• Sonuç bulunamadı

1.2. Cümle

1.2.1. Cümle Unsurları

1.2.1.4. Dolaylı Tümleç / Yer Tamlayıcısı

Cümlede yönelme, bulunma ve uzaklaşma bildirerek yüklemi tamamlayan öge, yer tamlayıcısıdır (Karahan 2007: 28). İsmin –A, -dA, -dAn ekleriyle yükleme bağlanarak oluşturulur. Bu öge de diğer ögeler gibi tek başına bir kelime olabileceği gibi bir kelime grubundan da oluşabilir. Cümle tahlili çalışmalarında yükleme şu sorular sorularak yer tamlayıcısını bulmak kolaylaşmaktadır: kime, kimden, neye, nereye, nereden vb. Metinde çok yerde yer tamlayıcısı kullanılmıştır. Aşağıda ek alışına göre tasnif edilmiş yer tamlayıcıları sıralanmıştır. Örneklerde görüldüğü üzre yer tamlayıcılarının bazıları isim tamlamalarından bazıları ise sıfat tamlamalarından oluşmaktadır. Bunun yanında fiilimsilerle oluşan isim-fiil,

97 sıfat-fiil, zarf-fiilllerle de oluşan yer tamlayıcıları mevcuttur. Aynı zamanda Arapça tamlamaların üstüne gelen hâl ekleri de bazı cümlelerde yer tamlayıcısı oluşturmuştur.

1.2.1.4.1.İsmin “-A” Hâline Göre

ınķıbāż-ı ŧabiǾat bir kimseye üç gün ķadar Ǿārıż olmuş idi (7b/11-12)

…buña Ǿilāc olmaz (7b/16)

yürümege mübāşeret daħı idemezdi (9b/4-5)

…arķası ŧarafından dimāġa śuǾūd ider imiş (9b/14-15) śol dizi altında olan veterlere teşennüc Ǿārıż olmuş (16b/17) gülbeşeker ile maśŧakį istiǾmāline müdāvemet eylesün (18b/5-6) buòārına gözini ŧutsun ve ķabl ü’t-ŧaǾām ĥammāma girsün (20b/12) üstād aña maŧbūħ helįle istiǾmālini emr eyledi (22a/18)

tā ki śu göziniñ içine gire (23a/17)

eftimūn maŧbūħına müdāvemet eylesün (23b/2-3) her gün sereŧān üzerine bu źerūri eksün (23b/3-4)

bir ħātunun gözlerinden birine demevį bir māde inmiş (23b/8-9) bir kimseye imtilādan nāşį ġışāve-i Ǿayn Ǿārıż olmuş (23b/13-14) ısıcaķ śu ķoyup başını ol śunuñ buóarına bir sāǾat ŧutsun (25a/7-8) bu laŧūĥı göz ķapaķlarına ve şaķaķlarına sürsün (25a/11-12)

śabaĥ ĥammāma gire yāħud başını ısıcaķ śunuñ buóÀrına ŧuta (25b/5-6) şayāf-ı aĥżar leyn ile ĥakk itmege müdāvemet eyleye (25b/9-10) olmadıġı śūretde şiyāf-ı aĥżarıñ ĥāddine terķį eylesün (25b/12)

bir dirhem afyon sahaķ ve zerūr olunup göziñ üzerine źarr oluna (26b/1-2) anıñla ġarġara olunmaġa mülāzemat olunsun (27b/14-15)

hindibā śuyı ve gül śuyı ile noħudı ĥall idüp gözine çek (28a/11-12)

98 burnuna ŧamladup tekrār başını ısıcaķ śuya taǾlįķ eyledi (30b/9-10)

baǾde Ǿillet-i ķulınca müeddi olmuş (51b/6-7)

bir kimse zerdālu yiyüp miǾdesine żaǾaf gelmiş (51b/16-17) śabaĥlarda miǾde üzerine vażǾ oluna (52a/14)

ŧaǾām vaķtine gelince Ǿalįl arķası üzerine yata (52a/14-15) bu Ǿārıża üç ay mütemādi olup iştihāsına fütūr gelmiş (53a/5-6) üstād aña sükker ile leben-i ĥalìbe müdāvemet eyle didi (54b/14-15) baǾde śadrında vacaǾ žuhūr idüp ķan tükürmege başladı (55a/3-4) olmaġla gāhi helįle üzerine tercįĥ olunur (61b/17-18)

ziyāde olmaya ki ĥarāretiñ ziyadeligine baǾiŝ olur (63b/12-13)

hefte iki kerre luĥÿm-ı ħafįfe ve isfidbāc tanāviline muĥtācdır (64a/1-2) omuzına bir żaǾif gelüp barmaķlarına bir ĥarāret-i muħadr olur idi (67a/5-6) ķarūresi daħı ĥarārete delālet ider idi (69a/13)

baǾde ısıcaķ śuya vażǾ oluna (70a/15-16)

bir vacaǾ olup ol vacaǾ sürreden miǾdesine mürtefiǾ olmuş idi (74a/17-18) ol kimseye ĥumma Ǿārıż olmaz (76a/18-19)

ayaà üstüne ķalķdıķda başına devvār Ǿārıż olur idi (77b/2-3)

śaġ ĥaśrasına māǿil vacaǾ olup śol omuzına bir buĥār-ı mürtefiǾ olur idi (79a/8-9) śu içmege iźin virdim ve didim ki her śu içdikde saña ishāl gelür (80b/9-10) aclıġa śabr eyleye ve sikencübįne müdāvemet eyleye (86a/19, 86b/1) Not: Bazen de yön gösterme ekleriyle dolaylı tümleç ifadesi oluşur.

