• Sonuç bulunamadı

3.2.Türk Cumhuriyetlerinde Ekonomik ve Siyasal Sorunlar

3.3. Türk Cumhuriyetleri’nde Doğal Kaynaklar Ve Enerji Đletişim Hatları

3.3.2. Altın ve Uranyum

Doğada tabii haliyle bulunan altın parlaklığı ve rengi nedeniyle insanoğlu tarafından ilk olarak fark edilen metallerden biridir542. Altın, Antikçağ'dan bu yana para olarak kullanılıyor. Ama günümüzde artık para değil, bir "değer rezervi"... Ülkelerin parasının değeri altın rezervlerine endekslenmiş durumda. Peki, ama neden? Çünkü para, uluslararası spekülasyonlara karşı fazla duyarlıdır. Sonuçta bir ülkenin parasının değerine bakarak zenginliğini saptamak mümkün değil. Oysa altın daha sabit bir değer. Đşte bu nedenle, asırlardır uluslar zenginliklerini artırmak için altın rezervlerini genişletmeyi hedef aldılar.543

Sovyetler Birliği’nde ki Türk ülkeleri altın merkezleriydiler. Ancak SSCB devleti 1925’ten beri kazanılmakta bulunan altın miktarı hakkında istatistikî bilgileri kamoyuna yayınlamamaktan her zaman kaçınmıştır. Ara sıra, altın ocakları hakkında yeterli olmasa da bilgiler vermişlerdir. Mesela, Türkistan’ın Altay dağları bölgesindeki 800’den fazla renkli maden ocaklarında ortalama % 54 altın madeni vardı. Altın, Yakutistan’da (esas merkezi Aldan’da), Azerbaycan’da (Kedabek’de), Başkırdistan’da (Baymak’ta) çok miktarda bulunmaktaydı. 1957’de Semerkand dolaylarında keşfedilen altın ocağı Sovyetler Birliği’ndeki en büyük altın ocağı olarak bildirilmişti544.Bu rezervlerin SSCB tarafından gizli tutulması ancak SSCB’nin güttüğü devlet politikalarıyla açıklanabilirOrta Asya altın rezervleri bakımından oldukça zengindir, ancak Orta Asya’nın kalbinde yer alan Özbekistan ise altın rezervleri bakımından OA’nın en zengin ülkesidir, SSCB’nin dağılmasıyla Özbekistan 1 Eylül 1991'de bağımsızlığını ve aynı tarihte altın rezervleri üzerinde mülkiyet hakkını da ilan etmiştir. Tarihte SSCB'nin altın üretiminin dörtte biri, % 80'i Nevai Çölü'ndeki yataklardan olmak üzere Özbekistan tarafından karşılanmaktaydı. Özbek yetkililer günümüzde on altın isletmesinin modernizasyonu ve üretimin artırılması için aktif bir şekilde yabancı yatırımcı aramaktadır. Özbekistan, kullanılan eski teknoloji (extraction) nedeniyle yıllık altın üretiminin en az % 10'unu atıklarla kaybetmektedir. Yetkililer altın endüstrisini, ülkenin gelirlerini arttıran bir araç ve aynı zamanda Rusya ve Batıyla ekonomik ilişkilerinin itici gücü olarak gömlektedir. Bu nedenle de, Özbekistan'ın altınının yabancı müşterilere pazarlanabilmesini mümkün kılacak yeni bir ticari sistemin kurulmasına çalışılmaktadır. Dünyanın en kaliteli altını bu ülkede (Muruntau, Zarafsan, Koçibulak, Altınkan)

542 Kıymetli Madenler ve Piyasaları, Đstanbul Altın Borsası Yayınları, Đstanbul, s.15 543

http://www.focusdergisi.com.tr/kultur/00364/ALTINaraştırma (Mustafa Ender, 01.06.07 14.52)

544 Đlhan Uludağ ve Vildan Serin, ‘’SSCB’ndeki Türk Cumhuriyetlerinin Sosyo-Ekonomik Analizleri ve Türkiye

çıkartılmaktadır. Uranyum (Navoi Çölü), alüminyum (Vtoktsvetment),arsenik (Almalık), bakır (Almalık), grafit (Tazgazgan), kurşun-çinko (Almalık), florit (Toytepa), mermer (Muruntau), kaolin (Ineçka), tungsten ve fosfat (Kızılkum Çölü) üretimi de yapılmaktadır.(12,8)545

Tablo.5.

