• Sonuç bulunamadı

1.Hakkın Mali ve Manevi Haklar Bakımından Önemi

Umuma arzetme hakkı, eser sahipliği hukukunun temel normu olarak kabul edilir. Eserin, eser sahibinin kişisel gizlilik alanından veya özel alanından çıkarak fikir ve sanat dünyasına mâl olması ve Fikri Hukuk tarafından korunur hale gelmesi, eserini kamuya sunma hakkının kullanmasıyla mümkündür181.

Eseri umuma arz hakkı, eser sahibinin hem manevi hem de mali menfaatlerini koruduğu için çifte nitelik gösterir. Gerçekten de, manevi özelliğinin yanında, eserin kamuya sunulması, ekonomik bakımdan değerlendirilmesi yönünden önşart işlevini görür182. Bu hak, eser sahibine, eserinin kaderini belirleme hakkı verir. Eser sahibi, eserini yayınlayıp yayınlamayacağına, yayınlayacaksa hangi şekilde yayınlayacağına veya eserin umuma arzından önce eseri hakkında bilgi verme yetkisine bu hak sayesinde kavuşur183. Eser sahibi, eseri umuma arzetmekle birlikte, düşünsel, estetik, sanatsal, bilimsel, politik vb. bakış açısını ve yeteneklerini kamunun bilgisine ve eleştirisine sunmuş olur. Eser, umuma arzedilmekle kültürel iletişim sisteminin bir parçası haline gelir184. Eser sahibinin, eserini umuma arzettikten sonra görüşlerindeki değişiklik nedeniyle kamunun kullanımından geri çekmesi, umuma arzetme hakkının bir parçası değildir. Bu durumda, geniş anlamda manevi haklardan biri olarak kabul edilen değişen kanaat nedeniyle eser sahibinin cayma hakkı gündeme gelir.

181

SCHRICKER/DIETZ, § 12, Kn.1; EREL, s.115 Umuma arzedilmemiş eserler, kişilik hukuku korumasından yararlanmakla birlikte, FSEK da istisnaen umuma arzedilmemiş eserlerin korunmasına ilişkin hükümler getirilmiştir. Bu meyanda, kanunlar ihtilafına ilişkin bir düzenleme olarak kanunda yer alan FSEK md.88 deki hükümler zikredilebilir. FSEK md. 88 b.3 uyarınca, Türkiye Cumhuriyetinin bağlı bulunduğu milletlerarası bir andlaşmada uygun hükümler bulunmak şartıyle, yabancıların henüz umuma arzedilmemiş eserlerine FSEK hükümleri uygulanacaktır.

182

SCHACK, Urheberrecht, Kn.326,;TEKİNALP, Fikri Mülkiyet, s.143.

183

WANDTKE/BULLINGER, § 12, Kn.3.

184

2.Umuma Arzetme Hakkının Sahibi ve Devredilemezliği

Üçüncü kişinin, bir eseri umuma arzetmesi, ancak sözleşmesel yükümlülüğün ifası şeklinde gerçekleşir185

. Eser sahibi, bir manevi hak olarak, eseri umuma arz hakkını bir başkasına devredemez186. Bununla birlikte, eserin yayınlanmasını üçüncü bir kişiye bırakabilir. Umuma arz hakkının icra edilmesiyle, eserin umuma arzı birbirinden ayıredilmelidir. Umuma arz hakkının kullanılması umuma arza karar verilmesi demektir. Umuma arz ise eserin fiilen ortaya çıkarılmasıdır. Umuma arz hakkının kullanılması, eserin umuma arzı olgusuyla eş zamanlı gerçekleşmeyebilir. Eser sahibi, eserinden yararlan(dır)mak amacıyla lisans hakkı tanıdığı kişiye eseri umuma arz etme yetkisini verdiğinde, eserin umuma arzının ne zaman gerçekleşeceğini, lisans hakkı sahibine bırakabilir187.

