• Sonuç bulunamadı

3.2.Türk Cumhuriyetlerinde Ekonomik ve Siyasal Sorunlar

3.4. Türk Cumhuriyetleri’nin Üye Olduğu Bölgesel Bütünleşme Hareketleri 1 Bağımsız Devletler Topluluğu

3.4.2. Ekonomik Đşbirliği Örgütü

Harita.5.

ECO Ülkeleri Haritası

Kaynak: http://tr.wikipedia.org/wiki/Resim:Eco.PNG

Türk Cumhuriyetlerinin bağımsızlıklarını kazanmalarının ardından ticari ve ekonomik ilişkilerin yasal çerçevesini oluşturan Ticaret ve Ekonomik işbirliği anlaşmaları imzalamış ve ekonomik işbirliği örgütlerine katılmışlardır.583Bunlardan en önemli olanı ECO’dur. ECO Kalkınma için Bölgesel Đşbirliği (RCD)’nin devamı olarak, 10 üye ülkesinin sürdürebilir sosyo-ekonomik büyümesinin sağlanabilmesi için bölgesel bir hükümetler arası

583 Türk Cumhuriyetleri ve Bölge Ülkeleri Đlişkileri, Sekizinci Beş Yıllık Kalkınma Planı, özel Đhtisas Komisyonu Raporu; s.87

Đşbirliği olarak 28 Kasım 1985’de kurulmuştur (Üyeler: Afganistan, Azerbaycan, Đran, Kazakistan, Kırgızistan, Pakistan, Tacikistan, Türkiye, Türkmenistan, Özbekistan)584 ECO üyeleri siyasi, kültürel, ticari ve ekonomik alanda işbirliğini hedeflemektedir. Hedefleri arasında 2015 yılına kadar serbest ticaret bölgesi oluşturmak da yer almaktadır. Hedeflerinden bir diğeri ise üyeleri arasında bir platform oluşturarak işbirliğini genişletmektir585.

Örgütün kısa tarihçesi şu şekilde gelişmiştir. Soğuk Savaş döneminde ABD SSCB’ye yakın ülkelerde yayılmasını engellemek amacıyla askeri ve ekonomik örgütler kurmayı kendine görev bilmiştir. Bu örgütlerden biride RCD’dir (Region Cooperation For Development) Ancak Đran’da Humeyni Đslam devrimi yapmış ve başarılı olmuştur. Humeyni ilk olarak batı tarafından kurulan RCD ve CENTO’yu feshetmiştir. Ancak batıdan aldığı tepkiler ve ambargolar yüzünden Đran’da bir yumuşama görülmüştür ve RCD yerine ECO’yu kurmuştur.1989’dan sonra SSCB’den hürriyetlerini kazanan Orta-Asya Türk Cumhuriyetleri olan Azerbaycan, Türkmenistan, Kırgızistan, Özbekistan, Kazakistan’la Afganistan’da teşkilata tam üye KKTC ise gözlemci üye olmuştur. Đlerde bölgede barış daim olursa, ECO bölgede çok başarılı faaliyetlere imza atacaktır. Türkiye’nin ECO’da ki etkinliği zamanla bölgesel aktör olmasına yardımcı olacaktır586.

ECO, Avrupa Ekonomik Birliği’ne benzer şekilde, mal ve hizmetlerin dolaşımı için ‘’ortak bir pazarın’’ oluşturulmasını amaçlamaktadır. Kuruluşun çalışmaları arasında, ortak sanayi yatırımları yapılması, tercihli ticaret sisteminin oluşturulması, yatırım bankası kurulması ve haberleşme- ulaşım alanlarında işbirliğinin geliştirilmesi ile turizmde ve kültürel ilişkilerde yakınlaşma sağlanması yer almaktadır. Ekonomik Đşbirliği Teşkilatı, Avrasya’da küreselleşme ve bölgesel bütünleşme alanındaki boşluğu doldurmayı amaçlamaktadır.1988 yılında ‘’Güney ve Batı Asya Posta Birliği’’, 1990 yılında ‘’Sanayi ve Ticaret odası’’ ve 1993 yılında da ‘’Đmar ve Kalkınma Bankası’’ oluşturulmuştur. Tüm ECO üyesi ülkeler, aynı zamanda Đslam Konferansı Teşkilatı’nın da (OIC) üyesidirler; bir örgüt olarak ECO, 1995’ten bu yana OIC’de gözlemci statüsüne sahiptir587.

