• Sonuç bulunamadı

Güven kavramn daha net tanmlama çabas beraberinde güvenin ne olmad konusunda da hassasiyet yaratmtr. Özellikle güveni tanmlarken, “emin olmak” (confidence), “benzerlik” (familiarity), “tahmin edilebilirlik” (predictability), “güvensizlik” (distrust) ve “ibirlii” (cooperation) tanmlarnn güven kavramndan farkl anlamlara geldii iddia edilmitir.

2.1.3.1 Emin olmak ve Benzerlik

Ünlü bir sosyolog olan Luhmann (1979), güvenin dier kavramlardan farkn ortaya koyarak, bu konunun açklanmasna çok önemli katklarda bulunmutur. 1990’lara kadar güven kavram baz kavramlarla kartrlrken yazar bu noktaya deinerek güveni “benzerlik” ve “emin olma” kavramlarndan ayrmtr (Luhmann, 1988). Kiiler, karlarndaki insanlara güvenirken, benzerliklerin önemli bir rol oynadna ve benzerliin bir insan sadece daha iyi tanma anlamna geldiine deinmitir. Bir insan daha iyi tanmak, ilgili kiiye güveni arttrabilecei gibi tam tersi bir durum da söz konusu olabilir. Yazar, ayrca emin olma kavramna deinerek, emin olmann sosyal ve kurumsal sisteme istinaden oluacan ve var olan riskleri batan kabul etmek olduunu ifade etmitir. Hâlbuki güven daha özellikli aktörlere kar gelimektedir. Bununla birlikte güven kavramnda, var olan riskleri peinen kabul etmenin deil, duruma ve koula göre kabul etmenin ön planda olduu vurgulanmtr (Luhmann, 1988).

2.1.3.2 birlii

Güven yaznndaki ilk çalmalar ve baz deneysel çalmalar genellikle güveni ibirlii ile e tutmutur. Bunun nedeni, güvenin ibirlii olarak operasyonelletirilmesi, dier bir deyi ile güvenin ibirlii davranlar ile ölçülmesidir. Bu ekilde olunca baz yazarlar (Mayer, Davis ve Schoorman, 1995; Sitkin ve Roth, 1993), i ortamnda insanlarn her zaman isteyerek ibirlii yapmadn belirtmilerdir. Çünkü irket politikas gerei ya da iten atlma korkusu ile kiilerin birbirlerine hiç güvenmese bile ibirlii snfna giren davranlar sergilediklerini ortaya koymaktadr (Sitkin ve Roth, 1993). te bu nedenledir ki; “ibirliine olan eilim”, son on ylda daha çok kabul görmü bir yaklam olmutur.

Yukardaki anlatmlardan da anlalaca üzere ibirlii davranlarnn sergilenmesi deil ibirliine olan gönüllü eilimin arttrlmas güven konusunun odak noktasdr. Bu noktada özellikle Fishbein ve Ajzen’in (1975) belirttii üzere “planl davran teorisi” (theory of planned behavior) ve “akla dayal davran teorisi”nde (theory of reasoned action) olduu gibi inançlar belirli eilimleri olutururlar ancak bu eilimler mutlaka davrann ortaya çkmasna neden olmaz. Bu bak açs da güven tanmlarnda oldukça kullanlmaktadr.

2.1.3.3 Tahmin edilebilirlik

Bir kiinin hareketlerinin tahmin edilebilmesi o kiiye güvenilmesini salayabilir (Gabarro, 1978; Dasgupta, 1988; Sheppard ve Tuchinsky, 1996). Ancak, bunun her zaman geçerli olmas mümkün deildir. Çünkü bir kiinin hareketlerini tahminleyebilme, pozitif davranlar kastedebilecei gibi negatif davranlar da belirtebilir. Örnein; bir kiiye kar sürekli negatif davranlar içinde bulunan birisine güvenmek söz konusu deildir (Mayer, Davis, Schoorman, 1995). Kar tarafn olumsuz davranacan tahmin ederek kiinin kendi davranlarn ekillendirecei iddia edilebilir. Bu noktada kar tarafa güvenmek deil kar tarafn belirli hareketleri yapacan bilmek (karara güvenmek) söz konusu olabilir. Dolaysyla tahmin edilebilirlik önemli bir kavram olsa da güven konusunda çok farkl yorumlamalara da açktr.

