• Sonuç bulunamadı

Elif-i Memdûde İle Biten Alemler

1. Kur’ân’da Tek İlletle Gayr-ı Munsarif Olan İsimler

1.2. Elif-i Memdûde İle Biten Alemler

Sonu ُءاَمَّسلا , ُءا َر حَّصلا , ُءا َر مَح لا kelimelerindeki gibi sonu elif-hemze ile biten isimlere, memdûd isim, bu isimlerin sonunda bulunan elif-hemzeye/ اء de “elif-i memdûde” denildiğini daha önce ifade etmiştik.425 Elif-i memdûde başka bir illete ihtiyaç duymadan tek başına bir ismi gayr-ı munsarif kılmaya yeterlidir. Başka bir illete muhtaç olmadığı için de ismin nekre ya da marife olması arasında bir fark yoktur.

Bu kısımda yukarıda zikrettiğimiz özellikte olup Kur’ân’da geçen isimlere yer vermek istiyoruz. Bu başlık altında toplamda otuz bir ismi ele alacağız. Bu isimleri, mümkün olduğu kadarıyla vezinlerini belirterek ve isimler hakkında kısa bilgiler vermek

421 Kelimenin a’cemî olup olmadığıyla ilgili olarak bkz. el-Müşkil, 2: 439; Semîn el-Halebî, ed-Dürrü’l-masûn, 10: 613.

422 Zemahşerî, el-Keşşâf, 4: 198.

423 Ebû Hayyân, el-Bahru’l-muhît, 7: 398; Semîn el-Halebî, ed-Dürrü’l-masûn, 10: 613.

424 Ebû Hayyân, el-Bahru’l-muhît, 7: 398.

425 Detay için bkz. s.38-39.

89

suretiyle sıralamaya çalışacağız. İlk olarak Kur’ân’daki sıralamasını da dikkate alarak ءاَهَفُس kelimesiyle başlamanın daha uygun olacağı kanaatindeyiz.

َ س

َ هَ ف

ءا : هيِفَس lafzının çoğulu olan bu kelime ُء َلاَعُف vezninde olup Kur’ân’da yer aldığı sûre ve âyetler şunlardır: el-Bakara 2/13, 102, 142; en-Nisâ 4/5; el-Â’râf 7/155.

َ هَ ش

َ د

ءا : Müfredi ديِهَش olan bu kelime, ء َلاَعُف kalıbında olarak şu sûrelerde geçmektedir: el-Bakara 2/23, 133, 143, 282; Âli İmrân 3/99, 140; en-Nisâ 4/5, 69, 135;

el-Mâide 5/8, 44; el-En’âm 6/144, 150; el-Hacc 22/78; en-Nûr 24/4, 6, 13; ez-Zümer 39/69; el-Hadîd 57/19.

َ رَ ض

ءا : ُّرُّضلا lafzından müştak olan bu kelime ء َلاَعَف vezninde bir kelime olup Kur’ân’da geçtiği yerler şöyledir: el-Bakara 2/177, 214; Âl-i İmrân 3/134; el-En’âm 6/42; el-Â’râf 7/94, 95; Yûnus 10/21; Hûd 11/10; el-Fussilet 41/50.

َ ص

َ رَ ف

ءا : رَف صَأ kelimesinin müennesi olan bu sözcük ء َلا عَف vezninde olup Kur’ân’da el-Bakara sûresi 2/69. âyette karşımıza çıkmaktadır.

َ أَ ن

َ بَ ي

ءا : ُّيِبَن lafzının cemîsi olan bu kelime ُءلاِع فأ vezninde olmakla beraber Kur’ân’da yer aldığı sûreler şunlardır: el-Bakara 2/91; Âl-i İmrân 3/112, 181; en-Nisâ 4/155; el-Mâide 5/20. sûrelerde bulunmaktadır: Bakara 2/177, 214; Âl-i İmrân 3/134; En’âm 6/42; el-Â’râf 7/94.

