• Sonuç bulunamadı

1.2. MUḤAMMED BİN ‘ALÎ (BİRGİVÎ MEHMED EFENDİ)

1.2.3. Eserleri

Birgivî Mehmed Efendi’nin din, akaid, mev‘ize, fıḳıh, tasavvuf, naḥiv, Kur’an, ḥadîs, siyer, aḫlâk, kelâm, mantık, lugaz alanlarında kitap, risâle ve makale şeklinde kaleme aldığı elli üç eseri vardır. Bunların beş tanesi Türkçe, kırk sekiz tanesi de Arapçadır 174.

1.2.3.1. İtikâd ve İbadetlere Dair Eserleri175 1.2.3.1.1. Risâle-i Birgivî ( Vasiyetnâme)

Birgivî Mehmed Efendi, Ehl-i Sünnet ve’l-Cemaat mezhebi üzere itikâdi konuları, ibadet ve ahlâk ilkelerini kapsayan, kadın, erkek, çocuk toplumun her kesimin faydalanabileceği, çocuklarına, yakınlarına ve tüm Müslümanlara

171 ‘Alî b. Bâlî, a.g.e., s.444, 445. 172 Huriye Martı, a.g.e., s.59.

173 Ahmet Turan Arslan, a.g.e., s. 46, 47. 174 Hüseyin Nihal Atsız, a.g.e., s.20, 21. 175 Huriye Martı, a.g.e., s.71-79.

40

vasiyetler niteliğinde Osmanlı Türkçesiyle kaleme aldığı bu eserini yaklaşık h.970 yılında tamamlamıştır176.

1.2.3.1.2. er-Risâletü’l-İ‘tikâdiyye

Türkçe olarak kalem aldığı eseri Vasiyetnâme’yi öğrencileri ve yakın dostları, fasih bir Arapça ile yazmasını talep etmişlerdir. Birgivî Mehmed Efendi, böylece eserin daha kolay ezberlenebileceği düşüncesinden hareketle bu risâleyi telif ettiklerini dile getirmiştir177.

1.2.3.1.3. Şerhu Âmentü

Birgivî, bu risâlesinde imanın şartlarını Arapça olarak üç varak hâlinde şerh etmiştir178.

1.2.3.1.4. Risâletü’t-Tevḥîd (Luġazü’l-Birgivî)

Tek sayfadan müteşekkil bu risâlede Birgivî Mehmed Efendi, “Lâ ilâhe illâllah” sözünün nefy ve isbât yönünü altı cümlede açıklamıştır179.

1.2.3.1.5. Aḥvâlü Eṭfâli’l-Müslimîn

Müslüman çocukların ahiretteki durumu ile ilgili bir risaledir180. Birgivî Mehmed Efendi, bu risâlesinde oğlu Mehmed Halîm’in küçük yaşta vefâtı üzerine derin ıstırap içinde üzüntüsünü dile getirmiştir ve söz konusu risâleyi kaleme alma nedenini şöyle açıklamıştır:

“…Ben; Kudretli ve Büyük Rabbimden, her zorluğu kolay kılmasını ümid ve niyaz ederek, Müslüman çocukların hallerini açıklayan, hasta gönüllere devâ ve hediye olması için, birkaç kâğıt yaprağını yazmak istedim. O, ne güzel Mevlâ ve ne güzel murada eriştirendir.”181

1.2.3.1.6.Tuhfetü’l-Müsterşidîn fî Beyâni’l-Mezâhib ve Fırâkı’l- Müslimîn

Birgivî Mehmed Efendi, Hz. Peygamber’in ve ashâbının izini takip eden Ehl-i sünnetin inanç esaslarını öğretmek ve Ehl-i bid’atın dine muhalif

176 Kâtip Çelebi, a.g.e., I, 850. 177 Huriye Martı, a.g.e., s.74. 178 Huriye Martı, a.g.e., , s.74. 179 Aynı eser, s.74.

180 Emrullah Yüksel, “a.g.m.”, DİA, VI, 194. 181 Ahmet Turan Arslan, a.g.e., s.43.

41

inançlarını açıklamak amacıyla muhtasar risâle şeklinde Arapça olarak kaleme almıştır182.

