• Sonuç bulunamadı

Gürcü İşgücü Göçünün Hedefi Olarak Artvin

Gürcü göçmenler açısından Türkiye’de hâlihazırda var olan ülkedeki tanıdıklar veya enformel iş bulma kanallarıyla hızlıca iş bulabilmek; daha az psikolojik maliyetlere katlanmak; her an geri dönme ihtimalinin hazır bulunması, ailevi ilişkileri kaybetmemek tercih edilebilirliği artırmaktadır (Ferry, 2013: 10). Bu araştırmanın saha alanı olarak tercih edilen Artvin ilinin sahildeki ve rakımı düşük ilçeleri (Kemalpaşa, Hopa, Borçka, Arhavi) çay hasadında önemli bir yere sahip olmalarının yanında Türkiye’nin Gürcistan’a açılan kapısı olma özelliğiyle de potansiyel Gürcü işçilere coğrafi yakınlık açısından benzersiz bir konumdadır. Ferry’nin bahsettiği bu potansiyel açısından, emek yoğun sektörlerde Artvin ilinin başı çektiği iddia edilebilir. Sınırın yakınlığı dışında yerleşim yerlerinin de birbirine yakın olması bu özel durumu iyice önemli hale getirmektedir. Sarp Sınır Kapısı’nın ikiye böldüğü Sarp/Sarpi Köyü buna bir örnek teşkil etse de Gürcistan’ın en büyük illerinden biri olan Batum’un156 il merkezi; Kemalpaşa’ya yaklaşık 25 km, Hopa’ya ise yaklaşık 40 km mesafededir. Sınır ve yerleşim yerlerinin yakınlığı, Batum il merkezinden Sarp Sınır Kapısı’na toplu taşımacılık imkanıyla 1 lari (günümüz döviz kuruyla yaklaşık 1,5 Türk lirası) ile gelmeyi de beraberinde getirmektedir.

Artvin’in Gürcistan’a coğrafi yakınlığının yanında iki ülke sınırdaşları açısından kültürel-etnik-dilsel bir yakınlık bulunmaktadır. Bu yakınlık, farklılıkların sadece sınırlarla çizildiğini göstermektedir. Örneğin Artvin ilinin Borçka ve Murgul ilçeleri başta olmak üzere kimi bölgelerinde Osmanlı İmparatorluğu zamanından kalma etnik bakımdan Gürcü olan Türkler varken bu kesimin dillerini koruyan üyeleri, Gürcistan’dan gelen Gürcülerle doğrudan iletişim kurmakta zorlanmamaktadır. Benzer şekilde Batum il merkezindeki Türk Mahallesi’ne gidildiğinde Türkiye’deymiş hissi yaşanmakta; Türk camisinden yasal olarak dini günlerde ezan okunmaktadır. Sınır ekonomisinin yarattığı ekonomik rekabet koşulları157, akrabalık bağları, Türkiye ve Türkler ile ilişkiler dolayısıyla Acara Bölgesi’nde de Türkçe bilen Gürcülere; Türk

156 Gürcistan’ın Adjara (Acara) Özerk Bölgesi’nde –ki burası ufak bir bölge olup önemli bölümü Türkiye

sınırındadır- Sarpi’den sonra Gonio, bölgenin başkenti Batum, Kobuleti, Keda ve Khulo gibi yerleşim yerleri bulunmaktadır. Gürcistan Ulusal İstatistik Ofisi verilerine göre 2017 yılı başında Acara Özerk Bölgesi’nin nüfusu 339 bin olup ülke nüfusunun yaklaşık %10’unu bu bölge oluşturmaktadır (Kaynak: Gürcistan Ulusal İstatistik Ofisi, http://geostat.ge/index.php?action=page&p_id=1181&lang=eng , Erişim: 12.10.2017).

