• Sonuç bulunamadı

BÖLÜM 1: KAVRAMSAL AÇIDAN REKREASYON VE ÖZELLİKLERİ

1.2. Dünyada Rekreasyon

Boş zaman hakkında söylenebilecek ilk şey yeni değildir. “Önemli olan nokta aktivitenin türü değil, insanın boş zamanlarında meşgul olmasıdır (Aristotle)”. Boş zaman antik zamandan gelen bir fikirdir. Boş zaman aktiviteleri ilk medeniyetlerden beri seçkin ve modern sınıfın sahip olduğu bir ayrıcalık olarak görülmüş, boş zaman aktivitelerinin ilk olarak hayatı idame ettirme, güvenlik ve temel ihtiyaçlarını karşılamayı başaran toplumlarda başladığı düşüncesi benimsenmiştir (Torkildsen, 1999: 65).

Hem insanlık tarihi boyunca hem de günümüzde yaşamdaki en temel hedeflerden bir tanesi bireyin kendisinin ve ailesinin yaşamını korumaya çalışması olmuştur. Aynı zamanda geçmişten günümüze kadar çeşitli medeniyetler ortaya çıkmış, bu

22

medeniyetlerin kralları ve siyasal anlamda güçlü kişiler olmuştur. Bu gibi insanların aileleri besinleri rahatlıkla elde edebildikleri için eğlence amaçlı avcılık yapmışlardır. Avlanma faaliyetleri, hükümdarlar için antik zamandan günümüze kadar devam eden en önemli rekreasyon formudur. Ancak günümüzde toplumların ekonomik ve kültürel seviyelerinin yükselmiş olması avcılık aktivitesinin birçok insan tarafından eğlence amaçlı olarak yapılmaya başlamasına sebep olmuştur (Bell, 2001: 1-2). İlkel medeniyetler üzerinde çalışmalar yapan araştırmacılar, ilkel toplumların serbest zaman etkinliği olarak genellikle avcılık ile ilgilendiklerini belirtmişlerdir (Veal, 2004: 17).

Orta çağda cinsiyetlere göre rollerin ayrılması periyodu süresince sıradan insanlar arasında bir belirsizlik vardır. Temiz hava ve egzersiz her iki cinsiyet için de günün yorgunluğunun giderilmesi için gerekliydi ve fuar ile kutsal günlerin festivallerinde kadınlar ve erkekler top oyunlarına, koşu yarışlarına ve mücadele yarışlarına katılmışlardır. Ayrıca bazı kadınlar gezici dansçı olarak yaşar, özel davetler, şatolar ve özel kutlamalarda eğlence amaçlı kullanılmıştır (McCrone, 1988: 2). Bunun yanında eski dönemlerde farklı medeniyetlerdeki diğer rekreasyon etkinliklerinin genel özelliklerini aşağıdaki gibi sıralamak mümkündür;

İslam Dünyası: Hz. Muhammed’in (s.a.v.) öğretileri bağlamında ve Kur’an’ın bazı

ayetlerinin “De ki, yeryüzünde gezip, dolaşın ve (olup bitenlere)dikkatle bakın!” (Yazır, 2011b: 451; Kur’an-ı Kerim, s: 543-544) uyandırdığı merak duygusunu gidermek için günümüzde dahi insanlar tarafından boş zaman aktiviteleri yapılmaktadır. İlk Müslümanlar Hz. Muhammed’in (s.a.v.) söylediği boş zaman felsefesini öğrenmişlerdir. Buna göre “her saat sonunda kalbini dinlendir, yorulan kalbinin kör olmaması için” (Russell, 2009: 20). Boş vaktin mahiyetini belirten ve İbni Abbas’dan (R.Anhuma) rivayet edildiğine göre peygamberimiz (s.a.v.) buyuruyor ki; “ İki nimet var ki, insanların çoğu onlar hakkında aldanmıştır(kıymetlerini bilmiyorlar); vücut sağlığı ile boş vakit” (Nevevi, 1979: 344). Yine Kur’an-ı kerimde boş vaktin iyi değerlendirilmesi mahiyetinde; Allah (c.c) buyuruyor ki “ Ve o kimseler ki, harcadıkları zamanı ne israf ederler ve ne de cimrice davranırlar! Bu ikisi arasında orta yolu tutarlar.” (Yazır, 2011a:177; Kur’an-ı Kerim, s: 364)

