• Sonuç bulunamadı

Diğer Diplomatik Misyon Çalışanlarının Ailelerine Verilen Bağışıklıklar

1. Diplomasi Hukuku ve Yargı Bağışıklığı

1.7. Uluslararası Bağışıklılıkların Verildiği Devlet Görevlileri ile Bu Birimlerde

1.7.4. Diğer Diplomatik Misyon Çalışanlarının Ailelerine Verilen Bağışıklıklar

Ratione Personae bağışıklığın, bu bağışıklığa sahip olan kişilerin aile üyelerine sirayeti konusu, diplomatik temsilcilerin aileleri dışında kalan kişiler bakımından, belirsiz ve tartışmalıdır. Özellikle hükümet başkanı ve dış işleri bakanlarının ailelerinin bağışıklığına ilişkin bir uygulamaya rastlanamadığından, devlet başkanının ailesine uygulanan rejimin bunlar içinde kabul edilmesi önerilmiştir. Konuya antlaşmalar hukuku yönünden diplomatik ve konsüler temsilciler ile özel heyet mensuplarına ilişkin bağışıklıklar bağlamında bakıldığından, DİHVS, KİHVS, Özel Heyetler Hakkında Sözleşme ve Devletlerin Evrensel Nitelikteki Uluslar arası Örgütlerle İlişkilerinde Temsili Hakkında Viyana Sözleşmesindeki düzenlemelerde aile üyelerine, temsilcilerinkine benzer bir bağışıklık rejimi öngörüldüğünü söylemek mümkündür.

1961 DİHVS 37. Maddesi diplomatik temsilcilerin kendileriyle yaşayan ailelerinin, temsilcilere tanınacak dokunulmazlık ve bağışıklıklardan yararlanacağı ifade edilmektedir. Benzer bir durum 1963 KİHVS 53/2 Hükmü ile de konsolosluk temsilcilerinin aileleri açısından öngörülmektedir. 1969 Özel Heyetler Hakkında Sözleşmenin 39. Maddesinde de yine özel heyet mensubu kişilere eşlik eden aile

62 mensuplarına da, özel heyet üyelerine tanınan dokunulmazlık ve bağışıklıkların uygulanacağı belirtilmiştir. 1975 devletlerin Evrensel Nitelikteki Uluslar arası Örgütlerle İlişkilerinde Temsili Hakkında Viyana Sözleşmesinin 36. maddesinde de diplomatik misyon temsilcileri, Konsoloslar, vb. bütün aile bireylerine bağışıklık tanınmasından bahsedilmektedir. Ancak 4 sözleşmede de bağışıklıktan yararlanabilmek için devlet görevlilerinin ailelerinin kabul eden devletin uyrukluğunda olmaması şartı getirilmiştir.263 Özel heyetler Hakkında Sözleşme ve

Devletlerin Evrensel Nitelikteki Uluslar arası Örgütlerle İlişkilerinde Temsili Hakkında Viyana Sözleşmesinde buna ek olarak kabul eden devlette ikamet etmiyor olmak koşuluda ön görülmektedir. Bu çerçevede yukarıda sayılan bağışıklıklar dikkate alındığında, üst düzey devlet görevlilerinin ailelerinin de onlara tanınan bağışıklıklardan yararlanacağı düşünülmektedir. Özellikle “Ratione Personea”, bağışıklığa sahip devlet görevlilerinin yurtdışı gezilerinde eşlerinin kendilerine eşlik ettiği durumlarda bağışıklıktan yararlandıkları genel olarak kabul görmüş bir uygulamadır. Sonuçta

Diplomatik görevlilerde dahil olmak üzere, Diplomatik görevlilerde dahil kişilere karşı işlenen suçların önlenmesi ve cezalandırılması sözleşmesi, aile bireylerini de kapsamına almıştır.264

