• Sonuç bulunamadı

II. BÖLÜM

1.1. Hasan Ali Yücel’in Milli Eğitim Bakanlığı Dönemine Kadar Liselerin

Osmanlı’da 1869 Maarifi Umumiye Nizamnamesi’ne kadar orta öğretim okullarını medreseler oluşturur. Bu okullar kendine özgü yapısı, okuma yazma bilmeyenleri dahi bünyesine alması, Arapça ve Farsça’yı öğretim dili olarak kullanması nedeniyle tam bir orta öğretim kurumu sayılamaz. (Başaran, 2006, s. 106)

Medreseler uzun yıllar Osmanlı’nın İlmiye sınıfını, Kalemiye sınıfını, Mülkiye sınıfını yetiştiren okullardır. Yedinci ve on üçüncü yüzyıllar arasında dini eğitimin yanında doğa ve fen konularına da yer veren bu okullar; Osmanlı’nın düzenlemeleriyle kuruluş ve yükselme devrinde ilim ocağı vazifesi görmüş fakat Tanzimat Dönemi’ne gelindiğinde, değişen ve özelliklerini kaybeden birçok kurum gibi sadece dini bilgi veren bir yapıya bürünmüştür. (Başaran, 2006, s. 107)

Türk Eğitim Tarihinde, 1869 düzenlemeleriyle idadi ve sultaniler de orta öğretim okulu olarak eğitim sisteminde yerini alır. İdadiler, orta öğretimin ilk

kademesi olarak düşünülür ve sancakların merkezinde açılması kararlaştırılır. Genel Eğitim Tüzüğü (Maarifi Umumiye Nizamnamesi)’nden sonra İstanbul’da (1873) ve Mora’da (1875) olmak üzere ancak iki idadi açılmıştır. 1880’ lerden sonra ise rüştiye ile birlikte bazı il merkezlerinde yedi yıllık, bazı büyük ilçe merkezlerinde de beş yıllık idadilerin açılması birbirini takip etmiştir. (Başaran, 2006, s. 108)

II Meşrutiyet Devrinde eğitim alanındaki yeni düzenlemelerde, orta öğretim alanındaki yedi yıllık idadilerin lise şeklinde yapılandırılması kararlaştırılır. Yeni programa göre rüştiyeler kaldırılacak; altı yıllık idadilerin ilk yıllarında hazırlatıcı temel dersler verilip sonraki yıllarda öğrenciler umumi ziraat, ticaret ve sanat kollarına ayrılacaktır. Birinci Dünya Savaşı nedeniyle idadilerde mesleğe yönelik kollar sayılı yerlerde açılmış, bu okullar Cumhuriyetin ilk yıllarına kadar eğitim sistemimizin ortaöğretim basamağını oluşturmuşlardır. (Unat, 1964, s. 46) 1924 yılında, lisenin birinci evresi olan idadilerin adı orta mektep olmuştur. (Başaran, 2006, s. 108)

1869 Maarifi Umumiye Nizamnamesi (Genel Eğitim Tüzüğü)’nde, il merkezlerine üç yıllık sultanilerin açılması kararı alınır. Sultanilerin rüştiye üzerine altı yıllık eğitim veren ilk üç kademesinin kısm-ı âdi, sonraki üç yıllık kademesinin ise kısm-ı âlî olarak adlandırılması kararlaştırılır. İkinci kısımda eğitim tarihimizde ilk defa fen ve edebiyat şubeleri açılarak alan-bölüm ayrımı yapılması düşünülür. Sultaniler İkinci Meşrutiyete kadar Girit haricinde hiçbir yerde açılamaz. İkinci Meşrutiyetten 1923’e kadar tüm yurtta dördü yatılı yirmi bir sultani mevcuttur.(Başaran, 2006, s. 109)

Meşrutiyet Devrinde, kızlara, erkeklere denk bir orta öğretim sağlamak için 1911 yılında binası yanan Darülmuallimat, Sultanahmet’te İnas İdadisi adıyla yeniden açılır ve 1913-1914 ders yılından itibaren Bezm-i Âlem meclisinde Vâlide sultanisi olarak on yıllık bir lise haline getirilir. Erenköy, Çamlıca ve Kandilli Kız liseleri de bu dönemde kurulmuştur. (Unat, 1964, s. 48)

