• Sonuç bulunamadı

TAM METİNLER

GEREÇ VE YÖNTEM

Hastanemiz Çocuk Göğüs Hastalıkları bölümünde 1 Eylül 2019-1 Şubat 2020 arasında kronik akciğer ve solunum yolu hastalıkları tanısı ile izlenen 1 ay-18 yaş arasındaki hastaların ebeveynlerinin tütün ürünleri kullanım alışkanlıkları kesitsel olarak anket yardımıyla değerlendirildi.

BULGULAR

Kronik solunum yolu ve akciğer hastalığı tanısı (Tablo-1) ile takipli 124 hastanın 74’ü (%59,6) erkekti. Ortanca yaş 5.4 yaş (2 ay-18 yaş) idi.

Hastaların 75’i (%60,4) tütün kullanan en az bir kişi ile aynı evde yaşıyordu (Şekil-1 ve Tablo-1). Annelerin %25’i, babaların ise %41’i tütün ürünleri kullanıyordu. On beş hastanın (%12) ebeveynleri evin hiçbir yerinde tütün kullanımına izin vermezken, 96’sının (%77,4) ebeveyni evin yalnızca dışında (balkon veya bahçede), 13’ü (%10,4) evin içinde ve dışında tütün ürünleri kullanımına izin veriyordu. Ebeveynlerden 34’ü (%27,4) arabasında sigara içimine izin veriyordu. Bu ebeveynlerden 24’ü (%19,3) sadece çocuğu arabada değilken, 10’u (%8,1) çocuğu olsun veya olmasın arabada sigara içimine izin veriyordu. İnvaziv mekanik ventilasyon yapılan 17 hastanın 7’sinin (%41,1), non invaziv mekanik ventilasyon yapılan 3 hastanın 2’sinin (%66) ve evde oksijen tedavisi alan 11 hastanın 8’inin (%72,7) evinde tütün kullanan en az bir kişi bulunmaktaydı.

SONUÇ

Hastanemizde kronik solunum yolu ve akciğer hastalıkları tanısı ile takipli hastaların ebeveynlerinin tütün kullanımı oranları yüksek olarak bulunmuştur. Bu hastalıkların morbiditesini artırabilecek önlenebilir bir çevresel faktör olan tütün dumanına maruz kalmayı azaltmak hastalığın prognozu açısından oldukça önemlidir. Bu hastaların ebeveynlerine tütün kullanmamaları ve çocuklarının, ev veya arabalarında, tütün dumanına ikinci ve üçüncü el maruz kalmalarını da önlemeleri mutlaka önerilmelidir.

133

HASTALIK n =124 (%) Sigara içen en az bir kişiyle

aynı evde yaşayanların sayıları ve oranları

Bronkopulmoner Displazi 22 (% 17,9) 15 (% 68,1)

Konjenital Torakal Malformasyonlar 19 (% 15,3) 14 (% 73,6) Aspirasyona Sekonder Kronik Akciğer Hastalığı 15 (% 12) 11 (% 73,3) Kistik Fibrozis Dışı Bronşiektazi 14 (% 11,2) 10 (% 71,4) Hipoventilasyona Sekonder Kronik Akciğer Hastalığı 14 (% 11,2) 3 (% 21,4)

Bronşioltis Obliterans 12 (% 10) 6 (% 50)

Kistik Fibrozis 10 (% 8) 6 (% 60)

Göğüs Deformiteleri 9 (% 7,2) 3 (% 33,3)

Akciğer Hipoplazisi 2 (%1,6) 2 (% 100)

Alfa 1 Antitripsin Eksikliği 2 (%1,6) 0 (% 0)

Subglottik Stenoz 1 (%0,8) 1 (% 100)

Primer İnterstisyel Akciğer Hastalığı 1 (%0,8) 1 (% 100)

Primer Siliyer Diskinezi 1 (%0,8) 1 (% 100)

Obstrüktif Uyku Apnesi 1 (%0,8) 1 (% 100)

Pulmoner Emboli 1 (%0,8) 1 (% 100)

Tablo1. Hastaların Dağılımıve sigara içen en az bir kişiyle aynı evde yaşayanların sayıları ve oranları

