• Sonuç bulunamadı

II. BÖLÜM

1. I DÜNYA SAVAŞI’NIN OSMANLI’YA ETKİSİ

1.1. Savaş Bunalımında İzmir’de Eğlence

1.1.1.6. Fuhuşhaneler

Limanı sayesinde dış dünya ile bağlantıları olan, çeşitli etnik ulusları içinde barındıran ve eğlence hayatı açısından oldukça gelişmiş olan İzmir, fuhuş sektöründe de belirgin bir farklılık göstermiştir303. Osmanlı toplumunda işsizlik ve sefalet fuhuşu arttırmıştır.

İzmir genelevlerini Rum çaçalar işletmiş, genelevlerin en meşhurları “Maison Doree”, “Madam Eme” olup, İkinci Kordonda Postane karşısındaki Cafe Costi’ye çıkan sokak, baştan başa genel ev mahallesi idi304.

Osmanlı Devletinde savaşın getirmiş ekonomik sıkıntı İzmir’de fuhuş sektörünün artmasına neden olmuştur. Nail Moralı’ya göre; I.Dünya Savaşı sırasında İzmir Valisi Rahmi Bey Kemer semtinde yeni bir mahalle kurulmasına ve kontrolsüz ortalarda dolaşan fahişelerin oraya yerleşmesine izin vermiş bu nedenle Vali Rahmi Bey’e “Büyük Patron” diyenler oluşmuştur305.

I.Dünya Savaşı yıllarında İzmir’de fuhuş zararlı eğlence arasında tarihteki yerini aldı. Hatta I.Dünya Savaşında frengililerin askerliği ertelenmiş, Selimiye kışlasında ve daha bazı birliklerde “Frengi Bölükleri” teşkil edilmiş, bu ayrım ve tedavi ile yayılmanın önü alınmak istenmiştir306. Aslında Almanya dünyayı kasıp kavuran kuşaktan kuşağa geçen bu salgına karşı “Neosalvarsan” adlı bir ilaç elde etmişti. Bu nedenle I. Dünya Savaşı’ndan sonra İtilaf devletlerinin Almanya ile imzaladığı Versay Antlaşması’nın bir hükmünde de Almanların frenginin tedavisinde kullandığı “Neosalvarsan” adlı ilacın yapılışını açıklamalarını istemiş

303 Fatma Bulut, “Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Tehlikeli Bir Miras: Frengi” Tarih Okulu, S.3, İzmir 2009,s. 113.

304 Nail Moralı a.g.e. s.74. 305 A.g.e., s. 74.

306 Mehmet Karayaman, 20.Yüzyılın İlk Yarısında İzmir’de Sağlık, İBBKY, İzmir,2008, s.177.

olduklarını ancak; Almanların ilacın nasıl yapıldığını söylemediklerini görmekteyiz307.

İzmir’de giderek gelişen bir sektör olan fuhuş nedeniyle İzmir’de zührevi hastalıklar artış göstermiştir. İzmir’deki bu tabloyu buraya gelen seyyahlar şöyle tasvir etmiştir:

“Bembeyaz evlerin olduğu bu koca mahallede saçı başı dağınık o kadar çok kadın var ki… İkide bir yanıp sönen bu kenar mahallenin çıkmaz sokaklarına tekinsiz bir hava veren iç karartıcı sokak lambalarının ışığında ihtiyar Yahudi kadınlar yabancıların kulağına tuhaf sözler fısıldıyor, o kadar iç gıcıklayıcı ki sözleri elinde olmadan insan ürpertiyor, iştah kabartıyor”308.

İzmir’de fuhuş sektörünün diğer illere nazaran belirgin bir artış göstermesi şehirde Frengi salgınlarını doğurmuştu. 5 Ekim 1915’te yayınlanan Emraz-ı Zühreviye’nin Men-i Sirayetine dair Nizamnamenin 1. maddesi ile frengi hastalığının önlenmesi için gerekli teşkilatları yapmakla sorumlu makam olarak İstanbul Polis Müdüriyeti Umumiyesi taşrada ise, valiliklere bağlı teşkilatlar olduğu belirtilmiştir309.