1.2.3.1.7. el-İrşâd fî’l-Akâid ve’l-İbâdât

Mehmed Efendi tarafından Ebû Hanîfe’nin mezhebi üzerine kaleme alınan, inanç ve ibadet esaslarına yer verilen bu Arapça risâle bir mukaddime, iki bölüm ve bir hâtimeden oluşmaktadır183.

1.2.3.1.8. Nûru’l-Ahyâ ve Tuhfetü’l-Emvât

Yetmiş varaktan müteşekkil risâle Arapça olarak kaleme alınmıştır. Birgivî, bu risâlesinde ilim talep etmek, inanç esasları, temizlik, namaz, zekât ve sadakanın fazileti, oruç, ilimle amel etmek konularını ele almış ve örnek bir âlimin vasıfları hakkında bilgi vermiştir184.

1.2.3.1.9. Şerhu Şurûṭi’ṣ-Ṣalât

Birgivî Mehmed Efendi’nin, taharet, sular ve namaz hakkında geniş bilgi verdiği yirmi bir varaktan oluşan risâlesidir185 .

1.2.3.1.10. Muaddilu’ṣ-Ṣalât

Birgivî Mehmed Efendi, muḳaddime, maṭlab, tenbîh ve hâtime şeklinde bölümlere ayırdığı, Allah’ın, kullarına namaz kılmayı ve ta‘dil-i erkâna riayet etmeyi emrettiğini anlattığı bu risâlesini 975/1567 senesinde tamamlamıştır186.

1.2.3.1.11. Risâle fî Sucûdi’s-Sehv

Namazda terk edilen erkânın farz, sünnet ve vacip olmak üzere üçe ayrıldığını belirten Mehmed Efendi, yirmi varaktan müteşekkil, Arapça olarak kaleme aldığı risâlede sehv secdesi gerektiren durumları dört mezhep imamının farklı görüşlerini de dile getirerek açıklamış, son bölümde ise abdesti hakkında şüphelenen kişiye ait durumlardan bahsetmiştir187.

182 Huriye Martı, a.g.e., s.76. 183 Aynı eser, s.76.

184 Huriye Martı, a.g.e., s.77,78. 185 Aynı eser, s.78.

186 Kâtip Çelebi, a.g.e., II, 1737. 187 Huriye Martı, a.g.e., s.79.

42

1.2.3.2. Kur’ân İlimlerine Dair Eserleri188 1.2.3.2.1. Tefsîr

Fatiha suresi ile başlayıp Bakara suresinin 98. ayeti ile sona eren Arapça tefsir 89 varaktan oluşmaktadır. Birgivî Mehmed Efendi ömrü vefa etmediği için bu eseri tamamlayamamıştır189.

1.2.3.2.2. ed-Durru’l-Yetîm fi’t-Tecvîd

İki varaktan müteşekkil olan risâleyi Birgivî Mehmed Efendi, tecvîd kurallarını açıklamak üzere h. 974 yılının Cemaziyelevvel ayının başlarında kaleme almıştır190.

1.2.3.2.3. Risâle fî Beyâni Rusûmi’l-Meṣâḥıfi’l-‘Osmâniyyeti’s-Sitte

Arapça olarak kaleme alınmış ve sekiz varaktan oluşmaktadır. Hz.Osman döneminde çoğaltılarak Medine, Mekke, Şam, Kûfe ve Basra’ya gönderilen Mushafların tümüne uygun ve meşhur kıraatlerin zikrettiği kıyasa muvafık olduğu hususları ele almıştır191.

1.2.3.2.4. Aḥsenü’l-Ḳasas

Kaynakların bildirdiğine göre Yusuf suresinin tefsiridir ve yüz yetmiş altı varaktan müteşekkil olup Birgivî Mehmed Efendi’ye nisbet edilmiştir192.

