• Sonuç bulunamadı

3.3 Fen Bilimleri Öğretmenlerinin Teknoloji Bilgilerine İlişkin Bulgu ve Yorumlar

3.3.4 Fen Eğitiminde Kullanılan Teknolojiler Bilgisi

Öğretmenler mobil öğrenme araçlarını ( tablet, mobil telefon v.b) günlük yaşamda sık kullanmalarına rağmen eğitim amaçlı derslerinde pek kullanmadıklarını açıklamışlardır. Öğretmenlerden biri (TPD), öğrencilerin yönelttiği sorulardan bilmediği bir durum olursa internetten faydalanmak için akıllı telefonu kullandığını belirtmiştir. Bir öğretmen (TPY), mobil uygulamaları kullandığını ifade etmiştir. Bu konuda öğretmenlerin görüşleri aşağıdaki gibidir:

Öğretmen Sude: Akıllı telefon her zaman elimin altında açıkçası 3 senedir kullanıyorum ama daha geçenlerde bir şey öğrendim pdf üzerine yazı yazılabiliyormuş kalemle. Gerçekten yetersizim bu konuda. Aslında teknolojiye merakım var ama bozarım kaygısından dolayı bazı şeyleri kullanmaktan çekiniyorum sanırım. Akıllı televizyonlar, akıllı tahtaları kullanabiliyorum ama birçok bilmediğim şey olduğunu düşünüyorum.

Şöyle öğrenci bazen soru soruyor bilmediğim an öğrencilerin de merak etiklerini düşündüğüm için internetten bakmak için kullanıyorum. Bilmediğim bir şeyi dersin içinde de araştırdığım için kullandığım oldu ama akıllı tahtada internet erişimi olduğu için oradan da yararlanıyoruz.

Öğretmen Hakan: Hayır, kullanmadım hiç.

Öğretmen Tarık: Evet, telefonun % 90’a kadar tüm özelliklerini kullanabiliyorum. Tabi ki bu sosyal medyayı aktif bir şekilde kullanıyoruz. Onun haricinde görüntülü görüşmeler, maillerin takibi ve kontrolü yapıyorum. Öğrencilerime yararlı olabilecek konuları içeren Eba, morpa kampüs gibi mobil uygulamaları indirerek bunları takip ediyorum, kullanıyorum.

Öğretmenlerden ikisi derste internet kullanımını Eba, Youtube gibi sitelerin video, görseller ve konu içeriklerini göstermek amaçlı kullandıklarını ifade etmişlerdir. Diğer öğretmen (TPY), internet erişimi imkanı olmadığından derste interneti kullanamadığını belirtmiştir. Bu konuda öğretmenlerin görüşleri aşağıdaki gibidir:

Öğretmen Sude: Youtube’den Canlılar konusunda video izlemiştik. Eba ‘yı zaten internet olmadan kullanamıyoruz. Eba’nın tüm içeriğini kullanıyorum. Konu anlatımı, alıştırma, alt konu testleri hatta öğretmen testlerini de kullanıyorum. Öğretmen testlerinde soruları birebir almıyorum sınavlarda ama Eba’yı sıklıkla kullanmak gerekiyor. Ayrıca okul müdürü de bu konuda dikkat etmemizi öneriyor.

Öğretmen Hakan: İnternetten faydalanamıyorum okulda ama geçen seneki okulumda derslerde interneti kullandım. Eba sitesindeki görseller, soru çözümler, videolar hepsini kullanıyorduk. Ayrıca kendimin getirdiği soru kalıpları var. Arkadaşımla soru kitabı yazmıştık onun pdf formatı var oradan da işlediğim oluyordu. Hemen hemen her konuda görselden faydalanıyoruz ama video kısmına gelince benim harddiskim var oradan açıyorum. İnternetten video izlerken yavaş oluyor ya da takılıyor internet yetersiz kalıyor. Belki internetin hızından kaynaklı oluyor. Bu nedenle hard diskimdeki materyalleri akıllı tahtaya aktararak işliyorum.

