• Sonuç bulunamadı

II. BÖLÜM

4. GENEL DEĞERLENDİRME

Makedonya Cumhuriyeti 1990 yılında Yugoslavya’dan bağımsızlığını referandum yolu ile ilan etmiştir. 1991 yılından sonra Makedonya Cumhuriyeti piyasa ekonomisine geçiş süreci başlamıştır. Ancak, 1994 yılında Yunanistan’ın Makedonya’ya ambargo uygulaması, ülke ekonomisinin ağır bir kriz geçirnesine neden olmuştur.

Uygulanan ambargo, ülkede üretilen tarım ve tekstil ürünlerinin Yugoslavya ve diğer Balkan ülkelerine ihraç edilememesine neden olmuştur. Bu durum neticesinde Makedonya dış ticaretinin olumsuz etkilemesine ve dolayısıyla ithalat gelirlerinin azalmasına neden olmuştur.

Fabrikaların kapanması ve üretimin durma noktasına gelmesi sonucunda iç talebi karşılayamayan Makedonya, artan talebi ithal yoluyla karşılamaya gitmiştir.

Bağımsızlığın ilk 10 yılı zorluklarla karşı karşıya kalması sonucunda, 2000’li yılların başında ülkenin dünya ticaret örgütüne üye olması, imzalanan ve yürürlüğe giren ikili ticaret anlaşmaları Makedonya’nın dış dünyaya kapanan kapıların açılmasında etkili olmuştur. Fakat Makedonya’nın uluslararası ticaret politikasına bakıldığında, ülkenin dünyaya açılmayı ana politika olarak benimsediği görülmektedir.

Daha önceki bölümlerdede görüldüğü üzere Makedonya Cumhuriyeti’nin ticaret ortakları Avrupa ülkeleri ve Balkan ülkeleridir. Makedonya’nın dış ticareti çoğu zaman açıkla sonuçlanmaktadır. Bir diğer ifade ile Makedonya ithal ettiği ürünleri ihracat gelirleri ile karşılayamamakta ve oluşan dış ticaret açığını sermaye yatırımları ve turizm gelirleri ile kapatmaya çalışmaktadır.

Türkiye’nin Makedonya Cumhuriyeti’ni tanıması, diplomatik ilişki kurulması, gerekli protokollerin imzalanması ve karşılıklı büyük elçiliklerin kurulmasının ardından, Türkiye Cumhuriyeti ile Makedonya Cumhuriyeti arasındaki siyasi, sosyal, kültürel ekonomik, ticari ve spor alanındaki ilişkiler hızlanmıştır.

Ticari ve ekonomik ilişkilerin geliştirilmesine yönelik biçok anlaşma imzalanmış her iki ülke üst düzey yetkilileri ve işadamı kafileleri biribirlerini ziyaret etmiş, yüksek düzeyli ekonomik işbirliği toplantıları düzenlenmiş, ikili ekonomik ilişkilerin geliştirilmesi için birçok konferans ve seminerler düzenlenmiştir.

Makedonya ile Türkiye arasında geçmişten gelen güçlü sosyo-kültürel ve politik bağlar iki ülke arasında olumlu ilişkilerin doğmasında etkili olmuştur. Güçlü siyasi ve kültürel ilişkilere rağmen iki ülke arasında hem ticaret hem de yatırım ilişkileri istenilen düzeye ulaşamamıştır.

Makedon ve Türk ekonomilerin yapısı birbirleri ile rekabet etmekten ziyade, birbirlerini ikame özelliklerine sahiptir. Makedonya, mamûl madde ve tüketim malları ithalatçısı olup hammadde ve yan mamûl ihraç etmekte, buna karşılık Türkiye, hızla gelişen sanayisi için ihtiyaç duyduğu hammadde ve yan mamûlleri ithal etmekte ve nihai ürün ihraç etmektedir.

2005 yılıda 215 milyon ABD doları olan dış ticaret hacmi 2015 yılında yaklaşık 406 milyon ABD dolarına çıkmıştır. Son 11 yıl içerisinde istatistiki olarak dış ticaret hacminde artış görünse de iki ülke arasındaki köklü ilişkileri ve stratejik işbirliğini göz önünde bulundurduğumuzda bu rakamlar her iki ülke için memnun edici değildir.