1.2.3.3. Ḥadîs İlmine Dair Eserleri193 1.2.3.3.1. Risâle fî Usûli’l-Ḥadîs

Ḥadîs usûlüne dair bütün konuları ihtiva etmemesi ve sadece hadis çeşitleri ile râvilere yönelik ta’n noktalarını tanım kapsamında ele alması nedeniyle hadis ıstılahları sözlüğü mahiyetinde olan bu risâle yedi sayfadan müteşekkildir194.

1.2.3.3.2. el-Erba‘ûn

İbadetlere dair kırk hadisi ihtiva etmekte olup Şerḥu’l-Eḥâdîsi’l-Erba‘în adıyla bir de şerhi vardır195.

188 Huriye Martı, a.g.e., s.79, 80, 81.

189 Daha geniş bilgi için bk. Aynı eser, s. 79, 80. 190 Kâtip Çelebi, a.g.e., I, 737.

191 Huriye Martı, a.g.e., s.81. 192 Huriye Martı, a.g.e., s.81. 193 Aynı eser, s.82-89.

194 Daha geniş bilgi için bk. Aynı eser, s.82. 195 Emrullah Yüksel, “a.g.m.”, DİA, VI, 194.

43

1.2.3.3.3. Şerḥu’l-Eḥâdîsi’l-Erba‘în

Birgivî Mehmed Efendi’nin ḥadîs ilmi alanına dair iki eserinden bir tanesidir196.

1.2.3.3.4. Kitâbü’l-Îmân ve Kitâbü’l-İstihsân

Ale’l-ebvâb yöntemiyle tasnif edilmiş iki ciltlik hadis koleksiyonudur. Kitâbu’l-Îmân, yüz kırk dokuz varaktan müteşekkil olup İslâm ve imanın tanımı, kadere iman, öldükten sonra dirilmeye iman ve nübüvvete iman olmak üzere dört bâb ihtiva etmektedir. Kitâbü’l-İstihsân ise iki yüz elli üç varaktan oluşmaktadır. İlim, ahlâk, Kur’ân ve sünnete bağlılık ile amelde orta yolu tutma, dil ile işlenen ameller, çeşitli uzuvlarla işlenen fiiller, yeme-içme, giyim kuşam ve süslenme, tıp ve arkadaşlık-uzlet gibi konuları dokuz bâbta ele almıştır197.

1.2.3.4. İslâm Hukuku İle İlgili Eserleri198 1.2.3.4.1. Fetvâlar

Birgivî Mehmed Efendi, tecvîd ve tefsir ile ilgili sorular, hadis şerhleri ve uydurma hadisler ile ilgili danışmalar, borçlar, alışveriş, helâl tavuk kesimi ve pişirilme usulü gibi günlük meseleler hakkında yetmiş sekiz fetva kaleme almıştır199.

1.2.3.4.2. İnḳâẕu’l-Hâlikîn

Para vakfetmenin aleyhinde kaleme alınmış bir risâledir. Müellifin bizzat kendisi tarafından yapılmış Türkçe tercümesi de vardır200. 967 yılı Zilhicce ayında tamamlanmıştır201.

1.2.3.4.3. Hâşiyetü İnḳâẕi’l-Hâlikîn

Birgivî Mehmed Efendi, “Bu, ücret ile Kur’ân okumanın câiz olmadığını ve parayı verenin sevap kazanmadığını kati delillere dayanmak suretiyle ispatlayan, bu konuda hak ehlinin şüphelerini gidermeyi amaçlayan bir

196 Huriye Martı, a.g.e., s.84. 197 Aynı eser, s.87, 88. 198 Aynı eser, s.89-100.

199 Huriye Martı, a.g.e., s.89, 90.

200 Emrullah Yüksel, “a.g.m.”, DİA, VI, 193. 201 Kâtip Çelebi, a.g.e., I, 183, 184.

44

risâledir.” diye başlayan, iki varaktan müteşekkil çalışmasında âyet, hadis ve fukahanın sözlerinden faydalanmıştır202.

1.2.3.4.4. İnḳâẕu’l-Hâlikîn Tercümesi (Risâle fî ‘Ademi Cevâzi’l-Ücre ‘ale’l-Ḳırâe)

İnḳâẕü’l-Hâlikîn metninden daha kısa ve farklı olup İnḳâẕü’l-Hâlikîn Hâşiyesi’nin tercümesidir. Beş varaktan müteşekkil olan bu eser Osmanlı Türkçesiyle kaleme alınmıştır203.