584 Sohrab Shahabı ‘’Ekonomik Đşbirliği Örgütü (ECO)’’, Editör: Almagül Isına, Ekonomik Đşbirliği ve Kalkınma, Tasam yayınları, Đstanbul,2007,s.45

585

http://www.deik.org.tr/pages/TR/DEIK_CokTarafliKuruluslar.aspx?ctID=7&IKID=10 586

Uğur Özgöker ‘’Yeni Soğuk Savaş ve CENTO’nun Yeniden Kurulması’’, 21 Ağustos 2008, http://virahaber.com/?c=7689

587

Örneğin Đpek yolunun yeniden canlandırılması hem ECO bölgesine hem de komşu ülkelere yarar sağlayacaktır. Ekonomik entegrasyon (önce serbest ticaret bölgesi, sonra da gümrük birliği yoluyla) bölgede ekonomik, siyasi ve güvenlik istikrarını sağlamaya önemli katkı sağlayacaktır 588. Ancak Türk Cumhuriyetlerinin güvensiz tutumları ve şüpheci yaklaşımları Türkiye’nin aşması gereken bir sorundur. Çünkü bu sorunun hem ECO’yu hem de Türkiye’yi yavaşlatıcı etkisi bulunmaktadır. ECO’nun planlarında bulunan Đpek yolunun Türkiye üzerinden batıya geçmesi yerine alternatif yollar aranmaktadır. Bunun en iyi örneği Kaşgar-Oş-Andican Özbekistan üzerinden Karadeniz’in kuzeyinden geçen bir demir yolu projesinin Paris’e ulaşması düşünülmektedir. Böylece Türkiye devre dışı kalacak Türk Cumhuriyetlerinin geleceğinde söz sahibi olamayacaktır589. Türkiye bu politikayı etkisiz bırakacak alternatif seçenekleri bir an önce oluşturulmalıdır.

Bölge ülkeleri ile Türkiye arasında birçok anlaşmalar imzalanmasına rağmen Türkiye’nin Kasım 1992’de kurulmasına büyük katkıda bulunduğu Ekonomik Kalkınma Örgütü (ECO) ve ABD’nin desteğiyle tesis edilen Orta Asya Bölgesel Birliğinin mevcudiyeti Türkiye’yi ön plana çıkarabilecek ciddi adımlar olarak görülmüştür. Ancak neticede Türkiye siyasi beklentiler açısından Türk Cumhuriyetlerinde kapasitesinin çok üstüne çıktığı için hedeflerini tutturamamıştır. Özellikle hazırlanan geniş açılı planları bölgede uygulayamamıştır. Ayrıca karşılaştığı engelleri aşacak siyaseti ve stratejileri üretememiştir590.

Örgütün gelişimini etkileyen birçok iç ve dış faktörler bulunmaktadır. Üye ülkeler Örgütün öngördüğü türden bir altyapı ve kurumsal yapılardan noksandırlar. Siyasi ve askeri- stratejik sorunlar, örgütün başarılı bir entegrasyon sürecini hayata geçirmesini ve kaynaklarını efektif bir şekilde kullanmalarını engellemektedir. Altyapı projeleri ve iletişim- ulaşıma sağladığı yardımlar yüzünden, bölge ülkeleri örgütün faaliyetlerini desteklemektedirler. Daha çok ekonomik ve teknolojik kalkınma amacını güden ECO’nun, bölgedeki diğer örgütler gibi