157 Örneğin Türkiye sınırı geçildiğinde karşı tarafta bekleyen onlarca Gürcü taksi şoförü sadece Türkçe

kesiminde de Gürcüce konuşabilen diğer etnik kimlik sahiplerine rastlanmaktadır.158 Kültürel ögeler yalnızca Gürcü-Türk ilişkilerinden kaynaklanmamaktadır. Artvin ilinin sahil kesiminin nüfus bakımından en önemli unsurlarından biri olan Lazların, Gürcistan’ın önemli bir unsuru olan Megrellerle;159 yine Kemalpaşa ve Hopa ilçelerindeki Hemşinlilerin/Hemşinlerin ise Gürcistan’da varlığını devam ettiren Ermenilerle özellikle dilsel yakınlık göstermekte olduğu bilinmektedir.

Artvin ilinin diğer bir önemi, Türkiye toprakları içerisinde çay üretimindeki en doğu sınırda bulunması ve mevsimlik Gürcü işgücünün bu il sınırları içerisinden ülkeye girmesidir. Sınıra yakınlık durumu işçilerin öncelikle ve sırasıyla Kemalpaşa, Hopa, Borçka ve Arhavi ilçeleriyle tanışması ve her zaman sınır kapısına daha yakın olmalarıyla doğrudan ilişkilidir. Öte yandan bahsedilen bu sınıra yakınlık, işgücünün öncelikle bu ilde yoğun olmasını da beraberinde getirmekte; işçiler daha az maliyete katlanarak bu ilde çalışmayı tercih etmektedir.

Çay üretiminin/potansiyelinin diğer iller arasındaki yeri açısından anlamlı bir önemi bulunması Artvin iline başkaca bir özellik daha sunmaktadır. Sahil ilçeleri (Kemalpaşa, Hopa, Arhavi) ve Borçka ilçesinde tarım üretiminin ciddi bir bölümü çay hasadına dayanmaktadır. Ülkedeki en büyük kuru çay üreticisi olarak ÇAYKUR’un tüm fabrikalarının günlük potansiyeli 8 bin tondur. Bunlardan Arhavi, Hopa, 2017 yılında yayımlanan 694 sayılı Olağanüstü Hal Kanun Hükmünde Kararnamesi ile Hopa’dan ayrılarak ilçe olan Kemalpaşa ve Hopa’yla komşu olan iç kesimdeki Borçka-Muratlı’da bulunan fabrikalar Artvin ili sınırları içerisindeki fabrikalar olup bu fabrikaların günlük kapasiteleri sırasıyla 250, 160, 185 ve 195 tondur (ÇAYKUR, 2016: 13). Bu da - yalnızca ÇAYKUR bakımından- tüm illerdeki çay üretim potansiyelinin yaklaşık %9,9’una denk gelmektedir.

Fabrikaların potansiyel üretim miktarı tek başına önem arz etmemektedir. Fabrika sayısı ve üretim potansiyelleri dışında önemli olan diğer bir husus toplam üretim miktarıdır. 2015 yılı itibariyle toplam işlenen yaş çay, 674.998 ton iken üretilen kuru çay, 130.277 tondur.160 Artvin ili içerisinde ise aynı yılda bahsi geçen ilçelerde sırasıyla işlenen yaş çay miktarı sırasıyla 15.777, 14.184, 16.970 ve 16.610; toplamları

158 Diğer ilçelerde görece az, ancak özellikle Borçka ilçesinde yoğun olarak Gürcü kökenli Türkler

yaşamaktadır (Beller-Hann ve Hann, 2012: 21).

159 Beller-Hann ve Hann (2012: 131) çalışmalarında denk gelmeseler de bu gerçeği reddetmemektedirler. 160 2016 yılı için işlenen toplam yaş çay miktarı ise 688 bin ton; üretilen kuru çay ise 134.063 tondur Kaynak: T.C. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı,

ise 63.541 tondur.161 Üretilen kuru çay ise 3.103, 2.818, 3.430 ve 3.132; toplamları ise 12.483 tondur (ÇAYKUR, 2016: 16). Satın alınan yaş çay ve üretilen kuru çayın tüm illere oranı sırasıyla yaklaşık %9,4 ve %9,6’dır.

