• Sonuç bulunamadı

BÖLÜM 3: AVRUPA KONSEYİ SİBER SUÇLAR SÖZLEŞMESİNDE TELİF

3.3. Fikri Mülkiyet Hakların Kavramsal Zemini Ve Unsurları

3.3.5. Eser Türleri

Telif hakkı ihlallerinin hangi kapsamda ele alınacağını tespit edebilmek için hakkın neler üzerine inşa edileceği meselesini de netleştirmek gerekmektedir. Her ne kadar FSEK eserin tanımını yapmışsa da salt tanımdan yola çıkarak nelerin eser olduğunu ve olmadığını tanımlamak mümkün değildir ve oldukça yoruma açık, hukuki çözüm noktasında da zorlayıcı olacaktır. İşte FSEK bu noktada eserin tanımının yanı sıra onların neler olduğunu da fikir ve sanat eserlerinin çeşitleri başlığıyla belirlemiştir. Kanunun kabul tarihi olan 1951 yılından bu yana gelişmeleri dikkate alarak değişen şartlara göre birçok maddesinde değişiklik yapılmıştır. Eser çeşitleri de bu değişikliklerden payını almış ve süreç içerisinde defaten değişikliğe uğramıştır.

Yukarıda belirttiğimi üzere bir fikir ürünü eser olarak sayabilmemiz için sahibinin hususiyetini taşımalı, FSEK'te belirtilen eser türlerinden bir olmalı, fikri çabanın sonucu ortaya çıkmış bir ürün olmalıdır.344 Bu eser çerçevelendirmesine rağmen FSEK bazı eser türlerinde ek şartlar aramaktadır. Güzel sanat eserlerinde, bedii yani estetiklik (FSEK md.4), bilimsel eserlerde ise ilim yada teknik mahiyet (FSEK madde 2 ve madde 3), sinema eserlerinde ise sinema çekim tekniğine uygunluk olmalıdır.345

Nihayetinde ise ilim ve edebiyat eserleri, musiki eserleri, güzel sanat eserleri ve sinema eserleri olarak dört başlık altında sınırlı sayı (numerus clausus) ilkesiyle fikri ve sanat eserlerinin türleri sıralanmıştır.

3.3.5.1. İlim ve Edebiyat Eserleri

İlim ve edebiyat eserlerinin salt bedii kaygılarla oluşturulması yerine öğretici mahiyetinin varlığı vurgulanarak ayrı bir kategoride sunulmuştur.346FSEK madde 2 ilim ve edebiyat eserlerini üç alt fıkrada ele almıştır. İlk fıkrada, dil ve yazıyla ifade olunan eserler ile bilgisayar programları ve bunların hazırlık programlarının bu kanuna göre ilim ve edebiyat eseri olduğunu ifade eder.347Yani fikrin söz, yazı, formül, rakam ve şekillerle ifade edilmesidir.348 Örnek olarak video oyunları, kitaplar, makaleler vb. Bu madde 1995 yılında değişikliğe uğramıştır ve bilişim alanındaki değişim ve sanal dünyada özellikle uygulama ve programlama ürünlerinin telifin konusu olan birer eser olarak değerlendirmesi oldukça yerinde ve doğru bir yaklaşım olmuştur. Bilgisayar

344 Suluk, Yeni Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu Telif Hakları ve Korsanlıkla Mücadele, 47.

345 Suluk, Yeni Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu Telif Hakları ve Korsanlıkla Mücadele, 47.

346 Suluk, Yeni Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu Telif Hakları ve Korsanlıkla Mücadele, 53.

347 5846 sayılı FSEK, (1952), Madde 2/1.

79

programlarına patent başvurusu yapıldığı vakit patent de verilmektedir bu da doktrinde bir fikri ürün olarak eser mi yoksa sınai bir ürün olarak patent mi tartışmasını da zemin oluşturmuştur.349 Biz kanun merkezli olarak bilgisayar ortamındaki özgün ve münhasırlık hususiyetleri yönüyle onu eser sınıflandırması içine alma taraftayız.