588 Hamit ve Lale Ersoy ‘’Küreselleşen Dünya’da Bölgesel Oluşumlar ve Türkiye’’,Siyasi Kitapevi, Ankara,2002,s.132

589 Ahmet Taşağil, ‘’Hammadde Kaynaklarının Türk Dünyasındaki Çözümüne Etkisi’’ Türk Dünyasının Problemleri ve Çözüm Önerileri’’, Editörler: Necdet Öztürk ve Ali Satan, ĐQ Kültür Sanat Yayıncılık, Đstanbul, s.70

590 Ahmet Taşağil, ‘’Hammadde Kaynaklarının Türk Dünyasındaki Çözümüne Etkisi’’ Türk Dünyasının Problemleri ve Çözüm Önerileri’’, Editörler: Necdet Öztürk ve Ali Satan, ĐQ Kültür Sanat Yayıncılık, Đstanbul, s.68–69

siyasi- askeri bir hedefi bulunmamaktadır ki örgütün fonksiyonelliği de buradan kaynaklanmaktadır591.

ECO’nun 9. Zirvesinde `Bakü Bildirisi’ Kabul edilmiştir. ECO içinde 2015`e kadar serbest ticaret bölgesi kurulmasının öncelikli olduğu belirtilen bildiride, ECO Ticaret Ve Kalkınma Bankasının yürürlüğe girmesi kararlaştırılmıştır.Taşımacılık konusunda bölge ülkeleri arasındaki ulaşımın önemli olduğu vurgulanarak, ‘Transit Taşımacılık Koordinasyon Konseyi’ kurulması gereği dile getirilmiştir592.

Tablo.7.

ECO Üyesi Ülkelerin Ekonomik Verileri

ECO Üyesi Ülkeler Yüz ölçüm( KM) Nüfus (Milyon) GSMH (Milyar $) GSMH (Ülkeler/$) Đhracat Oranı (milyon dolar) Đthalat Oranı (milyon dolar) Afganistan 647.5 24.000 7.3 300 457 3860 Azerbaycan 86.6 8.392 12.55 1518 4347 4211 Đran 1648.1 68.467 192.35 2809 60012 40969 Kazakistan 2717.6 15.147 56.12 3707 27849 17353 Kırgızistan 199.9 5.144 2.44 475 672 1102 Pakistan 796.1 153.960 110.02 715 14453 20630 Tacikistan 143.1 6.850 2.31 337 909 1330 Türkiye 774.8 72.065 361.47 5016 73122 116049 Türkmenistan 491.2 6.520 17.11 2625 4939 3638 Özbekistan 448.9 26.167 12.89 493 5409 4091 ECO Bölgesi 7953.8 386.712 774.56 2003 192169 213232

Kaynak: Editör; Almagül Đsina, ‘’Ekonomik Đş Birliği ve Kalkınma’’,Tasam yayınları,2007

591 Şatlık Amanov, ‘’ABD’nin Orta Asya Politikaları, Gökkubbe Yayınları, Đstanbul, s.401 592

3.4.3.Şanghay Đşbirliği Örgütü

Harita.6.

Şanghay Đşbirliği Örgütü Haritası

Kaynak: http://tr.wikipedia.org/wiki/Resim:SCO_Map.png

Şanghay Đşbirliği Örgütü Rusya Federasyonu, Çin Halk Cumhuriyeti, Kırgızistan, Kazakistan ve Tacikistan ve Özbekistan’dan oluşan altı üyeli bir bölgesel örgüttür593.Tarihsel süreci incelendiğinde; 1996 yılında Rusya, ÇHC, Kazakistan, Kırgızistan ve Tacikistan arasında başlatılan ve Şanghay Beşlisi olarak adlandırılan, 2001 yılında Özbekistan’ın da

593 Hasret Çomak ‘’Şanghay Đşbirliği Teşkilatı ve Türkiye’’,Editör: Almagül Isına, Ekonomik Đşbirliği ve Kalkınma, Tasam Yayınları, Đstanbul,2007,s.29