Türkiye, Makedonya’nın bağımsızlığını tanımakla kalmamış, bunun yanında kısa süre içerisinde dünya ekonomik düzenine uyum sağlaması için özellikle Makedonya’nın NATO ve AB üyeliği konusunda ciddi bir çaba göstermiş ve göstermeye de devam etmektedir.

SONUÇ

Makedonya Cumhuriyeti’nin Antik dönemden başlayarak, Osmanlı’nın yaklaşık 550 yıl hakimiyeti altında kaldığı ve II. inci Balkan Savaşı sonrasında Bulgaristan, Yunanistan ve Sırbistan ile bölüştürülmüş tarihi bulunmaktadır. 29-30 Kasım 1943 yılında AVNOY anlaşmasında başkanı Yosip Brost Tito seçilerek 6 devletten oluşan Yugoslavya Sosyalist Federatif Cumhuriyeti’nin kurulması kararlaştırılmıştır. Aralarinda Makedonya’da bulunan bu 6 devlet ile 02 Ağustos 1944 yılında yapılan ASNOM’un ikinci oturuunda Makedonya Cumhuriyeti kurulmuştur. Yunan hükümetleri, Ağustos 1988 yılına kadar, topraklarının kuzey bölgesini ‘’Makedonya,, olarak adlandırmıyordu. Bu tarihte alel acele çıkarılan bir kanun ile topraklarının kuzey bölümünü ‘’Makedonya,, olarak adlandırmaya başlamıştır.

1991 yılında Yugoslavya’nın parçalanmasıyla bağımsızlığını referandum yolu ile ilan eden Makedonya Cumhuriyet’i, anayasal ismi başta Türkiye olmak üzere yaklaşık 140 ülke tarafından kabul edilmiştir. Ancak Yunanistan, Makedonya’nın bu ismi kullanmakta kendi topraklarına hak idda ettiğini ileri sürerek 27 Haziran 1992 yılında ‘’Makedonya Cumhuriyeti,, ismini değiştirmesini talep etmiştir. Bu talebi reddeden Makedonya hükümeti iki ülke arasındaki isim sorununun başlamasına neden olmuştur. Buna karşın 15 Ocak 1992 yılında Avrupa Birliği Anayasa Mahkemesi başkanı Robert BADİNTER başkanlığında Tahkim komisyonu kurulmuştur. Komisyon, Makedonya Cumhuriyeti’nin uluslararası tanıma şartlarını yerine getirdiğine ve anayasal ismin toprak tehdidi oluşturmadığına karar vermşitir. Bununla birlikte, Yunanistan Makedonya Cumhuriyeti’nin anayasal adı altında tanımaya muhalefetinden ötürü uluslararası alanda tanıma sürecini ve Makedonya’nın AB ile diplomatik ilişkilerin kurulmasını veto etmiştir. İki ülke arasındaki isim anlaşmazlığına BM’den geçici bir karar olarak Makedonya’yı FYROM (Former Yugoslav Republıc Of Macedonia) olarak tanıması ve “İki ülke arasında ki isim sorunu ortadan kalkana kadar Makedonya Birliğe katılamayacakdır” kararın çıkmasına neden olmuştur.

