• Sonuç bulunamadı

Kültür, bireylerce yapılan ve toplumca belirlenen değer yargıları olarak tanımlanabilir. Girişimciler toplum içinde faaliyet gösteren, kültürü belirleyen ve kültürden etkilenen insanlardır. Kültür, girişimcilerin hareketlerini şekillendirme ve çalışma tarzlarını belirleme konuları üzerinde önemli bir etkendir. Bundan dolayıdır ki, Amerikalı bir girişimci Japon bir girişimciden kültürler arası farklılıklardan dolayı farklı hareket etme eğilimindedir (Wickham, 1998: 56)

Kültür; bir grup insan tarafından gerçekleştirilen değerler, hedefler ve paylaşılan tutumlar bütünüdür. Bu kavramların girişimsel kültür ile ne ölçüde ilgili olduğu ve yapılan tanımın önemli özellikleri şu şekilde sıralanabilir (Osiri ve McCarty, 2013: 3-4):

36

 Kültür, bireysellikten kurtarır ve birleştirici bir özelliğe sahiptir. Bu bağlamda girişimsel kültür, bir örgütün üyeleri tarafından benimsendiği ölçüde üyeleri kapsayan ve birleştiren bir özellik taşımaktadır.

 Kültür, açık ya da kapalı olabilir. Tutum ve değerler açık olabilir. Örneğin; hareketsizlik; sözsüz, ilgisiz, pasif bir iletişim türü, korku, uyumsuzluk ve yetersizlik şeklinde ortaya çıkabilir. Kültürün bu üstü kapalı türünün belirlenmesi ve ölçülmesi zor olabilir. Diğer taraftan, bir örgüt üyelerinin uygulamalarını temel alan, yazılarak ve sözlü iletişimle analiz edilebilen kültür daha kolay değerlendirilebilir.

 Üçüncü ve son olarak; kültür; organizasyonlar ve gruplarca gerçekleştirilir ve belirleyici bir özelliğe sahiptir. Kültürün belirleyicileri çoğu zaman gizli olabilir. Bunun yanında kapalı davranışlar gözlemlenebilir ve gruplarca problemin belirlenmesinde kullanılabilir. Çünkü bu açıklanmış "özellikler" grup içinde kültürün bir sonucu olarak ortaya çıkabilir. Bu özellikler kültürün belirleyicileri olarak sınıflandırılabilir.

Girişimcilik sosyal bir olgu olması nedeniyle, kültürü oluşturan gelenek, görenek ve ahlaki değerlerden etkilenmektedir. Bireylerin girişimci olma eğilimi yaşadığı çevreye ve aldıkları eğitime göre şekillenmektedir. Diğer bir ifadeyle, girişimciler kültürel değerlerden ve değişimlerden etkilenmektedir. Bu yüzden, toplumun dinamik kesimi olan girişimcilerin, girişimsel tutumlarını korumak için kültürel değişimleri yakından takip etmeleri gerekir (Güney ve Nurmakhamatuly, 2007: 69).

Bir kurumun niteliklerinin nasıl yapılandırıldığını ve organizasyonu organizasyon yapan gerçek unsurların neler olduğunu anlamak için bir kurumun kültürünün dikkate alınması gereklidir. Diğer bir çok örgütsel kavram gibi, literatürde kültürün de bir metafor olduğunu düşünme eğilimi vardır. Fakat kültür gerçektir. Kültür, soyut ve kesin olmayan, bir organizasyonun boyutunun ötesine geçen şeyleri tanımlamakta kullanılır. Kültür hakkındaki en basit düşünce, bir kurumun kişiliğini yansıtması ve kurumu temsil etmesidir. Girişimcilik ve girişimsel faaliyetler kültürden etkilenen kavramlardır. Örneğin, riskten kaçınan veya süreç odaklı bir kültüre sahip olan bir organizasyonda, çalışanların girişimsel tutumları körelir ve girişimcilik konusunda cesaretleri kırılır. Kültür, karmaşık ve değişimi

37

kolay olmayan bir olgudur. Yenilikçi olmayan bir kurumun başına, son derece girişimci bir CEO getirseniz bile, o kurumun örgütsel kültürün değişimi 10 yıl veya daha fazla bir süre gerektirmektedir. (Morris ve Kuratko, 2002: 253).

