• Sonuç bulunamadı

Dördüncü Bölüm

4. B LG TOPLUMUNDA YEN ÖNDERL K MODELLER

4.1. YEN  ÖNDERL  K MODELLER

4.1.2. Dolaylı Önderlik

Önder, dier insanların sahip oldukları mevcut enerjiyi, istedii bir noktada toplayabilen kii olarak kabul edilmektedir. Önderler bu ii, ya sürece dorudan müdahil olarak, ya da örgütsel sistem içerisinde dolaylı olarak gerçekletirebilirler.

21 Tanıl KILINÇ : a.g.e., 01. 02. 2007.

22 Hüner ENCAN : “Çada Liderlik Kuramları”,

http://www.hunersencan.com/Cagdas_Liderlik_kuramlari.dos., 01. 02. 2007.

Bunun dıında bir görevi cazip bir hale getirerek, i göreni bu göreve karı isteklendirebilmek de dolaylı önderlik olarak deerlendirilmektedir. Öteden beri önderlik konusunda bilinen en dolaysız yöntem, yapıyı harekete geçirecek kararlar almak ve bu yönde emirler vererek i görenleri yönlendirmektir. Oysa bu gün açıkça görülmektedir ki, örgütler büyüdükçe daha karmaık bir hale gelmekte ve buna balı olarak üst düzey önderlerin hareket alanları daralarak dorudan müdahale olanakları ortadan kalkmaktadır. Böyle olunca önderlikte daha dolaylı bir yönteme ihtiyaç duyulmaktadır. Bu dolaylı önderlik daha çok görüler ve deerler üzerinde younlamaktadır. Görüler ve deerlere öncelik veren önderler ise, aynı zamanda iyi birer dinleyicidirler.23

Buna göre dolaylı önderlerin, örgüt üyelerine karı daha yakın olduklarını belirtmek gerekir. Bu yeni önderler, i görenleri kalplerinden yakalayabilmekte, daha az konuarak yaptıkları ilerle ön plana çıkmakta, denetime daha az önem vererek daha çok olayları biçimlendirmektedir. Yine amaçları belirlemek önderler için olmazsa olmaz sayılan bir özellik olarak kabul edilmesine karın, bu tip önderler, belirledikleri amaçlardan ziyade biçimlendirdikleri kafa yapılarıyla ön plana çıkmaktadırlar.24

Bazı uzman çevrelerde bilgi çaında i görenlerin sırayla yöneticilik yapacakları görüü hakimdir. Bu görüe göre örgüt üyesi olan herkes, kendi sorumluluundaki bir amacı gerçekletirmek için bazı durumlarda dier i görenleri etkileme gerei hissedecektir. Burada dolaylı önderler, hiyerarinin yerine geçecek çeitli yollarla örgüt üyelerinin kendilerini daha baımsız hissettikleri ve kaynakların daha etkin kullanıldıı bir örgüt yapısı kurmak durumundadırlar. Çünkü önderliin en dolaylı biçimi, örgütsel baımsızlık ortamı oluturabilmekten geçmektedir. Bu birazda Adam Simith’in

“görünmeyen el” ilkesine benzemektedir. Nasıl ki “görünmeyen el” piyasa mekanizmasını kendiliinden yönlendirmekteyse, dolaylı önderliinde en üst düzeye ulaı örgüt ortamında i görenler, biz baardık demeye balamaktadır. Ayrıca dolaylı önderliin düzenli olarak iledii örgütler, yeni önderlerin kendilerini gösterebilmeleri

23 Gifford PINCHOT : “Çok Liderli Kurulu lar Olu turma”, (Çev. Hayrettin TOK : Gelecein Lideri), Form Yayınları, stanbul, 2000, s. 62.