Yunanistan’ın Makedonya’ya karşı çıkması sadece isim sorunundan kaynaklı değildir. Öyle ki bağımsızlığından sonra Yunanistan Makedonya’nın yeni anayasasını ,,yayılımcı’’ bularak tepki ile karşılamış, Makedonya bayrağını tanımamıştır. Bayrağını kendi kullandıkları Vergina sembolüne benzeterek değiştirmesini talep etmiştir. İki ülke arasındaki anayasa ve bayrak sorununa karşın 1995 yılında ‘’Geçici Anlaşma,, imzalanarak Makedonya Anayasasındaki bazı maddelerini ve bayrağını değiştirmiştir. Siyasal ilişkilerde hal böyle iken, ticari ilişilerde sorun olduğu söylenemez. Makedonya’nın Balkan yarımadasının göbeğinde yer alması Makedon - Yunanistan ilişkilerinde her zaman önemli bir konuma sahipti. Çünkü Yunanistan ürünlerini kuzeye ihraç etmek için öncelikle Makedonya Cumhuriyeti sınırlarından geçmesi gerekmektedir. Bu bakımdan Makedonya ve Yunanistan’ın ticari ilişkilerinde, iki ülke arasındaki ilişki Yugoslavya'nın çöküşünden önce bile iyi bir şekilde yürütülmekteydi. Hatta iki ülke arasında ticaretin gerçekleşmesi için anlaşmalar mevcuttu. Bu ticari ilişkiler, 90'lı yıllarıına kadar güçlü bir şekilde devam etmiştir. Fakat dış ticaret Makedonya bağımsızlığını ilan ettikten sonra, Yunanistan’ın Makedonya’ya 1994 yılında ambargo getirmesiyle duraksadı ve iki ülke arasındaki ticareti mutlak sıfıra taşıdı. Akabinde, her iki ülke de, biri hariç tüm sorunları çözen "Geçici Anlaşma" imzalandı. Bu anlaşmanın imzalanması, iki ülke arasındaki ticari ilişkilerin yeniden normalleşmesine neden olmuştur. Anlaşmanın imzalandığı dönemde, Yunanistan, Makedonya ithalatında yüzde 4'lük bir paya sahip olmuş ve 2001 yılında Makedonya'nın en büyük ticaret ortaklarından biri olarak yüzde 10'a ulaşmıştır.

Ancak iki ülke arasındaki siyasi sorun 2006 yılında VMRO DPMNE partisinin gelmesi ile devam etmiştir. AB’ye adaylık statüsü kazananması ile Makedonya IPA fonlarından yararlanmıştır. Makedonya Cumhuriyeti’nin AB standartlarına ulaşmak için Üsküp 2014 projesi tasarlanmıştır. Makedonya’nın başkenti Üsküpte Büyük İskender ve babası II Filip heykellerinin yapılması, havaalanı ve Üsküp havaalanına giden otoyolunun ismi Büyük İskender konulması Yunan hükümetini gereksizce rahatız etmiştir.

Fakat 2017 yılında iktidar partinin yolsuzlukları ile muhalefet parti iktidara gelmiştir. İki ülke arasındaki buzların erimesine karşılık Üsküp havaalanı ve otoyolunun ismi değiştirmiştir. İki ülke arasındaki isim anlaşmazlığı yüzünden, AB ve NATO üyeliğinde önune engel olan isim sorunununu nihayetinde “Perespa” anlaşması ile ortadan kaldırmıştır. Prespa anlaşması gereği Makedonya’nın ismi “Kuzey Makedonya Cumhuriyeti” olarak değiştirildi. Bu anlaşma; önce Makedonya meclisinden geçerek 81 EVET oyu ile onaylanması, ardındanda Yunanistan parlamentosundan geçerek 151 Evet oyu ile onaylanmıştır. Dolayısıyla iki ülke arasındaki meclislerin onayı ile Prespa anlaşması ile Makedonyan’nın anayasal ismini “Kuzey Makedonya Cumhuriyeti” olarak değiştirmiştir. İki ülke arasındaki yaklaşık 27 yıllık süren bu isim anlaşmazlığı nihayetinde 12 Ocak 2019 yılında resmiyet kazanmış ve o tarihte Yunanistan, NATO ve AB üyeliği için veto hakkını geri çekeceğini beyan etmiştir. Dolayısıyla Kuzey Makedonya Cumhuriyeti’nin AB ve NATO üyeliği önünde ki en önemli engel ortadan kalkmış ve üyelik için hazırlıklar başlanmılştır.

Yunanistan dışında Makedonya, Bulgaristan ile dil ve Sırbistan ile din sorunu yaşanmaktadır. Bulgaristan Makedonya Cumhuriyetini tanımış ancak Makedonya milletini tanmamıştır. Buna göre iki ülke arasında temelinde iki sorun yatmaktadır. Birinci sorun; Bulgarlar, Makedonlar’ın gerçekte Bulgar olduklarını ve Makedon dilinin Bulgarca’nın eski bir lehçesi olduğunu iddia ederek, her iki ülke birbirlerinin tarihini kabul etmemektedir. Bu yüzden; Bulgaristan, Makedon dil ve ulusunu tanıması durumunda, kendi tarihinin inkârı anlamına geleceğini idda etmiştir. İkinci sorun ise Bulgaristan Hükümeti; Bulgaristan’da yaşayan Makedon vatandaşlarını azınlık olarak kabul etmemektedir. İki ülke arasındaki sorun uluslararası kuruluşlarda Makedonya Cumhuriyeti’ne engel olmasada Bulgaristan; Makedonya’nın ‘’İyi Komşuluk İlişkilerini,, ihlal ettiği gerekçesi ile AB yolundaki Yunanistan vetosunu desteklemiştir. Fakat ilerleyen zamanlarda iki ülke ticaretinin iyi devam etmesi ile Bulgaristan söz konusu desteğini geri çekmiştir.