Eser sahibi, eserini umuma arzedip etmeme konusunda, başka bir deyişle, eserini kişisel gizlilik çevresinden çıkarma konusunda tek söz sahibidir. FSEK md. 14 f.1 , bu durumu “bir eserin umuma arzedilip edilmemesini... münhasıran eser sahibi tayin eder” şeklinde formüle etmiştir. Doktrinde, FSEK md. 19 f.1’de eser sahibinin ölümünden sonra bu yetkinin belli şahıslara intikal edeceği belirtilmiş olmasına rağmen, bu hükmün eser sahibi dışındaki kişileri eseri umuma arzetme konusunda yetkili kılmadığı ileri sürülmektedir. O halde, eser sahibi, henüz eserini umuma arzetmeden önce ölmüşse, eser ancak sahibinin bu yolda açık veya örtülü bir iradesi mevcutsa kamuya sunulabilecektir. Eserin umuma arzedilmesi, eser sahibi tarafından men edilmişse, eser hiç kimse tarafından kamuya sunulamayacaktır188. FSEK md. 40 f.2’de, güzel sanat eserlerinin umuma arzedilmesi bakımından kanun eser sahibinin rızasını karine olarak kabul etmiş, üzerlerine açıkça menedici bir kayıt konulmuş olmadıkça malik veya onun rızasıyla başkaları tarafından umumi yerlerde teşhir edilebileceği öngörülmüştür.

185

WANDTKE/BULLINGER, § 12 Kn.3; SCHRICKER/DIETZ § 12 Kn.1; SCHACK, Urheberrecht, § 12 Kn.330, KG GRUR 1981, 742,743- Totenmaske.

186

LG München I ZUM 2000, 415,417- Rechte des Regisseurs gegenüber dem Produzenten.

187

WANDTKE/BULLINGER, § 12, Kn.3.

188

EREL, s.117. O halde, eserin sosyal ve kültürel gelişime katkısı gözönünde bulundurulduğunda kamu yararı gerekçesiyle, eser sahibi aksini öngörmemişse, FSEK md. 19. f.1’deki kişilerin eserin umuma arzedilmesine karar verebilmeleri sonucuna varmak yanlış olmayacaktır.

3.Umuma Arz Hakkına Konu Olan Şeyler a. Her Türlü Eserler

Umuma arz hakkı, Fikri Hukuk korumasından yararlanan ve cisimleşmiş olan her türlü eserler için uygulama alanı bulacaktır189. Hak, tamamlanmış eserler gibi tamamlanmamış eserler bakımından da geçerlidir190. Doktrinde, umuma arz hakkının, sadece tamamlanmış eserler için uygulanabileceğini savunan görüşün yanlışlığına dikkat çekilmekte, eser sahibinin bir sergide kullanmak üzere tamamlanmamış eserini sergilenecek eserleri arasına alması, bu görüşün haklı olmadığını belirtmek için örnek olarak gösterilmektedir. Kuşkusuz, tamamlanmamış bu eserin, kanunda sayılan eser kategorilerinden birine dahil olması gerekmektedir191. Bir eserin tamamlanmış olup olmadığı son derece tartışmaya açık bir noktadır. Eser sahibinin sergilemeyi uygun gördüğü bir eser, kanaatimizce tamamlanmış bir eser olarak değerlendirilebilir. Eser sahibi, sözkonusu eser sergilemeye elverişli görmüşse eserin tamamlandığından bahsedilebilir. Kaldı ki, eser sahibi eser üzerinde değişiklik yapma yetkisi sayesinde eser üzerinde sonradan eklemelerde ve değişikliklerde de bulunabilecektir.

b.Mevcut Eserler

Umuma arz hakkı, hakkın kullanılacağı zamanda varolan eserlere uygulanır. Eserin hukuken korunması, eser sahibince eserin meydana getirilmesiyle başladığından, ilerde meydana getirilecek eserler üzerinde doğmuş bir umuma arz hakkından bahsedilemez192. Özellikle, durum eser siparişi sözleşmeleri bakımından değerlendirildiğinde, eser sahibinin eseri meydana getirdikten sonra, onu kamuyla paylaşıp paylaşmama, aleniyete kavuşturma konusunda karar verme yetkisine sahip olduğu ifade edilmelidir193. Eser sahibi, eserinin siparişe uygun olup olmadığına

189 WANDTKE/BULLINGER

, § 12 Kn.4; DREIER, Thomas/SCHULZE, Gernot,

Urheberrechtsgesetz, Urheberrechtswahrnehmungsgesetz, Kunsturhebergesetz; Kommentar, 2.