Çay üretiminde en önemli hususlardan bir diğeri randımandır.162 2015 yılında illerin tamamındaki randıman %19,30’a tekabül etmekte iken Artvin ilçelerinde gene sırasıyla %19,67; %19,87, %20,21 ve %18,86’dır (ÇAYKUR, 2016: 16).163 Artvin ili sınırları içerisinde üretilen yaş çayın veriminin daha yüksek olduğu ve verim ortalamalarını yükselttiği görülmektedir. Borçka özelindeki düşüklüğün sebebi ise iklim ve özellikle yükselti koşullarından kaynaklandığı düşünülebilir.164

Türkiye ve Gürcistan arasında sağlıklı ilerleyen sosyo-politik ilişkiler dolayısıyla Gürcistan ve Türkiye vatandaşlarının mütekabiliyet esasıyla ülke topraklarını değiştirebilmeleri yalnızca kimlik kartlarıyla sağlanabilmektedir. Bu durum da Artvin ilinin önemini göstermektedir. Çünkü Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın 2016 Sınır İstatistikleri’ne165 göre karayoluyla Sarp Sınır Kapısı’ndan ülkeye giriş yapan (mükerrer dahil) Gürcistan vatandaşlarının sayısı 2.082.509 iken tüm kara-hava ve deniz yollarıyla yapılan giriş sayısı 2.206.266’dır. Yani ülkeye giriş yapan Gürcüler %94,39’luk bir oranla Sarp Sınır Kapısı’nı tercih etmektedir. Bu da Artvin ilinde bulunan Sarp Sınır Kapısı’nın Gürcüler açısından önemini göstermektedir.

Öte yandan bölgede yaşanan kırsal yapıdaki dönüşüm ve devamında çay tarımının ikincil geçim kaynağı haline gelmesi, bölgenin önemini ifade eden bir unsurdur. Akyüz’ün (2014: 99) belirttiği gibi 1960’larda Karadeniz’de başlayan çay üretiminin ulusal ekonomiye eklemlenmesi, bölgenin kırsal yapısındaki dönüşümün de başlangıcını oluşturmuştur. Her ne kadar hasat kırsal alanda yapılıyor olsa da çay sayesinde haneye giren kazancın fazlalığı, piyasa ürünlerine yöneliş ve modernleşme sürecine dahil olma eğilimini de beraberinde getirmiştir.

161 Artvin ili toplamı alınırken Arhavi fabrikasında uygulanan CTC ünitesi sistemi yeniliğine ilişkin

veriler hesaba katılmamıştır.

162 Randıman, üretilen kuru çay miktarının satın alınan yaş çay miktarına bölümüyle elde edilen verimdir. 163 Artvin toplamında hesaba katılmayan ve beş yıldır uygulanan Arhavi fabrikasındaki CTC ünitesidir.

Üretim miktarı açısından düşük olsa da özellikle verim konusunda en düşük rakamları içeren bu sistem toplamdaki verimin yaklaşık iki puan altındadır.

164 Bölge üreticilerinin hemfikir olduğu konulardan birisi yükseklerde çay veriminin düşmesi ve yılda

yapılabilecek hasadın sayısının az olmasıdır. Örneğin yapılan görüşmelerde elde edilen bilgilerden birisi, Kemalpaşa’da yılda dört hasat yapılabilirken Ardeşen’in yüksek konumlarında üçüncü hasadın bile zorlukla çıktığı şeklindedir.