Sırbistan ile Makedonya Cumhuriyeti’nin ana sorun dini köklere dayanmaktadır. Buna göre Sırplar; 1967 yılında Makedon Ortodoks Klisesi, Sırp

patrikliğinden bağımsızlığını ilan ettikten sonra Makedonya Ortodoks Klisesinin yeniden Sırp Ortodoks kilisesine bağlanmasını talep etmektedir. Makedonya’nın söz konusu iki ülke ile sorununlarına çözüm getirilmemiş olsada sorunların giderilmesinde müzakereler devam etmektedir. Bulgarisan ve Sırbistanın dil ve din sorunları uluslararası arenada tehdit oluşturmamasına rağmen en önemli sorun Yunanistan ile isim sorunudur.

Kısacası 2005 yılında AB adaylık statüsü olmaya hak kazanan Makedonya Cumhuriyeti tam üyellik için önundeki engelin sadece isim anlaşmazlığı olduğu dönemde bu sorun iki ülke siyasetçileri tarafından meydana geldiği ancak ticari ilişkilerde sorun olmadığı apaçık görülmektedir. Buna en büyük örnek iki ülke istatistiksel verilerinin manipüle edilmesidir. Yapılan manipülasyon işleminde dış ticaret rakamlarının az yansıtılması cabalanmaktadır. Makedonya Cumhuriyeti ihracatını ABD doları üzerinden hesaplasada Yunanistan Euro bazında hesaplamaktadır. Ticaretin yanısıra rakamları düşürme cabası doğrudan yabancı yatırımlarada yapılmaktadır. Makedonya bakanları Yunanistan’ı Makedonya’nın en büyük yatırımcısı olmasını istemediklerini belirtsede Makedonya’ya en çok yabancı yatırım gönderen ülkelerden biri Yunanistan’dır. Yıllar itibarıyla iki ülke arasında sorunlar olduğu bilinmektedir. Yaşanan sorunlar sadece politik bazda ele alındığı, aksine ekonomik bakımdan hiç bir sorun olmadığı görülmektedir. Nihayetinde iki ülke arasındaki isim anlaşmazlığı ‘’Prespa,, anlaşması ile Makedonya Cumhuriyeti’nın ismi ‘’Kuzey Makedonya Cumhuriyeti,, olarak değiştirilerek AB ve NATO üyeliğne atılan önemli adımlardan biridir.

Bağımsızlığın ilk 10 yılında zorluklarla karşı karşıya kalması ile Makedonya, 2000’li yılların başında ülkenin dünya ticaret örgütüne üye olması, imzalanan ve yürürlüğe giren ikili ticaret anlaşmaları Makedonya’nın dış dünyaya kapanan kapıların açılmasında etkili olmuştur. Makedonya’nın uluslararası ticaret politikasına bakıldığında, ülkenin dünyaya açılmayı ana politika olarak benimsediği görülmektedir. Makedonya Cumhuriyeti’nin ticaret ortakları Avrupa ülkeleri ve Balkan ülkeleri olmasına rağmen Makedonya’nın dış ticareti çoğu zaman açıkla sonuçlanmaktadır. Bir diğer ifade ile Makedonya ithal ettiği ürünleri ihracat gelirleri

ile karşılayamamakta ve oluşan dış ticaret açığını sermaye yatırımlarıı ve turizm gelirleri ile kapatmaya çalışmaktadır.

