• Sonuç bulunamadı

Enflasyon tanımlaması yapılırken toplam talep ve toplam arz kavramlarından bahsedilmiştir.

Toplam talpe bir ekonomide belirli bir dönemde üretilen mal ve hizmetlerin belirli bir bedel karşılığı satın alınmak isteği olarak adlandırılabilir. Toplam arz ise yine bir ekonomide belirli bir dönemde üretilen mal ve hizmetlerin tamamıdır. Toplam talep ve toplam arz arasındaki dengenin sağlanması ülke ekonomisinin istikrarlı olması açısından oldukça önemlidir. Çeşitli nedenlerden dolayı üretim faktörlerinin etkin kullanılamaması toplam talep ve toplam arz arasındaki dengeyi bozmakta ve bu durumda enflasyon olgusundan söz edilebilmektedir.

Enflasyona neden olan etkenlerin başında toplam talebin toplam arzı aşması fiyatlar genel seviyesinde artışların görülmesi gelmektedir.diğer yandan toplam talep sabit iken toplam

arzda meydana gelen azalışlar dolayısıyla da fiyatlar genel seviyesi artmaktadır. Her iki türlü durumda da enflasyonist baskıdan bahsedilebilir.

Kaynaklarına göre enflasyon talep enflasyonu ve arz enflasyonu olmak üzere ikiye ayrılmakta ve her iki enflasyon türü de aşağıda açıklanmaktadır.

2.1. Talep Enflasyonu

Talep enflasyonu bir ekonomide belirli bir dönemde üretilen mal ve hizmet miktarının yine aynı dönemde ortaya çıkan toplam talebi karşılayamaması durumunda ortaya çıkan fiyat artışlarıdır. Talep enflasyonunun nedenleri arasında devletin para arzını genişletici politikalar uygulaması, bireylerin daha önceki tasarruflarını bozdurarak piyasaya arz etmeleri, geleceğe yönelik beklentilerin olumlu olması dolayısıyla bankaların kredi hacimlerini arttırmaları gösterilebilir. Ayrıca döviz kuru üzerinde uygulanan baskıcı politika ithalat edilen mal ve hizmetin göreli olarak ucuzlamasına neden olmakta ve enflasyonu tetikleyici etki yaratmaktadır. Talep enflasyonuna yönelik açıklamalar geometrik olarak aşağıdaki şekilde gösterilmektedir.

Yukarıdaki şekilde dikey eksende fiyatlar genel seviyesi yatay eksende ise milli gelir gösterilmektedir. Başlangıçta ekonomi P fiyatlar genel seviyesi ve Y milli gelir düzeyinde S arz eğrisi ve D talep eğrisinin kesiştiği A noktasında dengeye gelmektedir. A noktasında toplam arz ve toplam talep denkliği mevcuttur. Ekonomi A noktasında dengede iken toplam arzın değişmediği halde toplam talepte meydana gelen bir artış ekonominin denge seviyesinin bozulmasına neden olacaktır. toplam talebin artması D denge noktasını yukarıya kaydıracak ve D’ile gösterilen kesikli doğru halini alacaktır. Toplam arz ise değişmediğinden dolayı S arz eğrisi eski konumunda kalacaktır. Arzın değişmemesi ve talebin ise artması durumunda yeni denge A’ noktasında sağlanacaktır. Bu yeni denge noktasında fiyatlar genel seviyesi P noktasından P’ noktasına hareket edecek, toplam talep artışına bağlı olarak da milli gelirde bir

artış olacak ve milli gelir Y noktasından sağa doğru kayarak Y’ noktasına ulaşacaktır.

Yukarıdaki şekilde de görüldüğü gibi toplam talepte meydana gelen artış enflasyonist bir ortam hazırlamaktadır.

2.2.Arz Enflasyonu

Bir ekonomide belirli bir dönemde toplam talepte herhangi bir artış olmazken toplam arzda meydana gelen azalışlardan dolayı fiyatlar genel seviyesinin yükselmesi arz enflasyonu olarak adlandırılmaktadır.

Arz enflasyonuna neden olan etkenlerin başında hammadde veya ara madde fiyatlarında meydana gelen artışlar gösterilebilir. Diğer yandan işçilik maliyetlerinin artması ve üretimde kullanılan enerji fiyatlarının yükselmesi de arz kaynaklı enflasyona neden olan etkenler arasındadır.

Arz enflasyonun yukarıda sayılan nedenleri haricinde başka nedenleri de vardır. Bunlardan birisi tam rekabet piyasası kurallarının işlerliğinin olmamasıdır. Firmaların karları maksimize etmek amacıyla tekelleşmeleri, bazı sektörlerde devlet kurumları haricinde üretimin özel sektör firmaları tarafından yapılmasının engellenmesi piyasada monopol etkisi yapmakta ve fiyatlar monopol gücünü elinde bulunduran firmalar tarafından belirlenmektedir. Piyasada böyle bir durumun olması arz kaynaklı enflasyonu körüklemektedir. Diğer yandan işgücü arzında meydana gelen azalma sonucunda işçilik maliyetlerinin artması, reel para biriminin değer kaybetmesi nedeniyle üretimde kullanılan ithal girdi fiyatlarının yükselmesi arz enflasyonunun diğer nedenleri arasında gösterilebilir.