bir kimseniñ ishāli olup günde yigirmi kerre ŧaşra çıķar idi (109b/8-9) 1.2.1.4.2. İsmin “-dA” Hâline Göre

…śol ķulaġında devì ve iltihāb var idi (7b/4)

99 aġzında acılıķ var mıdır (9a/5-6)

…ol yigitde ħafįfçe bir öksürük daħı var idi (9a/6-7) şarāb-ı śırf aśabda sākin olur (15b/15)

ol ayaķda şarŧ-ı ĥacāmat itmişler (16b/18)

zįrā bu ħālet zaǾif ķalbden olsa elbetde nabżda iħtilāf olurdı (18b/10-11) māǿ-yı keŝįra ile memzūc-ı şarābda żarar yoķdur (19b/3-4)

ġalįž ŧaǾāmları keŝret-i ekl ile bedeninde çoķ ķan ĥāśıl olmuş (19b/13-14) buyurdılar ki fāsid ķandan başa buòÀr çıķup şiryānede vāśıl olur (20a/10-11) süd emer bir ķızcaġızıñ gözünde (18) şįş var idi (21a/17-18)

* bir kimsede vacaǾü’l-Ǿayn var idi (21b/4)

zįrā vacaǾ maĥallinde bir māddecik vardır (24a/12-13)

bir miķdār penbe yutmaķ murād idüp burnunda ķalmış (30b/5-6) bir kimseniñ miǾdesinde żaǾaf ve ŧabiǾatında yubūset var idi (50b/8-9) miǾde muķābelesinde arkada daħı aġrı varmıdır (51a/19, 51b/1)

ammā levnında teġayyür yoķ idi (52a/3) bāŧında münfecir olmuşdur (52b/1)

bir şabıñ baŧın-ı aǾlāsı ĥicābında kebediñ üzerinde şiş var idi (53a/10-11) tenefüssi daħı sālim olup lakin iki yanlarında aġrı var idi (53b/14-15) bir kimsede seylān-ı lüǾāb ve nefes-i keŝįr ve żįķ nefes var idi (56b/17-18) vacaǾ-ı şedįd Ǿārıż olup śaġ ŧarafında ĥiss olunmaz idi (57a/3-4)

ol ķanı daħı bir legen içinde iĥżār eylediler (59b/3-4)

bir yigitde Ǿusr-ı nefes var idi üstād gögsini ve ķarnı üstini tecessüs idüp buyurdılar ki ĥicābında ve miǾdesinde şiş vardır (60a/3-4-5)

bir ĥātun didi ki memelerimde bir aġırlıķ vardır (61b/17-18)

śol ŧarafından faśd itdirüp suǿāl eyledi ki elem ķolda ziyadedir (64b/5-6)

100 bunlardan māǾidā başında daħı vacaǾ müşāhede ider idi (65b/2-3)

ınķıbāż Ǿārıż olup ĥāśıralarında vacaǾ ve ķarāķur var idi (73b/12-13) bunda dįdān-ı śıġār vardır (102a/16)

1.2.1.4.3.İsmin “-dAn” Hâline Göre;

şarāb-ı memzūc bu Ǿilletlerde şarāb-ı śırfdan evla olur (15b/19)

bu ħālet aña ınķıbāż-ı ŧabiǾatdan nāşį seyelān-ı demiñ keŝretinden ve ol ħālde kendüni Ǿadem-i muĥāfaža dan gelmǾadem-iş Ǿadem-idǾadem-i (19a/1-2-3)

śadrıñı benefşe yaġı ile oġdırmaķdan ħāli olmaya (19b/12-13) üstād anıñ tedbįrinde ol cānibden faśd emr eyledi ((26a/16) şikāyet idüp ŧabiǾatından suǿal olundı (27b/1)

śoġumuş sevìķ-i ħınŧadan bir şerbet virilmiş idi (28a/18-19, 28b/1) bir kimseniñ kulaġından ķayĥ ĥurūc iderdi (29b/6-7)

şebyār didigimiz śabr ile masŧakįden yapılur (50b/11) bir ħātun vacaǾ-ı miǾdeden şikāyet eyledi (51a/18)

ħamıżāt ve müneffiĥ-i eŧǾima ekl itmekden menǾ eyledi (51b/8)

Ǿaŧeş ve iltihāb emŝāli Ǿalāmāt-ı ĥarāretden bir Ǿalāmet yoķ idi (53b/13-14) Ǿārıż olup andan ķan ile muħallaŧ nefŝ-i keŝįr ħurūc ider idi (55b/3-4)

bir kimseniñ suǾāli olup śadrından bir beyaż madde ħurūc ider idi (55b/12-13) suǾāl-i şedįd ve yābisden ve ınķıbāżdan şikāyet eyledi (59b/8-9)

ĥummāsı olmaġla ĥacāmatdan menǾ eyledi (59b/12-13) şikāyet idüp didi ki śaġ ŧarafdan faśd itdirdim (60a/19) burnundan śular akardı (61b/11)

śaġ ĥāśırasında vāķıǾ-yı vacaǾden ve ķarāķırdan şikāyet eyledi (64a/8-9) üstāddan suǿal eyledüm (70b/3)

101 ķulınc-ı şedįde mübtelā olup eşyāǿ-ı ĥārreden müsteriĥ olur idi (73a/8-9)