2005 yılında AB adaylık statüsü kazanan Makedonya Cumhuriyeti, Avrupa Birliği üyeliğinde en önemli hedeflerden biri ekonomik entegrasyondur. AB ekonomik refah düzeyinde dünyada önde gelen birliklerden biridir. Bu düzeye ulaşması için Makedonya ekonomisinin tamamen yeniden yapılandırılması gerekmektedir. Makedonya, AB’ye katılım için Haziran 1993 yılında Avrupa Komisyonu tarafından kabul edilen ekonomik kriterlerin asgari ekonomik standartlarını karşılamaktadır.

Özetler isek, geçiş yıllarında ülkenin ekonomik gelişimi değişkendi. Son yıllarda ekonomik özgürlüğün sıralamasında Makedon ekonomisi, bazı AB üye ülkelerinden daha iyi raddededir. Ancak buna rağmen ülkenin ekonomi performansı hala kırılgandır.

Günümüzde ülkede hakim olan düşünce, birliğe katılımın hem ekonomik hemde sosyo politik bakımdan yaşam kalitesini artıracağı yönündedir. Açıkçası, AB vatandaşları Makedonya vatandaşları ile karşılaştırıldığında önemli ölçüde daha iyi sosyal ve ekonomik şartlara sahip olduğu bilinmektedir.

Makedonya Cumhuriyeti AB'ye katılması ile, dünya nüfusunun % 7.3’ünü temsil eden 500 milyonluk nüfüsu ve küresel bazda GSYİH’nın %23’ünü oluşturan en güçlü ekonomi ve ticari birliğine katılımını sağlayacaktır. Birliğe katılım ekonomik alanda AB’ye hiç bir risk taşımamaktadır. Tek Avrupa pazarı, bazı ülkeler için çıkış yoludur. Küçük ve az gelşmiş ekonomilerde en büyük sorun birliğe uyum sağlamadır. Makedonyan’nın sosyo - ekonomik sorunlarla (yolsuzluk ve hukuk düzeyin zayıflığı) karşı karşıya kalması, AB tek pazarına katılmak için muazzam zorluklarla karşı karşıya kaldığını göstermektedir.

2006’dan bu yana Makedonya Cumhuriyeti Kopenhag kriterlerini IPA fonlarının yardımıyla karşılamış, komşu ülkeleri ile siyasal ve ekonomik ilişkilerini

düzeltmiş ve neticede AB adaylığına önemli adımlar atmıştır. Bu süre zarfında ülkeye bir çok AB üye ülkelerin yatırımcıları yatırım yapıp ekonomiye katkıda bulunmuştur. Buna göre ülkede hem ticaret hadleri hem de yabancı yatırımların artması kaçınılmaz olmuştur…

Makedonya Cumhuriyeti’nın Türkiye ile ilişkişerine baktığımızda tarihi, siyasal ve sosyal ilişkilerin daima iyi devam ettiğini söyleyebiliriz. İki ülke arasında ki siyasi ilişkiler Makedonya’nın bağımsızlığından bu yana en üst seviyelerdedir. Ancak, ticari ve ekonomik ilişkiler yönünden bunu söylemek mümkün degildir. Bağımsızlığının ilk yıllarında iki ülke ticareti iyi şekilde devam ederken zamanla azalmaya başlamıştır. 1991 yılında bavul ticareti yoluyla kaliteli, kalitesiz mal ayırımı yapılmadan, yine normal yollardan mallar bir kısıtlamaya tabi tutulmadan Makedonya pazarında yer almıştır. Yine geçiş döneminde gümrük kapılarında fazla zorluk çıkarılmadan, fiyat, kalite, standart kontrollerine tabi tutulmadan Türkiye malları Makedon pazarına girmiştir. Bu şekilde Makedonya pazarında ki Türk sayısı ve dış ticaret hacmi yükselme göstermiştir. Kredili mal satımları da ihracatımızın artmasına etkili olmuştur. Ancak, zamanla yeni düzenlemelerin yapılarak, kalite, fiyat ve standart kontrollerinin sıklaştırılması ve Makedon ihracatçıların zamanla borçlarını gecikmeli ödemeleri veya hiç ödememeleri ihracatımızın gerilemesine, dolayısıyla dış ticaret hacminin düşmesine sebep olmuştur. Fakat geçen süre zarfında ilişkilerin profesyonelleştirilmesi ve imzalanan anlaşma ve protokollerin yürürlüğe girmesi iki ülke arasındaki ticari ilişkilerde iyileşmeler meydana getirmiştir.