Altın Rezervlerine Sahip Olan Ülkelerin Yıllık Altın Üretimleri Yıllık Altın üretimi (ton)

Ülkeler Miktar

Güney Afrika 475 ton

ABD 365 ton

Latin Amerika 335 ton

Avustralya 335 ton Kanada 185 ton Çin 160 ton Rusya 125 ton Özbekistan 80 ton

Kaynak: Focus Dergisi

545

Halim Demirkan ‘’Orta Asya Türk cumhuriyetleri Yeraltı Kaynakları Potansiyelleri’’ http://www.maden.org.tr/resimler/ekler/5ac21cd0ef1b88e_ek.pdf

Kullanım alanları coğrafi bölgelere ve toplumlara göre değişiklik gösterse de altını altın yapan değerlerin başında sınırlı üretim hacmi gelmektedir. Dünyanın sadece belirli bölge ve ülkelerinde bulunan yataklarında, sınırlı bir altın rezervi bulunmaktadır546.Özbekistan’ın, toplam altın yatakları rezervlerinin 3 bin 350 ton olduğu tahmin ediliyor. Novosti Nideli gazetesinde yer alan habere göre, ülkede, halen açılmış bulunan 41 altın Ocağından 9’u faaliyet gösteriyor. Söz konusu 9 altın ocağından geçen yıl toplam 87 ton altın üretilmiştir. Ülkede, altın üretimi alanında Amerikan, Đngiliz ve Güney Afrika şirketleri faaliyet göstermektedir. Öte yandan Özbekistan Bakanlar Kurulu, Avustralya’nın Multiplex Mining

şirketine, altın arama konusunda Özbeklerle ortak bir şirket kurma projesini onaylamıştır. Buna göre, Multiplex, Semerkant’ın Zarmitan ve Mercanbulak bölgelerinde altın arama ve çıkarma amacıyla, Özbekistan Devlet Leoloji ve Mineral Kaynaklar Komitesi ile ortaklaşa yeni bir şirket kuracak. Diğer taraftan Fransız “Societe General Bank” tarafından, Özbekistan’da altın arama ve çıkarma işi yapacak Đngiltere’nin Oxuz Mining Plc. Şirketine, 31 milyon dolarlık kredi açıldığı söylenmiştir.

Nevai vilayetinin Kızılkum çölündeki Amantaytau bölgesinde altın üretmek amacıyla, yüzde 50’si Oxuz Mining Plc. Şirketi, yüzde 40’ı Özbekistan Jeoloji ve Mineral Kaynaklar Komitesi ve yüzde 10’u da Kızılkum Nadir Metal şirketine ait olmak üzere, 11 milyon 627 bin dolar sermayeli “Amantaytau Goldfilds” adıyla yeni bir şirket kurulmuştur. Özbekistan milli haber ajansı Uza’nın haberine göre, söz konusu ortak şirketin, toplam rezervi 3 milyon 200 bin ons olduğu tahmin edilen Kızılkum bölgesinden, 2002-2003 yılında 170 bin ons altın çıkarılması planlanmaktadır547.

