiz ve doğumdan sonra sekiz hafta olmak üzere toplam on altı haftalık süre için çalıştırılmamaları esastır.” hükmüne yer vermekle birlikte bu süreler içerisinde ücret ödenmesine ilişkin İş Kanunu’nda her hangi bir düzenlemeye yer verilmemiştir. Ancak gebelik ve annelik durumunda çalıştırılamayacağı bu süreler içerisinde

gelirinin belli bir düzeyde olmasını sağlayan ödemelerin yapılması gerekir213.

Bu durumda kadın işçiye işinden uzak kaldığı bu süre içerisinde, doğumun gerçekleştiği tarihten önceki bir yıl içinde kendisi için en az 120 gün analık sigortası primi ödenmiş olunması, doğumdan önceki ve doğumdan sonraki sekiz haftalık sürelerde (56’şar gün) işyerinde çalışılmamış olunması koşulları ile doğum yapan kadın sigortalıya iş göremezlik ödeneği verilmektedir. Sigortalı kadının gebelik ve doğum nedeniyle belirli bir süre çalışamaması hem tıbbi gereklilikten hem İş Kanunu’nun 74.maddesinde yer alan hükümden kaynaklanmaktadır.

Kadın sigortalıların doğum öncesi ve doğum sonrası sekiz haftalık süreler doğrudan kanundan kaynaklanan “yasal geçici işgöremezlik süresi” niteliğindedir. Bu nedenle de bu devrede kadın sigortalıya verilen geçici işgöremezlik ödeneği “yasal geçici işgöremezlik ödeneği” olarak kabul edilmektedir.214 506 sayılı Kanunun 49. maddesinde 4958 sayılı Kanunun215 32. maddesi ile yapılan değişiklik ile “Kendisi için doğumdan önceki bir yıl için de en az 120 gün analık sigortası primi ödenmiş bulunan sigortalı kadının analığı halinde, doğumdan önceki ve sonraki sekizer haftalık sürede, çoğul gebelik halinde ise, doğumdan önceki sekiz haftaya iki haftalık süre ilave edilerek çalışmadığı her gün için geçici işgöremezlik ödeneği verilir. Kadın sigortalının isteği ve doktorun onayı ile doğuma üç hafta kalıncaya

212 SÖZER, s. 41;ÇELİK, s. 151.

213 TURAN, s. 106; N. Binnur TULUKÇU, İş ve Sosyal Güvenlik Hukukunda Gebe Ve Anne İşçilerin Korunması, Ankara 2000, s. 129.

214 TULUKÇU, s. 206. 215 RG. 06.03.2003, S. 25191.

kadar çalışılması halinde çalışılan süreler kadın sigortalının doğum sonrası sürelerine eklenir.” hükmü yer aldığından, doğum öncesi sekiz haftalık işgöremezlik süresi başlangıcında kendisi için en az 120 gün analık sigortası primi ödenmiş olunması koşulunu taşımayan kadın sigortalı, doğum öncesi sekiz haftalık istirahat süresi içinde işverenin rızaen yapacağı ücret ödemesi ve buna dayalı olarak yapılan sigortalılık bildirimi sonucunda “doğum” tarihine kadar 120 gün analık sigortası primi ödenmiş olunması koşulu ile doğum sonrası sekiz haftalık istirahat süresi için geçici işgöremezlik ödeneğine hak kazanacaktır.216 Ayrıca kadın sigortalının doğuma üç hafta kalana kadar çalışması halinde çalışılan süreler de doğum sonrası sürelere eklenecektir.

Analık sigortasına ilişkin olarak 4958 sayılı kanununun 30. maddesi ile yapılan bir diğer değişiklik de; “kurumdan kendi çalışmalarından dolayı gelir veya aylık almakta olan kadın veya erkeğin sigortalı olmayan eşi, analık halinde ödenek verilmesi hariç diğer yardımlardan yararlanmasına” ilişkindir. Böylelikle aktif sigortalı olmayan ama kurumdan aylık ya da gelir alarak kurumla ilişkisi bulunan kadının veya erkeğin sigortalı olmayan eşinin analık sigortası kapsamına alınması sağlanmıştır. Yine 4958 sayılı kanununun 31. maddesi ile yapılan değişiklikle, sigortalıya gebelik ve doğum sağlık yardımı yerine, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca onanacak ve önceden bildirilecek tarifeye göre maktu para yardımı yapılır. Birden fazla çocuk doğarsa maktu doğum yardımı her çocuk sayısına göre arttırılır, şeklindedir.

Kadın sigortalının doğumdan önce ve sonraki sekiz haftalık işgöremezlik sürelerde işyerinde çalışmamış olmasına rağmen işveren tarafından rızaen ödenen ücretler hiçbir şekilde geçici işgöremezlik ödeneğini etkilemez. Kadın sigortalı işyerinde çalışmamış olmak koşuluyla hem ücretini hem de geçici iş göremezlik ödeneğini veya iş göremezlik ödeneği ile gebelik öncesi dönemde çalışırken aldığı aylık ücret tutarı arasındaki fark tutarı alabilir217.

216 TULUKÇU, s. 207. 217 TULUKÇU, s. 207.

Buna karşılık Basın İş Kanununda kadın gazetecilerin gebeliği halinde, gebeliğin 7. ayından itibaren doğumun ikinci ayı sonuna kadar izinli sayılacağı ve bu süre için gazeteciye son ücretinin yarısını ödeneceğini, diğer teşekküllerden alınan yardımın bu ödemeyi etkilemeyeceği belirtilmektedir.

Benzer Belgeler