Öğretmen Tarık: İnternete okul olarak erişimimiz yok direkt bir hat şeklinde sunulan bir kolaylığı yok bize. Ama çocukların getirdiği telefonlarda internet erişiminin olduğunu görüyoruz. İnternet erişimim olsaydı mesela dersle ilgili öğrencilerin herhangi bir şey bilemedikleri zaman tabletlerinde interneti aktif hale getirip bu konuda araştırma yapmalarını sağlayabilirdim. Onun haricinde interneti morpa kampus, eba, fen okulu gibi sitelerden ders öncesi gerekli araştırmaları yapıp hangi etkinliği hangi animasyonu ya da hangi simülasyonu kullanacağımı belirleyip, ona göre kullanabilirdim interneti öğrencilerimle.

Öğretmenler derslerinde çoklu medya ortamlarından (video klibi, animasyon, simülasyon, sanal lab v.b.) yararlandıklarını ifade etmişlerdir. Öğretmenlerden ikisi sanal laboratuvar uygulaması hakkında bilgi sahibi olmadıklarını belirtmişlerdir. Bu konuda öğretmenlerin görüşleri aşağıdaki gibidir:

Öğretmen Sude: Sanal lab uygulamasını şu an sizden duyuyorum açıkçası. Eba’nın alt yapısında animasyon, simülasyon var onlar yeterli oluyor.

Öğretmen Hakan: Özellikle basit makineler konusunda dişlilerin dönmesi, çıkrığın çalışma sistemi gibi konularda çocukların daha iyi anlaması için simülasyonlar gerçekten güzel oluyor. Bir de elektroskop konusunu öğrenciye anlatmak çok zor. Onunla ilgili simülasyon var elektroskopa yükü yaklaştırıyorsun uzaklaştırıyorsun falan onlar da fayda gördüm özellikle fizik konularında daha çok etkili oluyor. Sanal laboratuar uygulamasını bilmiyorum. Öğretmen Tarık: Bu animasyonları kullanmada daha yetkinim. Bu konuda araştırmalar da yapıyorum. Animasyonlara kendim de bakıyorum, takip ediyorum, hoşuma da gidiyor.

Özellikle yapamayacağımız deneyleri olsun, zararlı olabilecek deneyleri ya da konuyla ilgili malzemeyi bulamadığım zaman açıp gösterip ya da o deneyi orada yapıp bir gözlem sonucu çıkarma konusunda yetkin hissediyorum.

Öğretmenler öğrencilerin teknoloji ile etkileşimlerinin nasıl olduğu hakkında görüşlerini belirtmişlerdir. Öğretmenlerden biri (TPD), öğrencilerin teknolojiyi eğitim amaçlı kullanmadıklarını düşünmektedir. Diğer öğretmen (TPO), derslerde teknolojinin fazla kullanılmasının öğrencilerin dikkatini çekmediğine değinmiştir. Bu konuda öğretmenlerin görüşleri aşağıdaki gibidir:

Öğretmen Sude: Çok iyi hatta okul akıllı telefondan tabletten geçilmiyor. Nisan ayına kadar yasak değildi daha sonra akıllı tel tablet yasaklandı. Okula dolap yapıldı. Öğrenciler telefonlarını oraya koyuyorlar, okul çıkışı alabiliyorlar. Öğrencilerde telefon kullanmasını herkes kadar biliyorlar bence. Oyun oynama ve daha çok iletişim, video izleme için kullanıyorlar. Eğitim amaçlı kullandıklarını görmedim.

Öğretmen Hakan: Genellikle az olan şey değerli olur bizim milletimiz için de geçerli bu. Projeksiyonu kurduğum zaman çocuğu çok boğmadığımız için teknolojiyle dikkatli dinliyorlar. Daha önceki çalıştığım okulda akıllı tahta vardı. Akıllı tahtayı çok seviyor öğrenciler. Ama her ders akıllı tahtayı açmak da çocuklarda bir müddet sonra dikkat dağınıklığına yol açıyor. Çocuk bakmıyor bile. Az ama önemli noktalarda akıllı tahtanın açılmasının yarar sağladığını düşünüyorum.

Öğretmen Tarık: Okulum ve bölgemin gelir düzeyi düşük. Teknolojiye ilgileri var ama teknolojik ekipmanları yok diyebilirim. Birkaçının ya da birçoğunun telefonu oluyor ama hani son sisteme göre uyumlu değil ya da anne babalarının telefonlarını alıp geldikleri oluyor çoğu zaman. Telefon getiremiyorlar okula yasak. Bence de getirmemeliler. Çünkü bizim öğrencilerimiz bu konuda hem bilinçli değiller hem aileleri bilinçli değil. Hem de bu akıllı telefonları yanında bulunduran öğrencilerin ortama, çevreye bağlı olarak can güvenliğine de risk oluşturacağını düşünüyorum. Günümüzde hırsızlık, gasp, ölüm olayları sıkça yaşanıyor. Getirmemeliler.