24 Tufan DARBAZ : “21. Yüzyılda Liderlik”, Kara Harp Okulu Uluslar arası Liderlik Sempozyumu Bildiriler Kitabı, 15-16 Nisan 2004, s. 533.

içinde uygun fırsatlar sa lamaktadır. Dolaylı önderlerin temel görevi, i görenlerin seçeneklerini gelitirecek yollar açmak olarak belirtilebilir.25

Yine i görenlere samimi olarak saygı duyan ve bunu davranılarına yansıtan önderlerin, dolaylı ya da baka bir önderlik tarzına sahip olması fark etmeksizin, bundan her zaman kazançlı çıktıkları görülmektedir.26 Cornell Üniversitesinde Alice Isen’in 1999’da yaptı ı aratırma da bunu destekler niteliktedir. Aratırma bulgularına göre, neeli bir örgüt ortamının, i görenlerin algı seviyesini yükselttiini, zor durumlarda dahi karar alma süreçlerini salıklı olarak kullanabildiklerini ve zihin verimliliklerini arttırdıını ortaya çıkartmıtır. Sonuç olarak, mevcut durumu “bardaın yarısı dolu”

olarak görebilen ve deerlendirmelerini bu anlayı dorultusunda yapabilen örgütlerin, bilgi ça ı youn rekabet ortamında, kendilerinden daha kötümser olan rakiplerine oranla çok daha güçlü oldukları söylenebilir.27

Dier taraftan, önderin örgüt üyelerini yetenekleri dorultusunda yönlendirmesi, onlara karı olan bir sorumluluk niteliindedir. Özellikle dolaylı önderler, idaresinde bulunan i görenleri, sahip oldukları yeteneklere uygun olarak doru ilere sevk etmektedirler. Bu anlamda önder, örgütün ve örgüt üyelerinin faaliyet gösterecei çevreyi anlayıp açıklamak durumundaki kiidir.28

Kendi egosuyla baa çıkmayı bilen kii olarak dolaylı önder, yaadıı hayal kırıklıklarını ve düü ümitsizlikleri çevresine yansıtmamakta, buna karın, nee ve sevinçlerini de açıkça paylamaktadır. Ayrıca son olarak yapılan aratırmalar göstermitir ki, i görenlere güvenildiinde ve bu güven dolaylı olarak karar sürecine dahil edilerek onlara hissettirildiinde, i görenler kendilerine duyulan güvene layık olabilmek için ilerine çok daha önem vermektedirler.29

25 Gifford PINCHOT : a.g.e., s.62-76.

26 Stephen GREEN vd. : “Küresel Lider Arayı ı”, (Çev. Ahmet KARDAM : Deien Dünyada Liderlik), MESS Yayınları, stanbul, 2004, s. 96.

27 Daniel GOLEMAN, Richard BOYATSIZ, Annie MCKEE : “Liderliin Temeli”, (Çev. Ahmet KARDAM : Çıır Açıcı Liderlik), MESS Yayınları, stanbul, 2003, s. 38-39.

28 Max De PREE : “Liderin Geride Bıraktıı z”, (Çev. Salim ATAY : Liderden Lidere), MESS Yayınları, stanbul, 1999, s. 21.

29 Tufan DARBAZ : a.g.e., s. 529.

4.1.3. De er Önderli i

Önderlik, bir eya yönetiminden ziyade, insan unsurun gelitirilmesi ve dolayısıyla entelektüel sermayeyi daha deerli duruma getirme çabalarıdır. Günümüzde örgütsel verimlilik, örgüt içindeki i görenlerin istekli ve bilinçli bir ekilde, ekip ruhu oluturabilmeleriyle mümkün olabilmektedir.30

Etkin önderler çou zaman i görenleri harekete geçiren, ortak evk uyandıran ve i yapma konusunda örgüt üyelerini isteklendiren kiilerdir. Bu denli etkili olmaları, strateji ve vizyon sahibi olmalarıyla yakından alakalıdır. Aynı zamanda i görenlerin duygularına hitap etmeleri ve onlara deer vermeleri de, baarılarında büyük bir yere sahiptir.31