1 Mart 1922’de Atatürk, TBMM’nin birinci dönem üçüncü toplantı yılını açarken yaptığı konuşmada; orta öğretimin amacının ülkemizin ihtiyaç duyduğu hizmet ve sanat erbabını yetiştirmek ve öğrencileri yüksek tahsile hazırlamak olduğunu söyler. Ayrıca Atatürk “çocuklarımızın göreceği eğitimin sınırı ne olursa olsun; onlara bağımsızlığımıza, milli benliğimize ve milli geleneklerimize düşman olanlarla mücadele etmek gerektiği öğretilmelidir” diyerek Türk Cumhuriyeti’nde eğitimin amaç ve felsefesini kısaca özetlemiştir. (Cicioğlu, 1982, s. 159)

1923 yılında hükümetin çıkardığı Orta Mektepler Talimatnamesi’yle ödül, ceza, disiplin gibi konular yeniden düzenlenerek “mubassırlık” kaldırılır. Aynı tarihte toplanan I. Heyeti İlmiye sonucunda sultanilerin adı liseye çevrilir. Liseler bir ve iki devreli olarak ikiye ayrılır. Tek devreli liseler ortaokul düzeyinde iken, iki devreli liseler günümüz ortaöğretim kurumları seviyesinde eğitim verirler. I. Heyeti İlmiyeden sonra yirmi üç tam devreli lise açılarak öğrenci sayıları 7146’ya ulaşır.(Cicioğlu, 1982, s. 134)

1924 yılında toplanan İkinci Heyeti İlmiye’de bir evreli liselerin orta mektep haline gelmesi, orta mektep ve liselerin üçer yıllık ayrı ayrı okullar olması kararlaştırılır. Bu kararla 1 Eylül 1924 tarihinden itibaren tek devreli liseler orta mektep olurken liselerin son sınıfında fen ve edebiyat olarak şube ayrımı yapılmıştır.(Cicioğlu, 1982, s. 134)

Liseler, ortaöğretim üzerine kurulmuş ve yüksek öğretime öğrenci hazırlayan bir kurum konumundadır. 13 Mart 1924 tarihinde çıkan 439 sayılı “Orta Tedrisat Muallimleri Kanunu’yla da öğretmenlik mesleği çalıştıkları kurumlara göre sınıflandırılarak orta öğretimde görev yapacak öğretmenler belirlenmiştir. (Cicioğlu, 1982, s. 135)

1928 yılında toplanan Üçüncü Heyeti İlmiye’de orta öğretimle ilgili liselerin, öğretmen okullarının, meslek okullarının çoğaltılması ve takviye edilmesinin yanında yatısız okulların karma okullar haline getirilmesi planlanır. 22 Mart 1926 tarihli 789 sayılı Maarif Teşkilatına Dair Kanun’un yedinci maddesine göre orta öğretim

okulları liseler, orta mektepler, ilk muallim mektepleri ve köy muallim mektepleri olarak belirtilir. Aynı kanunun yirmi ve yirmi birinci maddeleriyle Milli Eğitim örgütü belirli bölgelere ayrılır. Bir ve birkaç ilden ilden meydana gelen bölgelere “Maarif Mıntıkası” adı verilir. Maarif emirlerinin yönetimi ve denetimindeki bu mıntıkalarda her ile bir maarif müdürü, küçük idari bölümlere de maarif memuru tayin edilir. Bu kurulan sistem 1931 yılına kadar devam eder. 26.06. 1931 tarih ve 1834 sayılı kanunla bu uygulama yürürlükten kaldırılır. Maarif Eminlerinin kaldırılmasından sonra orta öğretim okulları Maarif Vekâleti Orta Tedrisat Dairesi’ne bağlanmıştır. (Cicioğlu, 1982, s. 137)

Orta öğretimin amaçları en açık ve geniş şekliyle 1927 yılında yayınlanan “Lise ve Orta Mektep Talimatnamesinde” açıklanır. (Cicioğlu, 1982, s. 159) Bu talimatname, öğretmenlerin Cumhuriyetin hedeflediği eğitimi vermeleri için program ve program dışı tüm fırsatlardan yararlanmalarını ister. Türkçe, Tarih, Coğrafya, Yurt Bilgisi, Sosyoloji, Felsefe, Cumhuriyet ve Yurttaşlık dersleri bu yıllarda önemle üzerinde durulan ve işlenen derslerdir. (Akyüz, 2004,s. 320)