Auflage, Beck Verlag, München 2006, § 12 Kn.1.

190

WANDTKE/BULLINGER, § 12 Kn.4.

191

WANDTKE/BULLINGER, § 12 Kn.4.

192

Bu konuda borçlandırıcı bir yükümlülük altına girmek, eser sahibinin umuma arz hakkından;

manevi hakkından feragat anlamına geleceğinden, hukukça kabul görmeyecektir.

WANDTKE/BULLINGER, § 12 Kn.4.

193

FROMM/NORDEMANN/HERTIN § 12 Kn.5; SCHRICKER/DIETZ § 12 Kn. 20,

REUPERT, Christine, Der Film im Urheberrecht: neue Perspektiven nach hundert Jahren Film,

kendi takdir yetkisi çerçevesinde karar verecektir194. Kuşkusuz eser siparişinin vadesinde tamamlanıp ifa edilmemesinden doğacak borca aykırılık sorumluluğu ayrıdır.

c. İşleme Eserler

Bir eserin işlenmesi durumunda, ortaya çıkan işleme eser bakımından, umuma arz hakkının doğacağı kuşkusuzdur. İşleme eser, ancak eser sahibinin rızasıyla umuma arzedilebilecektir. Eser sahipliği hukuku bakımından bir anlam ifade eden ve bu münasebetle korunan her türlü edim, yeni bir umuma arz hakkının doğumuna neden olacaktır. Bu nedenle, işleme eser sahibi, kendi açısından uygun görmediği eserini, kamuyla paylaşmaktan kaçınabilecektir. Herhangi eser üzerindeki, düşünsel bir yaratı içermeyen basit değiştirmelerse, yeni bir umuma arz hakkına mazhar olmayacaktır195. FSEK md.21 ve Alm. ESHK md. 23’den de anlaşılacağı üzere bir başkasının eserini işleyen kişi, işleme eseri, ancak orjinal eserin sahibinin rızasıyla umuma arzedbilecektir.

4.Umuma Arz Kavramının Alenileşme ve Yayımlama Kavramlarıyla

İlişkisi

FSEK md. 14’de geçen “umuma arz” dan ya eserin yayınlanması ya da diğer yoldan alenîyete kavuşturulması anlaşılmalıdır196. Daha geniş bir anlatımla, umuma arz, eserin ülkenin bütününde veya bir bölümünde, dar veya geniş üçüncü kişiler çerçevesinde, alenîyete kavuşturulması, herhangi bir şekilde tanıtılması veya hakkında bilgi verilmesi demektir197.

Doktrinde, maddede geçen “Umum” kelimesinin dar yorumlanması gerektiği ifade edilir. Buna göre, eser, yayımlanarak, sahneye konularak, ekrana getirilerek, mikrofonda seslendirilerek, umumun görebileceği bir yerde sergilenerek, seslendirilerek, banda alınarak, internete konularak, yani online terimi altında içerik veya içeriğin bir parçası haline getirilerek veya sahibinin –eşi ve çocukları gibi- özel

194 WANDTKE/BULLINGER, s.198, Kn.5. 195 WANDTKE/BULLINGER, s.198, Kn.6. 196 EREL, s.115. 197

çevresi dışındaki kişilere sunularak “umuma arz” edilebilir. Buna karşılık, eserin, basım için yayınevine yollanması veya bir editöre verilmesi gibi durumlar umuma arz olmayıp, umuma arz teşebbüsü olarak nitelendirilir198.