Özbekistan’daki mevcut doğal rezervleri konusunda dünya çapında altın rezervinde 4’üncü bakırda 11 inci ve uranyumda 8 inci sırada yer almaktadır. Günümüzde altın rezervinin sadece yüzde 20 oranı kullanılmaktadır. Bu ise gelecekte geniş perspektif imkânların açılmasına neden olmaktadır548. Altın üretimi bakımından dünyanın yedinci, rezervler bakımından ise 4’üncü büyük ülkesidir. Bu maden kaynakları Özbekistan ekonomisinin gelecekteki büyümesi açısından önemli potansiyel oluşturmaktadır. 2000 yılı verilerine göre Özbekistan altın sektörü GSYĐH’nın %13,8’ine ve istihdamın da %12,7’sine

546

Kıymetli Madenler ve Piyasaları, Đstanbul Altın Borsası Yayınları, Đstanbul, s.17 547 http://www.ntvmsnbc.com/news/110308.asp

548

sahip olmuştur549.Özbekistan, yıllık 80 ton altın üretimiyle dünya sıralamasında en üst sıralarda yer almaktadır550. Ancak dünya üzerinde, altın rafine eden ve altın eritme faaliyetleri yapan çok fazla sayıda kuruluş olmasına rağmen çalışma kapsamına, 55 tanesi LBMA, 30 tanesi COMEX ve 28 tanesi de TOCOM tarafından onaylanmış olan toplam 61 adet rafineri alınmıştır. Bu rafineriler, dünya altın rafineri endüstrisinin liderleri olarak kabul edilmektedir551. Ülkemiz eğer Özbekistan’da bulunan altın rezervlerinin işlenmesinde aktif rol almak istiyorsa ve bu pazarda başarıyı hedefliyor ise uluslar arası standartlarda bir rafineri kurmalıdır.

Sovyetler Birliği’nin bakır ihtiyacının % 76’sı, civa, kurşun ve çinkonun % 86’sı, Kromun % 90’ı, uranyumun % 90’ı, bizmutun tamamı ve fosforun % 90’ı Türkistan bölgesinden elde edilmektedir. Türkistan’da 1956’ya kadar keşfedilen maden ocaklarının sayısı 13.000’den fazladır. Sovyetler Birliği’nin atom sanayisi Türkistan’daki uranyuma dayanarak çalışmaktaydı552. Bu verilerle SSCB’nin yıkılmadan önce dünyanın en büyük iki gücünden biri olduğunu hatırlarsak uranyumun ne denli önemli olduğunu da kavramış bulunuruz. SSCB’nin dağılmasıyla uranyum zengini Kazakistan’da bağımsızlığını ilan etmiştir. Her ne kadar hala bölgede Rusya’nın hâkimiyeti söz konusu olsa da, Kazakistan elinde bulundurduğu bu önemli zenginlikle önemli bir güç olmaya adaydır.

Rusya, Çin ve sanayileşmiş bütün ülkeler için gelecekte stratejik bir meta olma özelliği artacak olan Uranyum madeni en çok Kanada ve Avustralya'da mevcuttur. Ancak yukarıda da belirttiğimiz gibi Orta Asya'nın iki büyük ülkesi Kazakistan ve Özbekistan da bilinen rezervler itibariyle çok büyük önem arz etmektedirler. Hatta şimdilerde bilinen rezerv açısından 860.000 ton uranyuma sahip Kazakistan ve 150.000 ton rezerve sahip Özbekistan'ın yakın gelecekte yeni sahaların bulunması ve daha düşük kaliteli madenlerin ticari açıdan kullanılabilir hale gelmesi nedeniyle ciddi anlamda stratejik önem kazanacakları tahmin edilmektedir. 549 http://www.dtm.gov.tr/dtmadmin/upload/EAD/TanitimKoordinasyonDb/ozbek.doc 550 http://tr.wikipedia.org/wiki/%C3%96zbekistan

551 Kıymetli Madenler ve Piyasaları, Đstanbul Altın Borsası Yayınları, Đstanbul, s.15

552 Đlhan Uludağ ve Vildan Serin, ‘’SSCB’ndeki Türk Cumhuriyetlerinin Sosyo-Ekonomik Analizleri ve Türkiye