Bu anlamda önderlik, i görenlerin düünce alemlerinde, üst düzey baarılar çatıran bir deerler bütünü olarak düünülebilir. Bu temel üzerinde önderlii, çevrelerindeki dier insanları olumlu yönde etkileyebilen, onların kiisel geliiminin yöntemlerini bilen ve böylece i görenlerin geliimine katkı salayan vizyon ve deer sahibi insanların oluturduu bir bütün olarak tanımlamak mümkündür. Baka bir ifadeyle önderlik, i görenlerinde demokratik bir ortamda önderin ortak amacına katkıda bulunduu, toplumsal yararların gözetilerek sosyal gelime adına insan geliimini destekleyen deerler ve faaliyetler bütünüdür. Bu nedenle deer önderlii, çou zaman e anlamda kullanılan yönetici, hükümdar, komutan kavramlarından daha üst düzey manalar içermektedir.32

Örnein bir uçak pilotu, uçaın kalkıından itibaren ininceye kadar bazı kurallar çerçevesinde hareket etmektedir. Fakat ini sırasında pilot, aniden beklenmeyen çok kuvvetli rüzgar ya da ini takımlarının açılmaması gibi beklenmedik bir durumla karılaında mecburen insiyatif kullanmak durumda kalacaktır. te bilgi toplumunda örgütlerin kusursuz ilemesi için, sınırları çok iyi çizilmi faaliyet planlarına ek olarak, i görenlere gerekli durumlarda insiyatif kullanmalarında rehberlik edecek kapsamlı

30 Zeyyat HATBO LU : letme dareciliinin Esasları, Alagöz Yayınları, stanbul, 1968, s. 89.

31 Daniel GOLEMAN, Richard BOYATSIZ, Annie MCKEE ; Yeni Liderler (Çev. Filiz NAYIR, Osman DENZTEKN), Varlık Yayınları, stanbul, 2002, s.15.

32 Adel SAFTY : “Liderliin Gelecei”, Kara Harp Okulu Uluslar arası Liderlik Sempozyumu Bildiriler Kitabı, 15-16 Nisan 2004, s. 67-68.

politikalara da ihtiyaçları vardır. Yine günümüzde baarılı örgütler, öz disiplin sahibi i görenlerle çalıarak sistemi yönetmekte ve örgüt üyelerini yönetmekle zaman kaybetmemektedir.33 Çünkü bilgi toplumu örgüt yönetiminde yeni yöntemler örenme, yeni çözümler üretme ve yeni yorumlar yapabilme gereklilikleri gittikçe artmaktadır. Bu artı bireysel vizyonun yanında, öz deerlerin ön plana çıkmasını zorunlu bir hale getirmektedir.34

Bu nedenle günümüzde, insan varlıından güç alan ve ahlak temellinde yükselen deer önderlii uygulamaları artı göstermitir. Dünya genelinde özellikle 1980’li ve 1990’lı yıllarda yaanan kitlesel demokratik hareketler, insan doasındaki kabul görme temelli deer ihtiyacını da ortaya çıkardıı görülmektedir. Günümüzde özel sektörde veya devlet sektöründe, ulusal örgütlerde ya da uluslararası örgütlerde veyahut sivil derneklerde olması fark etmeksizin, önderlik kurumuna, insan geliimine deer katan bir faaliyetler bütünü olarak bakılmaktadır. Bilgi toplumunda, ortak deerleri esas alarak onları güçlendiren bir yapıya sahip ve insan geliimini destekleyen deer önderliinin çok daha önem kazanacaı öngörülmektedir. Çünkü günümüzde önderlik, örgüt yöneticilerinin tekelinden hızla çıkarak, insan merkezli bir yapı kazanmaya balamıtır. Artık önderliin, i görenlerin ve önderin, insan geliimine deer katmak için artan oranda ortak faaliyetler yürütmesi eklinde cereyan ettii görülmektedir. Yine önderliin gelecekte de bu yönde devam edecei kabul edilmektedir.35

Bu balamda i görenlere yeter düzeyde deer verilmeyen örgütlerde genel bir umutsuzluk, örgüte karı olumsuz tutum, örgütü deersiz görme, karılıklı suçlama eilimleri, bireysel ve örgütsel gelecee ilikin inanç eksiklii gibi örgüt depresyonu olarak ifade edilen hastalıın görülme ihtimali oldukça yüksektir.36