Eserin umuma arzı, eser sahibinin menfaatleri bakımından büyük bir önem arzettiğinden, eserin umuma arz edilmiş olup olmadığını saptarken eser sahibi lehine yorum yapmak faydalı olacaktır. Aksi bir eğilim, eser sahibinin eserini tanıtmaktan kaçınmasına yol açacaktır. Bir yönetmen, eserini, henüz umuma arzetmeden, sınırlı bir çevreye sunup, alacağı tepkiler doğrultusunda eserinde değişikliklere gidebilir. Başka bir anlatımla, eser sahibinin, test amacıyla, eserini belli bir çevrenin beğenisine sunması, umuma arz olarak anlaşılmamalıdır199. Öte yandan alenîleşme, ancak sahibinin rızasıyla olur; rıza yoksa umuma arz sahibi aleyhine hüküm doğurmaz. FSEK md. 7 f. 1’de ifade edildiği gibi, hak sahibinin rızasıyla umuma arzedilen bir eser alenîleşmiş sayılır. FSEK md.61 uyarınca, alenîleşmemiş bir eser kanunî veya sözleşmesel rehne, hapis hakkına ve hacze konu yapılamaz.

Eserin umuma arzı, “yayımlama” kavramından farklıdır. Yayımlama, umuma arza kıyasen dar bir anlam taşır. FSEK md. 7 f.2’de öngörüldüğü üzere, yayımlama, bir eserin çoğaltma ile elde edilen nüshalarının hak sahibinin rızasıyla ticaret mevkiine konulması demektir200. Yayımlama duruma göre umuma arzın bir biçimi olabilir. Fakat bir eserin umuma arz edildikten sonra yayımlanması da mümkündür. Örneğin bir şiirin umuma açık bir gösteride sahnede okunmasından sonra basılması böyledir.

5.Umuma Arz Hakkının Tükenmesi

Eser sahibinin, eser üzerindeki umuma arz hakkını sadece bir kere kullanabileceğinden hareketle, bu hak bir kerelik hak olarak nitelendirilmiştir. Umuma arz hakkının bir defa kullanılmakla sona erdiği ifade edilmiştir201. Karşı

198

TEKİNALP, Fikri Mülkiyet, s.142,143.

199

WANDTKE/BULLINGER, § 12 Kn.7.

200

TEKİNALP, Fikri Mülkiyet, s.143. Yayımlama kavramı, mali haklardan biri olan yayma hakkını çağrıştırır. FSEK md.7 son fıkrada Basın Kanununda yer alan neşir (yayım) kavramı saklı tutulmuştur. Basın Kanununun (RG, 26.6.2004, S.25504) 2.maddesinin (b) bendine göre, “yayım, basılmış bir eserin herhangi bir şekilde kamuya sunulmasıdır.

201

WANDTKE/BULLINGER, § 12 Kn.9; DREYER, Gunda/KOTTHOFF, Jost/MECKEL, Astrid, Heidelberger Kommentar zum Urheberrecht, Müller Verlag, 2004. § 12 Kn.12. OLG München NJW-RR 1997, 493,494- Ausgleich Nichtvermögensschaden.

görüş ise, umuma arz hakkının, kullanıldığı alan ve biçim bakımından tükendiğini, eser sahibinin menfaatlerinin böyle bir yorumu zorunlu kıldığını ileri sürer. Buna göre, eserinin ilk önce bir sergide kullanılmak suretiyle umuma arzına müsaade etmiş eser sahibinin umuma arz hakkı, eserini bir radyo programında umuma arzetmesi bakımından tükenmiş sayılmaz202. Bu görüşe, Alm. ESHK md.12’de, ilk umuma arzetme hakkının düzenlendiği, daha sonraki umuma arzların biçim ve türlerini kapsamadığı şeklindeki bir yorumla haklılık kazandırılabileceği ifade edilmektedir203.

FSEK md.14’te düzenlenen umuma arz hakkını, ilk (ve de son) umuma arzla tükenen bir hak olarak yorumlamak kanaatimizce doğru olmaz. Eser sahibinin şeref ve itibarının zedelenmesi eserin sadece ilk kez umuma arzında değil, sonraki umuma arzlarında da gerçekleşebilir. Eğer, umuma arz etme hakkı ilk kez umuma arzla tükenen bir hak olarak değerlendirilirse FSEK md.14 f.3 anlamsız kalır204.