Şekil 1. Hastalar ile aynı evde yaşayanlardan sigara içen kişi sayısı

%39,6

%40,4

%16

%2 2%

0 1 2 3 4

134

S-17 Kistik fibrozisli çocuklarda HbA1c ile solunum fonksiyonları ve günlük yaşam aktiviteleri arasındaki ilişkinin incelenmesi

Elif KOCAAĞA1, Deniz İNAL İNCE1, Dilber ADEMHAN TURAL2, Cemile BOZDEMİR ÖZEL1, Ebru ÇALIK KÜTÜKCÜ1, Naciye VARDAR YAĞLI1, Melda SAĞLAM1, Nagehan

EMİRALİOĞLU2, Ayfer ALİKAŞİFOĞU3, Deniz DOĞRU2

1Hacettepe Üniversitesi, Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Fakültesi, Ankara, Türkiye.

2Hacettepe Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Pediatri Anabilim Dalı, Çocuk Göğüs Hastalıkları Bilim Dalı, Ankara, Türkiye.

3Hacettepe Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Pediatri Anabilim Dalı, Çocuk Endokrinoloji Bilim Dalı, Ankara, Türkiye.

ÖZET

Amaç: Kistik fibrozis (KF), primerde akciğer tutulumu görülen fakat sindirim sisteminde de çeşitli derecelerde etkilenmeye neden olan multisistemik, genetik bir hastalıktır. Çoğunlukla yapısal harabiyete bağlı olarak, pankreasın endokrin salınımında bozulma eşlik eder ve kan glukoz seviyelerinde bozulmalar ortaya çıkar. Çalışmamızın amacı, glikolize hemoglobin (HbA1c) ile solunum fonksiyonları ve günlük yaşam aktivitelerinin (GYA) ilişkisinin araştırılmasıydı.

Yöntem: Çalışmaya ortalama yaşları 14,24±2,18 yıl olan klinik olarak stabil 34 KF’li birey (20 erkek, 14 kız, FEV1 % 91,24±22,33) dahil edildi. HbA1c değerleri kaydedildi. Solunum fonksiyon testi ve Glittre GYA testi yapıldı. Glittre GYA testi öncesi ve sonrası kalp hızı, oksijen satürasyonu, kan basıncı, modifiye Borg Skalası ile ölçülen dispne ve yorgunluk algılaması kaydedildi.

Sonuçlar: Klinik olarak stabil KF hastalarının ortalama HbA1c % 5,80±0,49 idi. Hastaların % 5’inde HbA1c >% 6,5 idi. Olguların Glittre GYA test süresi 134,20±63,44 sn olarak bulundu.

HbA1c ile FVC (r=-0,392, p=0,022), FEV1 (r=-0,513, p=0,002), FEV1/FVC (r=-0,381 p=0,026), PEF (r=-0,344, p=0,046), FEF%25-75(r=-0,561 p=0,001) ve yorgunluk düzeyi (r=0,341 p=0,049) ilişkili bulundu. Ayrıca, HbA1c ile Glittre GYA test süresi (r=0,402 p=0,019) ve testin sonundaki nefes darlığı düzeyi (r=0,426 p=0.012) ilişkiliydi.

Tartışma: HbA1C değeri yüksekliği solunum fonksiyonları ve GYA performansını etkilemektedir. Glukoz düzeyinde bozulmaya bağlı olarak solunum yolunda inflamasyon artışı ve kasın glukoz metabolizmasının bozulmasının KF’li bireylerin GYA sırasında zorluklar yaşaması ile sonuçlandığı düşünülebilir.

Anahtar kelimeler: kistik fibrozis, günlük yaşam aktiviteleri, glukoz

135

S-22 Çocuk Yoğun Bakım Ünitesinde Akut Solunum Yetmezliği Olan Hastalarda Ölü Boşluk İle İtme Basıncı İlişkisi

Gokhan Ceylan1, Aykut Eski2, Hasan Ağın1

1SBÜ Dr. Behçet Uz Çocuk Hastalıkları EAH , 2Ege Universitesi, Çocuk Göğüs Hastalıkları Bilim Dalı,

Amaç : Çocuk yoğun bakım ünitelerinde en sık başvurulan ve en hayati destek sistemlerinden biri mekanik ventilasyondur. Bu yöntem sırasında hastanın akciğerlerinde oluşabilecek olan hasarın değerlendirilmesi için pek çok parametre dikkatle izlenmelidir. Günümüzde bu parametrelerden mortalite ile en ilişkili olanlarından birinin İtme basıncı (DP) olduğu kabul görmektedir. Hastalarda DP değerinin 15 cmH2O altında tutulması önerilmektedir. Yine çocuk hastalarda bebek akciğer konseptine göre hastalık şiddeti arttıkça DP artmaktadır. Solunum yetmezliği olan hastalarda teorik olarak şant miktarı artacağından bu hastalarda ölü boşluk (DS) da artmalıdır.