İkinci fıkrada gösteri dünyasına yönelik sözsüz sahne eserlerini madde metninde ele almış ve her nevi rakslar, yazılı koreografi (dansı oluşturan kompozisyonun yazıya dökülmüş hali), pandomimalar ve bu gibi eserlerin ilim ve edebiyat eseri olduğu belirtilir. Burada bu eserlerin tekrarlanabilirliği üzerinde durmak gerekir ki bir futbol müsabakasının aynı şekilde tekrarlanamaması farkı bize sahne oyunlarının eser bağlamını anlaşılabilir hale getirmektedir.350

Üçüncü fıkrada estetik niteliği olmayan teknik ve ilmi fotoğraflar, haritalar, planlar, projeler, krokiler, resimler, coğrafya ve topografya ürünleri, mimarlık ve şehircilik tasarımları ve projeleri, mimari maketler, endüstri, çevre ve sahne tasarım ve projelerini ilmi anlamda eser sahibinin uhdesinde hukuki koruma altına alınan fikri eser olarak kabul eder.351 Bunlardan krokiler, resimler, maketler, tasarımlar ve benzeri eserlerin endüstriyel model ve resim olarak kullanılarak sınai haklar bağlamında da değerlendirilmesi FSEK madde 4'e göre fikir eseri olma sıfatını etkilememektedir.352 3.3.5.2. Musiki Eserleri

Musiki eserleri fikri hukukunun en fazla ihlale uğrayan eser çeşitlerinden biridir. FSEK musiki eserleri "her nevi sözlü ve sözsüz besteler"353 olarak tanımlamaktadır. Bu tanım oldukça yalın ve fonksiyonellikten uzak bir tanımdır.

Suluk musiki eseri: "bir düşünceyi, duyguyu sesle ifade eden ve duyma yolu ile

algılanan fikir ürünü"354 olarak tanımlar ve sözsüz musiki eserleri beste, sözlü musiki eserleri ise bestelenmiş güfteler olarak ayırır.355Musiki eserleri bir forma girmek zorunda yada notalara dökülmek zorunda olmadığı gibi kanun onun tüm unsurlarını yani biçimini, içeriğini, ritmini, yapısını da korumaktadır.356

3.3.5.3. Güzel Sanat Eserleri

349 Suluk, Yeni Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu Telif Hakları ve Korsanlıkla Mücadele, 54.

3505846 sayılı FSEK, (1952), Madde 2/2.

3515846 sayılı FSEK, (1952), Madde 2/3.

3525846 sayılı FSEK, (1952), Madde 4.

3535846 sayılı FSEK, (1952), Madde 3.

354 Suluk, Yeni Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu Telif Hakları ve Korsanlıkla Mücadele, 57.

355 Suluk, Yeni Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu Telif Hakları ve Korsanlıkla Mücadele, 57.

80

Güzel sanat eserleri, estetik değere sahip her türlü yağlı ve suluboya tabloları ile her türlü resim, tezhip, kaligrafiler, ağaca, taşa vs. oyulan ve çizilen eserler, heykeller, kabartmalar, oymalar, mimarlık eserleri, minyatürler, süsleme sanatı ürünler, fotoğrafik eserler, grafik eserleri, karikatürler, tiplemeler şeklinde saymak suretiyle ifade edilen sanat ürünlerini kapsamaktadır.357 Sanat teorisyenlerinin bir eserin güzel sanat eseri sayılabilmesi için taşıyacağı ana unsurun estetik kaygı ve amacıyla oluşturulması gerektiği yaklaşımını FSEK'te benimsemektedir..358

Ayrıca krokiler, resimler, maketler, tasarımlar ve benzeri eserlerin endüstriyel model ve resim olarak kullanılıp sınai haklar bağlamında değerlendirilmesi bunların aynı zamanda eser olma vasfını kaybetmesine engel teşkil etmemektedir.359