1.2.3.4.5. Îḳâẓu’n-Nâimîn ve İfhâmü’l-Ḳâṣırîn

H. 972 yılı Şevval ayının ortalarında kaleme aldığı risâlesinde Birgivî Mehmed Efendi, para karşılığında Kur’ân okumanın ve para vakfetmenin câiz olmadığını açıklamış, Ebussuûd Efendi tarafından kendisine yöneltilen eleştirilere cevap vermiştir204.

1.2.3.4.6. Hâşiyetü Îḳâẕi’n-Nâimîn

Birgivî Mehmed Efendi, bu hâşiyede söylediklerini anlamayan, kendisini eleştiren kişilere karşı itirazlarını on altı madde hâlinde dile getirmiştir205.

1.2.3.4.7. es-Seyfü’ṣ-Ṣârim fî ‘Ademi Cevâzi Vaḳfi’l-Menḳûl ve’d- Derâhim

Para ve menkulün vakfedilmesini caiz gören Ebussuûd Efendi’ye reddiye olarak kaleme alınmış olup 9 Zilkade 979'da (24 Mart 1572) tamamlanmış Arapça bir eserdir206.

1.2.3.4.8. Ẕuḫru’l-Müteehhilîn ve’n-Nisâ’ fî Ta‘rîfi’l-Eṭhâr ve’d- Dimâ’

Eser, bir mukaddime, altı bölüm ve “teẕnîb”den oluşmaktadır. Birgivî Mehmed Efendi, Arapça olarak kaleme aldığı bu eseri terviye günü (Zilhicce ayının 8.günü) h. 979 yılında tamamlamıştır207.

202 Huriye Martı, a.g.e., s.92. 203 Aynı eser, s.92.

204 Kâtip Çelebi, a.g.e., I, 214, 215. 205 Huriye Martı, a.g.e., s.93.

206 Emrullah Yüksel, “a.g.m.”, DİA, VI, 193; Kâtip Çelebi, a.g.e., II, 1017. 207 Daha geniş bilgi için bk. Kâtip Çelebi, a.g.e., I, 822, 823.

45

1.2.3.4.9. Risâle fî’l-Muṣâfâḥa

Birgivî Mehmed Efendi, üç varaktan oluşan Arap dilinde yazdığı bu risâlede, iki din kardeşinin karşılaşması esnasında musâfahanın selamlaşma mahiyetinde İslâm’a uygun olduğunu ancak Cuma ve bayram namazlarının sonrasında topluca muṣâfaḥa etmeye dair hususların hadislerde yer almadığını açıklamıştır208.

1.2.3.4.10. Risâle fî Ziyâreti’l-Ḳubûr

Müellifin, Resulullâh’ın öğrettiği kabir ziyareti âdâbı hakkındaki rivâyetleri kaynaklarıyla aktardığı, şefaat konusuna değindiği, kabirdekini vesile kılarak Allah’tan bir şeyler istendiğinde edilen duaya mutlaka icâbet olunduğu şeklindeki inanışı şiddetle eleştirdiği, Allah’ın darda olan kulunu geri çevirmemesi nedeniyle duanın kabul olduğuna vurgu yaptığı risâlesidir209.

1.2.3.4.11. Risâle fî’l-Arâżi’l-‘Uşriyye ve’l-Harâciyye

Sekiz varaktan müteşekkil risâlede Birgivî Mehmed Efendi, araziden elde edilen mahsulün cinsine ve arazinin özelliklerine göre verilmesi gereken vergi miktarlarını incelemiştir. Arazi üzerindeki tasarruflarda söz konusu olabilecek sorunları ve çözümleri açıklamış, son varakta ise vakıf türlerini kısaca anlatmıştır210.

1.2.3.4.12. Ferâiż Risâlesi ve Şerhi

İslâm hukukunun miras hükümlerini ihtiva eden ferâiż ilmine dair risâledir211.