İki ülke arasında; 1994 yılında Ticaret ve Ekonomik anlaşması, Çifte vergilendirmeyı önleme işbirliği ve Yatırımların karşılıklı teşfiki ve korunması 1995 ve 1999 yılında imzalanan ve 2000 yılında yürürlüğe giren Serbest Ticaret Anlaşmaları imzalanmıştır. Bu anlaşmalar sayesinde iki ülke arasında ki ekonomik bağ güçlenmeye başlamıştır. Ancak Makedonya ile Türkiye arasında imzalanan Serbest Ticaret Anlaşması beklenen neticeleri vermemiştir. Bu anlaşma Aralık 2003 yılında gerçekleştirilen Türk-Makedon İş Konseyi ortak toplantısında dile getirilmiş

ve STA’nın mevcut ticaret potansiyelini gerçekleştirmek için revize edilmesi gerektiği vurgulanmıştır.

Makedonya ile Türkiye arasında imzalanan Serbest Ticaret Anlaşması beklenen neticeleri vermemesinin nedeni; 2000 yılında Makedonya Cumhuriyeti ile AB arasında imzalanan İstikrar ve Ortaklık Anlaşmasıdır. Bu anlaşmada Makedonya AB ülkelerine kolaylık sağlamıştır. Ancak AB ülkeleri yatırımcılarına sağlanan imtiyazlardan Türk iş adamları yararlanamamış ve haksız rekabetle karşı karşıya kalınmıştır. Haksız rekabette Türkiye’nin 6719 üründe dezavantajlı durumda olduğu saptanmıştır. Türk firmalarının haksız rekabet koşullarına maruz bıraktığı bu durumun düzenlenmesi için çalışmalar yapılmıştır. Bu konuda o dönemki Makedonya Başbakanı ve Başbakan yardımcıları bu pürüzlerin giderileceği vaadinde bulndular. Fakat gereken sonuç elde edilememiştir.

Türkiye’nin 2000-2006 yılında bırakıldığı dezavantajlı duruma rağmen, sanayi ürünlerindeki gümrük vergisi indirimleri açısından sonra ki dönemlerde sorunlar yaşanmaması için önlemler alınmıştır. Görülmektedir ki iki ülke arasında ticari ve ekonomik ilişkiler için gerekli olan hukuki ve yasal altyapı oluşmasına rağmen, Türk işadamlarının faaliyetleri ticaret ağırlıklı olmakla birlikte son yıllarda Türkiye’den Makedonya’ya olan yatırımlar artış kaydetmiştir. Bu, Türk özel şirketlerin Makedonya pazarından yeterince pay aldığı anlamına gelmez. Üretim yapan Türk firmalarının Makedonya’da daha etkili olması beklenmektedir. Ticari ilişkiler de istenilen düzeye ulaşmamıştır. İki ülke arasında dış ticaret hacmi ülkeler sıralamasında 10. sıralarda yer almıştır. Türklerin kurduğu şirketler daha çok ticaret alanında faaliyet göstermektedir.

Sonuç olarak iki ülke arasında siyasi ve kültürel ilişkiler en üst düzeyde seyretmesine rağmen maalesef ticari ve ekonomik ilşikiler aynı düzeyde seyretmemiş , siyasi ile kültürel ilişkilerin gerisinde kalmıştır. 2005 yılıda 215 milyon ABD doları olan dış ticaret hacmi 2015 yılında yaklaşık 406 milyon ABD dolarına çıkmıştır. Son 11 yıl içerisinde istatistiki olarak dış ticaret hacminde artış görünse de iki ülke arasındaki köklü ilişkileri ve stratejik işbirliğini göz önünde

bulundurduğumuzda bu rakamlar her iki ülke için memnun edici değildir. Neticede Makedonya, Türkiye ile yalnız ortak bir geçmişi değil, giderek bütünleşen Avrupa içerisinde ortak bir geleceği de paylaşmaktadır. Her iki ülkenin de ortak hedefi Avrupa Birliği'ne katılımdır...