Ratione Personae bağışıklığa sahip olan kişilerin bağışıklıklarından ailelerinin aynı şekilde yararlanıp yararlanmayacağı meselesinde doktrinde çeşitli görüşler öne sürülmektedir. Örneğin Oppenheims International Law adlı eserde diplomatik temsilcilerin bağışıklığına gönderme yapılarak devlet başkanlarının yabancı devlete gerçekleştirdikleri ziyarette kendilerine eşlik eden aile bireylerinin o devletin yargı yetkisinden bağışık olacaklarını ifade etmiştir.265 Devlet başkanı olmaksızın yabancı

devlete özel amaçlarla giden aile bireylerinin yargı yetkisinden bağışıklığının ise o devletin bunu sağlaması veya kabul etmesine bağlı olduğu belirtilmiştir. WATTS ise devlet başkanları ile hükümet başkanları ve dışişleri bakanlarının ailelerine uygulanacak rejim arasında farklılıklar olduğunu söylerken bağışıklıkların uluslar arası hukuk değil nezaket kuralları gereği uygulandığını belirtmektedir. VAN

263 Meray, S., Devletler Hukukuna Giriş, C.II, AÜ., 4. Baskı, Ankara, 1975:40 264 UNTS V. 1035, s.167

63 ALEBEEK de eş dışındaki aile bireylerine sağlanan bağışıkların uluslar arası nezaket kuralları çerçevesinde gerçekleştiğini ifade etmektedir.Birleşik Milletler Devletlerin ve Mallarının Yargı Bağışıklığı Antlaşması’nın hazırlık çalışmalarında görevlendirilmiş ikinci raportör Motoo Ogiso da , İspanya ve Birleşik Krallık hükümetlerinin yargı bağışıklığından yararlanacak kişilerin kapsamına aile bireylerinde dahil edilmesine ilişkin önerileri üzerine, devlet başkanları, dışişleri bakanları ve diğer üst düzey devlet görevlerinin ailelerinin ayrıcalıkları ve bağışıklarının yerleşik uluslar arası hukuk kurallarından çok uluslar arası nezaket kurallarının bir gereği olarak uygulandığını ifade etmiştir.Aynı şekilde Uluslar arası Hukuk Enstitüsünün devlet ve hükümet başkanlarının yargı bağışıklığına ilişkin hazırlamış olduğu 2001 tarihli Vancouver Önergesi’nin 5. Maddesinde devlet başkanının aile bireylerinin ve ev halkının, nezaket gereği yapılan uygular dışında,yabancı devletin makamları önünde bağışıklıktan yararlanamayacakları söylenmektedir.266

Konuyla ilgili devlet uygulamalarının çok fazla olmadığını söylemek mümkündür. 1945’te Britanya Hindistan’ı Yüksek Mahkemesi, Kalsia Yöneticisi’nin eşi aleyhinde açılan vergi davasında bağışıklığın tanınmayacağına hükmetmiştir. Buna gerekçe olarak da Kalsia’nın yöneticisinin, uluslar arası hukuk açısından kabul edilen ve tam anlamıyla uluslar arası kişiliğe sahip olan bir devletin hükümdarı olmadığından bahisle, kendisine tanınmayan bağışıklığın eşine de uzanamayacağını ifade etmiştir. Bununla birlikte Mahkeme, eğer söz konusu olan yabancı bir devletin başkanının bir yakını akrabası olsa idi durumun farklı değerlendirileceğini ifade etmiştir. Brüksel Hukuk Mahkemesi 1988’de “Mobutu v. SA Cotoni” kararında Zaire devlet başkanı Mobutu, eşi ve çocukları aleyhine açılan bir hukuk davasında, devlet başkanının çocuklarının çoktan reşit oldukları ve bu nedenle babalarından ayrı olarak değerlendirilerek, onun sahip olduğu bağışıklıktan hiçbir şekilde yararlanamayacakları belirtilmiştir. Benzer şekilde 2001 yılında Avustralya Yüksek Mahkemesi’nde görülen “W. v. Prince of Liechtenstein” davasında Mahkeme Liechtenstein Devlet Başkanı’nın kız kardeşi ile iki erkek kardeşine, bu kişilerin ___________________________

265 Van ALEBEEK,Rosanne, The Immunity of States and Their Offcials in İnternational Crimianl

Law and Human Right Law, Oxford University Press, 2008

64 Devlet Başkanı ile birlikte yaşayan ve uluslar arası yapılageliş hukukuna göre bağışıklığa sahip olan yakın aile bireylerinden olmadıkları gerekçesiyle bağışıklık tanımamıştır.