Eserin, bir üçüncü kişi tarafından hukuka aykırı bir şekilde kamuya sunulması hakkın tükenmesi sonucunu doğurmaz. Eser sahibince henüz umuma arzedilmemiş bir eser, haksız bir şekilde başkası tarafından aleniyete kavuşturulmuşsa, umuma arz etme hakkı halen eser sahibinin tasarrufuna açıktır205. Gerçekten de, eser kamu tarafından

Umuma arz yetkisinin etkin bir şekilde korunması amacı gerekçe gösterilerek umuma arz hakkının tükenmemesi gerektiği savunulmaktadır. Buna göre, eserin eser sahibinin izni ile bir kez kamuya sunularak alenileşmesi nedeniyle, aynı eserin daha sonra korsan yayın yoluyla izinsiz olarak çoğaltılması ve ticaretinin yapılması hallerinde, eğer korsan baskılarda eser sahibinin şeref ve haysiyetini zedeleyen bir durum da yoksa, artık eser sahibinin FSEK’in 14. f.1’deki manevi hakkının tükendiğini ve korsan yayın yapan kişilere karşı taleplerinin sadece mali haklar ile sınırlı olduğunun benimsenmesi, eser sahibinin etkin korunması ilkeleri ile bağdaşmayacaktır. YAVUZ, Levent, Eser Sahibinin Eserini Kamuya Sunma Hakkı ve Manevi Hakların Üçüncü Kişiler ve Eser Sahibinin Yakınları Tarafından Kullanılması, Yargıtay Dergisi, Cilt 33, Ocak-Nisan 2007, S.1-2, s.63.

202

MOHRING/NICOLINI/KROITZCH § 12 Kn.2c.

203

WANDTKE/BULLINGER, § 12 Kn.9.

204

Kaldı ki, izinsiz kopya ve korsan eser üretiminin önlenmesi için mali haklara ilişkin yaptırımların yanında (örneğin FSEK md.68’e göre üç katı tazminat), tükenmeyen umuma arz yetkisine ilişkin yaptırım da, eser sahibinin haklarına tecavüzde bulunacak potansiyel mütecavizler bakımından caydırıcılık unsurunu daha da kuvvetlendirecektir.

Ulaş, çeviri eserde kamuya sunma hakkını incelediği makalesinde, kamuya sunma hakkının tükenmesi konusunda genel bir değerlendirmede bulunarak, bir eserin, sahibince kamuya sunulmasından sonra artık bu hakkın ihlalinin sözkonusu olamayacağı; çünkü eser sahibince kamuya sunma hakkının kullanılması anı ile birlikte hukuki fiilin tamamlandığı ve bu konuda kullanılan manevi hakkın işlevini yerine getirerek son bulduğunu ifade etmektedir. Yazar, sadece eserin izinsiz olarak bir yeni baskısının yapılmış olması örneğinde umuma arz hakkının ihlalinden sözedilemeyeceğini; ancak kamuya sunma biçiminin eser sahibinin onur ve saygınlığını zedeleyecek şekilde olması halinde eser sahibine bunu men ettirebilme hakkı tanınmış bulunduğunu söylemektedir. ULAŞ, Işıl, İşlenme Türü Olan Çeviri Eserde Kamuya Sunma Hakkı, BATİDER, C.XXIV, S.1, 2007, s.70,72.

205

tanınmış olsa da, Alm. ESHK md.6 f.1 uyarınca eser sahibinin rızası olmadığı için, halen umuma arzedilmemiş vasfını korur. FSEK md. 7’deki, “hak sahibinin rızasıyla umuma arzedilen bir eser alenileşmiş sayılır” hükmünce de, eser sahibi lehine bir sonuca ulaşmak mümkündür. Haksız da olsa eserin kamunun bilgisine sunulmuş olması, eserin muhtevası hakkında bilgi verme veya eserden alıntı yapma konusunda diğer kişilere hak bahşetmez206.

6.Umuma Arzın Hukuki Niteliği

Eseri umuma arzın hukuki niteliği, doktrinde, bir anda vukubulan bir defalık hukuki fiil olarak nitelendirilir207. Alenîyet gerçekleştikten sonra artık geri alınamaz. Buna karşılık, eser sahibinin rızası olmadan umuma arz halinde, somut olayın özelliği bir engel oluşturmuyorsa, umuma arzın geri alınmasından bahsedilebilir208. Bu noktada, eserden yararlanan kişilerin bu yararlanmalarının yasaklanması akla gelebilir. Hatta, eserden alıntı yapmış olan kişilerin bu alıntıları kullanması yasaklanabilir.