Bundan dolayı Müslümanlar boş zamanlarını iyi değerlendirmek ve dinlenmek maksadıyla İslami şartlara uygun hizmet veren turizm işletmelerinde birçok rekreasyon

23

faaliyetlerine katılmışlardır. Mesela, erkek ve kadınlara özel havuzlarda yüzmek, İslami

şartlara uygun hazırlanan yiyecek-içeceklerden faydalanmak, arkadaşlarla sohbet etmek

ve satranç oynamak gibi rekreasyon faaliyetlerinde yer almışlardır. Birçok alanda bayan erkek ayrımı yapılarak eğlenilir. “Kadınlar eğlenceler sırasında erkeklerden ayrılırken, evli olanlar, bayan akrabalar ve varlıklı insanların çocukları harem adı verilen özel bir yerde eğlenmişlerdir. Bu yerlerde ziyaretçiler kabul edilmiş, sessiz oyunlar oynanmış, hikâyeler okunmuş ve anlatılmıştır. Bu aktiviteler genel olarak Kur’an dikkate alınarak yapılmıştır (Russell, 2009: 20).”

Yahudiler: Diğer milletler gibi Yahudiler’ de tüm zaman periyotlarında ve çağlarda

eğlence ve oyunlar ile ilgilenmişlerdir. Başka toplumlarda uygulanan oyunlara ve eğlencelere benzer oyunlar ve eğlenceler Yahudiler tarafından da uygulanmıştır. Bu nedenle boş zaman bağlamında Antik Yahudi toplumunu diğer toplumlardan ayırmak pek mümkün değildir. Birçok farklı oyun formunun benzer formlarda farklı toplumlar tarafından oynanması ise oldukça ilginç bir durumdur. Yahudi toplumunda da oyunlar, sosyal etkileşime ve toplumlar arası yakınlaşmaya imkân sağlamıştır (Schwartz, 2010: 642).

Amerika Birleşik Devletleri: Amerika’nın tarihi incelendiği zaman özellikle spor ve

fiziksel etkinliklere yönelik gelişmelerin 1885 yılına dayandığı görülmektedir. Bu dönemden önce Amerika’da beden eğitimi ve spor ile ilgili herhangi bir kurum veya eğitmenin bulunmadığı bilinmektedir. Bu nedenle kurulduğu yıldan itibaren birçok alanda ciddi bir ilerleme kaydeden Amerika Birleşik Devletlerinde 1885 yılına kadar spor, fitness ve beden eğitimi gibi kavramların bilinmediği görülmüştür. Bununla beraber Amerika Birleşik Devletlerinde ilk özel yüzme havuzu 1820’de Philadelphia’da, ilk jimnastik salonu 1820’de Harvard Kolejinde, ilk futbol maçı ise 1827’de oynanmıştır (Siedentop, 2009: 25-26). II. Dünya Savaşı’nın hemen ardından taşımacılık, tatil kuruluşları, aile ile birlikte tatillerin popülerliği, yarışma alanları, zenginlik ve diğer sosyal uğraşılar oldukça büyük bir gelişim göstermiş ve Amerikalıların yaşamında dış alan rekreasyonunun önemi ile rolü sonsuza kadar değişmiştir (Cordell ve Super, 2000: 133). İkinci Dünya Savaşının hemen ardından aynı zamanda savaşa bağlı olarak kıtlık ve büyük bir yoksulluk ortaya çıkmıştır. İşsizliğin artması ile boş zamanlarda büyük bir artış meydana gelmiş, Baby Bommer olarak bilinen hızlı nüfus artışı bu dönemlerde

