• Sonuç bulunamadı

Dünya Bankası Kredilerinin Kullanımı ve Uygulanmasında Yaşanan Sorunlar

4.8.1950-2002 Dünya Bankası Kredilerinin Sektörel Dağılımı

TABLO: 24 OPERASYONLAR PORTFÖYÜ (IBRD/IDA-MİLYON DOLAR)

4.11. Dünya Bankası Kredilerinin Kullanımı ve Uygulanmasında Yaşanan Sorunlar

Türkiye ile Dünya Bankası kredi ilişkileri 1950 yılında alınan ilk krediden bugüne önemli ve uzun bir geçmişe sahip olmakla beraber, Banka kaynaklarıyla finanse edilen proje kredileri çeşitli nedenlerle azalmış ve Banka aracılığıyla alınan kredilerin Türkiye’nin kullandığı dış krediler içindeki nispi büyüklüğü azalmıştır. Bunun en önemli nedenlerinden birisi de Dünya Bankası projelerinin istenen etkinlikte uygulanamaması ve kredi kullanımında yaşanan sorunlardır.

Dünya Bankası proje kredilerinin kullanımında ve uygulanmasında önemli bazı sorunlarla karşılaşılmakta, krediler amacına uygun olarak kullanılamamakta, gerek Banka’dan gerekse kredi kullanıcısı kamu kurumlarından kaynaklanan sebeplerden dolayı anlaşmaya bağlanan kredi miktarları tam olarak ve zamanında

sarf edilememekte, projeler vaktinde hayata geçirilememekte, kısaca alınan krediler etkin olarak kullanılamamakta ve projeler tasarlandığı gibi gerçekleştirilememektedir (Candan, 2007:69).

Dünya Bankası kredilerinin kullanımında yaşanan sorunların bir bölümü Dünya Bankasının yapısından ve çalışma düzeninden kaynaklandığı gibi bazı sorunlarda uygulayıcı ülkenin uygulayıcı ve denetleyici kurumlarından kaynaklanmaktadır. Uygulamada her iki taraftan kaynaklanan sorunlar başlıklar halinde aşağıda sıralanmış olup, özellikle Dünya Bankasından kaynaklanan problemlere kısaca değinilecektir. Bu problemler aşağıdaki gibi sıralanabilir.

a)Projelerin Çoğunlukla Banka Uzmanları Tarafından Hazırlanması:

Ülkemizde de diğer gelişmekte olan ülkelerde olduğu gibi etkin, verimli ve ekonomik proje üretiminde, projelerin fizibilite etütlerinin hazırlanmasında teknik ve idari nedenlerle çeşitli eksiklikler bulunmaktadır. Bazen kamu kurum ve kuruluşlarının bu konudaki yetersizlikleri, bazen de Dünya Bankası’nın genel yaklaşımı nedeniyle, Banka kaynakları ile finanse edilmesi istenen bazı projeler Banka tarafından hazırlanmaktadır. Bazı durumlarda da Dünya Bankası proje önerisi getirmekte ve kendi uzmanlarınca hazırlanan projelerin uygulanması halinde finansman sağlanacağı belirtilmektedir. Bu nedenle, ülke gerçekleriyle ve ihtiyaçlarıyla bağdaşmayan projeler hayata geçirilebilmekte ve bunlar için Banka’dan dış finansman sağlanabilmektedir. Hükümet yetkilileri ile Banka yetkilileri arasında yapılan çeşitli görüşmelerde de ciddi analiz ve değerlendirme yapılmaksızın finansman konusunda mutabakat sağlanabilmektedir. Böylece, Banka, benimsediği genel politikalara uygun, ancak ülke gerçekleri ile bağdaşmayan projeleri ülkemizde hayata geçirebilmektedir (Candan, 2007:70).

b)Proje İş Tanımlarının Banka Tarafından Yapılması:

Finansmanı Dünya Bankasınca yapılacak projelere ilişkin ikraz anlaşmalarında proje amaçları ve projenin tanımı genel olarak Banka tarafından

belirlenmektedir. İkraz anlaşmalarında “Projenin Tanımı” başlığı altında yer alan hükümlerle projenin amaçları belirlenmekte, proje tanımlanmakta ve hangi kısımlardan oluştuğu belirtilmekte ve proje yönetimi, projenin uygulanması gibi hususlarda Banka tarafından belirlenen kurallara göre hareket edilmesi istenmektedir. Proje amaçlarının ve bu konuda yapılacak işlerin Bankanın gelişmekte olan ülkelere yönelik uyguladığı genel politikalar temelinde belirlenmesi ve projenin uygulanacağı ülkenin kendine özgü koşullarının ve çıkarlarının dikkate alınmaması da projelerin uygulanmasında problemlere sebep olmaktadır (Candan, 2007:70).

c)Kredilerin Kullanım Koşullarının Karmaşıklığı:

Dünya Bankası’ndan sağlanan proje kredileri bir defada kullandırılmamakta, ikraz anlaşmasında öngörülen takvim çerçevesinde proje uygulamasının gerektirdiği ölçüde parça parça kullandırılmaktadır. Kullanım için özel hesap açılmakta ve kredi çekişleri bu hesap kanalıyla yapılmaktadır. Kredi kullanımları Banka tarafından her aşamada incelenmekte ve uygun görülmeyen harcamalara kullanım izni verilmemektedir. Prosedürlerin karmaşıklığı ve bu tür onaylar, kurumların proje yönetim birimlerinin ve yöneticilerinin bu konudaki yetersizlikleri ve dil sorunları ile birleşince, bazı usul eksiklikleri nedeniyle kullanımlar zamanında yapılamamakta, Banka tarafından uygun görülmemesi nedeniyle bazı harcamalara ilişkin krediler kullanılamamaktadır.

d)Faiz Ve Taahhüt Komisyonları İle Faiz Dışı Maliyetlerden Kaynaklanan Sorunlar:

Dünya Bankası tarafından finanse edilecek projenin büyük ölçüde danışmanlar tarafından hazırlanması, uygulama aşamasını da etkilemekte, uygulayıcı kuruluşun, proje hedeflerini benimsemesini ve ülke koşullarına uyarlamasını zorlaştırmaktadır. Nitekim, Dünya Bankası kaynaklı krediler ile yürütülmekte olan projeler incelendiğinde, ilk yıllarda yapılan harcamaların kredi anlaşması ile belirlenen miktarların altında seyrettiği görülmektedir. Bu durumun yarattığı bir başka sorun ise, kredi harcamalarının anlaşmada öngörüldüğü gibi değil, gecikme ile

yapılması nedeniyle Banka’ya taahhüt komisyonu ödemek zorunda kalınmasıdır. Türkiye, Dünya Bankası kaynaklarını kullanmaya başladığı 1950 yılından 1996 yılına kadar Banka’ya toplam 120 milyon dolar tutarında taahhüt komisyonu ödemiştir. 1995 yılında ödenen taahhüt komisyonu tutarının 4 milyon dolar olmasının, sorunun boyutu konusunda önemli bir gösterge olduğu düşünülmektedir (Cenk, 1996:35).

e) Projelerde Sık Yaşanan Değişimler Ve Projelerin Zamanında Tamamlanamaması

f)Proje Yönetiminde Görev Alacak Personelin Niteliklerindeki Yetersizlikler g)Projelerde Görev Alan Personelin Sık Değiştirilmesi

h)Kuruluşların Örgüt Yapısındaki Eksiklikler

i)Kredilerin Bütçe Ve Muhasebe Sistemi İçerisinde Kaydı Sırasında Yaşanan Sorunlar

j)İç Kaynak Yetersizliği Ve Bütçe Kısıtlamalarından Dolayı Yaşanan Sorunlar

k)Kurumlar Arasında Yaşanan Koordinasyon Eksiklikleri

Dünya Bankası kaynaklı kredilerle yürütülmekte olan projeler, kamu kurumları arasında işbirliği ve koordinasyonu gerektirmektedir. Ancak, çeşitli kuruluşlar arasında işbirliği gerektiren proje uygulamalarında ilgili kuruluşlar arasında yeterli iletişimin sağlanamaması projenin uygulamasını etkileyebilmektedir. Örneğin, Sağlık I Projesi için başlama yılının 1991 yılı olarak belirlenmesine rağmen, DPT ve Sağlık Bakanlığı arasındaki koordinasyon eksikliği nedeniyle, 1991 mali yılında söz konusu proje için ödenek konulmasının unutulması, projenin fiili olarak 1992 yılında başlamasına neden olmuştur (Cenk, 1996:51).

l)Proje Konularının Belirlenmesinde Politik Tercihlerin Etkili Olması m)Sürekli Yaşanan Hükümet Değişiklikleri

Dünya Bankası kaynaklı krediler ile yürütülmekte olan projelerde, zaman zaman mevzuattan kaynaklanan sorunlar ortaya çıkmaktadır. Örnek vermek gerekirse, “Devlet ve İl Yolları Projesi” için 1991 yılında Dünya Bankası’ndan 300 milyon dolar tutarında kredi sağlanmıştır. Bütçe Kanunu’nda hemen her yıl “dış proje kredileri çerçevesinde yapılacak bütün ödeme ve işlemlerin her türlü vergi, resim ve harçtan muaf” olduğuna dair hüküm bulunmasına rağmen, bu hükümlerin uygulanmasında zorluklar yaşanmaktadır. Örneğin, 1996 Mali Yılı Bütçe Kanunu’nun 35/d maddesinde “konsolide dış devlet borçlarıyla ilgili kredi anlaşmalarında öngörülen bütün ödeme ve işlemler (dış proje kredileri çerçevesinde yapılacak ödemeler dahil) her türlü vergi, resim ve harçtan müstesnadır” denilmektedir. Ancak, Devlet ve il Yolları Projesi yöneticileri, 1996 Mali Yılı Bütçe Kanunu’nda yer alan bu hükmü işletebilmek için Maliye Bakanlığı’na başvurmalarına rağmen, yanıt alamamışlar ve söz konusu projenin uygulanması için gerekli malzemelerin alınması ve temininde uluslar arası ihale yolunun kullanılması Devlet İhale Kanunu hükümlerinin uygulanmaması için Bakanlar Kurulu’ndan karar çıkartılmıştır (Cenk, 1996:52).

4.12.Dünya Bankasının Türkiye Projelerinde Diğer