• Sonuç bulunamadı

DP İkinci Büyük Kurultayına CHP’nin Tavrı Ve 1949 Ara Seçimleri

2.3. Şemsettin Günaltay Dönemi

2.3.3. DP İkinci Büyük Kurultayına CHP’nin Tavrı Ve 1949 Ara Seçimleri

DP İkinci Büyük Kurultayında kabul edilen kararlar, iktidarı şaşırtmıştır. Çünkü kongre öncesindeki durum mevcut ilişkileri devam ettirmeye dayalı iken kongre esnasında ise DP adeta iktidarı tehdit ediyordu. Bu nedenle DP’nin Milli And adı altında ilân ettiği karara hükümetin verdiği tepkide oldukça sert olmuştur. 27 Haziran 1949 tarihinde Bakanlar Kurulu olağanüstü toplanmış ve yayınlanan bildiride, bu kongre kararının, “delalet ettiği zihniyet bakımından bir hukuk ve nizam devleti mefhumu ile telifi asla kabil olmayacak mahiyette” olduğunu ileri sürülmüştür. 383 Yine bildiride muhalefetin ortalığı karıştırdığı, vatandaşları birbirine düşürdüğü ve hal böyle devam ederse kanuni tedbirlerin alınacağı ifade edilmiştir. 384

380DP Kongresi, DP II. Büyük Kongresinin Havasını Aksettiren Bir Röportaj Serisi, Ankara, 1949, s. 5.

381 Şevket Temuçin, Demokrat Parti İkinci Büyük Kongresinde Alınan Tarihi Kararlar, Ülkü Basımevi, İstanbul, 1950, s. 90-91

382 Şükrü Esirci(Der); Menderes Diyor ki, Birinci kitap( 7 Ocak 1946-14 Mayıs 1950), Demokrasi Yayınları, İstanbul, 1967.

383 Zafer, 28 Haziran 1949. Ayın Tarihi, No:187, Haziran 1949, 58-59

384 Erer, A. g. e. , s. 503

96 DP yaptığı daha sonraki açıklamalarından ortaya çıkan şudur ki amaçlarının hükümeti uyarmak olduğu anlaşılmaktadır. Fakat CHP’yi bu açıklamalar tatmin etmemiştir. Bu nedenle kongre kararına “Husumet Andı” ismini takmışlarıdr. Yavuz Abadan ise 30 Haziran 1949 tarihinde Ulus’da “Milli Husumet Deklerasyonu” başlıklı makalesinde DP’lileri “sözde hürrüyet Mücahitleri olarak nitelendirmiştir. 385

Siyasi ortamın iyice gerginleştiği bu sırada, 25 Eylül 1949 tarihinde, Seçim Tasarısı Komisyonu nisbi temsil sistemi yerine çoğunluk usulünün daha fazlasiyasal istikrar sağlayacağı ileri sürülmekteydi. 386

16 Ekim 1949 tarihinde 12 ilde387 yapılan ara seçime ise DP katılmamıştır.

Çünkü tasarının son şekline göre hükümet adli teminatın verilmesine yanaşmamıştı.

Oysa DP, seçim emniyeti için adli teminatın şart olduğunu ileri sürüyordu. Seçimlere Eski Başbakan Hüseyin Rauf Orbay’ın CHP’den değil müsatkil olarak aday olması CHP’nin prestiijne vurulmuş bir darbe olarak nitelendirilebilir. 388 İstanbul CHP adayları kazanmıştır. Bunun üzerine DP İstanbul İl başkanı Esat Çağa, seçimler hakkında yaptığı bir beyanatta müstakillerin kazanmaması için CHP’nin hile yaptığını ve seçimlerde yolsuzluk bulunduğunu iddia etmiştir. 389

Dikkat edileceği gibi DP, 1946-1950 tarihleri arasında yapılan hiçbir ara seçime katılmamıştır. Bu iki sekilde açıklanabilir. İlki seçim kanunun demokratik şekle dönüştürülmesi için iktidara baskı yapma düşüncesi ve bir diğer önemli gerekçesi ve politik yaklaşımıydı. Ara seçimlere girerse hükümet hiçbir baskı yapmaz, seçimleri DP’nin kazanmasına göz yumabilirdi. Böyle olursa da DP’liler “hükümetin kötü niyetle hareket ettiği ve baskı yaptığı iddialarını kaybedecekti. DP’nin kazanmasına göz yumabildi. Böyle olursa da DP’liler “hükümetin kötü niyetle hareket ettiği ve baskı yaptığı” iddialarını kaybedecekti. DP’nin en etkin niyetle hareket ettiği ve baskı yaptığı” iddialarını kaybedecekti. DP’nin en etkin propaganda malzemesi “seçimler”

385 Yavuz Abadan, “Milli Husumet Deklarasyonu”, Ulus, 30 Haziran 1949.

386Ahmad, A. g. e. , s. 57.

387 Bu iller; Bitlis, Bursa, Erzincan, İçel, Kastamonu, Kars, Manisa, Mardin, Muş, Tokat ve Urfa’dır.

Ulus, 6 Temmuz 1949

388A. Emin Yalman, Yakın Tarihte Gördüklerim ve Geçirdiklerim, C. 4, İstanbul,1945, s. 183-184.