24

meydana gelmiştir. Sonrasında Amerikalılar hem geleneksel hem de yeni olan rekreasyon faaliyetlerine yönelme konusunda bir arayış içerisine girmişlerdir. Savaş sonrası artakalan lastik botlar rafting için, savaş sonrası arta kalan kayak ekipmanları da kayak yapmak için kullanılmaya başlanmıştır. Artan nüfusun eğlence ihtiyaçlarına bağlı olarak ulusal ve eyalet parkları ile diğer kamu rekreasyon alanlarında bir canlılık meydana gelmiştir. Kongreler, devlet kurumları ve doğal koruma alanlarının liderleri tarafından rekreasyon ihtiyaçlarına yönelik yenilik çalışmaları başlatılmıştır. Buna bağlı olarak 1958’de Kongre Kamu Kanun’ ununda Dış Rekreasyon Kaynaklarını Gözden Geçirme Komisyonunu kuran 85-470’inci maddeleri yasalaştırılmış ve bu komisyona üç farklı görev yüklenmiştir. Bu görevler, 1976-2000 yılları arasında dış rekreasyon isteği ve ihtiyaçlarını belirlemek, bu ihtiyaçları karşılayabilecek rekreasyon kaynaklarını belirlemek, güncel ve gelecekteki dış rekreasyon ihtiyaçlarını karşılayabilecek politika ve programları belirlemek şeklinde sıralanmıştır (Siehl, 2008: 1-2).

Endüstri devrimi ile birlikte insanları çalışma saatlerinde artış meydana gelmiş ve bu dönemde üretim en önemli amaç haline gelmiştir. Bu durum işçilerin daha fazla emek harcayarak çalışmalarını, iş saatlerinin çoğalmasını ve işçilerin daha fazla ücret talep etmelerinin temelini atmıştır. Azalan iş süreleri ile birlikte harcanabilir zaman kavramı ortaya çıkmıştır. Böylece insanlar fazla çalışmanın sonunda geriye kalan zamanlarını kendilerince değerlendirme yoluna gitmişlerdir (Yüncü ve diğ., 2013: 5-6). Ayrıca sanayi devrimi boyunca özellikle orta ve düşük sınıflardaki insanlar arasında yeni türlerde rekreasyonel ihtiyaçlar ortaya çıkmıştır. Sanayileşme ile birlikte daha önceki kırsal alan nüfusunun medeniyet seviyesinin artması, on dokuzuncu yüzyıl boyunca Avrupa ve doğu Amerika’nın gelişmesini büyük oranda etkileyen yeni endüstrileri çalıştırmak için işçi ihtiyacının ortaya çıkmasına neden olmuştur. Sonraki yüzyılda, insanlar yaşam kalitelerini sorgulamaya başlamışlar ve yetersiz olan çevresel alanlardan özgürlük alanlarına kaçma arzuları ortaya çıkmıştır. Yabani/vahşi kırsal alanlara kadar genişleyen Manchester ve Sheffield şehirlerinde insan grupları, hafta sonlarında kırsal alanlara doğru yürüyüş yapma, bisiklet sürme gibi aktiviteleri birlikte yapabilecekleri kulüpler kurmaya başlamışlardır. Bu insanlar kırsal alanlarda gezinirken özgür olmayı istediler ve bu ilgi ile görüşler özel alan sahiplerinin dikkatini çekmiştir. 1920’ler ve 30’lar da İngiltere, Avrupa ve Amerika’da dış alan rekreasyonu birçok insan tarafından önemli bir zaman geçirme alanı olmuştur. Trenler veya otobüslerle günlük geziler

25

oldukça yaygın bir duruma gelmiş olup, piknikler, yürüyüşler, yüzme ve doğa çalışmaları en fazla yapılan günlük geziler durumuna gelmiştir (Bell, 2001: 2).