Kazakistan geçen yıl 8 bin 521 ton uranyum madeni çıkarmıştır. Kazinform ajansının ulusal Kazak Atom Sanayi şirketine dayanarak verdiği haberde, 2008 yılında bir önceki yıla göre yüzde 28,5 artışla 8 bin 521 ton uranyum çıkarıldığı belirtilmiştir. Önceki yıl bu rakam 6 bin 637 ton olarak gerçekleşmişti. Haberde, Kazak Atom Sanayi’nin 2009 yılı uranyum çıkarma hedefinin ise 11 bin 900 ton olarak belirlendiği, ancak, bu göstergenin uluslararası piyasa eğilimlerine bağlı olarak değişebileceği kaydedilmiştir553. Avrupa Birliği, Avrupa’nın nükleer sanayisinin gelişimi için Kazakistan’dan daha fazla uranyum temini ile ilgili uzun vadeli planlar yapmaktadır. Avrupa Birliği Yürütme Kurulu, birlik hükümetlerini Kazakistan’dan temin edilecek uranyum tahsisatına yardım için 500 milyon euroluk (630 milyon $) ticari bir antlaşma için sıkıştırmaktadır. AB’den yapılan açıklamaya göre bu ticari antlaşma uranyumdaki ticareti kolaylaştıracaktır. Kazakistan son verilere göre dünyanın en büyük üçüncü uranyum rezervlerine sahiptir. Avrupa Birliği’ne göre, birlik üyeleri şu anda Kazakistan’ın uranyum rezervlerinin sadece %3 ünü ithal edebilmektedir. Kazakistan 2010 yılında dünyanın en büyük uranyum üreticisi olmayı hedeflemektedir554.

Kazinform ajansının haberine göre, ulusal Kazatom Sanayi Başkanı Muhtar Jakişev düzenlediği basın toplantısında, günümüzde üretime açılan ve önümüzdeki dönemde açılacak olan ocaklar ile birlikte Kazakistan'ın 2009 yılında dünya uranyum üretiminde birinci sıraya yükselmesinin mümkün olduğunu söylenmiştir555.Dünya kanıtlanmış uranyum rezervlerinin yüzde 4'üne sahip olan Rusya, kendi nükleer santrallerinin işlevlerini sürdürebilmeleri için bile Orta Asya'nın uranyum kaynaklarına acil ihtiyaç duymaktadır. (Özbekistan kanıtlanmış dünya uranyum rezervlerinin yüzde 3'üne, sahiptir.) Sovyet nükleer enerji sektörünün canlandırılması konusunda Ukrayna, Kazakistan ve Özbekistan ile görüşmeleri sürdüren Rusya, kendi topraklarında Uluslararası Atom Enerji Ajansı'nın kontrolünde herkese açık olacak uluslararası uranyum zenginleştirme merkezini kurmayı önermektedir. Sovyetler Birliği'nin yıkılmasından sonra Sovyet nükleer enerji sektörünün farklı cumhuriyetler arasında parçalanması Batı'da endişe yaratmıştır. Eski Sovyet nükleer enerji sektörünü tekrar bir araya getirmeye yönelen Rusya, bu hamleyle dünyaya Orta Asya uranyum kaynaklarının barışçıl amaçlarla kullanımını kontrol altına almaya niyetli olduğunu göstermektedir. Rusya’nın bölgedeki politikaları düşünüldüğü zaman bu durum gerçekçiliğini kaybetmektedir.

55315 Ocak 2009, http://www.milliyet.com.tr/default.aspx?aType=SonDakika&ArticleID=1047560 554’AB Kazak Uranyumu Đstiyor’’

http://www.turkgundem.net/icerik/index.php?option=com_content&task=view&id=801&Itemid=2 555

Çünkü Avrasya'da nükleer enerji işbirliği kurulduğu takdirde Rusya, Avrasya'daki uranyum kaynaklarının neredeyse tamamını kontrol edebilecek duruma gelecektir. Çoğu ülke açısından hayati bir mesele haline gelen enerji güvenliğinin yoğun olarak tartışıldığı bugünlerde Rusya'nın bu girişimi, kozlarını daha da güçlendirecek gibi görünmektedir. Dünyada giderek artan enerji açlığı bir yandan uluslararası mücadeleyi keskinleştirmekte, diğer yandan Türkiye gibi enerji ithalatçısı ülkeler açısından enerji güvenliğini ön plana çıkarmaktadır556.

