• Sonuç bulunamadı

B. Enbiya Suresi’nde Kullanılan Eğitim Metotları

5. Gözlem Metodu

Allah kendi azametini kullarına göstermek için yerde ve gökte ne varsa insanın hizmetine sunmuştur. Bu büyük nimet insanın üstünlüğünü belgelemekle birlikte, insanı kendi dışındaki varlıklar hakkında düşünmeye ve araştırmaya sevk etmektedir.70

Allah, insanı eğitmek için onu tabiatla karşı karşıya bırakıyor. Onlara tabiattaki olayların bilgisini sunuyor. İlk önce genel olarak kanunları, daha sonra da bunların inceliklerini gözler önüne seriyor. Tabiatı incelemek için metodik bir gözlemin yapılmasını istiyor. Çünkü tabiat, alelâde bir bakışla anlaşılamaz.71

İlk olarak Yüce Allah’ın yaratmış olduğu insan örneğine bir bakalım. İnsan varlığı, orijinal yapısı itibariyle, her şeye kadir ilâhî varlığın harikulâde bir nişanesi, evrensel rahmetin mükemmel bir görüntüsüdür. Bütün kâinat, Allah’ın mükemmel işaretleriyle (ayet) doludur. Aynı işaretler bizim varlığımızda da mevcuttur.72 Kur’an, iç gözlem yoluyla insanın düşünmesini, ibret almasını, böylece hakikate ulaşmasını, şirk ve küfürden dönmesini istemektedir.73

İnsanın yaratılışı ve kendi varlığından başka Kur’an’ın insanın gözlem ve incelemesine sunduğu diğer bir alan da, tabiat ve tabiat olaylarıdır. Yani insanın dışında

69 İmam Kurtubî, El-Câmiu li Ahkâmi’l-Kur’an, çev. Bekir Eryarsoy, Buruc Yay., İstanbul, 2000, c.11, s.511.

70 Özbek, Bir Eğitimci Olarak Hz. Muhammed, s.78. 71 Bayraklı, İslâm’da Eğitim, s.206.

72 Erol Güngör, İslâm’ın Bugünkü Meseleleri, Ötüken Yay., İstanbul, 2000, s.220. 73 Şanver, age, s.205.

mevcut olan, onun tarafından gözlenebilen, doğrudan veya dolaylı olarak yararlandığı varlıklar ve olaylardır.74

“Allah’ın gökleri ve yeri hak ile yarattığını görmediniz mi?75 “Allah’ın rahmetinin eserlerine bir bak. Yeryüzünü ölümünün ardından nasıl diriltiyor, şüphesiz o, ölüleri de mutlaka diriltecektir. O her şeye kadirdir.”76 “De ki yeryüzünde gezip dolaşın da, Allah ilk baştan nasıl yaratmış, bir bakın. Sonra, ahiret hayatını da yaratacaktır. Gerçekten Allah her şeye kadirdir.77 Bu ayetlerden anlıyoruz ki Yüce Allah bizden, yeryüzüne ibret alarak bakmamızı istemektedir.

Kâinattaki bu sistemin kurulması ve devam etmesi insan için çok ilginçtir ve ona bir ders verme niteliği taşımaktadır. Sanki kâinatın bu nizamı insana ders veren bir öğretmendir. Kâinattaki tüm oluşumlar, insana yüksek sesle konuşmakta ama insanlar bu sese kulak vermemektedir.78

“Görmediniz mi, Allah yedi göğü birbiriyle uyumlu olarak nasıl yaratmış”79 veya “Üstlerindeki göğe bakmazlar mı ki, onu nasıl bina etmiş ve nasıl donatmışız. Onda hiçbir çatlak da yok. Yeryüzünü de döşedik ve ona sabit dağlar koyduk.80 ayetleriyle Yüce Allah’ın bizden isteği, tüm bu kâinat olaylarından ibret ve öğüt almamızdır. “(Bize)

74 Şanver, age, s.205. 75 İbrahim, 14/9. 76 Rûm, 30/50. 77 Ankebût, 29/20.

78 Bayraklı, Kur’an Tefsiri, c.12, s.438. 79 Nuh, 71/15.

yönelen bütün kullar için bir öğüt ve ibret olarak...”81 ayeti de bu tespitimizi doğrular niteliktedir.