Boş zaman miktarı zamanla değişmiş, özellikle Sanayi Devrimi (1775-1900) yılları arasında boş zamanlarda bir azalma meydana gelmiş, ancak yirminci yüzyıl ile yeniden bir artış görülmüştür. “Üç sekiz” oldukça modern bir standart haline gelmiş, iki günlük hafta sonu tatiliyle birlikte günlük sekiz saat çalış, sekiz saat dinlen ve sekiz saat boş zaman geçir mantığı oluşturulmuştur. Modern dünyaya dönüş süreci boyunca, tren yolları Amerika’nın etrafını geniş bir ağ gibi sarmış ve sert yüzeyli yollar arabaların, otobüslerin ve kamyonların şehirlerarası geçişlerden faydalanmalarına imkân sağlamıştır. Özellikle rekreasyon amaçlı bisiklet kullanan tutkunlar ve araba tutkunları iyi yolların yapılmasına olumlu tepkiler vermişlerdir. Hava yolları ile seyahat 1945 sonrası toplu taşıma için önemli bir hale gelmiştir. İnsanların boş zamanlarının artması ve ekonomik varlık düzeyinin yükselmesiyle birlikte uzak rekreasyon alanlarına seyahat etme imkânları sağlanmıştır. Amerika’da oyun parklarının gelişmesi hareketi 1885’de başlamış ve 1891’den 1926’ya kadar yüzlerce park alanı oluşturulmuştur. Merkez park, bütün kentsel parklar için bir model oluşturmuştur (Ulusal Park sistemi 1872’de Yellowstone ile başladı). Oteller 1920’lerde yaygınlaşmaya başlamış ve ilk tatil hizmetlerini 1952 yılında vermeye başlamışlardır (McComb, 2008: 2-3).

Amerika da 1908 yılında Dış Rekreasyon Kaynaklarını Gözden Geçirme Kurulu kurulmuş ve bu kurul Amerikan halkının dışarıda yaptıkları rekreasyon etkinliklerine katılım düzeyleri ile ilgili çalışmalar yapmıştır. 1960’da bu komite Amerikalıların yaklaşık olarak %90’ının dış alan rekreasyonuna katıldığını tespit etmiş ve rekreasyon ihtiyacının ileriki yıllarda daha da artacağını vurgulamıştır. Ulusal, eyalet ya da diğer seviyelerdeki aktivite kuruluşlarda bu kurulun tavsiyelerini dikkate alarak hareket etmişlerdir. Tasarlanan ulusal rekreasyon alanları sistemi finanse edilmiş ve eyalet park sistemleri zenginleştirilmiştir, bununla birlikte yerel seviyelerde spor ve rekreasyon programlamalarında ulusal sistemin rolü artmıştır. 1960 ve 1970’ler boyunca bu kuruluşun tavsiyelerinin de etkisiyle özel sektörün rekreasyon faaliyetlerine doğru yönelmesinde büyük bir artış meydana gelmiştir. Rekreasyon kapasitesinin artması ve rekreasyon alanlarının da yaygınlaşmasıyla Amerikalılar oldukça geniş alanlarda rekreasyon faaliyetlerinde bulunmaya başlamışlardır (Cordell ve Super, 2000: 134).

26

Kuzey Amerika’da John Muir, Yosemite’nin devasa arazileri ve diğer doğa harikalarının korunması için mesajlar yaymaya başlamıştır. Bu yerler, güzelliklerinin yanında insanlarda özel anlam ifade edebilecek ve insanların doğayla birleşmesine katkı sağlayacak yerler haline gelmiştir. Muir’in çabası daha sonraları olumlu sonuçlar vermiş ve onun yolundan gidenler on dokuzuncu yüzyılın sonlarına doğru Amerika’da birçok ulusal park alanı kurmuştur. Benzer zamanlarda Kanada’da Banff ve Jasper alanlarına Rocky Dağları boyunca uzanan tren yolları inşa edilmiştir. Resort oteller tarafından sağlanan dağlık manzaralar, vahşi doğa alanları, termal sular, modern konforlu alanlar ülkenin ulusal park sisteminin gelişmesine yardım etmiştir. Wyoming’deki Sarıkayalar, Avusturya’daki Grossglöck Geçidi, Norveç’in Güney Burnu ve ya Avustralya’daki Uluru (Ayers Kayası) gibi alanlarda özelikle günümüzde birçok doğa meraklısı turist tarafından ziyaret edilmektedir (Bell, 2001: 2).