َ وَ أ

َ لَ ي

ءا : Müfredi ٌّيِل َو olan bu kelime ء َلاِع فَأ kalıbında olup Kur’ân’da yer aldığı sûre ve âyetler şöyledir: el-Bakara 2/257; Âl-i İmrân 3/28, 175; en-Nisâ 4/76, 89, 139, 144; el-Mâide 5/51, 57, 81; el-En’âm 6/121, 128; el-Â’râf 7/3, 27, 30; el-Enfâl 8/34, 72, 73; et-Tevbe 9/23, 71; Yûnus 12/62; Hûd 11/20, 113; er-Ra’d 13/16; el-İsrâ 17/97;

el-Kehf 18/50, 102; el-Furkan 25/18; el-Ankebût 29/41; el-Ahzâb 33/6; ez-Zümer 39/3; Fussilet 41/31; eş-Şûrâ 42/6, 9, 46; Câsiye 45/10, 19; Ahkâf 46/32; el-Mümtehine 60/1; el-Cuma 62/6.

90

َ عَ ض

َ ف

ءا : فيِعَض lafzının müfredi olan bu kelime, ء َلاَعُف vezninde olmak üzere şu sûre ve âyetlerde bulunmaktadır: Bakara 2/266; et-Tevbe 9/91; İbrahim 14/21; el-Mü’min 40/47.

َ ف

َ رَ ق

ءا : Bu kelime ريِقَف lafzının çoğulu olup ء َلاَعُف vezninde olmak üzere Kur’ân’da şu âyetlerde geçmektedir: el-Bakara 2/271, 273; et-Tevbe 9/60; en-Nûr 24/32; el-Fâtır 35/15; Muhammed 47/38; el-Haşr 59/8.

ءاَ يَ نَ غَ أ : ٌّيِنَغlafzının cemîsi olan bu kelime ء َلاِع فأ vezninde olup426 Kur’ân’da yer aldığı sûre ve âyetler şunlardır: Bakara 2/273; Âl-i İmrân 3/181; et-Tevbe 9/93; el-Haşr 59/7.

َ ب

َ غ

َ ض

ءا : ض غُب لا kökünden türeyen bu kelime müennes masdar olup ء َلا عَف vezninde olmak üzere Kur’ân’da şu sûre ve âyetlerde geçmektedir: Âl-i İmrân 3/118; el-Mâide 5/14, 64, 91; el-Mümtehine 60/4.

َ رَ ش

َ ك

ءا : كيِرَش lafzının cemîsi olan bu kelime ء َلاَعُف kalıbında olup Kur’ân’da bulunduğu yerler şu şekildedir: en-Nisâ 4/12; el-En’âm 6/22, 94, 100, 136, 137, 139;

el-Â’râf 7/190, 195; Yûnus 10/28, 34, 35, 66, 71; er-Ra’d 13/16, 33; en-Nahl 16/27, 86; Kehf 18/57; Kasas 28/62, 64, 74; er-Rûm 30/13, 28, 40; es-Sebe 34/27; el-Fâtır 35/40; ez-Zümer 39/29; el-Fussilet 41/47; eş-Şûrâ 42/21; el-Kalem 68/41.

َ حَ أ

ءا : Bu kelimenin aslı ءابِب حأ şeklinde iken gerekli i’lâller uygulandıktan sonra َ ب bu şekli almıştır. Müfredi بيبح lafzı olup ء َلاِع فأ vezninde olan bu kelime Kur’ân’da sadece el-Mâide 5/18. âyetinde yer almaktadır.

َ أ

َ يَ ش

ءا : ئ يَش lafzının çoğulu olan bu kelimenin gayr-ı munsarif olduğu hususunda ittifak olmakla beraber hangi vezinde olduğu hususu ihtilaflıdır. Kûfe ekolüne bağlı olan dilciler ءاَي شَأ kelimesinin ُءاَع فَأ vezninde olduğunu, bu veznin aslının ise ء َلاِع فأ olduğunu söylemişlerdir.427 Kûfeli dilcilerden bir kısmı ise ئ يَش lafzının ل عَف vezninde olduğunu, لاَع فَأ vezninde cemîlendiğini, zira ل عَف vezninde gelen ve تاَي بأ/ ت يَب , فاي سأ/ ف يَس gibi ‘ayne’l-fiili illetli olan kelimelerin لاع فأ vezninde cemîlendiğini ileri sürmüşlerdir.428 Bu kelimenin Kur’ân’da geçtiği sûre ve âyetlerin sıralaması şöyledir:

el-Mâide 5/101; el-Â’râf 7/85; Hûd 11/85; eş-Şuarâ 26/183.

426 Kurtûbi, Tefsîru’l-Kurtûbi, 4: 180.

427 İbnü’l-Enbârî, el-İnsâf fî mesâ’ili’l-hilâf, 2: 812-820.