Çalışmamızda hastalık şiddetinin bir göstergesi olan ve mortaliteyle ilişkisi saptanmış olan DP ile hastalık şidddeti ile pozitif korelasyonu olan DS oranı arasındaki ilişkiyi göstermeyi amaçladık.

Materyal-Metod: Çalışmamız SBÜ Dr. Behçet Uz Çocuk Hastalıkları EAH ÇYBÜ’nde akut solunum yetmezliği tanısı alan mekanik ventilatörde izlenen 26 çocuk hastada mekanik ventilatör verileri elektronik ortamda sürekli kayıt edilerek yapıldı. Hastalarda DS ölçümü için volumetrik kapnograf kullanıldı. Volumetrik kapnograftan Brunner yöntemi ile DS hesaplandı.

Bu elde edilen DS, hastanın soluk hacmine (TV) bölündü ve DS/VT oranı hesaplandı. Elde edilen veriler elektronik ortamda SPSS versiyon 20.0 yazılımı (IBM, Armonk, NY, USA) kullanılarak yapıldı. Değişkenlerin normal dağılıma uygunluğu görsel (histogram) ve analitik yöntemlerle (Shapiro-Wilk) incelendi. Gruplarda normal dağılım olmadığı gösterildiğinden korelasyon katsayıları ve istatistiksel anlamlılıklar Spearman testi ile hesaplandı. İstatistiksel anlamlılık için tip-I hata düzeyi % 5 olarak kullanıldı.

Bulgular : Sözkonusu dönemde akut solunum yetmezliği tanısı ile izlenen toplam hasta sayisi 72 olsa da bu hastaların sadece 26 sında volumetrik EtCO2 ölçümü imkanı vardı. Bu 26 hastanın yaş ortancaları 12 aydı (IQR: 8 – 19 ay). Ayrıca hastaların PRISM-2 ortancaları 11 (IQR 8-16) olarak hesaplandı. Bu hastalarda Kompliyans (Crs), Soluk Hacmi (VT), Tepe basıncı (Ptepe), Plato basıncı (Pplato), Soluk Sonu basıncı (PEEP), Soluk sonu karbondioksit (EtCO2), DS/VT

136

ve İtme Basıncı (DP) ortanca ve 1. 3. Çeyrek değerleri tabloda verilmiştir. Hastaların İtme basınçları ile DS/VT oranları arasında Spearman testı ıle bakıldığında yüksek düzeyde pozitif korelasyon mevcuttu (p<0,001, r:0,904).

Tablo-1: Kompliyans (Crs), Soluk Hacmi (VT), Tepe basıncı (Ptepe), Plato basıncı (Pplato), Soluk Sonu basıncı (PEEP), Soluk sonu karbondioksit (EtCO2), DS/VT ve İtme Basıncı (DP) ortanca ve 1. 3. Çeyrek değerleri

Sonuç : Akut solunum yetmezliği olan hastalarda hastalığın şiddeti ile beraber akciğerdeki şant miktarı da artmaktadır. Bu da hastalarda DS ventilasyonunu arttırmaktadır. Hastalığın şiddetinin bir başka göstergesi olan ve bu gurup hastalarda mortalite ile doğrudan ilişkisi gösterilmiş olan DP da bu hasta grubunda artmaktadır. Hastaların DP yanısıra DS/Vte değerleri de izlenerek hastaların mortaliteleri öngörülebilir. Hastaların hem DP hem de DS/Vte değerlerini düşürmeye yönelik ventilatör stratejileri izlemek bu gurup hastada hem hastanede kalış süresinin kısaltabilecek hem de mortalite morbidite oranlarını azalatacak yönde etkiye sahip olabilir.

Anahtar Kelimeler : Mechanical Ventilation, Dead Space, Driving Pressure