Spor ve fiziksel rekreasyon, Orta Çağ’dan beri İngiltere yaşamında önemli ve yaygın bir sosyal etkiye sahip olmuştur. Yakın zamanlara kadar bu uzun ve seçkin spor geleneği içerisinde kadının yeri oldukça pasifti, çünkü sporun fiziksel ve psikolojik yaklaşım gerektiren erkeksi bir aktivite olduğu ve bu davranışın kadınların doğasına aykırı olduğu düşünülmekteydi. Şuan ise kadının spordan hiç uzak tutulmadığı görülmektedir ve kadınların daha çok spora katıldığı bir gerçektir. Bu bakımdan kadınların sporda yer alması, İngiltere’de yüzyıllarca bir anormallik olarak algılanmıştır. (McCrone, 1988: 2).

Rekreasyon ihtiyacı, doğa ile vahşi yaşamı kombine halinde görme imkânı sunan ulusal parkların tasarlanmasına katkı sağlamıştır. Sivil Koruma Heyetleri 1930’larda Amerika’da Shenandoah gibi birçok park alanını restore etmiş, İngiltere’de 1940’ların sonuna doğru ulusal parkların kurulması ve 1950’lerin başlarında Avrupa, Avustralya, Yeni Zellanda ve Kanada gibi diğer birçok yerde yapılan benzer değişiklikler hep aynı ihtiyaçlara odaklanmıştır. Rekreasyon için daha sonraki en büyük güdü araba sahipliğindeki artış olmuştur. Araba üretimi ve onları rahat sürebilmek için yolların yapılmasına Amerika öncülük etmiştir. 1950 ve 1960’larda eyaletler arası oldukça büyük yollar yapılması, insanların arabaları ile kara ve balık avcılığı ile yürüyüş alanlarına daha rahat ulaşmasına imkân sağlamıştır. Kamp ise bu alanlarda ucuz bir

27

Avrupa: Avrupa ülkelerinde rekreasyonun gelişmesini sağlayan ve geçmiş yıllarda

yapılan rekreasyon etkinliklerinin temelini oluşturan faaliyetler 12. Yüzyılın sonları ile 15 yüzyıl arasında Avrupa ülkelerinde kurulan üniversitelerde görülmüştür. Bu dönemlerde Avrupa’da kurulmuş üniversitelerde öğrencilerin spor ve rekreasyon etkinliklerine katıldıkları bilinmektedir. 15. Ve 16 yüzyıldan itibaren Avrupalı öğrencilerin katılmış oldukları rekreasyon etkinliklerinin yerini okullarındaki beden eğitimi dersleri almaya başlamıştır (Overman, 1999: 25-31).

1950’lerin sonundan 2000’lere kadar kampüs rekreasyon ve fitness çalışmaları hem değişim hem de gelişim göstermiştir. Öğrencilerin bina içerisinde yapılan programlara ilgileri azalmaya başlamış ve yarışma kapsamında olmayan aktivitelere olan ilgi artmıştır. Bu ilgiye bağlı olarak kampüs rekreasyonu su alanlarında geziler, welness çalışmaları ve dış alan maceralarını da içeren bir programlama formatına doğru genişlemiştir. Aynı zamanda kadınlara da 1970’ler de daha fazla kampüs rekreasyon imkanı sağlanmıştır. 1972’de yapılan eğitim iyileştirmesindeki 9 numaralı başlık kampüs rekreasyonunda kadınlar için negatif bir etki yaratmıştır. Özellikle okul içi programlama ciddi oranda etkilenmiştir. Üniversiteler arası yarışmalara katılmaları hususunda kadınlara önemli fırsatlar sunulmuş ancak okul içi rekreasyon çalışmalarına katılımın oldukça az olduğu görülmüştür. Bununla birlikte kadınlar için sportif fırsatların artması ve kadınların sporcu olarak da kabul görmesiyle birlikte kampüs rekreasyonunun da katkısıyla daha fazla rekreasyon ve spor programları oluşturulmuştur (Rockey ve Barcelona, 2012: 25).