7.Umuma Arz Hakkının Kullanılma Biçimi

Umuma arz hakkı eser sahibi tarafından açık bir şekilde kullanılır. Uygulamada, umuma arz hakkının çoğunlukla lisans hakkı tahsis etmek şeklinde veya somut olayın koşullarından anlaşılmak suretiyle, zımni bir şekilde kullanıldığına tanık olunmaktadır209. Bunun yanısıra, özellikle eser sahibi tarafından eserin elden çıkarıldığı durumlarda, umuma arz hakkının kullanılmasının mevcudiyetine ilişkin kuşku halinde, amaçla sınırlı devir teorisini uygulamak son derece yararlı olacaktır210. Eser sahibi, yayınevine çoğaltma ve yayma hakkını devrettiğinde, eseri umuma arzetme hakkının kullanılmasını da devretmiş sayılır211.

206

OLG Zweibrücken GRUR 1997, 363,364- Jüdische Friedhöfe.

207

SCHACK, Urheberrecht, s.156, Kn.328; HIRSCH, Fikri Say, Kn.298; TEKİNALP, Fikri Mülkiyet, s.143.

208

TEKİNALP, Fikri Mülkiyet, s.143.

209

DREIER/SCHULZE § 12 Kn.9; WEGNER,Konstantin/WALLENFELS, Dieter/KABOTH, Daniel/HAUPT, Stefan, Recht im Verlag, Beck Verlag, 2004, Kn.92; WANDTKE/BULLINGER, s.200, Kn.10. 210 FROMM/NORDEMANN/HERTIN § 31 Kn.41; BGHZ 15, 249, 255; GRUR 1977, 551,554 – Textdichteranmeldung. 211 WEGNER/WALLENFELS/KABOTH/HAUPT, Kn.92; WANDTKE/BULLINGER, s.200, Kn.11. Aynı şekilde, bir güzel sanat eserinin veya bir fotoğraf çalışmasının aslının satılması, kural

Alm. ESHK md.44 f.2 uyarınca, bir güzel sanat eserinin veya fotoğraf ve benzeri eserlerin aslının satılması, satın alan kişiye, eser sahibince aksi öngörülmüş olmadıkça, kamuya sunma hakkını da verir212. Türk hukuku bakımından, FSEK md. 57’de bir yorum kaidesi olarak düzenlenmiş, “asıl veya çoğaltılmış nüshalar üzerindeki mülkiyet hakkının devri, aksi kararlaştırılmış olmadıkça , fikri hakların devrini ihtiva etmez” hükmü karşısında aynı sonuca varmak pek mümkün gözükmemektedir. Ancak, bu noktada kanunda, hususi menfaat mülahazasıyla eser sahibinin haklarını sınırlayan istisnai bir hüküm olarak düzenlenmiş FSEK md.40 f.2 uygulama alanı bulacaktır. Buna göre, güzel sanat eserlerinin umuma arzedilmesi bakımından, kanun eser sahibinin rızasını karine olarak kabul etmiş ve bunların üzerine eser sahibi tarafından aksine bir kayıt konulmuş olmadıkça, malik veya onun muvafakatıyla başkaları tarafından umumi yerlerde teşhir edilebileceği öngörülmüştür.

8.Umuma Arzın Kullanılması

Eseri, umuma arzetme hakkının kullanılmasını devralan mali hak sahipleri, bu yetkiyi FSEK md.14 f.3 uyarınca, eser sahibinin şeref ve itibarını zedeleyecek şekilde kullanamazlar. Bu takdirde eser sahibi, eserin kamuya tanıtılmasını veya yayımını men edebilir. Aynı hüküm gereğince, bu korumadan sözleşmeyle vazgeçmek hükümsüzdür. Bu düzenlemenin, Türk Medeni Kanununun kişiliğin içe karşı korunması hükümlerinin özel bir uygulaması olduğunu belirtmek gerekir213.