1.2.3.4.13. Hâşiyetü’l-Îzâh ve’l-Islâh

Kemalpaşazâde, Tâcuşşerîa’nın Vikâyetü’r-Rivâye adlı eserinde tespit ettiği hataları düzeltmek amacıyla önce Iṣlâḥu’l-Vikâye’yi yazmış, ardından bunu Îzâḥu’l-Iṣlaḥ adıyla şerh etmiştir. Söz konusu esere birçok müellif tarafından ta‘lîkât yazılmıştır. Birgivî Mehmed Efendi de bu hâşiyeyi kaleme almıştır212.

208 Huriye Martı, a.g.e., s.95, 96. 209 Aynı eser, s.96, 97.

210 Aynı eser, s.98.

211 Katip Çelebi, a.g.e., II, 1246; Huriye Martı, a.g.e., s.98. 212 Huriye Martı, a.g.e., s.99.

46

1.2.3.4.14. Ta‘lîkât ale’l-İnâye

Bâbertî, Mergīnânî’nin meşhur eseri el-Hidâye adlı eserine el-İnâye adıyla bir şerh kaleme almıştır. Bu şerhte dil, gramer ve fıkıh usulü yönünden tahliller yapmıştır213.

1.2.3.5. Aḫlâk ve Tasavvufa Dair Eserleri214

1.2.3.5.1. eṭ-Ṭarîḳatü’l-Muḫammediyye ve’s-Sîratü’l-Aḥmediyye

İmam Birgivî’nin din, aḥlâk ve tasavvuf konuları hakkında Arapça olarak kaleme aldığı tanınmış eseridir215.

1.2.3.5.2. Cilâü’l-Ḳulûb

Arapça olarak yazılmış, yedi bölümden müteşekkil risâlenin birinci bölümünde, “Dünyada zahitliği ve ahirete rağbet etmeyi sağlayan bilgiler”; ikinci bölümde, “Genel anlamda nasihat ve öğütler”; üçüncü bölümde, Atâullah Efendi’ye özel nasihatler bağlamında, idarecileri ilgilendiren ayrıntılı tavsiyeler”; dördüncü bölümde, “Ölümü hatırlatma”; beşinci bölümde, “Vasiyetler”; altıncı bölümde, “Ölüm anında ve sonrasında yapılması sünnet ve müstehab olan işler”; yedinci bölümde ise “Vârid olan haber ve eserler ışığında, ölüye faydası dokunan kabir ziyareti, Kur’ân okuma gibi davranışlar ele alınmıştır” 216.

1.2.3.5.3. el-Ḳavlü’l-Vasîṭ beyne’l-İfrâṭ ve’ṭ-Ṭefrîṭ (Risâle fî İhtimâmi Emri’d-Dîn)

Birgivî Mehmed Efendi, bu risâlesinde beş temel konuyu ele almıştır:

Riyâ, dini hafife alma, cehrî zikir, zikirde teğannî ve lahn217.

1.2.3.5.4. Risâle fi’z-Zikri’l-Cehrî

Müellif bu risâlesinde dil ile yapılan ve kalp ile yapılan zikir, Kur’ân’ı yüksek sesle ve teğanni ile okuma hususlarını açıklamıştır218.

213 Ârif Aytekin, “Bâbertî”, DİA, İstanbul, 1991, IV, 378. 214 Huriye Martı, a.g.e., s.101-112.

215 Emrullah Yüksel, “a.g.m.”, DİA, VI, 193. 216 Huriye Martı, a.g.e., s.105, 106.

217 Huriye Martı, a.g.e. s.106, 107. 218 Aynı eser, s. 107, 108.

47

1.2.3.5.5. Risâle fî Medhi’s-Sulṭâni’l-Âdil ve Ẕemmi’s-Sulṭâni’ẓ-Ẓâlim Zührü’l-Mülûk ve İrşâdü’l-Mülûk adıyla da tanınmış bu Arapça risâlede Birgivî Mehmed Efendi, siyâsilere yönelik öğütleri sıralamıştır219.