3.3.5.4. Sinema Eserleri

FSEK sinema eserlerini ayrı bir başlık altında münhasıran ele almıştır, pekala diğer kategorilerin altında örneğin güzel sanat eserleri ya da edebi eserler altında ele alabilirdi. Bunun sebebi özellikle sinemagrofinin ve gösteri sanatlarının tüm dünyayı sektörel bazda etkilediği alanın büyüklüğü ve telif hakları konusunda özellikle bilişim sektöründe yaşanan değişimle beraber çoğaltmaya, kopyalamaya ve korsan diye tabir ettiğimiz mecrada kendine zemin bulmasıyla alakalıdır. Bu yönüyle FSEK'in sinema eserleri için özel bir başlık açması yerinde ve doğru bir karardır.

FSEK madde 5'te sinema eserleri şu şekilde ifade edilmektedir: "Her nevi bedii, ilmi,

öğretici veya teknik mahiyette olan veya günlük olayları tespit eden filmler veya sinema filmleri gibi, tespit edildiği materyale bakılmaksızın, elektronik veya mekanik veya benzeri araçlarla gösterilebilen, sesli veya sessiz, birbiriyle ilişkili hareketli görüntüler dizisidir." 2001 tarihinde uğradığı değişiklikle birlikte kanun maddesi sinema teorisi

bakımından oldukça kapsayıcı ve yerinde bir tanıma kavuşmuştur.

Sinema eserlerinin fotoğraftan farkı, resimlerin hareketli olarak kayıt edilip yansıtılıyor olmasındandır.360 Ayrıca yine bir ürünün eser olarak değerlendirilebilmesi için gerekli olan eser sahibinin hususiyetini taşıması gerekliliğini sinema eseleri için de düşünmek gerekmektedir. Aksi durumda örneğin TBMM görüşmelerinin ve nutuklarının canlı yayılması da film olarak değerlendirilip eser mahiyeti kazanacaktır ki bunlar yine ilgili

3575846 sayılı FSEK, (1952), Madde 4.

358 Rainer Maria Rilke, Sanat Üstüne, 1. Baskı, (İstanbul: Cem Yayınevi, 2000), 7 ve İsmail Tunalı, Sanat Ontolojisi, (İstanbul: İnkılap Kitapevi, 2002), 155.

3595846 sayılı FSEK, (1952), Madde 4.

81

şartları taşıyorsa başka tür altında eser olarak değerlendirilebilir.361Yani bir film, sinema eseri sayılabilmesi için; sahibinin hususiyetini taşımalı, sinema tekniğine uygun çekilmeli ve son olarak senaryo ve yönetmeni olmalıdır.362

3.3.5.5. İşleme ve Derlemeler

FSEK son olarak bir eserden yola çıkarak müstakil olmayan ama yine başka bir formda tekrar sunulan eserleri yani işleme ve derlemeyi de eser kategorisi içerisinde değerlendirmiştir. Kanun ifadesiyle işleme "diğer bir eserden istifade suretiyle vücuda

getirilip de bu esere nispetle müstakil olmayan" şeklinde tanımlamaktadır.363 Bunlar tercümeler, roman, hikaye gibi eserlerin çevirileri ve uyarlamaları, musiki aranjmanları, tertipleri gibi ürünlerden istifade ile eserin sahibinin yani işlenmeden ve derlenmeden önceki haliyle onun haklarına zarar vermeyen ama nihayetinde işleyenin eliyle de yeni bir hususiyet taşıyan eserlerdir.364

Derleme ise "özgün eser üzerindeki haklar saklı kalmak kaydıyla, ansiklopediler ve

antolojiler gibi muhtevası seçme ve düzenlemelerden oluşan ve bir düşünce yaratıcılığı sonucu olan eser"dir.365 İşleme orijinal bir eserin dönüştürülmesi iken derleme mevcut eserlerin hususiyetini arz edecek şekilde bir araya getirilmesidir.366