Umuma arz yetkisini kullanacak üçüncü kişi, eseri kamuya uygun olmayan bir zamanda sunarsa veya gecikerek sunarsa, umum arz hakkının ihlalinden bahsedilecektir. Kaldı ki, FSEK md.58 uyarınca, mali hak sahibinin hakkını, kararlaştırılan süre içinde kullanmaması ve eğer bir süre tayin edilmemişse icabı hale göre münasip bir zaman içinde kullanmaması, bu durumun eser sahibinin

olarak umuma arz hakkının kullanılmasının devrini de içerir. Satım kavramının yanında, takas veya bağışlama da aynı sonuçları doğuracaktır. FROMM/NORDEMANN/HERTIN, § 12 s.151, Kn.3.

212

Ancak, bir mimarın çizdiği planı veya yaptığı modeli bir yarışmaya sokması, yarışma kurallarında aksine düzenleme olmadıkça, umuma arzetme hakkından vazgeçtiği şeklinde yorumlanamaz.

FROMM/NORDEMANN/HERTIN, § 12 s.151, Kn.4.

213

menfaatlerini esaslı surette ihlal etmesi koşuluyla, eser sahibine sözleşmeden cayma hakkı verecektir.

Eserin umuma arzında, umuma arzın yeri ve şekli de önemli bir rol oynar. Bu yetkiyi kullanan üçüncü kişinin, eseri çirkin bir kapak altında basılarak işportada satması veya kötü şöhrete sahip bir yerde temsil ve icrası halinde, eser sahibi umuma arzı men etme hakkına sahiptir214.

FSEK md.14 f.3, eser sahibinin, şeref ve itibarını zedeleyecek tarzda gerçekleşen umuma arzı önleme veya bu şekilde devam eden umuma arza son verme yetkisini düzenlemiştir. Ancak, bu tür bir durumda, diğer tarafın tazminat hakkı saklıdır. O halde, eser sahibi, kendi şeref ve itibarını zedeleyecek tarzda bir umuma arzın gerçekleşmesinde kusuru varsa, tazminat yükümlülüğü altına girecektir. Eser sahibinin umuma arz hakkı, şeref ve itibarını zedeleyecek bir şekilde ihlal edilebileceği gibi, şeref ve itibarını zedelemeyen tarzda da ihlal edilebilir. 215

9.Umuma Arzın Kanundan Doğan Sınırlamalara Etkisi

Umuma arzın tespiti, eser üzerinde kanun tarafından getirilen sınırlamaların uygulanması bakımından önem taşır. Umuma arz ile birlikte, eser FSEK md.30’da düzenlendiği üzere kamu düzeni; FSEK md. 31 vd. maddelerinde düzenlendiği üzere

214

EREL, s.117-118; TOPÇUOĞLU, s.70. Eser sahibinin men hakkı, eserin umuma arzetme hakkının, aynı zamanda bir savunma hakkı özelliği taşıdığına da işarettir. Alm. ESHK md.41 uyarınca eser kendisine lisans hakkı tanınmış kişi tarafından hiç veya yeteri kadar kullanılmıyorsa eser sahibi cayma hakkını kullanabilecektir. Aynı şekilde, eser sahibi değişen kanaati nedeniyle tahsis

ettiği umuma arz hakkının kullanılması yetkisinden cayabilecektir.

MOHRING/NICOLINI/KROITZCH, § 12 s.255, Kn.20.

215

Hirş, eser sahibinin şeref ve itibarını zedelemeyecek tarzda umuma arz hakkının ihlali halinde, FSEK md. 67’nin; şeref ve itibarını zedeleyecek tarzda ihlal halinde ise FSEK md.14 ün uygulama alanı bulacağını belirtmektedir. Hirş, konuyla ilgili şu açıklamalarda bulunmaktadır. “İlk halde, hukuka aykırılık, mücerret, haksız “umuma arz” keyfiyetinden ileri gelirken, Öntasarının 15’inci (FSEK md.14) maddesinde sözkonusu olan hallerde, hukuka aykırılık, eser sahibinin haysiyet ve şerefinin ihlal edilmiş olmasından kaynaklanmakta ve failin eseri ‘umuma arz’ hususunda selahiyetli