Bir devlet başkanına yabancı bir ülkeye yaptığı özel ziyaret sırasında eşlik eden aile bireylerinin bağışıklıktan yararlanacağı bazı mahkeme kararlarıyla desteklenmektedir. Örneğin İsviçre’de 1991’de görülen “Marcos et Marcos c. Office federal de la police” davasında İsviçre Federal Mahkemesi, Filipinler eski devlet başkanının eşi Imela Marcos’a bağışıklık tanınmasıyla ilgili olarak, uluslar arası yapılageliş hukukunun hep yabancı bir devleti ziyaret eden devlet başkanlarına olduğu gibi onları ailelerine ve hane halkına kişisel dokunulmazlık ve cezai yetkilerden bağışıklık sağladığını belirtmiştir. Mahkeme’ye göre yargı bağışıklığı bir devlet başkanı özel amaçlarla yabancı bir devlete gittiğinde de sağlanmaktadır ve bu tür durumlarda bağışıklık devlet başkanına eşlik eden aile üyelerine ve diğer hane halkına kadar uzanacak şekilde algılanmaktadır. Mahkeme’nin bu tespiti ceza yargılamaları ile sınırlı kalmıştır ve kararda devlet başkanı ve ailesinin mahkeme devletinde bulunmasına ilişkin bir değerlendirme yapılmamıştır. ABD Mahkemeleri’nde bu kez hukuki bir uyuşmazlığa ilişkin açılan “Kline v. Kaneko” davasında da Amerikan Yürütme Organı’nın önerisiyle Meksika Devlet Başkanının eşine, benzer gerekçelerle bağışıklık sağlanmıştır. Hemen belirtmek gerekir ki ABD uygulamasının konuya yaklaşımı hukuki olmaktan öte politik niteliktedir. Bu nedenle ABD mahkeme kararlarının hukuki standartları yansıttığı tartışmalıdır. ABD uygulaması, “Estate of Silme G Domingo v Ferdinand Marcos ve Kline v. Kaneko” kararlarında devlet başkanlarının eşlerinin bağışıklık kapsamında değerlendirir gözükmektedir. Ancak diğer aile bireyleri açısından konu halen muğlaklığını korumaktadır. ABD’de devlet başkanının eşi dışındaki aile bireylerine bağışıklık tanınması yönünde rastladığımız tek örneğin 1978 yılında İngiltere Kraliçesi’nin oğlu prens Charles hakkında açılan “Kilroy v. Windsor” davası olduğunu belirtmemiz gerekir. Ancak burada bağışıklık doğrudan aile bireyi olma statüsünden değil, prensin özel görevli olarak diplomatik statüye sahip biçimde ABD’ye gelmiş olmasından dolayı sağlanmıştır.

Sonuçta devlet uygulamalarında rastlanan sınırlı davalarda yukarıda zikredilen uluslar arası antlaşmalara paralel olarak, aile bireyleri arasında hane

65 halkını oluşturan ve özellikle “ratione personae” bağışıklık sahibi olan kişilerle birlikte seyahat eden aile üyelerine yabancı devletlerde bağışıklık sağlandığını söylemek mümkündür. Bunun dışında sağlanan bağışıklığın bir hukuk kuralı olmaktan çok uluslar arası nezaket gereği uygulandığını belirtmek gerekir.

2. KONSOLOSLUK VE ULUSLARARASI KONSOLOSLUK HUKUKUNDA YARGISAL BAĞIŞIKLIK