2.1.3.4 Güvensizlik

Baz yazarlar güven ile güvensizlii, tek bir kavramn birbirine zt iki ucu olarak ele alrken (örn: Jones ve George, 1998), baz yazarlar güven ile güvensizliin birbirinden farkl iki kavrama iaret ettiini öne sürmütür (örn. Lewicki, McAllister, Bies, 1998). Güvensizliin farkl bir kavram olabileceine deinen yazar says hiç de az deildir (Barber, 1983; Deutsch, 1958; Lewicki, McAllister ve Bies, 1998; Luhmann, 1979; Sitkin ve Roth, 1993). Sitkin ve Roth (1993), bu ayrma dikkat etmi ve çalmalarnda güven kavramn baka birisinin belirli koullar altnda, belirli davranlar sergileyeceine dair o kiinin yetkinliine olan inanç olarak tanmlarken, güvensizlik kavramn ise bir kiinin deer ve motiflerinin bütün durumlara ters düeceine inanmas olarak tanmlamtr. Kavramlar arasndaki farkll; alglanan ihlalin büyüklüü (genel mi yoksa belirli bir durum için mi) ve ihlal edilen beklentinin türü (deer uyumazl ya da görev performans) belirlemektedir. Örnein; alglanan

ihlallerin, belirli bir durumda ortaya çkt, görev performansyla ilgili hatalarn ise, daha çok güveni etkiledii belirtilmitir. Eer alglanan ihlal kiiler aras deer uyumazlna balysa güvensizliin ortaya çkt söylenebilir.

Lewicki, McAllister ve Bies (1998) ise güvensizlii bakalarnn davranlar ile ilgili emin olunan olumsuz beklentiler olarak tanmlamtr. Bakalarnn davranlar derken, özellikle kiilerin sözleri, davranlar ve kararlar ifade edilmitir. Tanmlar arasndaki farklar daha detayl incelendiinde, güvene yön veren kavramlarn, umut ve inanma olduu anlalrken, güvensizlie yön veren kavramlar üphecilik ve korku olmutur (Lewicki, McAllister ve Bies, 1998). Luhmann (1979) da benzer bir görüü savunmu ve güven ve güvensizliin birbirinden farkl kavramlar olmalarna karn bir arada var olduklarna deinmitir. Kramer (1994) de, güvensizliin aslnda iki formda olabileceini belirterek, birisinin rasyonel güvensizlik dierinin ise rasyonel olmayan güvensizlik olduunu söylemitir. Ayn yazar rasyonel güvensizliin kar tarafn güvene layk olmadna dair oluturulmu ve genelletirilmi beklenti olduunu ifade ederken, rasyonel olmayan güvensizliin ise sezgiye bal olarak ya da durumdan bamsz olarak, üpheci davranlarda bulunmak olduunu söylemitir. Bununla birlikte, Lewicki, McAllister ve Bies (1998) de ise güvensizliin iki formda olacan, bunlarn da, yüksek güvensizlik ile düük güvensizlik olacan iddia etmitir. Bu iki tür güvensizliin birbirinden ayrld noktalar ise; korku, üphecilik, sinizm ve dikkat seviyesi olarak belirlemitir.

Aslna baklrsa güvenin, güvensizlikten farkl bir kavram olup olmadna dair tartmalar hala devam etmektedir. Baz çalmalar, güvensizlik ile ilgili görgül çalmalarn ikna edici bulgulara ulaamadndan bahsederken (Schoorman, Mayer ve Davis, 2007) baz yazarlar ise, birçok aratrmacnn güven ile güvensizlie iki farkl yap olarak yaklatna deinmektedir (McKnight ve Chervany, 2001). Bununla birlikte, birbirine tamamen zt iki kavramn benzer modeller ortaya koymas (McKnight ve Chervany, 2001) her iki kavramn birbirinden çok farkl olmadn göstermektedir (Schoorman, Mayer ve Davis, 2007). Ancak unu belirtmek gerekmektedir ki, güven ile güvensizliin nörolojik anlamda (güvene dair karar verirken güvenme davrannda beyinde aktif olan yerler ile, güvenmeme davrannda beyinde aktif olan yerler birbirinden farkldr) birbirinden farkl olduunu savunan bir çalma da mevcuttur (Dimoka 2010).

Benzer Belgeler