Günümüzde nükleer güç çok önemli bir kaynaktır ancak dünyanın 16. sanayi ülkesi olan Türkiye, dünyada nükleer teknoloji ve nükleer santrale sahip olan 32 ülke arasında yoktur. Yine, maalesef en az 8-10 yıl daha bu kategoride olamayacağımız gözlemlenmektedir. Oysa elektrik enerjisi elde etmek için yeni ve yenilenebilir her çeşit kaynağı kullanmak zorundayız bunlar içinde acilen yüksek kapasitede elektrik üretmenin ve hızla artan gereksinimimizi karşılamanın tek kaynağı nükleer enerji olmalıdır. Çünkü rüzgar, güneş ve jeotermal enerjiler ancak artan talebi karşılayabilecek marjinal üretim unsurlarıdır. Hâlbuki dünyanın iklimi hızla sera gazları etkisiyle değişme yolundadır ve bu durumu durdurmak mümkün olmasa bile yavaşlatacak tek çarenin nükleer enerji olacağını, bir zamanlar nükleer karşıtı olan ünlü fizikçi Stephen Hawking bile söylemektedir.

Halen bilinen dünya rezervlerinin yaklaşık yüzde 18'ine sahip olan Kazakistan'ın 2010 yılına kadar şimdilik yıllık 4.300 ton olan uranyum üretimini 4 katına çıkarıp üretim açısından dünyada birinci olması ve bu bakımdan Kanada ve Avustralya'yı bile geçeceği bilim çevrelerince dile getirlmektedir. Özbekistan’ın uranyum rezervlerinin büyük bir miktarının bulunduğu Kızılkum Çölü'nde Korelilerin uranyum madeni kurmak için ön anlaşma yaptığı bilinmektedir. Yine Japon ve Rus yatırımcıların da Özbekistan'ın madencilikle ilgili devlet

şirketi Nevai ile ilişkide oldukları iddia edilmektedir. Özbekistan'ın da halen yıllık 2.300 ton olan uranyum üretimini 2010 yılında 3.000 tonun üzerine çıkarması beklenmektedir. Orta Asya'nın dünya jeopolitiğindeki öneminin yanı sıra ekonomik olarak da fosil yakıtlara ek olarak uranyum gibi stratejik önemi giderek artan bir maddeyi bol miktarda bulundurması Türkiye açısından da üzerinde ciddi şekilde durulması gereken bir husustur. Çünkü Türkiye dünya gerçeklerine uygun olarak ve enerji açısından üzerinde asılı risklerden kurtulmak için eninde sonunda nükleer santraller ve nükleer enerjiye ağırlık vermelidir557. Bu bağlamda

556 Anar Somoncuoğlu ‘’Putin’in Yeni Hedefi Uranyum’’ http://www.tusam.net/makaleler.asp?id=415&sayfa=51 557

soydaş Türk Cumhuriyetleri Kazakistan ve Özbekistan ve hatta uranyum konusunda bugün dünya fiyatları nedeniyle rezervlerini tam anlamıyla değerlendiremeyen ama yakın gelecekte sahneye çıkabilecek uranyum rezervlerine sahip bir diğer ülke Kırgızistan ile de ekonomik ilişkilerini devlet ve özel sektör bazında özellikle de madencilik alanında geliştirmek durumundadır.

Tablo.6.

Dünya Uranyum Rezerv ve Üretimi Đçinde Türk Cumhuriyetlerinin Payı

Ülke Đsimleri Rezerv(Ton) Üretim(TON) Üretim(%)

Kazakistan 4.350 860.000 %18 Özbekistan 2.300 150.000 %3 Dünya Toplam 41.700 4.743.000 %21 Kaynak: http://www.genbilim.com/index2.php?option=com_content&do_pdf=1&id=5657