1.2.3.5.6.Tafdîlü’l-Ġaniyyi’ş-Şâkir ale’l-Faḳîri’ṣ-Ṣabîr

Arapça olarak kaleme alınmış, üç buçuk varaktan müteşekkil risâlede Birgivî Mehmed Efendi, zühd hayatı yaşamak amacıyla tüm malını dağıtarak başkalarına muhtaç hâle gelen kişinin bu davranışının doğru olmadığını dile getirmiştir220.

1.2.3.5.7. Mihakkü’l-Mutasavvifîn ve’l-Müntesibîn

Birgivî Mehmed Efendi, bu risâlesinde tâlib-i hakkın canlı ve akıllı olduğu sürece şeriatın hükümleriyle amel etme mecburiyetine vurgu yapmış, herhangi bir zaman diliminde şeriata muhalif davranmasının kesinlikle söz konusu olamayacağını belirtmiştir221.

1.2.3.5.8. el-Makâmât

Birgivî Mehmed Efendi, bu risâlesinde tasavvufî konulara ağırlık vermiş,

şeriatını kemâle erdirmeyen kişinin tarikat, marifet ve hakikat derecelerine

ulaşmasının da mümkün olmayacağını dile getirmiş, şeriatın sınırları dışına çıktığı halde kendini dosdoğru yolda zannedenin hüsrana uğrayacağına, kendisi haktan saptığı gibi başkalarını da saptıracağına dikkat çekmiştir. Daha sonra bu dört mertebenin her birini onar makama ayırmış, âyet ve hadislerden örnekler vererek bu makamları kısaca tanıtmıştır222.

1.2.3.5.9. Dâmiġâtü’l-Mübtediîn fî’s-Sulûki ilâ Ṭarîḳı’l-Müteşerrîn

İki bölüme ayrılmış olan risâlenin ilk bölümünde tarikat büyüklerinin ve hakikat ashâbının şeriat ahkâmını muhafazaya son derece önem veren hayat tarzları incelenmiş, ikinci bölümde ise söz konusu grubun şer’i şerîfe muhalif tavırları ele alınmıştır223.

219 Huriye Martı, a.g.e., s.108. 220 Aynı eser, s. 109.

221 Aynı eser, s.109, 110.

222 Aynı eser, s.110.

48

1.2.3.6. Arapça Öğrenimine Yönelik Eserleri224 1.2.3.6.1. Sarf İlmine Dair Eserleri

1.2.3.6.1.1. Şerḥu Luġati Feriştehoğlu

Feriştehoğlu lâkabıyla tanınmış İbn Melek (821/1418) tarafından yazılmış en eski Arapça-Türkçe sözlüklerden biri olup Luġat-ı Firişteoğlu, Luġat-ı Firiştezâde ve Luġat-ı İbn Firişte gibi adlarla da anılmaktadır. Müellifin, torunu Abdurrahman için manzum olarak kaleme aldığı eser yirmi iki kıtadan meydana gelmekte ve büyük bir kısmında Kur’ân-ı Kerîm’de geçen bin beş yüz yirmi sekiz Arapça kelimenin Türkçe karşılığı verilmektedir225. Birgivî Mehmed Efendi, bu esere yüz on varaklık şerh kaleme almıştır226.

1.2.3.1.6.1.2. İm’ânü’l-Enzâr

Ebû Ḥanîfe’ye nisbet edilen el-Maksûd isimli sarf kitabının Birgivî Mehmed Efendi tarafından yazılmış şerhidir227.

1.2.3.1.6.1.3. Risâle fi’ṣ-Ṣarf

Birgivî Mehmed Efendi’nin Kifâyetü’l-Mübtedî isimli eserine bir ön hazırlık mâhiyetinde kaleme aldığı, sarf konularını özgün örneklerle özetlediği risâlesidir228.

1.2.3.1.6.1.4. Kifâyetü’l-Mübtedî

Kelimenin, istenilen manaya göre biçim değiştirmesi konusunu ele alan sarf bilgisinde Birgivî Mehmed Efendi’nin telif ettiği en meşhur eser olup asırlarca Arapça eğitiminde esas alınmıştır229.