İnternet üzerinde bir bilgi yada veriye web sayfaları üzerinden ulaşmaktayız. Web sayfaları farklı farklı bilgilerin (müzik, film, e-kitap, fotoğraf gibi) bir araya getirilip çeşitli arayüzlerle kullanıcıların erişim imkanı bulduğu veri tabanlarıdır. Haliyle web sayfaları bu tarz farklı yapıdaki dijital eser ve multimedya ürünleri bir araya getirmesi yönüyle FSEK kapsamında derleme eser olarak değerlendirilmektedir.367

Web sayfasının içerikleri müstakilen onu oluşturanın fikri ya da sanatsal ürünleri olabileceği gibi başka kişilere ait ürünleri de bulundurabilmektedir. Dijitalleşmiş ve sanal ortamdaki bu dağınık verileri bir araya getirmesinden dolayı derleme eser mahiyeti taşır.368Sonuç olarak müstakilen eser mahiyetinde düşündüğümüz web sayfaları da bu cihetle eser sahibinin sahip olduğu maddi ve manevi haklara sahip olacaktır.

361 Suluk, Yeni Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu Telif Hakları ve Korsanlıkla Mücadele, 60.

362 Suluk, Yeni Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu Telif Hakları ve Korsanlıkla Mücadele, 60.

3635846 sayılı FSEK, (1952), Madde 1/b

3645846 sayılı FSEK, (1952), Madde 6

3655846 sayılı FSEK, (1952), Madde 1/d

366 Suluk, Yeni Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu Telif Hakları ve Korsanlıkla Mücadele, 61.

367Kaplan, İnternet Ortamında Fikri Hakların Korunmasına Uygulanacak Hukuk, 93.

368Şebnem Akiperk - Esra Dardağan, "Sanal Ortamda Gerçekleşen Telif Hakkı İhlallerine Uygulanacak Hukuk", Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, 50/3, (2001): 120.

82

Burada web sitelerinin kod yazılımları bakımından eser olup olmadığı gündeme gelebilir. Kodları yazan ve oluşturan yönüyle özgünlükleri bakımından değerlendirmek gerekmektedir ki bir başka programın bir unsuru olarak özgün bir tasarımın sonucu oluşturulmuşsa eser olarak değerlendirebiliriz.

Web sayfaları derleme yönüyle kendileri bir eser mahiyeti taşırken içeriklerin de ayrı ayrı ele alınıp fikri hak zaviyesinden ele alınıp irdelenmesi gerekmektedir. Çünkü birel kullanıcıların bu içeriklere web sayfaları sayesinde ulaşmaları gerekmekte olup; bu içeriklerin indirilmesi, paylaşılması, çoğaltılması, kopyalanması, sahibinin izni olmadan erişimi ve iletilmesi yoluyla telif hakkının ihlali söz konusu olmaktadır. Haliyle web sayfasının alan adı da dahil kendi bütünsel yapısı ve içeriklerinin telif hakkı ihlal boyutu ayrı ayrı ele alınmak zorundadır.

FSEK eseri işleme hakkını eser sahibine vermiş fakat eser sahibi bu hakkı başka kişilere devredebilmektedir. Nitekim bu şekilde eserin başka kişi tarafından işlenebilmesi yolunun kanunca da izin verildiği şu ifadelerle anlaşılmaktadır: "İstifade edilen eserin

sahibinin haklarına zarar getirmemek şartıyla oluşturulan ve işleyenin hususiyetini taşıyan işlenmeler, bu kanuna göre eser sayılır."369 Bu madde bize ayrıca işlemeyi yapanın da tıpkı bir eser sahibi fikir ve sanat eserlerinin korunması ilkelerinden yararlanacağını belirtir.370