389Erer, A. g. e. , s. 509

97 ile ilgiliydi. Bunun kaybedilmesi, muhalefetin etkinliğinin kaybedilmesi anlamına gelebilirdi. 390

,,2.3.4. 1950 Seçim Kanunu

Tek dereceli seçim sistemini getiren 5 Haziran 1946 tarihli kanunun bütün aksaklıkları 1946 seçimlerinde ortaya çıkmıştı. Şikayet noktalarını gidermek amacı ile 9 Temmuz 1948 tarihinde kabul edilen ve ara seçimlerde tatbik edilen diğer bir kanun daha iyi bir seçim sistemi getirmişse de 391muhalefeti bu konuda tatmin etmek bir türlü mümkün olmamıştır. Günaltay Hükümeti ise ilk iş olarak bu konuya eğilmiş ve bu konudaki kararlılıklarını göstermek için yeni bir seçim kanunu hazırlayarak tasarıyı meclise sunmuştur. 392

Yeni seçim kanunu için Yargıtay, Danıştay ve barolardan oluşan bir heyet oluşturulmuştu. Bu heyete Yargıtay Başkanı Halil Özyörük Başkanlık ediyordu.

Komisyon ayrıca partilere birer tezkere yazarak, çıkarılacak seçim kanunu hakkında fikir, görüş ve tekliflerini istemişti. 393

Cumhurbaşkanı İnönü, 1 Kasım 1949’da TBMM’nin 8’inci Devre 4’üncü toplantı yılını açarken yaptığı konuşmada, hazırlanmakta olan yeni seçim kanunu tasarısı hakkında şunları söylemiştir:

“İyi niyet sahibi fakat vesveseli vatandaşların yüreğinde dahi seçimde hile imkanı inancı olmadığını yerleştirmelidir. Bunun için ne kadar tedbir alınsa yerindedir. Seçimde zor kullanma ihitimali kesin olarak önemlidir. Haksızlığa karşı müdafaa kisvesi altında vatandaşın kendisi hakkı yerine getirmeye kalması, memleketin halini ve atisini karanlık ve kanlı ihitimallere götürebileceğine Büyük Meclisin dikkatini çekmek vazifemdir. ”394

390 Yücel, A. g. e. , s. 70

391 Giritlioğlu, A. g. e. , s. 552; Giritlioğlu, A. g. e. , s. 236

392 Gülay Sarıçoban, Çok Partili Hayata Geçişte İktidar Muhalefet İlişkileri 1946-1950, H. Ü.

Atatatürk İlkeleri ve İnkilap Tarihi Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, Ankara, 2005, s. 203

393 Şevket Süreyya Aydemir, İkinci Adam, C. II, Remzi Kitapevi, İstanbul, 1985, s. 477.

394 İsmet İnönü’nün TBMM’deki Konuşmaları, C. II. s. 88

98 Yeni Seçim Kanunu Tasarısı, 17 Aralık 1949 tarihinde TBMM’ye sunuldu. 28 kişilik geçici bir komisyon kuruldu. Komisyonun 13 kişisi kayıt ederek öne sürmeden tasarıyı kabul etti. Diğer on beş kişi ise bazı maddelere itiraz ederek bunların düzeltilebilmesini istediler. Bu kişiler arasında yer alan Artvin Milletvekili Atıf Tüzün, bu kanunun memleketimizde henüz uygulanmasının mümkün olmadığını ileri sürmüştür. 395

Tasarı hakkında Mecliste, 22 Aralık’ta DP’nin görüşlerini açıklayan Bayar, tasarıyı şu şekilde açıklamıştır: “Bu tasarı demokrasi yolunda atılmış bir adım teşkil ediyor. Memleketin senelerden beri ıstırabını çektiği siyasi emniyet buhranının izalesinde bunun ne büyük ehemmiyeti olduğunu izaha lüzum yoktur. ”396

Tasarı meclis görüşmeleri genellikle demokratik bir hava içinde geçmiştir. 16 Şubat 1950 tarihinde de 12 MP’li milletvekilinin red oyuna karşı, 342 olumlu oy ile kabul edilmiş ve 5545 sayılı kanun397 olarak yürürlüğe girmiştir. 398Yeni yasaya göre, milletvekili seçimi tek derecelidir ve çoğunluk yönetimine göre genel, eşit, gizli oyla yapılır. Oy serbest ve kişiseldir. Oyların sayılması ve ayrılması açıktır. Yalnızca yöntem değişikliği getiren bu kanunda milletvekili seçilme şartlarında bir değişiklik olmadığı görülmektedir. 399 Ayrıca bu yasayla, siyasal partilere seçim kampanyasında devlet radyosundan iktidar partisiyle eşit oranda yaralanma olanağı da sağlanmıştır. 400

Bundan sonra yapılacak ilk iş seçim tarihinin saptanması olmuştur. Demokratlar, hava şartları yüzünden katılma oranının düşmesi endişesi ile, seçimin haziran başında yapılmasını istediler. Halk Partisi Gurubu, buna kısmen uyarak, 14 Mayıs 1950 tarihini uyygun gördü Seçim günü de böylece tespit edildikten sonra, Meclis 24 Mart’ta aldığı

395 Uran, A. g. e. , s. 552; Giritlioğlu, A. g. e. , s. 236

396 Arar, A. g. e. , s. 156; Ayın Tarihi, No:193, Aralık 1949, s. 56

397 5545 sayılı kanun il ve ilçe merkezlerinde en yüksek dereceli yargıcının başkanlığında seçim kurulları kurmakta; ayrıca altı Yargıtay ve beş Danıştay üyesinden kurulu bir Yüksek Seçim Kurulu teşkil etmektedir. Düstur, 3. Tertip, C. 31,S. 847-891.

398 Goloğlu, A. g. e. , s. 293

399 Ülkü Varlık- Banu Ören, Seçim Sistemleri ve Türkiye’de Seçimler, Der Yayınevi, İstanbul, 2001,s.

89.

400 Timur, A. g. e. , s. 123.

99 bir kararla 22 Mayıs’ta tekrar toplanmak üzere kapandı. Bu dönem boyunca ikitdar ve muhalefet yaptıkları seçim hazırlıklarıyla kıyasıya bir mücadele içine gireceklerdir. 401