428 İbnü’l-Enbârî, el-İnsâf fî mesâ’ili’l-hilâf, 2: 812-820.

91

َ ش

َ عَ ف

ءا : Müfredi عيِفَش olan bu kelime, ء َلاَعُف vezninde olup Kur’ân’da şu sûrelerde görülmektedir: el-En’âm 6/94; el-Â’râf 7/53; Yûnus 10/18; er-Rûm 30/13; ez-Zümer 39/43.

َ خ

َ ل

ءا : ةَفيِلَخ lafzının cemîsi olan bu kelime, ء َلاَعُف vezninde olmak üzere şu َ ف âyetlerde yer almaktadır: el-Â’râf 7/69, 74; en-Neml 27/62.

ءاَ رَ س : Bu kelime, ء َلا عَف vezninde masdar bir isim olup429 şu sûre ve âyetlerde yer almaktadır: Âli İmrân 3/134, el-Â’râf 7/95.

َ بَ ي

َ ض

ءا : ضَي بَأ lafzının müfred müennesi olan bu kelime, ء َلا عَف kalıbında müfred bir isim olup Kur’ân’da geçtiği yerler şu şekildedir: el-Â’râf 7/108; Tâhâ 20/22, eş-Şuarâ 26/33; en-Neml 27/12, el-Kasas 28/32; es-Sâffât 37/46.

ءاَ يَ رَ بَ ك : Bu kelime, ءاَيِل عِف vezninde bir masdar olup430 Kur’ân’da şu sûrelerde geçmektedir: Yûnus 10/78; el-Câsiye 45/37.

َ عَ ن

َ م

ءا : Nimet anlamına gelen bu kelime, müfred bir isim olup ء َلا عَف veznindedir ve Hûd 11/10. âyette olmak üzere Kur’ân’da bir yerde geçmektedir.

َ د

ءا : Bu kelime, masdar bir isim olup bazılarına göre اَكَد şeklinde de َ ك okunmuştur. ءلا عَف kalıbında olan bu kelime Kur’ân’da sadece el-Kehf 18/98. âyette yer almaktadır.

َ ع

َ مَ ل

ءا : Müfredi ميِلَع olan bu kelime ء َلاَعُف vezninde olup Kur’ân’da geçtiği yerler şu şekildedir: eş-Şuarâ 26/197; el-Fâtır 35/28.

َ عَ ش ء َلاِع فأ vezninde olup el-Ahzâb sûresi 33/4 ve 37. âyetlerinde yer almaktadır.431

َ بَ ك

ءا : Müfredi ريِبَك olan bu kelime, ء َلاَعُف vezninde olmak üzere el-Ahzâb 33/67. َ ر âyetinde geçmektedir.

429 İbn Âşûr, et-Tahrîr ve’t-Tenvîr, 4: 90.

430 Semîn el-Halebî, ed-Dürrü’l-masûn, 6: 248.

431 Zemahşerî, el-Keşşâf, 3: 522.

92

َ خ

َ ل

َ ط

ءا : طيِلَخ lafzının cemîsi olan bu kelime, ء َلاَعُف vezninde olup Kur’ân’da sadece es-Sâd 38/24. âyette yer almaktadır.

ءَ لَ خَ أ : Bu kelime, ليِلَخ lafzının çoğulu432 olup ء َلاِع فأ vezninde olmak üzere, Kur’ân’da ez-Zuhruf sûresi 43/67. âyetinde sadece bir yerde karşımıza çıkmaktadır.

َ شَ أ

َ د

ءا : ديِدَش lafzının cemîsi olan bu kelime, ء َلاِع فأ kalıbında olup Kur’ân’da sadece el-Fetih 48/29. âyetinde yer almaktadır.

ءا م ح ر : Merhametli şefkatli gibi anlamlara gelen bu kelime, مي ِح َر lafzının cemîsi olup ء َلاَعُف vezninde olmak üzere Kur’ân’da el-Fetih 48/29. âyetinde olmak üzere bir yerde bulunmaktadır.

َ ح

َ ن

ءا : Müfredi فيِنَح olan bu kelime, ء َلاَعُف vezninde olmak üzere Kur’ân’da َ ف bulunduğu sûreler şunlardır: el-Hacc 22/31; el-Beyyine 98/5.