KAYNAKÇA

Avrupa Politika Aracı (E.P.I), Önümüzde ki on yıl için ilk İstkrar

ve Ortaklık Anlaşması, 2011 Üsküp,

Adana Ticaret Odası, Makedonya Ülke Raporu, Temmuz 2018,

Baskın Oran, Türk dış politikası, op.cilt. , 2001,

Bülent Dervişi, Makedonya - Türkiye Ekonomik İlişkilerinin

Yapısal Analizi (yayınlanmamış yüksek lisans tezi), temmuz 2005,

Batı Balkanlar AB yolunda, İktisadi kalkınma yayınları, no 267,

İstanbul aralık 2013,

Bilgin Celik, Dağılan Yugoslavya Sonrasi Kosova Ve

Makedonya Türkleri, Gürer Yayinları, İstanbul 2013,

Commıssıon To TheEuropean Parlıament And The Council,

Brussels 2007,

Blerim

REKA,

Avrupa

Kimliği,

Tarihçesi

ve

Entegrasyonu,Kurumları, Politikaları ve Avrupa Birliği'nin İlkleri,

Kalkandelen 2004,

DEİK, Makedonya Ülke Bülteni, 2008,

Erhan Türbedar, Makedonyanın AB üyeliğine Bulgaristan engeli

2012, blog no 28,

European Central Bank, Accessıon Countrıes: Balance Of

Payments/Internatıonal Investment Posıtıon Statıstıcal, Methods

February 2002,

European Comission, Serbia 2016 report. Brussel 2016,

Günay Göksu ÖZDOĞAN – Kemalı Saybaşılı, A Mirror of the

New International Order, Eren yayıncılık, İstanbul 1995,

Galip Çağ, Uluslar arası Avrasya Strateji Dergisi 1(1), 197-218,

İKV, Batı Balkanlar AB yolunda, yayın no: 267,

İGEME- (İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi), Makedonya Ülke

raporu , Ankara 2011,

Mustafa DURMAZ, Makedonya sorunu ve Yunanistan’ın isim

uzlaşmazlığı, 2015,

Makedonya bilim ve sanat akademisi Avrupa, Makedonya

Cumhuriyeti Hükümeti, Avrupa Birliği yolunda Makedonya Cumhuriyeti

(2020) - Deneyimler, Zorluklar ve Perspektifler, Üsküp 2016,

Makedonya Ekonomik Analiz Merkezi, Gelecekte Muhtemel

Komşuluk İşbirliğinin Ana Direği Olarak Makedonya-Yunan Ekonomik

İlişkileri, Mart 2011,

M. Murat Hatipoğlu, Kurtuluşundan Günümüze Makedonya

M.C. Odalar Birliği, Bölgesel Planda 2015 Yılının İlk Çeyreğinde

Makedonya Ekonomik Odasının Temel Faaliyetleri, Aralık 2014,

Makedonya Ülke Bülteni, DEİK yayınları, Mart 2005,

Makedonya Cumhuriyeti resmi gazetesi no:83, 30.aralık.1992,

Makedonya Cumhuriyeti resmi gazetesi no:45, 27.eylül.1995,

Makedonya Cumhuriyeti resmi gazetesi no:19, 6.nisan.1995,

Makedonya Cumhuriyeti resmi gazetesi no:36, 27.temmuz.1995,

Makedonya Cumhuriyeti resmi gazetesi no:7, 10.şubat.1999,

Makedonya Cumhuriyeti resmi gazetesi no:5, 6.şubat.1997,

Makedonya Cumhuriyeti resmi gazetesi, no.6, 12 ocak 2019,

Makedonya Cumhuriyeti Resmi gazetesi, Üsküp 1995,

Makedonya Cumhuriyeti Merkez Bankası, 2014 Yılı Faliyet

Raporu, Nisan 2015,

Makedonya Cumhuriyeti Merkez bankası, 2006 faliyet raporu,

Üsküp 2017,

Makedonya Cumhuriyeti Merkez bankası, 2006 faliyet raporu,

Üsküp 2017,

M.C. maliye bakanlığı, 2017 Ekonomik refomlar proğramı

Makedonya Cumhuriyeti Maliye Bakanlığı, 2007 yılında Makro

ekonomik politikalar raporu, Üsküp 2006,

Makedonya Cumhuriyeti Maliye Bakanlığı, 2007 yılında Makro

ekonomik politikalar, Üsküp 2006 ,

Benzer Belgeler