Aslında Fuhuş sektörünün I. Dünya Savaşı yıllarında artmasının ana nedenlerinden biri; savaşın getirdiği ekonomik buhrandı. İzmir’de de farklı milletlerin yer alması ekonomik sıkıntıların getirmiş olduğu zorluklar fuhuş sektörünü önemli ölçüde hızını arttırmaktaydı. İzmir’de genelevleri sadece gayrimüslim tebaanın kadınları oluşturmamaktaydı. Türk kadınları da fuhuş sektörünün içindeydi. Ancak çoğunluğu gayrimüslim tebaanın kadınları oluşturmaktaydı. Frengi hastalığının önüne geçilebilmesi için 1332 senesi bütçesine bir kalem tahsisat konulması ve taşrada uygun yerlerde Frengi hastaneleri kurulması uygun görülmüştü310. İzmir’de artan salgın hastalıklar nedeniyle birçok gayrimüslim tebaa kenti terk etmek istemiş ancak izin verilmemesi nedeniyle

307 Jerome Fracastor, La Syphılıs Golvalıların Hastalığı Üzerine 3 Kitap, Çev. Feridun Nafiz Uzluk, Ank. Üniversitesi Tıp Fak. Yay. Ankara 1945. s.50.

308 Herve Georgelin, a.g.e., s. 164. 309 Mehmet Karayaman, a.g.e., s. 177 310 Sabri Sürgevil, a.g.e., s.71.

gerçekleştirememişti. Frengi salgınları özellikle yabancı kadınların İzmir’e yerleşmesiyle de artış göstermişti. Özellikle Yahudi bayanlar ile Yunan İspanyol İtalyan Fransız kadınlarının İzmir’e gelmeleri bu artışta önemli bir etkendi. Polis kayıtlarına göre bu kadınların sayısı 2000 olarak311 belirtilmektedir.

İzmir’de ahlak zabıtasının kurulacağı dönemin basınında yer almıştır312. Bu da İzmir’de fuhuş sektörünün oldukça ilerlemiş olduğunun devletinde bunu önlemeye yönelik bir takım faaliyetlerde bulunduğunun göstergesidir. Özellikle alınan önlemlerin dünya savaşı içinde artırılmış olması, fuhuşun takip ve denetlenmesinde yer alan görevlilerin savaş süresince askeri mücadelenin sevk ve idaresini yürütenlerce çeşitli görevlere getirilmelerinden ve ayrıca fuhuş eyleminin yarattığı hastalıklarla mücadelede görev yapan sağlık görevlilerinin cephede görev yapmalarından kaynaklanmış olmalıdır. Bu durum İzmir ve çevresinde fuhuş olaylarının azalması için sergilenen çabaların en önemli nedenleri arasında gösterilebilir.

Bu dönemde sadece Frengi salgını İzmir’de yoktu Aynı zamanda birçok salgın hastalığın olduğunu görmekteyiz. Örneğin Tifo, Tifüs, Suçiçeği, Kızıl, Kızamık Yılancık, Difteri, Yerli Humma Verem gibi salgın hastalıkları söyleyebiliriz.

Fuhuşhanelerin I. Dünya Savaşı’ndan sonra da Cumhuriyet’in ilk yıllarında da Basmane ve çevresinde varlığını devam ettirdiklerini, dönemin basınından takip etmekteyiz. Bu haberlerden anlaşılan, fuhuşun yoğunlaşması nedeniyle bir takım randevu evlerinin kapatılacağıdır313. Otellerde yapılan fuhuş nedeniyle otellerin üç

ay boyunca kapatılacağı duyurulmuştur. Tilkilik’te Cihanpalas otelinin sahibi hakkında tahkikat yapılmış ve otel fuhuş yaptırdığı gerekçesiyle üç ay

311Ramazan Çalık, Muzaffer Tepekaya, “Birinci Dünya Savaşı Esnasında Anadolu’daki Salgın Hastalıklar ve Ermeniler” Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enst. Dergisi, S.16, Konya, 2006, s.212.

312 Ahenk, 15 Temmuz 1332 313 Anadolu, 5 Mart 1929.

kapatılmıştır314. Sadece bununla da yetinilmemiş, 150 fahişe toplanarak muayeneye sevk edilmiştir315.