Bence imkan olsa öğrencilerin teknolojiye kesinlikle eğilimleri olur. Çünkü onun yokluğunu da yaşıyorlar açıkçası. Hani projeksiyondan gösterdiğimiz ve gösteremediğimiz durumlar da oluyor. Teknolojiye gerçekten büyük bir ilgileri var. Zaten teknoloji çağındayız.

Öğretmenlerden biri (TPD), sosyal iletişim ağlarını kullanarak öğrencilerle iletişim kurduğunu ifade etmiştir. Bu konuda öğretmenlerin görüşleri aşağıdaki gibidir:

Öğretmen Sude: Evet bazen öğrenciler mesaj atıyor ödevle ilgili ya da sınavla ilgili oradan konuşuyorum.

Öğretmen Hakan: Evet, önceden iletişim kuruyordum telefon numaramı çok istiyordu öğrenciler ben de sosyal medya hesabıma yönlendiriyordum. Oradan iletişim kuruyordum. Yakın zamana gelinceye kadar da iletişim kurdum hatta çocuklar görsün diye fen alanında sosyal medya üzerinden paylaştığım şeyler oldu. 4-5 aydır o kanalı da kapattım yani.

Öğretmen Tarık: İmkan olmadığı için daha çok kendim birebir velilerle telefonları arayarak iletişimi sağlıyorum. Ders için bir şey getirilecekse ya önceden kendi dersimde duyururum ne getirileceğini hatta önceden duyurduktan sonra velilerine de bilgi mesajı atarak ulaşıyorum.

Öğretmenler internet üzerinden öğrenme ortamları oluşturmadıklarını ifade etmişlerdir. Bu konuda öğretmenlerin görüşleri aşağıdaki gibidir:

Öğretmen Sude: Açıkçası düşünmedim yüksek lisans eğitimimden dolayı öğrencilere o şekilde etkili olacağımı düşünmediğim için kurmayı da düşünmedim. Ayrı bir zaman, ayrı bir emek gerekiyor çünkü. Ama ilerde yapmak isterim gruplarda ya da sayfalarda çok güzel şeyler, bilgiler paylaşılıyor. Birbirimize de etkili olacağını düşünüyorum ama önce kendimi geliştirmem gerek. Çünkü teknoloji olarak çok üst seviyede olduğumu düşünmüyorum alan olarak da mezun oldum yüksek lisans yapıyorum ama alan için ne kadar biliyorum desen de bilmiyorum demelisin çünkü her şeyi bilmek, en azından biraz bilmek gerek insanlara açılmak için.

Öğretmen Hakan: Evet, hatta başlarda sayfa grup kuruldu paylaşımlar yapıldı ama zamanla onlarda çekiciliğini kaybetti. Çocuğun bilgiyi kendisi araştırıp bulması lazım. Bizim çocuklar o uyanışta değiller ben kendim araştırayım yok. Çocuk kendi yemek yiyecek ama biz zorla yedirmeye çalışıyoruz bu gibi. Aynı mantık burada da geçerli. Bu da eğitim sistemimizin 6 yaşından itibaren yanlış yönlendirilmesi sonucu olduğunu düşünüyorum.

Öğretmen Tarık: Blog oluşturmayı düşünürdüm. Bunun kontrolü ya da öncesinde bazı şartları öğrencilerimle ve velilerimle konuşarak, bir karar alarak bunu yapmayı düşünürdüm. Ancak web sitesi oluşturmada şu an kendimi yeterli görmüyorum. Bunun için kendim bir eğitim alıp, sonra web sitesi oluşturmayı düşünürdüm elbette. Ödev takibi olarak testler ya da çalışmalar, ev ödevlerini internet üzerinden göndermeyi düşünürdüm. İnternet ortamında bunların takibi daha kolay bir şekilde yapılıyor. Ama internet ortamında direkt alınıp gelinecek ödevlerin de olduğunu biliyoruz öğrencilerin yapabileceği bununla ilgili uyarıda bulunup, herkesin ne düşündüğünü neler yapmak istediğini bireysel olarak neyi amaçladığını sorgulayarak bu ödevlerin daha düzgün bir şekilde yapılmasını sağlayabilirdim.