Girişimcilik kültürü, girişimciye yeni bir statü veren, yaptıklarını ödemeyi garanti eden, başkalarından iş beklemek yerine başkaları için iş imkanı yaratan yeni bir neslin yetişmesini sağlayacak değerler bütünüdür (Wickham, 1998: 56, Arıkan, 2002: 202). Başka bir tanıma göre girişimcilik kültürü, bireysel ve toplumsal hayatın karşılıklı etkileşimi sonucu ortaya çıkan, öğrenilen ve sosyal olarak aktarılan değerlerin toplamıdır. Bundan dolayı, girişimcilik kültürü, bir bölgede veya ülkede girişimciliğin gelişip yaygınlaşmasında gerekli olan alt yapı faktörleri içerisinde önemli bir role sahip olmaktadır (Güney, 2008: 213). Girişimcilik kültürünü etkileyen başlıca unsurlar ise başarı gereksinimi, kültürel yapı, aile yapısı, eğitim kurumları, din faktörü, kişisel ilişkiler, yenilikçi tutumlar ve iletişim ağları olarak aşağıda sıralanmaktadır (Güney, 2008: 213, Wickham, 1998: 56) :

Başarı Gereksinimi: McClelland, toplumun ekonomik gelişmesinin bireysel girişimciliğe bağlı olduğunu ve yüksek derecede başarı güdüsüne sahip olan toplumların ekonomik gelişmeyi sağladıklarını ileri sürmektedir. Başarıya önem veren kültürler, önem vermeyen kültürlerden daha yüksek düzeyde girişimcilik eğilimi sergilemektedir.

Kültürel Yapı: Bir toplumda girişimciliği ve girişimcilik kültürünü etkileyen unsurların başında gelmektedir. Toplumda kuralların, kurumların, süreçlerin, ilişkilerin ve yapıların şekillenmesini kültürel yapı belirlemektedir. Bununla beraber kültürel yapı, bir örgütün çalışma derecesini, biçimini ve yönetimini güçlü bir şekilde yönlendirmektedir. Bir toplumu oluşturan bireyler, kültürel değerlerin taşıyıcısı konumundadır. Dolayısıyla, girişimcilik ruhunun oluşmasında da kültürel yapının önemli bir yeri vardır.

Aile Yapısı: Sosyal örgütlenmenin temel birimi olan ailenin demokratik veya otoriter olma düzeyi, aile içinde hüküm süren iklim, ailede verilen eğitim ve görgü çocuklarda girişimcilik eğilimini arttıran veya törpüleyen bir faktördür. Ailenin etkisi altında büyüyen çocukların ebeveynleri tarafından deneyim kazanması için

38

cesaretlendirilmesi gerekir. Erken yaştan eylemleri desteklenen çocukların girişimcilik duygusunu gelişmektedir.

Eğitim Kurumları: Girişimcilik kültürünün oluşmasını etkileyen bir diğer faktör eğitim kurumlarıdır. Çalışmalar, eğitim sürecinde, sürekli değişiklik gerçekleştirip geçerliliğini kısa sürede kaybeden önemsiz bilgileri öğretmek yerine, bilinmeyenlerin keşfedilmesine önem veren eğitim kurumlarında yetişen bireylerin daha yaratıcı ve girişimci olduklarını ortaya koymaktadır.

Din Faktörü: Dini inançlar, bir kültürü şekillendiren en önemli faktörlerdendir. Dini inançlar aynı zamanda bireylerin girişimcilik eğilimlerini ve girişimcilik kültürünü de etkilemektedir. Dinsel değerlerin girişimci davranışları etkilediğini savunan Weber, “Protestan İş Ahlakı” nı kabul eden toplumların girişimsel faaliyetlerinin daha fazla olduğunu söylemiştir. Protestan kültürün ilkelerinden olan tutumluluk, çalışkanlık, çilecilik ve zevklerin ertelenmesi gibi değerler aynı zamanda başarılı bir girişimciliğin temellerini oluşturmaktadır.

Kişisel İlişkiler: Kişisel ilişkilerin türü ve kapsamı da girişimcilik kültürünün teşvik edilmesi ve girişimci davranışın açıklanması konusunda etkili olan kritik bir faktördür. Hollandalı sosyolog Geert Hofstede’nin yaptığı çalışma insan ilişkilerinin iş kültürü üzerindeki etkisini; güç mesafesi, belirsizlikten kaçınma, kollektivizm ve erillik olarak açıklamaktadır. Bu 4 faktör, kişisel ilişkilerin farklı kültürlerde girişimcilik davranışlarını nasıl etkilediği konusunda önemli fikirler vermektedir. Yenilikçi Tutumlar: İnovasyon, girişimciliğin tam merkezindedir. İnovasyonu özümsemek için önce bugünün gelecekten daha farklı olacağına inanmak gerekir. Bununla beraber girişimcilerin, dünyayı etkileyebileceğine ve değiştirebilecek şekilde hareket edeceğine inanmaları gerekmektedir. Dahası, yenilikçi cesarete sahip olan girişimciler, çabalarının karşılığını süregelen yenilikçi bir sistem şeklinde alabilecektir.

İletişim Ağları: İletişim ağları, kişisel ya da organizasyonel ilişkileri açıklayan bir kavramdır. İletişim ağları girişimcilik performansının gerçekleştirileceği sahneyi hazırlayan bir altyapı niteliğindedir ve ekonomik ilişkiler için gerektiği kadar kişisel ve sosyal kontaklar için de gereklidir. Bir iletişim ağı, şekillendirilen kültür çerçevesinde oluşturulmaktadır.

39