Yukarıdaki şekilde dikey eksende fiyatlar genel seviyesi P ile yatay eksende ise milli gelir Y ile gösterilmektedir. Söz konusu ekonomide D toplam talep doğrusu ile S toplam arz doğrusu A noktasında kesişerek denge milli gelir seviyesini oluşturmaktadır. A noktasında toplam talep toplam arza denk durumdadır. Toplam talep sabitken savaş veya kıtlık gibi olağandışı bir durum sonucunda toplam arzın düştüğünü varsaydığımız bir durumda toplam arz eğrisi sola doğru hareket ederek S’ doğrusunun oluşturduğu konumu alacaktır. Toplam arzın sola doğru kayması ve toplam talebin eski yerini koruması sonucunda fiyatlar genel seviyesinde artış olacaktır. fiyatların artma nedeni toplam ardaki azalmaya karşın toplam talepte herhangi bir zalmanın olmayışıdır. Yeni durumda fiyatlar P seviyesinden P’ seviyesine yükselecektir.

Diğer yandan toplam arzın azalması üretim miktarının azalmasına neden olacak ve milli gelir seviyesi Y ile gösterilen konumdan Y’ ile gösterilen konuma gerileyecektir.

Bu noktada iktisadi karar birimi olan hükümetler Keynezyen iktisat politikalarını devreye sokma kararı almaktadırlar. Bilindiği üzere Keynezyen iktisat piyasalara devlet müdahalesi gerekliliği üzerinde durmaktadır. Piyasada darboğaz oluşması ve üretimde meydana gelen düşüşlerin önlenmesi ve buna bağlı olarak toplam talebin arttırılması için devlet piyasaya müdahale etmektedir. Aşağıdaki şekilde arzın kısılmasından dolayı oluşan enflasyonun genişletici politikalar vasıtasıyla toplam talebi arttırması anlatılmaya çalışılmaktadır.

Arz kaynaklı enflasyonun grafik yardımı ile açıklandığı bir önceki şekilden yola çıkarak genişletici maliye politikası uygulaması sonucunda toplam talebin nasıl arttırıldığı yukarıdaki şekilde anlatılmaya çalışılmaktadır. Bir önceki şekilde A’ noktasında yeni denge sağlanmış ve

a A”

fiyatlar genel seviyesi P’ seviyesine yükselmiştir. Toplam arz miktarının azalması iktisadi karar birimi olan devleti harekete geçirmektedir. Devlet genişletici para ve maliye politikaları uygulayarak toplam talebin artmasını ve buna bağlı olarak da toplam arzda belirli bir dönem sonra yükselme olmasını hedeflemektedir. Toplam arzın azalması sonucunda meydana gelen arz şokuyla fiyatlar genel seviyesi P den P’ ne çıkarken toplam talebin arttırılması amacıyla uygulanan genişletici para ve maliye politikaları sonucu talep şoku yaşanmakta ve fiyatlar tekrardan P’ den P” e yükselmektedir.

Fiyatlarda ortaya çıkan bu artış tüketicilerin gelirlerini koruma altına alma çabalarını kamçılamakta ücret artışı talepleri olmakta bu durum ise fiyatların tekrar yükselmesi ile sonuçlanmaktadır. Bütün bu anlatılanlar eşiğinde fiyat artışları süreklilik kazanmakta ve piyasada enflasyon olgusu yerleşmektedir.

2.3. Beklenen Enflasyon

Beklenen enflasyon, bir ekonomide belirli bir oranda var olan enflasyonun ileriki dönemlerde de devam edeceği beklentisidir. Beklenen enflasyonun ekonomiye pozitif anlamda katkı sağlayabileceği ileri sürülmektedir. Şöyle ki üreticiler açısından ele alındığında ileriki dönemlerde fiyatların yükseleceği beklentisi şimdiden üretim yapıp ileride daha yüksek fiyattan satma ve karı arttırma isteğini

doğurmaktadır. Bu şekilde toplam arz artış göstermekte ve bu durum istihdama katkı yapmaktadır.

Konu tüketiciler açısından ele alındığında ise yine aynı şekilde ileriki dönemlerde fiyatların artacağı beklentisi şu anki tüketim harcamalarını arttıracaktır.

Beklenen enflasyon ücretlerin belirlenmesinde de

etkindir. Toplu sözleşme görüşmelerinde beklenen enflasyon oranında ücretlerde artış yapılması için sendikalar gerekli çabayı sarfetmektedirler. Bu durum geliri artan ücretli kesimin tüketim harcamalarını arttırması anlamına gelmektedir.

Beklenen enflasyonun pozitif yönlerinin yanısıra negatif yönleri de vardır. İleriki dönemlerde fiyatların artacağı beklentisi gelirlerini ve karlarını arttırmak isteyen grupların fiyat artışlarına karşı kendilerini koruma isteği, enflasyonun sürekli hale gelmesine neden olabilmektedir.

Benzer Belgeler