1.2.3.1.6.1.5. el-Emsiletü’l-Fazliyye

Birgivî Mehmed Efendi, el-Emsile adlı meşhur sarf kitabının sistematiğinde birtakım düzenlemeler yapmak ve muhtevasını genişletmek üzere yazdığı bu eseri, tahsil çağına gelmiş olan oğlu Fazlullaha izafeten el-Emsiletü’l- Fazliyye diye adlandırmıştır230.

224 Huriye Martı, a.g.e, s.112-117.

225 Mustafa Baktır, “İbn Melek”, DİA, İstanbul,1999, XX, 175, 176. 226 Huriye Martı, a.g.e., s.112, 113.

227 Aynı eser, s.113. 228 Aynı eser, s.113. 229 Aynı eser, s.113. 230 Aynı eser, s.114.

49

1.2.3.1.6.1.6.Şerḥu’l-Emsileti’l-Fazliyye

el-Emsiletü’l-Fazliyye’nin müellif tarafından yapılmış ayrıntılı tanıtım ve şerhidir231.

1.2.3.1.6.1.7.Hâşiyetü Şerhi’l-Fazliyye

Birgivî Mehmed Efendi, Şerḥu’l-Emsileti’l-Fazliyye’ye birtakım ilâveler yapmış ve çalışmalarını düzenli biçimde geliştirerek derinleştirmiştir232.

1.2.3.6.2. Naḥiv İlmine Dair Eserleri 1.2.3.6.2.1. el-‘Avâmil

Birgivî Mehmed Efendi’nin naḥiv alanında Arapça olarak kaleme aldığı küçük bir risâledir ve ‘Avâmil-i Cedîd adıyla da bilinmektedir233.

1.2.3.6.2.2. Iẓhâru’l-Esrâr

Naḥiv alanında Arapça olarak yazılmıştır. Birçok şerh ve hâşiyesi vardır. En meşhuru Adalı Şeyh Mustafa ' nın ( öl.1085/ 1674) hazırladığı, bu sebeple Adalı diye tanınan ve birçok defa basılan Netâ'icü'l-Efkâr adlı şerhtir234. Birgivî Mehmed Efendi’nin (öl. 981/1573) bu eseri Osmanlı medreselerinde ders kitabı olarak okutulmuştur235.

1.2.3.6.2.3. İmtihânü’l-Ezkiyâ

İbnu’l-Ḥâcib’in el-Kâfiye adlı eserine Beyżâvî’nin (öl.685/ 1286) Lübbü’l- Elbâb fî ‘İlmi’l-İ‘râb adıyla kaleme aldığı muḫtasarının şerhidir236. Birgivî Mehmed Efendi bu şerhi Arapça yazmıştır237.

1.2.3.6.2.4. Ta‘lîḳât ale’l-İmtihân

Birgivî Mehmed Efendi’nin İmtihânu’l-Ezkiyâ’ya ilâve ettiği kısa notlardır238.

231 Huriye Martı, a.g.e., s.114. 232 Aynı eser, s.114.

233 Emrullah Yüksel, “a.g.m.”, DİA, VI, 193. 234 Aynı eser, VI, 193.

235 Hüseyin Elmalı, “İẓhâru’l-Esrâr”, DİA, İstanbul, 2001, XXIII, 506. 236 Kâtip Çelebi, a.g.e., II, 1546.

237 Emrullah Yüksel, “a.g.m.”, DİA, VI, 193. 238 Huriye Martı, a.g.e., s.117.

50

1.2.3.6.2.5. Ta‘lîḳât ale’l-Fevâidi’ż-Żıyâiyye

Osmanlı medreselerinde naḥiv derslerinde okutulan İbnu’l-Ḥâcib’in el- Kâfiye adlı eseri, ‘Abdurraḥmân-ı Câmî (öl. 898/1492) tarafından el-Fevâidü’ż- Żıyâiyye ismiyle şerh edilmiştir. Molla Câmî adıyla da tanınan bu şerhin kırktan fazla hâşiyesi vardır. Birgivî Mehmed Efendi de bu esere gerekli gördüğü kısımları açıklamak amacıyla ta‘lîḳât kaleme almıştır239.