Kur’an, göğün nasıl inşa edildiğinden, insanın nasıl yaratıldığından, evrendeki ilâhî sanat eserlerinden ve geçmiş milletlerin hikâyelerinden bahseder. Çeşitli milletlerin davranışlarını, inanç ve amellerini eleştirir. Ama bunu yaparken insana, tabiat, tarih, felsefe ve herhangi bir sanat veya edebiyat dersi vermeyi değil, bu konuda insanların yanılgılarını ortadan kaldırmayı amaçlar.82 Geçmiş milletlerin yaptıkları yanlışlardan ve bu davranışlarını ısrarla devam ettirmelerinden dolayı başlarına gelen felaketleri bize anlatır. “De ki yeryüzünde gezip dolaşın, sonra (peygamberleri) yalanlayanların sonunun nasıl olduğuna bakın.”83 “(Kâfirler) yeryüzünde hiç gezmediler mi ki, kendilerinden öncekilerin sonunun nasıl olduğunu görsünler.”84 Bu ayetlerde dikkatimizi çeken bir başka unsur da, bakmak ile görmenin çok farklı şeyler olduğu gerçeğidir. “Göklerde ve yerde Allah’ın birliğine, kudret ve azametine delâlet eden ne kadar alâmet var ki, insanlar, üzerlerinden geçerler de, bunlardan ibret almayıp, yüz çevirirler.”85 Rabbimiz bizden sadece bakmamızı değil, ibret alarak bakıp gerçekleri görmemizi istemektedir.

İnsan, gerek Allah’a, gerekse ahirete iman için tabiat olaylarıyla karşı karşıya kalıp gözlemler yapmalı ve bunları kesin bilgiye dönüştürmelidir. Allah insanın bu inanca sahip

81 Kâf, 50/8.

82 Mevdudî, Kur’an’ı Nasıl Anlayalım, çev. Bekir Karlığa, İşaret Yay., 5. Baskı, İstanbul, 1990, s.33.

83 En’am, 6/11. 84 Yusuf, 12/109. 85 Yusuf, 12/105.

olabilmesi için ona olayları bir bir sunarak ahirete iman için onunla ilgili şüpheleri gidermek amacıyla zihni hep yaratılış üzerine çekmektedir.86

Yüce Allah yeryüzünü insan için bir beşik ve bir döşek olarak yaratırken, daima onun rahatını, yaşamını ve mutluluğunu takdir etmişti. O kadar ki, onun yolunu, geçitlerini bile yaratma planına koymuştur. “Sarsılmasınlar diye yeryüzünde sabit dağlar, yollarını bulabilsinler diye orada geniş yollar yaptık.”87 Bunları gözlemleyen insanın iman etmemesi ne büyük bir nankörlüktür. Kendisine ihsan edilen bunca nimete rağmen insanın hâlâ Allah’a eş koşması ya da Allah’ı inkâr etmesi affedilecek bir iş midir?”88

Sonuç olarak şunu söyleyebiliriz: Allah’ın varlığı delil getirmeye ya da tartışmaya ihtiyaç bırakmayacak ölçüde gerçektir. Bu nedenle Kur’an, Allah’ın varlığını tartışmaya açarak, onun varlığını ispat yolunu seçmez. Dikkatleri evrene çekerek, Allah’ın varlığını bu yolla ispat eder.89 Bunu yaparken, her gün bakıp durduğumuz şeylere gerçekten bakmadığımız anlatılmak istenir. Çünkü Kur’an’ın istediği bakış, aklın ve duygunun bakışıdır. Bu bakış bize, birinci bakışta göremediklerimizi gösterecektir.90 Ayrıca Yüce Allah insanlara, iman etmeleri için dış âlemdeki göksel ve yerel kanunları anlatarak, bunları daha detaylı bir şekilde araştırması için ödev vermektedir.91 Çünkü ancak bu yolla bilimsel bilgiden, tek tanrı inancına geçiş sağlanacak ve insan beyni işini tamamlamış

86 Bayraklı, İslam’da Eğitim, s.209. 87 Enbiya, 21/31.

88 Bayraklı, Kur’an Tefsiri, c.12, s.437. 89 Şimşek, Kur’an’ın Ana Konuları, s.41.

90 Beyza Bilgin, Eğitim Bilimi ve Din Eğitimi, AÜİF Yay., Ankara, 1988, s.20. 91 Bayraklı, Kur’an Tefsiri, c.12, s.439.

olacaktır. O zaman şirk denen inanç ve gönül kirlenmesi de kendiliğinden ortadan kalkacaktır.92

Benzer Belgeler