165 T8 no’lu çalışma sayfası: 8-Türkiye’ye Gelen Yabancı Ziyaretçilerin Milliyetlerine ve Sınır Kapılarına

Artvin ilini önemli kılan diğer bir unsur, Doğu Karadeniz’in çay hasadı açısından başı çeken üç ilin (diğerleri Rize ve Trabzon) içerisinde Rize ile birlikte sürekli olarak civar illere veya büyükşehirlere içgöç verme eğilimine sahip olmasıdır. Artvin ili, 2008-2016 yılı verilerinin toplamı göz önüne alındığında en çok civar şehirler olan Rize (5.670), Trabzon (3.963), Erzurum (3.205) ve Samsun (3.323) ile İstanbul (12.042) , Bursa (10.618), Kocaeli (4.858), Ankara (6.449) ve İzmir (2.512) gibi büyükşehirlere göç vermiştir.166 Yalnızca 2016 verilerinde ise en çok göç verilen iller sırasıyla Bursa167 (1.128), İstanbul (1.117) ve Kocaeli’dir (752).

Şekil 4: Artvin’in Net Göç Miktarı (2007-2016)

Kaynak: Biruni-TÜİK’ten elde edilen verilerden oluşturulmuştur.

Artvin ili son on yılda neredeyse her dönemde net göç vermiş bir ildir (Şekil 4). Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi’ne göre toplam nüfusu 2016’da 168.068 olan ilin net göç hızı binde -6,2’dir. En büyük negatif net göç hızı ise 2007-2008 ve 2014-2015 döneminde sırasıyla binde -11,7 ve -11,3’tür.168 Artvin’in bu göç eğilimleri, bölgede yaşlı nüfusun artışı ve çaylıkların miras kanalıyla bölünmesi gibi unsurlarla birlikte düşünüldüğünde çay hasadı dönemlerinde ek bir işgücüne ihtiyaç duyulmasına neden olmakta ve Gürcü işgücü bu talebi karşılamaktadır.

Negatif net göç açısından Rize ili benzerliği bulunan Artvin’i bu ilden ayıran çok önemli bir fark bulunmaktadır. Son zamanlarda hem ulusal hem de uluslararası bir sorun olan Suriye İç Savaşı’ndan en çok etkilenen ülkelerden biri olarak Türkiye’ye sığınan Suriyeli göçmenler Türkiye’nin hemen her ilinde varlığını göstermiş ve işgücü

166 Veriler, TÜİK, https://biruni.tuik.gov.tr/medas/?kn=95&locale=tr (Erişim: 12.12.2017) üzerinden elde

edilmiştir. Veriler, yalnızca içgöç verme sayılarını ifade etmektedir.

167 Bursa’da yaşayan önemli sayıda Artvinli dolayısıyla Bursa’ya Burtvin yakıştırmaları da yapılmaktadır.

http://www.milliyet.com.tr/bursa-gocmen-sehri-bursa-yerelhaber-892134/ ve

https://www.olay.com.tr/bursada-hangi-ilden-kac-kisi-yasiyor-5486yy.htm (Erişim: 11.03.2018).

piyasasında enformel sektörde en çok ayrımcılığa uğrayan kesimlerden birini oluşturmuştur. Bu göçmenler, Türkiye’nin birçok yerinde varlığını sürdüren mevsimlik tarım işçilerine eklemlenerek mevsimlik tarım işlerinde güvencesiz bir şekilde istihdam edilmektedirler. 2016 verilerine göre Artvin ilinde geçici koruma kaydı bulunan Suriyeli sayısı 40 iken bu nüfus, il nüfusunun %0,02’sine denk gelmektedir. Rize ve Trabzon illerinde ise sırasıyla 628 (%0,19) ve 2.060 (%0,26) geçici koruma statüsünde bulunan Suriyeli vardır. Artvin’in bu ayırt edici özelliği Türkiye genelinde Bartın (31) ve Bayburt’tan (39) sonraki en düşük istatistiktir (GİGM, 2017: 78-79). Kısaca Artvin ilinin sahil ilçelerinde çaylık arazilerin miras yoluyla bölünmesi, nüfusun yaşlanması, içgöçe kaynaklık etmesi ve yakın komşuları olan Rize-Trabzon’un aksine Gürcüler dışında ikame bir işgücünün bulunmaması gibi unsurlar, Gürcü işgücü açısından Artvin’i biricik örnek haline getirmektedir.